22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

2019 YUNUS NADİ ÖDÜLLERİ ÖYKÜ ÖDÜLÜ: BANU ÖZYÜREK ‘POZ’ Öykü, dar bir alanda derinlemesine yol almak isteyenler için Öykü dalında 93 yapıtın değerlendirildiği ve Seçici Kurulu Hikmet Altınkaynak, Sezer Ateş Ayvaz, Seval Şahin, Mehmet Zaman Saçlıoğlu ve Murat Yalçın’dan oluşan 74. Yunus Nadi Ödülü’nün sahibi Banu Özyürek ile Tomris Alpay oldu. MURAT ÇELİK Ö ncelikle tebrik ediyorum. Yunus Nadi Öykü Ödülü’ne değer görüldün, ne hissettin haberi alınca? Ç ok şaşırdım ve çok sevindim. Bir hayalinizin size gülümsemesi ve “devam et” demesi gibi. Yapmak istediğim, yaptığım şeyin değer görmesi, sesime ses verilmesi hem de böyle güzel bir ses verilmesi beni çok mutlu etti. n Bir Günü Bitirme Sanatı’nın ardından Poz yayımlandı. İkinci kitaba çalışmanda seni motive eden neydi, nasıl çalıştın? Edebiyat anlayışım, yaşamda aldığım yolla, karşılaşmalarımla ve okuduklarımla zaman içinde yeniden şekilleniyor. Ama iki kitapta da temel motivasyonumun duygu ve düşünce dünyamda yer eden meseleleri ele alma ihtiyacı, kendime yeni gözler, bakışlar bulma, tartışma ve keşif alanları açma arzusu olduğunu söyleyebilirim. Tabii yazarken, bunların bir kitap olacağı düşüncesiyle hareket etmiyorsunuz; sadece yazdığınız şey var oluyor sizin için ve onunla birlikte ilerlemek. Ben çok uzun zamana yayılmış şekilde, geri dönüp kurcalayarak yazabiliyorum. Yazmak istediğim meseleye bakmaya, onu anlamaya hazır değilsem, ortaya çıkan metinden tatmin olamıyorum çünkü gayem hiçbir zaman sadece hikâye anlatmak değil. Poz’da da bu şekilde çok eskiden, belki 67 sene öncesinden gelen öyküler var; onlardaki meseleler benim için geçerliliğini koruduğundan hep yazılmayı, kendilerini yazacak olanın düşünsel, duygusal ve edebi yeterliliğini beklediler. Yani her zamanki gibi yaşayarak, okuyarak ve yazarak çalıştım. n Poz’daki öykülerde yarattığın atmosferi, “mekân”ı kullanma becerini, ölçülü ve sahici karakterlerini gözetirsek “öykü” hakkında, türün olanakları ve sorunları hakkında ne söylemek istersin? Öykü, benim gibi dar bir alanda derinlemesine yol almak isteyenler için çok elverişli bir tür. Odağınız daha sınırlı ama bu sınır size elinizdeki malzemeyi, üzerinde durduğunuz zemini parçalama imkânı veriyor. Ânı, hareketleri, düşünceleri, görüntüleri en küçük parçasına, belki öz dediğimiz şeye varana dek parçalamak, yazıyla ilgili de yaşamla ilgili de bakışıma, arzuma uyuyor. Çünkü benim iki kitapta da, ama özellikle Poz’da temel derdim anlamla ilgili. Ve haliyle anlam inşasına ilk adımları attığımız, dünyanın dilini öğrenmeye ve o dilin içinde konumlanmaya başladığımız yer olarak aileçocukluk, başkalarıyla karşılaş ma ve yaratılan imgelerin sunum alanı olarak dışarısı, hem bir kabuk hem yük hem bir imkân olarak beden, yazma eyleminin kendisi ve ben dediğimiz şeyin ne olduğu, üzerinde düşünmeyi, yazmayı sevdiğim, önemli bulduğum konular. n Şu sıra neler okuyup neler yazıyorsun, yeni öyküler, yeni bir dosya var mı? Uzun zaman sonra ilk defa kendime ait ferah bir zamanım oldu; doya doya okumak istiyorum. Elimde sanat felsefesiyle ilgili bir kitap var, bir de Kurmacanın Retoriği. Retorik, edebiyat ve sınırlar üzerine iyi bir tartışma kitabı. Bunlarla birlikte Portnoy’un Feryad’ını okuyorum. Roth’daki annekadın, baba imgeleri beni benzer ve tezat taraflarıyla aynı imgelerin Kafka’daki konumlarını düşünmeye götürdü. Belki okuduklarım üzerine bir şeyler yazmak olabilir. Onun dışında kafamda evirip çevirdiğim, notlar aldığım ve yazabilirsem roman olacakmış gibi duran bir fikir var. Ama herhalde yolu çok uzun. n ÖYKÜ ÖDÜLÜ: TOMRİS ALPAY ‘GÜLSÜN, AGAVNİ, ZİLHA’ Öykülerimin kadınları yazgılarıyla hep aramızda GAMZE AKDEMİR gamze.akdemir@cumhuriyet.com.tr 1 950’ler İstanbulu’ndan öykülerinizin bileştiği Gülsün, Agavni, Zilha’nın kadınlarını anlatır mısınız? Yakın tarihin küllediği acılar, anıların kollarında avunulan sürgünlük, aşklar, özlemlerle örülü hikâyelerini ne yönde gelişmeler, gelgitler ve nasıl bir duruşla yaşıyorlar? Sarmaşık sokağın kadınları tüm Anadolu’nun etnik yapısını yansıtmaktadır. Farklı kökenden, kültürden, dinden gelen bu kadınlar; dostluğun, dayanışmanın, birlikte yaşamın formülü olduğunu doğuştan, annelik duygularının yönlendirmesiyle biliyorlar. Sevinçlerini paylaştıkları gibi, yaralarını da birlikte sarıyorlar. Düşecekmiş gibi birbirine sımsıkı sarılmış ahşap evler, sokağa taşan cumbalar, sarmaşık çitlerle birbirinden ayrılan, iç içe geçmiş bahçeler, mallarını satabilmek için bağıran satıcılarıyla bu sokak bu kadınların hikâyelerine tanık oldu. Sarmaşık sokağının kadınlarının elbet hiç söylenmemiş sırları da vardı. Onlar ise Eski Bizans Sarayından başlayan, Sarmaşık Sokağın altından geçen ve denize uzandığı söylenen dehlizlerin karanlıklarında kayboldu. n Kitabınızın ana teması; neredeyse kaybolup gitmiş kültürel doku, o folklorun tül gibi sarındığı evler, yaşama biçimleri, o güzel semt insanları... Bu vurgunuzu o kültürel yaşamı nasıl resmederek güçlendirdiniz? Annelerimizin bizlere okuduğu, anlattığı masallar, ninniler kulaklarımızda ve belleğimizde gizlidir. Bazen onlar saklandıkları yerlerden çıkarlar. Anılarımızla birleşirler, kaynaşırlar, bir vücut oluştururlar. Ben de bu sokağa benzer 1950’li yılların artık kaybolmuş bir ortamında büyüdüm. Bu kadınların yaşam ezgileri kulaklarımda hep yankılandı. Olağanüstü kadınları bir kayboluştan kurtarmak istedim ve kültürel miras bırakmak istedim. Gülsün Agavni Zilha böyle doğdu. Sonuçta Gülsün Agavni Zilha’nın kadınları yazgılarıyla bugün de aramızda ve hep olacaklar. n Yunus Nadi Öykü Ödülü’nü kazanmanın sizde yarattığı duygular nelerdir? Yunus Nadi Ödülü, ülkemizdeki ödüller arasında en eski, en prestijli bir ödül. Buna layık görülmek beni gururlandırdı, mutlu etti ve ileriye doğru atacağım adımlarımı hızlandırdı. Cumhuriyet Gazetesi yönetimine ve değerli jüri üyelerine teşekkür ederim. n Gülsün, Agavni, Zilha / Tomris Alpay / Ayizi Kitap / 104 s. 12 17 Ekim 2019
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear