Catalog
                    Publication
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Years
                    
                    
                
                    Our Subscribers Can Login And Read Original Page
                    I Want To Register And Read The Whole Archive
                    I Want To Buy The Page
                
            
                Özdemir İnce Herkül Millas
bir şeydi. Metne metin olarak bakın, de-
KAVAFİS BİLİR Kİ 
nip duruyordu. Bakıyorduk da ama ya-
BİR VARIZ BİR YOKUZ!
zarın hayatını, kişiliğini ve psikolojisini 
Şiirleri okumaya devam edince şu  
okurların merak etmeyi bıraktıklarını hiç 
izleğin ısrarla sürdürüldüğünü görürsü-
sanmıyorum. Bu da okur sağduyusu. 
nüz: İnsanoğlu ün, şan, şeref gibi göz 
Kitabın çevirmenleri bu söyleşiyi iyi 
kamaştırıcı şeylerin peşinde koşar, par-
ki kitaba koymuşlar. Yoksa bazı şiirleri 
lak ışıklara, sırmalı giysilere bayılır ama 
okuduktan sonra kafamda asılı kalan so-
bunlar ne kadar da hava cıva şeylerdir, 
ruların yanıtlarını kolayca bulamazdım 
bir var bir yokturlar. Bunu şu dizelerde 
-onun bıyık altından gülen, ironik bir 
ne güzel anlatır: 
yazar olduğu bilgisi bende olmasaydı-. 
“terk edince kendisini Makedonyalı-
Bulmamda öteki şiirlerin ışığının  
lar/ hiç de kral gibi davranmamış/ -öyle 
payı olmadığını da söyleyemem. Yazar-
dediler-/ yüce ruhlu kral Dimitrios./ Çı-
ların, şairlerin pek çoğu aslında bütün 
karıp/ atmış sırmalı giysilerini/… /Tıpkı 
yazdıklarının tek bir kitap oluşturduğu-
oyun bitince/giysilerini değiştirip çıkıp 
nu söylerler. 
giden/ oyuncunun yaptığı gibi” der.
Boşuna söylemezler bunu herhalde. 
Kavafis, devam eder, insanların göz-
“Bütün Şiirler”i bir arada okumanın 
lerini kamaştıran şeylerin neler oldu-
farklı bir işlevi var, şairine daha fazla 
ğunu, nasıl büyük çoğunluğun o şeyler 
yaklaşabilme olanağı sunuyormuş  
için yaşadığını oysa o şeylerin nasıl bir-
gibi geliyor okura. 
den ellerinden uçup gittiğini anlatmaya. 
Çok evrensel bir konudur elbette,  
BİLGİLENDİREN NOTLAR
yaşamanın amacı nedir konusu, aldan-
Kitabın sonunda özellikle Türk okur 
mak istemeyen insanlar için. Herkes 
için anlamlı olabilecek bilgilerin verildi-
kendi hayat deneyiminden bilir bunları.
ği notlar bulunuyor. Notlar yalnızca  
tarihsel kişilerle sınırlı değil. Çevirmen-
BÜYÜK VE ÖLÜMSÜZ!
ler “hedonizm” sözcüğü için verdikleri 
Böylece Kavafis’in büyüklüğüne ve 
açıklamada bir duyarlılıklarının da  
ölümsüzlüğüne bir kulp buldum duygu-
altını çizmişler. 
suna kapıldım. Ancak bazı şiirleri beni 
Kavafis’in yaşarken yayımladığı 154 
şaşırttı. Ne dediğini, ne yaptığını ilk an-
şiirde 40 kez “hedonizm” ya da “hedo-
da anlayamadım. 
nist” sözcüğünü kullandığı ve bu söz-
Örneğin “Kilisede” adlı şiirinde gümüş 
cüklerin Fransızcaya “haz, hazcılık, cin-
şamdanları, ışıkları, kokuları, sırmalı giy-
sel zevk, kösnü, şehvet” gibi karşılılar-
sileri, kilisenin görkemini anlatıyor. 
la aktarıldığı saptamasında bulunmuşlar. 
Şiir bitince “Kavafis’in buna bir  
Oysa, diyorlar, “Hedonizm tensel  
diyeceği yok mu?” diye sordum kendi 
ve cinsel zevklerin çok ötesinde felsefi 
kendime. Yok görünüyordu çünkü bun-
ve etik” bir deyimdir. Bu sözcüğü fark-
ları yalnızca anlatıyor, başka bir şey  
lı karşılıklarla aktarmamalarının nede-
demiyordu. Şaşırdım, kilisenin görke-
nini uzun uzun açıklamışlar. Bilgileni-
mini övmesine. Hani bunların boşunalı-
yorsunuz. 
ğını anlatıyordu? 
Bu çevirmenlerin görünmez oldukla-
Ama öteki şiirlerinin izleği ışığında 
rını söylemek ne kadar doğru olur  
ve bıyık altından gülen bir adamın şiiri 
(ayrıca bu kitabın böyle yazarıyla,  
olarak yeniden dönüp şiire baktığımda, 
şiirlerle ilgili bilgi veren notlarla hazır-
“Breh, breh, bu ne görkem! Bu ne zen-
lanmasına, bir önsözle desteklenmesi-
ginlik!” demediğini anladım. Bu şatafa-
ne arka çıkan editörün görünmez oldu-
ta kıs kıs gülüyordu. 
ğunu söylemek)? 
Hepsinin ayak izleri var. Şiirler de 
OKUR SAĞDUYUSU...
basbayağı şiire benziyor, şiir tadı veri-
Tuhaf bir şeyin de farkına vardım bu 
yor okura. Dizeler halinde dizilmiş  
arada. Bir edebiyat yapıtının yorumuna düz laflardan oluşmuyor. Bundan daha 
yazarın hayatını, kişiliğini ya da psikolo-
fazla görünürlük istemek haksızlık olur, 
jisini karıştırmak yıllardır tu kaka edilen ters teper. n
KITAP 13
30 Eylül 2021
cumhuriyet_kitap_ilan_katlivacip_tampon_ulke_12,5x31.indd   2 24.09.2021   16:11
            
    
