25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Yalın ve sımsıcak öyküler... ‘‘Gudrun Mebs, ustaca kaleme aldığı, Ayşe Sarısayın’ın başarılı çevirisinden okuduğumuz on beş öyküsünde büyük ailenin parçalanma sürecinde ortaya çıkan yeni fotoğrafa, çekirdek ailenin çocukların yetişmesinde sıkslıkla düştüğü açmazlara itirazını da metnin gölgesine yerleştirdiği tahterevalliye başarıyla oturtuyor. ’’ Desenler: ROTRAUT SUSANNE BERNER yumurtanın nereden geldi- “Düş yakamdan çocuk!” kal- yabileceğimiz azarlama, yasaklama, Y. BEKİR YURDAKUL ğini, sebzenin, meyvenin kanını kaldırsa da anneanne baskılama, ötelemeye yüz vermeyişiyle nasıl ve nerede yetiştiğini her seferinde ortaya koydu- de kıymetli bir anlatıya dönüşüyor çocukların da bildiği, tec- ğu, ustalıkla seçilmiş ama bir Anneanne ile Frieder. ırk yılı aşkındır çocuklar için rübe ederek öğrendiği bir o kadar da rastlantıyla geliş- Dolayısıyla torununun sınırlarını ken- yazan, radyo oyunları ve kitap- dönemdir andığım. miş izlenimi veren, hayatın di çabasıyla keşfetmesine fırsat verirken larıyla çok sayıda ödüle değer Örneğin Gudrun doğallığına uygun çözümler- zaferini de çarçur etmiyor anneanne. bulunan Gudrun Mebs’in An- Mebs’in, “İyi şeyler zaman le işi yoluna koyuyor. Kneanne ile Frieder’ini, sık sık ister” cümlesiyle sabrı, Bir yanıyla feleğin çarkından UFUK AÇAN ÖYKÜLER gülümseyerek, arada meraka kapılarak üretim sürecini özetledi- geçmiş, külyutmaz, bir yanıyla Gudrun Mebs, incelikle ve ustaca ka- çocukluk yıllarıma dair bir keder ve ği “Hasat” öyküsünü okur- çocuğun ruhunun derinliklerin- leme aldığı on beş öyküsünde büyük ai- sevinçle okurken yer yer keyifli, kim ken düştü aklıma, aile üre- de dolaşan, onu anlayan, ço- lenin parçalanma sürecinde ortaya çıkan zaman hüzünlü yolculuklara çıktım. timinin, sebze-meyve ye- cuk-yetişkin dengesini ustaca yeni fotoğrafa, çekirdek ailenin çocukla- Mebs’in, aynı mekânda, aynı kahra- tiştiriciliğinin kısa sayıla- kuran bir “yaşlı”dır anneanne. rın yetişmesinde sıklıkla düştüğü açmaz- manlara rol verdiği, bağımsız olarak da cak bir zaman diliminde lara itirazını da metnin gölgesine yerleş- okunan on beş öyküsünde çocuk-yetiş- nasıl da uzağında kaldığımız. KAZANDIRAN ÇÖZÜMLER tirdiği tahterevalliye başarıyla oturtuyor. kin ilişkilerine dokunurken kimseyi ayır- Aynı öyküde, anneannenin, marul fi- Yağmur altında ille de piknik yapalım Evet çocukların “çocuk” olduğu dün- mayan / kayırmayan tavrının yanında delerini toprakla buluştururken torun diye tutturan, bir gün ansızın yazı yaz- ya aynı zamanda onların doğanın ve ha- Ayşe Sarısayın’ın, Türkçenin tadını, ko- Frieder’in, “Daha hızlı ol, ben hasat yap- maya, başka bir gün yabancı dilde ko- yatın gerçeklerinin uzağına düştükleri kusunu, sesini derinden duyumsatan mak istiyorum!” çığlığı bakalım sizi ne- nuşmaya heveslenen, aklına eseni ha- bir yer olarak da çıkıyor karşımıza. çevirisi düşürdü beni yola. relere götürecek? yata geçirmeye hevesli torunu için an- R. Susanne Berner’in, metnin önüne Öykülerin içtenlikli ve yalın akışı- Frieder’in yaramazlıklarına, dahası bir neannenin bulduğu çıkışlar, anlatıya geçmeyen, okurun hayal gücünü besle- nı besleyen nine-torun ilişkileriyle keyif- öyküde “uslu” çocuk oluşuna da doğal kattığı gülümsemeyle birlikte çocukların yen siyah-beyaz desenleriyse, öykülerin li yolculuklar yaparken sessizce tartıştı- haliyle / yalnızca kendisi olarak yanıtlar/ sorumluluk duygularının gelişmesi, adil, sakin bir dere gibi akışına yakışıyor. ğı sorunlarsa hüznümü çoğalttı. çareler üreten, dolayısıyla torununu ha- paylaşımcı ve sabırlı olmaları gibi kaza- Son noktayı koymadan önce, yorgun ve Çünkü edebiyat farkında olmadığı- yatın olağan akışına yabancılaştırmayan nımlara da işaret ediyor. zamanı “dar” hatta çoğun hiç olmayan, mız, gözden kaçırdığımız, çoğu zaman anneanne bana anneannesiz çocuklu- Frieder, “Kızmabirader” öyküsünde ara ara çocuklarını “duymayan” ana ba- aklımıza getirmediğimiz, kimi zaman da ğumu anımsattı her şeyden önce. “Ke- kendisini duymadığı, masum olduğuna balar için de ufuk açıcı, edebiyatın ken- unutmayı yeğlediğimiz sorunları, aklı- der” deyişim ondandır. inandığı, isteğine ilgisiz kaldığı düşün- dine özgülüğü içinde alttan alta yol gös- mıza düşürdüğü yeni sorular eşliğin- cesiyle anneannesine karşı “evde yo- terici bir öykü toplamı olduğunu da söy- de önümüze cesaretle getirir. Gudrun ÇILGIN, USTA, DENGELİ kum” oyununu sahneye koyar. lemeliyim Anneanne ile Frieder’in. Mebs’in öykülerinde sergilediği ustalığın On beş öyküde, on beş farklı izlek, Alışverişten dönüp de kapıda kalan Yazarın yeni öykülerini merak ve he- gizi de burada yatıyor. dolayısıyla aynı sayıda çatışma sunuyor anneannenin bulduğu çözümse (Burada yecanla bekleyeceğimi biliyorum. n yazar bize. Frieder’in ardı arkası gel- belirtecek değilim elbette. Kitabın say- İYİ ŞEYLER ZAMAN İSTER meyen istekleri, dayatmaları, hevesle- faları arasında kendiniz bulmalısınız!) Anneanne ile Frieder / Gudrun “Çocukluk sevinci” derken dört du- ri (Aslında işin doğalı da budur elbette. torununu şaşırtmasının ötesinde kazan- Mebs / Resimleyen: Rotraut Susan- varla sınırlanmamış, bahçelerin, sokak- Kim razı olur ki bir köşede sessiz, pısırık dıran bir tutumdur. ne Berner / Çev. Ayşe Sarısayın / Can ların, kırların çocukların olduğu, sütün, oturan çocuğa?) karşısında başlangıçta Yaygın tutumlar arasında kolayca sa- Çocuk / 100s. / 8+ / 2021. 30 Eylül 2021 20
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear