Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
>> yardımıyla ormanın içinden geçerek sihirli bir dünyaya varır. Siyah tavşan ormanın içinden hiç çıkmamıştır. Lorina’yı şatoya varmadan önce karşılaşabileceği vahşi yeşil insanlar hakkında uyarır. Oysa Lorina oraya vardığında bambaşka bir gerçekle karşılaşacaktır. Çevre sorunlarına da dikkat çeken kitapta incelikli toplumsal eleştiri de yapılıyor. “En kötü cahillik türü de budur,’ dedi siyah tavşan. ‘İnsanların cahil olduklarından haberdar olmamaları.” Haydi takılalım tavşanın peşine, başka gözle bakalım dünyaya. Denize Mektuplar Atan Çocuk / Doğan Gündüz / Resimleyen: Dilek Yördem Ceylan / YKY Yayınları / 2018 / 52 s. / 7+ Deniz feneri bekçisi babası ve annesiyle ıssız bir adada tek başına yaşayan bir çocuk o. Deniz, dalgalarla ona birçok oyuncak getiriyor. Ama onun oynayacak arkadaşı yok ki… Martılar, yavruyken onunla arkadaşlık eder ama büyüyünce uçup giderdi. Rüzgâr ve deniz de onun arkadaşı ama o, kendisi gibi bir arkadaşın özlemi içinde. Bu nedenle şişelere koyduğu mektupları denize bırakıyor her gün, belki biri görür de adaya gelir, onunla oyunlar oynar diye. Her biri resimlerle yazılmış adressiz mektuplar neden kimseye ulaşmıyor? Ulaştıysa da neden kimse gelmiyor? Bir gün… Doğanın bin bir rengiyle bulanmış hayal kurma ve özlem üzerine sıcacık bir arkadaşlık öyküsü. Kardeşim Bulunmaz Hint Kumaşı / Salah Naoura / Çeviren: Ayça Sabuncuoğlu / Tudem / 2018 / 168 s. / 9+ Anton dokuz yaşında. Annesi eczacı ama bebeği olduğunda mesleğini bırakmış. Babası bankacı. Mükemmel bir hayat sürdükleri düşünülebilir ama hayır. Anton, hiç de babasının beklediği gibi iyi futbol oynayamıyor, matematikte de başarılı değil. O, gazeteci olmak istiyor. Klasik masalları değiştirip yeni yorumlarla tekrar yazmaktan hoşlanıyor. “Anton, ikinci bir çocuğumuz olsa ne derdin?” Hazır bir futbol ve matematik yıldızı bekleniyorsa bebekle uğraşmak değil, Anton yaşında bir tanesini evlat edinmek daha kolay elbette. Böylece yetiştirme yurduna giderler. Orada dokuz yaşındaki Dilip’i görürler ve evlat edinirler. Böylece Anton ile Dilip kardeş olur ve aynı okula gitmeye başlar. Öğretmeni Dilip’in üstün yetenekli olduğu ve nitelikli bir eğitim görmesi gerektiğini konusunda aileyi uyarır. Bu sırada baba yeni bir bankada daha yüksek maaşlı bir işe geçmiştir. Bu hayatlarını değiştirecektir. Olayların nasıl gelişeceğine dair ipuçları vermeden, sizi kitabı okumaya davet ediyoruz. Evren ilgili bilgiler Dilip’ten, Hindistan hakkındaki araştırmalar ise Anton’dan… Sonuçta herkes hayatta ne yapmak istiyorsa onu seçmeli, öyle değil mi? Çalılar Diyarı / Altay Öktem / Resimleyen: Elif Deneç / Can Çocuk / 2017 / 84 s. / 9+ Edebiyatımızın verimli kalemlerinden Altay Öktem’in Çalılar Diyarı adlı kitabı, fantastikgerilim sevenleri bekliyor. Romanın hemen başında Berk ve Çağıl’la tanışıyor okur. Çağıl, çok kitap okuyan, derin düşünceleri ve hayalleri olan bir kız. Bazen öyle laflar ediyor ki Berk, onda sihirli, tanımlanamaz bir şeyler olduğunu düşünüyor. Okulda Berk dışında kimseyle arkadaşlık kurmayan Çağıl’a kitapları yetiyor. Belki herkesten uzak durmasının, tuhaf davranmasının sebebi aylar önce kaybolan kardeşi olabilir. Sadece Çağıl’ın kardeşi değil, şehirde başka kayıp çocuklar da var. Berk ise onun tersine daha sevecen, biraz daha evcimen bir çocuk. Annesinin baskıcı tutumun da bunda etkili olduğunu hissediyor okur. Çünkü kayıp çocuk olaylarından sonra Berk’in annesi oldukça kaygılı; Berk’in okuldan yarım saat geç gelmesi onu çıldırtıyor. Bu iki arkadaşa eşlik edip Çalılar Diyarı’na gitmeye hazır mısınız? Berk ve Çağıl’ın nasıl bir dünyada adım attığını, etrafta dönen gizemin sebebini merak ettiniz mi? Garigya’nın kayıp çocuklarla bir ilgisi olabilir mi? Berk buradan nasıl kurtulur acaba? Ya Çağıl’ın tuhaf tavırları… Hepsinin yanıtı Çalılar Diyarı’nda. İyi okumalar dileriz. Hayal Küre / Koray Avcı Çakman / Tudem / 2017 / 120 s. / 8+ Hayal Küre, adından da anlaşılacağı üzere, hayallerle dolu, hayallerle yaşayan ve ışıldayan bir kürenin serüveni. AYK’de her bin yılda bir düzenlenen geleneksel baloda herkes hayallerini söyler bu küreye. Ayküre de bu rengârenk, canlı, heyecanlı hayallerle dolar ve pırıl pırıl parlayarak dönmeye başlar. O döndükçe gerçekleşir hayaller. Ancak son balonun ardından bir tuhaflık vardır; Hayal Küre kararmış, gri bulutlarla kaplanmıştır. Üstelik sorun sadece onda değildir, AYK’de yaşayan herkes bir tuhaftır. Ay Kraliçesi Aysila ve bilgin Hontus neler olduğunu anlamak için kafa kafaya verir. Bu arada Ay Küre, gittikçe kararır. Korkunç hayaller her yanı kaplamıştır. Bunun sorumlusu elbette Korkus’tur. Korkus, baloya davet edilmediğine çok kızmış ve intikam almak için Ay Küre’yi kendi korkunç hayalleriyle doldurmuştur. Evrendeki her canlı hayallerini unutmuş, solgun, bezgin bir hâldedir. Aysile ve Hontus, Ay Küre’yi yeniden canlandırmak için gizemli mektuplardan, şifreli mesajlara dek her şeyi dener. Ancak bu sorunu çözebilmek için hayallerini, hayal kurmayı unutmamış birileri gereklidir. Hontus’un aklına, çocuklar gelir; hayal kurmaktan asla vazgeçmeyen çocuklar. Aysila, hemen Dünya’ya gitmeye karar verir. Bu işi özellikle Korkus’tan gizli yapmalıdır. Sizce Aysila Dünya’ya nasıl gider? Kimden yardım alır? Aradığı o çocuğu bulabilir mi? En iyisi sizi Ay Kraliçesi Aysila ve Hontus’la başbaşa bırakalım. Onların serüvenine, hayallerine eşlik edin, hayallerinizin peşini de sakın bırakmayın. Kurgusu, kahramanları ve yarattığı evrenle tam bir fantastik roman Hayal Küre. Bize de “iyi okumalar” demek kalıyor. n KONUK HARFLER Dil yanlışlarına ‘dilimsel’ bakış Öğrencileri araştırmaya, sorgulamaya yönelten bir yapıt “Dilimsel Şeyler.” Kişisel gelişime katkı sağlayacağı da tartışılmayacak bir gerçek. BAHRI KARADUMAN Y etişme dönemi, bireyi geleceğe hazırlayan en önemli yıllardır. Belli amaçları olan insanın, başarıya ulaşabilmesi için bu süreci iyi kullanması gerekir. İlk ve en önemli kazanım, anadilini çok iyi bilmek, o dilin inceliklerini küçük yaşlarda içselleştirebilmek; yaşamdan, üretimden kopuk olmayan bir eğitim içinde yaparak ve yaşayarak öğrenmektir. Köy Enstitüleri kapatıldıktan sonra uygulanan eğitimöğretim programları ne yazık ki yeterli olamadı ve ezbere dayanan bir anlayışla gittikçe yaşam gerçeklerinden uzak “kalem efendisi” tanımına uygun diplomalı bireyler devlet kadrolarını doldurdu. Boşluğun giderilmesi, gelecek yılların kararmaması için aydınlara, özellikle yazarlara ve çizerlere büyük görevler düştü. Birikimini, emeğini çocuklara, ilkgençlik çağındaki bireylere sunan sanatçılar, umutsuzluğa düşmeyerek nitelikli yapıtlar vererek, eksiklikleri gidermeye çalıştı. Bu onurlu çabanın son örneği eğitimci yazar Y. Bekir Yurdakul’un günlerdir elimden düşmeyen kitabı: Dilimsel Şeyler. Dilin etkinliği doğru kullanılmasına bağlı. Dilini doğru kullanan birey, yaratıcı yazma becerisi kazanmanın ilk adımını da atmış demektir. Yazma bir süreçtir ve bu süreç ne denli küçük yaşlarda başlarsa bireyin kazanımı o denli yüksektir. “Yazabilen” insan, yaşadığı toplumda ayrıcalıklı konumdadır. Yurdakul’un amacı da öğrencilerin yanlışlardan arınıp güzel Türkçemizi doğru kullanarak bir an önce bu sürecin içinde olmasıdır. Yazar, öğretmenlerle bilgi, örnek aktarımı konusunda yıllardır sürdürdüğü çalışmalardan yararlanmış. Kimi sayfalara “Çalışma…” uyarıları koymuş; kitabın son bölümündeki “Çalışma kâğıtları”nı da öğrencilerin değerlendirmelerini istemiş. Çizer Murteza Albayrak ve karikatürist Behiç Ak’ın emekleri de kitabın artı değeri. Öğrencileri araştırmaya, sorgulamaya yönelten bir yapıt Y. Bekir Yurdakul’un kitabı, ilkgençliğini yaşayan okur kitlesine yönelik olsa da herkesin yaralanabileceği bir kaynak. Dilimsel Şeyler. Kişisel gelişime katkı sağlayacağı da tartışılmayacak bir gerçek. İlkgençliğini yaşayan okur kitlesine yönelik olsa da Y. Bekir Yurdakul, aslında hepimize, güzel Türkçemizi nasıl kullanmamız gerektiğini, yanlışlardan nasıl uzaklaşacağımızı; sevimli bir bilgenin hoşgörülü tavrı, anlayışlı bir öğretmenin sıcaklığıyla uygulamaya yönelik bilgilerle öğretiyor. Zevkle okunan, eğlendirici bir kitap Dilimsel Şeyler. Her öğretmen yararlanmalı, her kitaplıkta mutlaka bulunmalı. n Dilimsel Şeyler / Yunus Bekir Yurdakul / Top Yayıncılık / 142 s. KITAP 1714 Haziran 2018