Catalog
                    Publication
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Years
                    
                    
                
                    Our Subscribers Can Login And Read Original Page
                    I Want To Register And Read The Whole Archive
                    I Want To Buy The Page
                
            
                ATAOL BEHRAMOĞLU’NDAN ‘SUÇLUSUNUZ’
Şiirden bir karşı bellek inşası!
Türkçenin dünyayla söyleşen, tarihin ötesine şiirden bir bellek inşa eden şairi Ataol Behramoğlu, 
Suçlusunuz (Tekin Yayınevi) adlı kitabında son kırk yılda yazdığı, yayımladığı, çalışma defterlerinde 
tuttuğu şiirlerinin yanı sıra Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan şiirleri de yer alıyor.  
Bu yönüyle Ne Çok Hain adlı şiir kitabının da bir devamı niteliğinde.
şair, lise yılları için söyledi- Behramoğlu, entelektüelin 
AYŞEGÜL TÖZEREN
ği şu cümleden bu yıllarda da sorumluluğunun demokratik 
hiç uzak değil: “Devrimciydik eleştiri olduğunu şiirleriyle bil-
taol Behramoğlu, uzun yıllar 
ama Baudelaire hüznü de uzak gece imleyen; dizelerine, insa-
boyunca Cumhuriyet gazetesin-
değildi bizden…” nı, doğayı, dünyayı, yaşamın 
de düzyazı metinler yayımla-
Ataol Behramoğlu, akılda kalı- çelişkilerini şefkatle ve vicdan-
A dı. Ancak kendi ifadesiyle, “şi-
doğaya seslendiği ‘Bir Şaşkın İlkbahar’ şi-
cı ve geniş zamanlı dize kurmak- la işleyen bir şair. 
irin olanaklarıyla” köşe yazılarının güncel-
irinde, insanın dünyaya hükümranlığını en 
la, aforizmik, okuru kolay doyu-
Kitabın açılış şiiri “Ayvaz-
de kalma özelliğini aşıp, geniş zamana açı-
güçlü biçimde hissettirdiği antroposen çağı 
ma ulaştıran, kolay anımsanan, hacı Ağıdı” okuyucuyu yak-
labilmek için köşe yazılarında düz yazıdan 
masaya yatırıyor. Doğanın krizinde, iklimin 
kolay unutulan şiirler arasındaki laşık kırk yıl önce kırk kişinin 
şiire yöneldi. Bu yönelişinin ardından, bu 
değişimini anlatırken insanla gezegenin, in-
farkı gösterebilen bir şair. Bunun ölmesine yol açan Kayseri’de 
şiirler gazetenin birinci sayfa şiirleri haline 
san unutsa da, bir olduğunu dizelerine taşıyor: 
bir nedeni de şairliğinin yanı sı- gerçekleşmiş heyelanın acısı-
geliyor ve okurun gazeteyi eline aldığında 
Sonra insan nasıl eskisi gibi aşka yaşa-
ra bir entelektüel olması. na götürüyor. Behramoğlu, açı-
ilk gördüğü sayfaya yerleşiyor. 
mında yer açmaktan çekiniyorsa, dünya da 
Behramoğlu’nun sözünün ve lış şiirlerinde Halk Edebiyatı-
Çağımız gün geçtikçe, şiirden ve şiirin yü-
yaşama çok istekli değil: “Aşkın büyüsün-
şiirinin ardındaki entelektüeli ararken, Ed- nın olanaklarından yararlanıyor. İlk şiirin-
reğinde hep saklı olan hakikatten uzaklaşıp 
de de bir şey var eksilen,/ Okşayan el gü-
ward Said’den yararlanmak isterim: “Ente- de örneğin sekizli hece düzeni kullanıyor, 
vasatizm ideolojisinin hükümranlığına gi-
vensiz, okşanan ten tedirgin,/ Toprak buna-
lektüel, belki de kendi karşı-söylemini oluş- Halk Edebiyatının en kısa ölçülerinden se-
rerken, Ataol Behramoğlu’nun şiiri görünür 
lıyor altında beton yığınlarının,/ Plastik so-
turmuş ve vicdanının uzaklara bakmasına ya kizli hecenin akılda kalıcılık olanağına şii-
kılmaktaki ısrarı ve inadını, başlı başına bir 
luyor akciğeri denizlerin. Gidecek bir yeri-
da uykuya dalmasına müsaade etmeyen bir rinde yer açıyor. Şiirlerin patikasında iler-
direniş olarak okuyabiliriz. Şairin direnişi…
miz olacak mı bilmem/ Doğa bütünüyle yi-
karşı bellektir.” ledikçe dizeler de uzuyor, yakın tarihin acı-
Suçlusunuz adlı kitabında, şairin son kırk 
tirince dengesini;/ Bizi milyonlarca yıldır 
Şairin vicdanlı kalemi altmış yıldır gözünü ları şiirin yüzüne çıkıyor. 
yılda yazdığı, yayımladığı, çalışma defter-
konuk eden bu gezegen/ Bu ev sahipliğin-
bile kırpmamış bir karşı bellek olarak, öteki Suçlusunuz’da, İlhan Erdost’tan Uğur 
lerinde demlenmeye bıraktığı şiirler de var. 
den sıkılmış gibi.”
Böylelikle, kitapla, şiirden bir yakın tarih yol- her kimse nefesini şiirle buluşturmaktan hiç Mumcu’ya, Metin Altıok’a düşünceleri ne-
Ataol Behramoğlu yeni şiir kitabı Suçlusu-
culuğuna çıkarıyor okuru… vazgeçmedi ve şair bu ediminde, hiçbir za- deniyle kırk kilidin ardına dört duvarın ara-
nuz ile, entelektüelin sorumluluğunu, gerçeği 
Altmışlı yılların başında ilk şiiri man çatışma alanları yaratmadı, birlikte ya- sına mahkûm olmuşlara, yakın tarihin fi- söyleme cesaretini anımsatırken, okura fısıl-
şama olanağının coşkusunu anımsattı. Sen- gürlerine şiirin estetiğiyle bir dokunuş var. 
“Melankoli”yi yayımlayan, bundan birkaç dıyor: Şiiri unutan, yaşamın, sevginin ve aş-
yıl sonra “Bir Gün Mutlaka” başlığını atan deleyenlere, “Yıkılma sakın” diyen ses oldu. Şiirlerin tümü yüreğinde umudu taşırken, kın en saf halini de unutmuştur... 
n
CAN| MODERN
“Yalnız yürüyecek kadar 
  güçlü degil misin?”^
İnsan kalbindeki kaygıların ve arzuların derinliklerini keşfeden 
hüzünlü, sarsıcı ve dokunaklı bir aşk hikâyesi. Nobel ödüllü 
André Gide’in “Ayrı Yol’un diğer yarısı” olarak nitelendirdiği 
Dar Kapı, aykırı bir yazardan aykırı bir başyapıt.
            
    
