25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Yazmaya devam... “Gırnatacı” ve “Çellocu” romanlarının yazarı Ercüment Cengiz, yeni kitabı “Yazmaya Devam Et” ile bu sefer bir üstkurmaca sunmuş okura. Ü stkurmaca, ilk roman örneklerinden beri kullanılan bir teknik, Cervantes Don Kişot’ta, hatta ondan iki yüz sene önce Chaucer Canterbury Hikâyeleri’nde üstkurmacadan tadımlık parçalar kullanmış, kurgularını şeffaflaştırmıştır. Yine de türün gelişme ve “üstkurmaca” deyiminin kullanılması 1970’lere rastlar. Üstkurmaca, romanın yapısal özelliklerine dikkat çeker. Romanın içinde o romanın nasıl yazıldığının hikâyesi yer alır; kurgunun nasıl oluşup bir araya geldiği ve romanın yazılma süreci konuyu meydana getirir. Genelde yazar başkahramandır, yazma sancısını dile getirir, sanat ile yaşam arasındaki ince çizgiyle oynar gibidir. Günümüz romanında sık kullanılan bir teknik olmakla birlikte çeşitlilik de gösterir. Bazen saklı bir üstkurmaca olabileceği gibi bazen de eleştirel bir formda olup romanın geleneksel yapısal yönlerine dikkat çeker. Gırnatacı ve Çellocu romanlarının yazarı Ercüment Cengiz, yeni kitabı Yazmaya Devam Et (Everest, 2018) ile bu sefer bir üstkurmaca sunmuş okura. Romanın konusu yalın, ayrıca az karakterden oluşuyor. Başkahraman Sarp, hemen her şeye sahip görünen ünlü bir cerrah. Güzel eşi, küçük kızı, zenginliği, mesleğindeki başarısı ile sadece ülkesinde değil dünyada da ilgi gören saygıdeğer bir doktor fakat muhtemelen girdiği orta yaş krizi sonucu çok mutsuz. Bunalımlı hayatından kurtulmak, orta yaş krizinden çıkmak ve geriye ölümsüz bir şey bırakma hevesiyle yeni bir şeylerin arayışına giriyor. Kendini yetersiz hissediyor, sahip olduğu şeyleri de değerli bulmuyor. Sıkıntısını içkiyle ve fahişelerle azaltmaya çalışsa da eve Ercüment Cengiz’in yeni kitabı ‘Yazmaya Devam Et’, konusu yalın ve az karakterden oluşuyor. pişmanlık duygusuyla dönüyor her seferinde. Sarp’ı tanıdıkça maymun iştahlı biri olduğu anlıyoruz. Daha önce müziğe ve golf oynamaya heveslenmiş ama ne enstrüman çalmanın ne de sporun devamını getirmiş. Eşi bir gün sürekli seyrettiği yabancı dizilerden birinde orta yaş krizine giren bir karakterin her şeyi bırakıp aile, iş, para, unvan ve şehir hayatı Güney Kaliforniya’ya yerleşip senarist olma hikâyesini anlatır. Eşini dinlemiyor görünen ve zaten dizilerle ilgilenmeyen Sarp, aslında bu hikâyeden etkilenmiş olmalı ki ertesi gün sinema yönetmeni yakın dostunu arayıp sıkıcı hayatından şikâyet ettikten sonra ona senaryo yazmak istediğini söyler. Dostu ise senaryo yerine roman yazmasını söyler “İyi dinle, roman yazmak, şu anda en yaygın ve moda olan şey. Dünyada da böyle… Vakit bulduğunda, sandalyeni çek masana, kapını kilitle. Kurguladığın senaryoyu güzel bir film olmuş görüyormuşsun gibi hayal et ve yazmaya başla.” Bu sözler yeterlidir yazmaya heveslenmesi için. DAKTİLO Yazmaya başlayınca arkadaşının önerdiği Şiva adında, genç ve etkileyici bir güzelliğe sahip editörle buluşup metinleri ona okutmaya başlar. Önce sinemacı arkadaşına, sonra da güzel ve genç editörü Şiva’ya yazmak istediği romanın konusunu anlatır. Ünlü bir cer rahın ameliyat ettiği, ölümcül bir hastalığa yakalanmış güzel genç kadına âşık olup onu yaşatmak için vereceği savaşı anlatacaktır romanında. Yazmaya başladığı romanı yaşamaya başlar aynı zamanda. Üstkurmaca sanki biraz yön değiştirir burada, yaşadıklarını yazmak yerine yazdıklarını yaşıyordur Sarp. Yazmaya başlamadan önce eşinden kendisine eski bir daktilo almasını ister. Alışveriş yapıp dizi seyretmekten başka ilgi alanı olmayan eşi ona antika bir daktilo alır. Daktilo önemli bir simgedir Sarp’ın hayatında. Babası da hayatını bir odaya kapanıp daktilo başında roman yazmaya çalışarak geçirdiği için şimdi onun orta yaşında yazma isteği belki de uzak babasıyla yakınlaşma arzusu olarak tanımlanabilir. Daktilo neredeyse ailenin kıskanılan bir ferdi gibidir. Sarp babasını hep acıyla anar, doğru düzgün saçını okşadığını bile hatırlamaz, ondan hatırladığı şey beynini kemiren, dinmek bilmeyen daktilo tıkırtılarıdır. Mutsuz bir çocukluk anlatır: “Evlendiği günden beri yüzünün gülmediğini söylemekten usanmayan kederli, aksi bir anne; bir iş adamından beklenmeyecek kadar entelektüel olsa da sokakta oynamasına izin vermeyen baskıcı, sert bir baba; azarlanmaktan başka bir anı biriktiremediği bencil bir abla.” TIK TIK TIK… Şimdi aynı ilgisizliği o kızına ve eşine göstermeye başlar. Aslında kızıyla geçirdiği dakikaları “ender yoklayan mutluluk ânı” olarak betimler fakat ameliyatlardan, yoğun çalışmadan kızına vakit ayıramaz. Eve geç saatte döndüğünde kızı çoktan yatmış olur. Sarp, bunalımlı hayatından yazarak çıkmayı umar. Bunalımını da hemen her sayfada birkaç kez yineleyerek anlatır. “Kupkuru hayatım” diye şikâyet eder ve yaptığı her şeyden sıkılır, bunu da “sıkılmanın sıkıcılığı” olarak adlandırır. Aslında sorun sadece onun hayatıyla ilgili değil gibi sanat ortamı da salt kötülükleriyle görünür: Birbirini beğenmeyen ve okumayan yazarların, birbirine benzeyen siyasi yorumları, sanat galerilerini gezmekten usanmış gazeteciler, komik olmaya çalışan sanatçılar, zamparalar… Hastalarında ya da sanat çevresinde aradığını bulamaz. Ancak Sarp robotik kalp ameliyatı sırasında durdurduğu kalbi yeniden çalıştırdığında kendini Tanrı gibi hisseder. Kalbin atış ritmini kontrol edişi, tıklamalarını dinlemesi, bir bakıma kontrol etmek istediği başka bir şeyin sesiyle; daktiloyla benzerlik taşır. Daktiloya hükmetme isteği babasının ona kapalı kalmış dünyasına da sızma isteği olarak düşünülebilir. Ekonomik sorunları en yakından hisseden sektörlerden biri olarak yayıncılık zor bir dönem yaşıyor. Çok az elemanla ve zor şartlarda kitapları yayına hazırladıklarını biliyoruz; bu durum kâğıt, baskı ve dizgi kalitesine yansıyor kuşkusuz. Bu yüzden sert bir eleştiri anlayışsızlık olarak görülebilir, yine de bu romanda gerçekten çok fazla dizgi hatası, yabancı isimlerin yanlış yazılımı söz konusuydu. Keşke bir Şiva’nın eli değseymiş dedirtti. n 6 15 Kasım 2018 KItap
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear