25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

AHMET ERKAM SARAÇ’TAN ‘Battığımız Bataklar’ Neden Nasıl? 3-4-5 Yaş / Aurelie Desfour / Resimleyen: Vanessa Vau- tier / Çeviren: Korkut Erdur / YKY / 44 s. / 2023. Yapı Kredi Yayınları 1 ve 2 yaş kitaplarından sonra 3, 4, 5 yaşlar için de orta boy karton kitapları yayımladı. Kitaplar çocukların yaş gruplarına göre sor- dukları yüzlerce sorudan bazıları ve yanıtlarıyla dolu. 3 yaş, evde, çevrem- de, doğada, hayvanlar ve şehirde; 4 yaş, birlikte yaşamak, mutfakta, bah- çede, ulaşım araçları, meslekler; 5 yaş ise vücudum, ben ve başkaları, tarih, hayvanlar, kültür bölümlerinden oluşuyor. Her bölümün kendi alt başlıkları da var. Neden acıktım, arkadaşlara neden yalan söylenmez, doktor neden dilime ba- kar, baykuş neden gece Ahmet Erkam Saraç, hayatın nefes alıp verdiği öyküler yazıyor. uyumaz, uçak Yanı başımızdaki kırgın ailelerin, toksik ilişkilerin, yalnız bırakılmış nasıl icat edil- çocukların, yeri doldurulamaz kayıpların bataklarını anlatıyor. di, neden ya- Saraç’ın Can Yayınları’nca yayımlanan Battığımız Bataklar’ı, ya geçidini kullanmak zo- acının farklı yüzlerini, saklamadan, somut halleriyle karşımıza rundayım çıkaran öykülerinden oluşan cesur bir ilk kitap. gibi... payı var aslında. Bu nedenle günün birinde DUYGU TERİM yazdığım bir öyküyü ekranda görmeyi çok Ben de Korkuyorum / Ghazal Mousavi / Re- isterim. Battığımız Bataklar özelinde buna n Kitapta okuyucuları battığı bataktan simleyen: Tel Coelho / Çeviren: Kübra Nur en yakışan öykü “Yeniden Oyna” olabilir. çıkamayan karakterlerin, belki yanlış an- Ocak / Timaş Çocuk / 32 s. / 4+ / 2023. n Sait Faik’in öykü cümlesi olarak yaz- laşılan iyi insanların, çocukların yer aldığı Çocuk karanlıktan korkuyor, gökgürültüsü ve dığı, “Yazmasam deli olacaktım” sözü yedi öykü karşılıyor. Sizi bu öyküleri yaz- şimşekten de, bazen parktaki ağaçlardan da, unutulmaz… Siz edebiyatı yaşamınızın ne- maya iten duygulardan bahseder misiniz? öğretmenin önünde utanmaktan da, banyo yap- resine konumlandırıyorsunuz? Kitaptaki öyküler iki farklı tema etrafında maktan da, elektrikli süpürgeden de. Sonra fark Sait Faik’in bahsettiğiniz cümlesini ilk dolanıyor diyebilirim: Aile içi ilişkiler ve ada- ediyor çocuk, babası diş hekimine gitmekten okuduğum zaman vurulduğumu hatırlıyo- let konusu. Kadın-erkek, anne-baba-çocuk ve annesi dönme dolaptan korkuyor. Ama anne- rum. Ama zaman içinde edebiyatla ilişkim- birey-toplum arasındaki ilişkilerin yapısı ge- si korksa da yukarıdan bakınca küçücük görü- de bu duygusallık biraz aşındı daha rasyo- reği adaletsiz olduğuna inanıyorum. Saydığım nen şehir manzarasını sevmiş. Çocuk da korktu- nel bir zemine oturdu diyebilirim. Hatta ya- ilk iki ilişki türü öykülerdeki ilk temayı so- ğu şeylerin diğer yönlerini sevdiğini anlıyor. Ya- şamımın bir döneminde edebiyata inancımı nuncusu ise diğer temayı oluşturuyor aslında. ni korksa da sevdiği şeyleri yapmaya devam edi- kaybettiğim bir süreç de yaşadım. Öyküleri yazdığım dönem hem kişisel an- yor. Hatta diş hekimine gitmekten korkanlar için Goethe’nin “Ah Tanrım! Sanat uzun. Oysa lamda insanlarla ilişkilerimi sorguladığım diş hekimi olmaya karar verdi. hayat kısa” sözünü yanlış yorumlayarak bir hem de toplum ve hatta onun somut temsil- süre yaşamaya karar verdim. Bir zaman sonra cisi olan devlet karşısında bireyin durumu- kurgunun gerçeklerden daha kıymetli olduğunu Kutu/ Isabella Paglia / Resimleyen: Paolo nu sorguladığım bir dönemdi. Dolayısıyla tekrar keşfettiğim bir an geldi ve edebiyat ye- Proietti / Çeviren: İlknur Akman Erk/ Bü- kitaptaki öyküler bu konulara ilişkin söyle- niden yaşamıma girdi. Ancak bu defa ne yap- yülü Fener Yayınları / 28 s. / 3+ / 2023. mek istediklerimin bir yansıması oldu. mak istediğimi sanırım daha iyi biliyordum. Bir sabah hayvanlar uyandıklarında… Sürp- n Kahramanlarınız başarılı gözlemler Üniversite yıllarımda ortaya çıkan üret- riiiz! Ormanın ortasında bir kutu, ortasında iki me arzusu, geçici bir tutku olmaktan çıktı sonucu oluşturulmuş, kolaylıkla ete kemi- de deliği var. Hayvanlar gözleri olan kutuyu ğe büründürebileceğimiz karakterler. ve yazmaya başladım. Edebiyatı yaşamımda anlamaya çalışırken kutu sallandı. Hayvanlar olması gereken yere yerleştirmiş oldum. Bir kurmacaya dahil ederken zorluk ya- dışarı çıkması için ikna etmeye çalışırken kutu n Roman ya da diğer türlerle ilgili plan- şadınız mı? Bu karakterleri oluşturma sü- bağırdı: “Hayııır!” Ayı, sincap, tilki ve tavşan fi- larınız var mı? recinizi anlatır mısınız? kirler yürütürken baykuş, “Bizden de korkuyor Edebiyata ilgimin romanla başladığı- Biraz önce bahsettiğim sorunlarla ilgi- olabilir” dedi. Bildiklerini yaptılar, ihtişamlı bir nı söyleyebilirim, fakat zaman içinde öykü- li olarak, gerek kendi yaşadıklarım ve yakın gösteri hazırladılar ama tık çıkmadı kutudan. ye yoğunlaşmamın nedeni “öykünün roma- çevremden tanık olduklarım gerekse de her Sonraki gün kutunun yanında parti verip leziz na göre daha az emek istiyor olması” değil, gün özellikle sosyal medyada maruz kaldı- şeyler yediler. Kutu guruldadı ama… Bulutlar öyküyü başlı başına benim için önemli kılan ğımız olaylardan dolayı oluşturacağım ka- yazarlarla tanışmamdı: Sait Faik, Cemil Ka- geldiğinde kutuyu sarıp sarmaladılar. Yağmur başlayınca da sıcak yuvaları- rakterleri bulmakta zorluk çekmedim. vukçu ve Amerikan öykücüleri. na taşıdılar. İşte o zaman kutu çırpılan kanatlarla açıldı… Fakat tanık olduklarımızı, eğip bükmek, Bu nedenle öyküyü roman için bir basamak kanlı canlı hale getirmek, aşina olduğumuz olarak görmem olanaksız. Yıllardır aklımda ama aslında tam anlamıyla tanıyamadığımız Kopya mı? Kim Çekmiş? Aslaaa! / Özlem Tez- bir roman projesi var fakat yeni bir öykü dos- karakterlerle birlikte yaşamak yine de kolay can Dertsiz / Yakın Yayınları / 88 s. / 9+ / 2023. yasına başladım. Sanıyorum roman projesi o bir süreç olmuyor. Ama o zorluğu da yine Bilgisayar başında oyuna dalmış dede… Sinema- öykü dosyası tamamlanınca raftan inebilecek. karakterlerin yardımıyla aştım diyebilirim. n Edebiyatta daha fazla görünür olma- da çıldıran öğretmen (şaka, şaka!)… Ne kopya- n Seçtiğiniz mekânları tariflerken güçlü nın önemli olduğunu düşünüyor musu- sı öğretmenim, haberim bile yok! Bilgisayar mü- bir görsel anlatım kullanmışsınız. nuz? Çok satan bir yazar olmak mı, belirli hendisliği mi? O da ne? Sahi, en büyük yönetmen Görsel bir mecrada görmek güzel olurdu bir okur kitlesine sahip olmak mı? kim? Deyimlerle başınız dertte mi? Ya notalarla? dediğiniz öykünüz var mı? Tercihim geniş ve belirli bir okur kitlesi- Hepsi bizim ortamlardan; evden, bahçeden, sınıf- Genelde aklıma gelen bir hikâyeyi zih- ne sahip olmaktan yana. “Kimse okumasa da tan, geziden… Birbirinden ilginç, hepsi çok hoş nimde döndürüp dururum; cümleler yazar, olur, ben yazayım” kandırmacasına düşmek 17 öykü… Satır aralarındayız, sözcüklerin yanı ba- silerim. Sanırım bunun faydası biraz da kur- istemem. Bu açıdan ana akım konulara, okuru şında ya da… Güler miyiz gülünecek hallerimize? gunun zihnimde görüntüler şeklinde can- daha az zorlayacak şekilde yaklaştığımı düşü- Bizim dünyamızın en neşeli anlarını özgün anlatı- lanması oluyor. Yazarken, o görsellikten ol- nüyorum. Ama tabii ki geniş bir okur kitlesi mıyla öykülerine konuk eden Özlem Tezcan Dert- dukça faydalanıyorum. kazanmak uğruna da çiğnenip bir kenara atı- siz olunca ister istemez, kahkahayla… Edebiyatla ilgilenmemde sinemanın da lacak şeyler yazmak istemem. n 8 Şubat 2024 15
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear