05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

SERRA MENEKAY’DAN ‘ADINI ARAYAN ÇOCUK’ Adını aramak! Toplumsal ve tarihsel konulardaki özgün kitaplarıyla dikkat çeken Serra Menekay ile yeni çıkan çocuk romanı Adını Arayan Çocukİkinci Kitap’ı konuştuk. Serinin ilk kitabında, beş duyumuzu simgeleyen “Bilen Çocuklar”, “Yüreğiyle Bilen Çocuk”un sayesinde bir araya gelip, sanatın gücüyle kötülüğün önünde cesaretle dururken, ikinci kitapta ise “Bilen Çocuk”lara “Bulan Çocuk”lar eşlik ediyor. İyilikle kötülüğün savaşında bu kez bilim başrolde. ÇAĞDAŞ BAYRAKTAR n Geçen ay dokuzuncu kitabınız Adını Arayan Çocuk İkinci Kitap okuyucuyla buluştu. Sizi çocuk kitabı yazarlığına yönelten ne oldu? Aynı odada birbirleriyle cep telefonları üzerinden yazışarak iletişim kuran çocukları gözlemlediğimde Adını Arayan Çocuk’u yazmaya karar verdim. Cep telefonlarından, tabletlerden yayılan uyuşukluk virüsü nedeniyle birbirlerine iyilik yapmayı unutan insanoğlu yüzünden doğal yaşamın tehlikeye girmesiyle başlıyordu ilk kitap. Beş duyumuzu simgeleyen ‘Bilen Çocuk’lar, ‘Yüreğiyle Bilen Çocuk’un sayesinde bir araya geliyorlar ve iyilikle kötülüğün bitmeyen savaşında, kötülüğün karşısında cesaretle duruyorlardı. İYİLİKLE KÖTÜLÜĞÜN SAVAŞI Kadim geleneğin erdemlerini biliyor ve uyguluyorlardı. Sihirli bir kitaptaki bilmeceleri çözerek ilerledikleri macerada üzerlerine düşeni yaparak adlarını buluyorlar ve kendilerini gerçekleştiriyorlardı. Herkes adını buldukça hayat ağacının dalları çiçekleniyor, yaşam anlamlanıyordu. Kitabın sonunda ‘Bilen Çocuk’lar dünyayı sanatla iyileştiriyorlardı. Hem çocuklar hem anne babalar çok sevdi Adını Arayan Çocuk’u. Çünkü doğayı, çevreyi, sevgiyi ve iyiliği koruma erdemi bizim kök inancımızda var. Bu erdemlerin evrensel değerini daha iyi anladığımız zamanlardayız. Bu nedenle olsa gerek, ikinci kitabı yazmamı okurlar istedi. n İkinci kitapta okurları neler bekliyor? İkinci macerada ‘Bilen Çocuk’lara ‘Bulan Çocuk’lar eşlik ediyor. İyilikle kötülüğün savaşında bu kez bilim başrolde. Kötülerin elindeki silah, yapay gıdaların içine yerleştirdikleri ve kadınları görünmez kılan bir zehir. Gezegendeki kadınlar birdenbire yok olunca onlarla beraber sevgi, şefkat ve aşk da yok oluyor. Kötülük, nefret ve kin baskın hale geliyor. ‘GAYELİ YAZIYORUM!’ İyilikle kötülüğün kavgasında tüm iyilik varlıklarıyla beraber çocuklar bilimin aydınlattığı yoldan ilerleyerek kadınları, iyiliği ve gezegeni kurtarmaya, hayat ağacını iyileştirmeye çalışıyorlar. Bu kitapta da çözülmesi gereken bilmeceler var, hatta ilk kitaptaki bilmecelerle aynı. Adım adım çözüyor çocuklar, okurlarla birlikte. Ben yazarken çok keyif aldım. Çocuklar kadar yetişkinlerin de bu kitapları keyifle okuyacağını düşünüyorum. ‘ALUŞTA’DAN ESEN YELLER’ n Çocuk kitaplarınız dışında çok önemli tarihi romanlarınız var. Öte yandan biyokimya uzmanı bir tıp doktorusunuz. Yazarlık hikâyeniz nasıl başladı? Galiba yazmak da benim adımı bulma ve kendimi gerçekleştirme çabam. Ayrıca hekimlikle yazarlık birbirini besliyor. Tıpkı bir kuşun iki kanatla uçması gibi. Sanatla bilim, sağ beyinle sol beyin, yürekle akıl bir arada çalışmalı. Tarihi romanlarımla geçmişi dillendirip şifalandırdığımı düşünüyorum. O yüzden yazacağım dönemi ve konuyu özenle seçiyorum. Türk çocuğunun ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacağından hareketle, Mustafa Kemal’in dediği gibi “gayeli şeyler yazıyorum”. İlk romanım Aluşta’dan Esen Yeller (Doğan Kitap) kendi ailemin hikâyesiydi ve 1944 Kırım sürgününü konu alıyordu. Türk edebiyatında hiç işlenmemiş, içinde savaşın, sürgünün, vatan hasretinin alev alev yandığı bu inanılmaz hikâye mutlaka roman olmalıydı. İstifa ederek hekimliğe 3 yıl ara vermem Fotoğraf: ve bir süre Kırım’da VEDAT ÖNCEL yaşamam gerekti ama sonunda elimde ilk romanımla döndüm. İlk başvurduğum yayınevinden basıldı ve çok ilgi gördü. Ardından Kuşbakışı (Alibi Yayıncılık) kumpas davalarıyla Türk Ordusu’nun yıpratıldığı yakın tarihi konu alıyor. Üçüncü kitabım İğne Oyası (Galeati Yayıncılık) ise bir 12 Eylül romanı. Kuşbakışı ve İğne Oyası kitaplarımda ön planda okuru sürükleyen kurgu bir hikâye var. Geri planda bütünüyle gerçekleri yansıtan tarihi olaylar, siyasi ve sosyal düzlem aktarılıyor. İkisi de tarihi perspektiften büyük resmi görmek isteyenlere geniş bir bakış açısı sunmak gayesiyle yazıldı. Ardından Şefika Gaspıralı’nın biyografik romanını yazdım. Çünkü 1917’de kurulan Kırım Cumhuriyeti’nde milletvekili ve meclis başkanvekili seçilmiş eğitimci, editör, yazar, aydın Şefika Hanım ülkemizde bilinmiyordu. Onun romanı Şefika da bir ilk oldu, yoğun ilgi gördü ve kırk günde üç baskı yaptı. Şefika, siyasi ve akademik anlamda da ses getirdi… Evet. Şefika’yı, Galeati Yayıncılık’ın büyük özverisiyle Kırım Cumhuriyeti’nin yüzüncü yıldönümüne yetiştirdik. Ukrayna Parlamentosu’ndaki yüzüncü yıl töreni için Kiev’e davet edildim. Şefika Hanım’ın milletvekili seçilişinden tam bir asır sonra, elimde onun romanıyla Kırım Tatar Milli Meclisi’ndeydim. Sanki Şefika Hanım’la el ele tutuşup yüz yıl öteye atlamış gibiydik. Kiev’de ilgiyle ağırlandım. Şefika, halen Ukrayna’da Taras Shevchenko Üniversitesi Türkoloji Bölümü’nde okutuluyor. Taurida Üniversitesi’nde romanın yazım tekniği üzerine bir yüksek lisans tezi yapıldı. Şefika da tıpkı Şefika Hanım gibi öncü oldu, ardından Şefika Hanım hakkında başka eserler basıldı, ne mutlu bana. MİLLİ MÜCADELE YETERİNCE BİLİNMİYOR n Merkezinde Ödemiş’in olduğu iki kitabınız var. Ödemiş’i sizin için yazılır kılan nedir? Ödemiş’te büyüdüm, halen İzmir’de yaşıyorum. Büyüdüğüm toprakların hikâyelerini yıllardır biriktiriyordum. Bu çabam iki kitaba dönüştü. İlki Ödemiş’i anlatan bir anı kitabı, İzmirim (Heyamola Yayınları) serisi içinde basıldı. İkincisiyse Ege’deki Kuvayı Milliye’yi anlatan Kıvılcımdan Aleve (Galeati Yayıncılık). Kıvılcımdan Aleve bir roman değil, içinde kurgu karakterler yok. Zaten Kuvayı Milliye’yi roman tadında yazmak için kurgu karakterlere gerek yok. Yeterince bilmiyoruz o dönemi. Bu kitap için yirmi bin sayfadan fazla kitap okumuştum. Özellikle anı kitaplarını okudum, yerel kaynakları kullandım. Sonunda üç yüzden fazla atıf içeren bir kitap ortaya çıktı. n Adını Arayan Çocukİkinci Kitap / Serra Menekay / Galeati Yayıncılık / 192 s. / 2021. 14 18 Şubat 2021
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear