22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

KİTAPÇI Hazırlayanlar: AYTÜL Akal, ÇİĞDEM Gündeş, MAVİSEL Yener Şaheser ŞenşakrakHayvanlarla Konuşabilen Kız! / Steve Voake / Resimleyen: Jessica Meserve / Çeviren: Elif Dinçer / Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları / 2015 / 105 s. / 8+ Şaheser Şenşakrak, okula gitmek için evden çıkar. Cıvıl cıvıl bahar havası, birbirinden renkli çiçekler ve yoluna çıkan bir solucan onu çok keyiflendirir. Canı hiç okula gitmek istemez. Bir hafta boyunca zaten sürekli geç kaldığı için annesinin uyarısı ile istemeye istemeye yola koyulur. O sırada bir kelebek yanağına yavaşça dokunur Şaheser’in ve küçük kızın yanağından yüreğine sıcacık, ipek gibi bir ışıltı yayılır. Şaheser, daha önce böyle bir duyguya hiç kapılmadığını fark eder. Ama dikkatini çeken sadece bu da değildir. Birkaç dakika sonra rastladığı köpek Duman ya da Bambam’ın konuşabildiğini anladığında şaşkınlıktan dilini yutar. Fındık fareleri Pıtır ve Çıtır, kısrak Çayırgülü ve niceleri bu kitapta sizi bekliyor. Mühürler SandığıGizli Görev: Sümer / Birsen Ekim Özen / Resimleyen: Gökçe Akgül / Doğan Egmont / 2015 / 182 s. / 9+ İki afacan kardeş, yüz yıllık geçmişi olan eski bir eve taşınırsa neler olabilir? Elbette her yeri, her şeyi merak edip, hayal güçlerini harekete geçirirler. Evin sırlarla dolu olduğunu düşünmelerine şaşmamak gerekir. Peki, tavanarasında birden ışıktan bir kadın belirse ve onlarla konuşsa nasıl da heyecanlanırlar değil mi? İki kardeşin omuzlarına dünyanın geleceğini kurtarma yükü verilince bakalım neler olacak. Bir yanda çevrecilik bilinci verilirken, öte yanda Sümer uygarlığı okura anlatılıyor. Öğretmen yazar Birsen Ekim Özen’in bu kitabını, Gökçe Akgül’ün çizgileri süslüyor. Mıymıy Teyze Lunaparkta2 / Aytül Akal / Resimleyen: Zeynep Özatalay / Uçanbalık / 2015 / 32 s. / 7+ Rengârenk resimlerle canlanmış, pırıl pırıl kitabı görünce çok sevindik. Ama o da ne, ilk sayfasında kocaman bir uyarı var; “Sakın o zili çalmayın, Mıymıy Teyze ile karşılaşmak istemezsiniz”. Meraklandık doğrusu. Uyarıya karşın açtık kapıyı! Nasıl kızdı Mıymıy Teyze görmeliydiniz. Gerçi o her şeye kızarmış; gürültüyü sevmezmiş, sessizliğe sinir olurmuş çünkü kulakları en ufak tıkırtıyı duyacak denli keskin KItap miş. Bu yüzden geceleri hiiiç uyuyamazmış. Karanlıkta sesleri dinler dururmuş. Bazen hırsızlardan korkarmış bazen hayaletlerden. Sabaha dek böyle korka korka mıymıy diye diye döner dururmuş yatağında. Yine böyle bir geceden sonra, sabah erkenden üst kattaki komşuları zili çalmış. Yeni doğan bebekleri hasta olduğu için kızı Mine’yi lunaparka götüremeyeceğini söylemiş. “Acaba siz götürür müsünüz?” demiş. Eyvah eyvah! Mıymıy Teyze, hiç hoşlanmaz ki öyle gürültülü, kalabalık yerlerden, hele salıncaklardan, çarpışan otomobillerden. Sizce Mıymıy Teyze, Mine’ye eşlik etmiş midir? Yoksa ikisi birden evde oturup karşılıklı mıymıy yapmış olmasın? Cesur Çocuklara Korku HikâyeleriKötü Canavarlara Dikkat! / Vincent Villeminot / Resimleyen: Muhtelif / Çeviren: Esra Özdoğan / YKY / 2015 / 62 s. / 6+ Korku öykülerini sever misiniz? İşte bu, sizin kitabınız! Canavar mı istiyorsunuz, işte en korkunç canavarlar burada. “Ben korkmam!” diyenler, hazır olsun. Öykülerin adını okuyunca bile titremeye başlayabilirsiniz: Canavar Fabrikası, Canavarsı Bir Korku, Canavar Berberi Bay Andre, En Büyük Canavar Avcısının Evinde... Tam sekiz öykü var kitapta. Farklı ressamların çizimleriyle hem korkunç hem eğlenceli hale gelmiş bu canavarlar. Sert cilt kapak, birbirinden eğlenceli çizimler ve heyecanlı öyküler... Tekrar tekrar okumak isteyebilirsiniz. Korkup kaçmak ya da sonuna kadar okumak, size kalmış. Eski Demir Kapı / Ayla Çınaroğlu / Resimleyen: Mustafa Delioğlu / Sarıgaga Genç / 2015 / 64 s. / 15+ Cemil, bir fotoğraf sanatçısıdır. Kendince bir üne sahiptir. Ancak halâ aradığı o kareyi yakalayıp gönlünce bir fotoğraf çekememiştir. Hayatını düzene sokmak ve nişanlısıyla evlenebilmek için ona biraz para kazandıracak o anı aramaktadır. Bir gün, hem de evinin yakınındaki bir sokakta o paslı, eski püskü demir kapıyı görür. Genç adam, kapıyı izledikçe düşler kurar. Cemil, bu olağanüstü güzelliği fotoğraflayabilmek için dayanılmaz bir istek duyar. Ama o anda makinesi yanında değildir. Çaresiz, erteler o büyülü anı yakalamayı. Cemil’i, onun düşlerini, sanatçı bakışını, demir kapının akıbetini, hayatın neşeli ve beklenmedik oyunlarını yakından tanımak isteyen okurlar sayfalara davetli. Ayla Çınaroğlu’nun çok yönlü sanatçı kimliğinin belli olduğu, yalın anlatımıyla okuru sarmalayan bu novella, bir sanatçının mükemmelliği arayışını, hayatın basit görünen anlarında gizlenen değerleri, küçük sürprizleri anlatıyor. Ressamın Kedisi / Mustafa Balel / Resimleyen: Burcu Yılmaz / Nesin Yayıncılık / 2014 / 54 s. / 8+ Balat vapur iskelesinin karşısında, Mumhane’ye doğru çıkan Macarlar yokuşunun başladığı Kırkambar sokağı denilen yerde gezinirken, eğer şanslı bir gününüzdeyseniz görebilirsiniz Ressamın Dilber adını verdiği kedisini. Onların macerası, Ressam Şeremet Bey’in resim atölyesini, Kırkambar Sokağı’na taşıması ile başladı. Eski evin eski balkonunda bir sabah yeni doğmuşken görmüştü onu Şeremet Bey ama daha çok küçük olduğu için ellemeye korkmuştu. Bir süre sonra kedinin annesi bütün yavrularını alıp başka bir yere taşıyıp da soğan renkli bu küçük yavruyu geride bırakınca Şeremet Bey onu atölyeye alıp büyütmüş candan bir dost gibi de sıkı sıkıya bağlanmıştı bu yavruya. Gel zaman git zaman yavrucuk büyümüş Şeremet Bey de artık Dilber’siz bir atölye düşünemez olmuştu. Ama bu da kedi işte... Durduğu yerde durur mu? Bir gün ortadan kaybolunca Ressam Şeremet Bey’e sıkıntılı anlar yaşatır. İnsan ile hayvan arasında dostluğu ince ve renkli bir şekilde anlatan resimleri ile de ilgi çeken bir öykü. Üçüzler / Becky’nin Dertli Günleri / Holly Webb / Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları / Çeviren: Cenk Pamay / 2015 / 134 s. / 8 + Becky, Annabel ve Katie hiç ayrılmayan üçüz kız kardeş. Yeni okullarında onları değişik günler bekliyor. Bu yeni okul Annabel ve Katie için yeni bir macera ve yeni arkadaşlıklar gibi görünse de durum Becky için tam bir kâbus. Çünkü üçüzlerin içinde en çekingen ve en zor arkadaş edinen Becky. Ayrıca çok iyi anlaştığı kardeşleri varken neden yeni bir dosta ihtiyacı olsun ki? Ancak yeni okullarındaki Sosyal Bilgiler öğretmenleri bir proje ödevi için üçüzlerin her birini ayrı gruplara yerleştirince okul hayatı Becky için daha da zorlaşacak. Kardeş ve arkadaş sevgisi, yeni bir çevreye uyum sağlamak gibi konuların işlendiği bu sevimli kitapta belki siz de kendinizden bir şeyler bulabilirsiniz. Dedektif RinoKayıp Penguen Vakası / Pilar Lozano Carbayo ve Alejandro Rodriguez / Resimleyen: Claudia Ranucci / Çeviren: Fatmagül Ezici / Final Kültür Sanat Yayınları / 2015 / 56 s. / 7+ Rino, hayvanat bahçesinde yaşayan bir gergedan. Tabelasını asmış, müşteri bekliyor. Hayvanat bahçesinde hırsızlık, cinayet gibi olaylar olmadığından, o da, yardımcısı Papağan Paco da, sıkıntıdan patlıyorlar. Tam tabelayı indirip dedektiflik hayalinden vazgeçecekken, iki gözü iki çeşme bir penguen girer kapıdan. Yavrusu kaybol muştur. Rino ve Paco hemen araştırmaya girişirler. Yavru penguen Carloto’nun en yakın iki arkadaşı zürafa ve kanguruyu sorgularlar ama işe yarar bir ipucu edinemezler. Paco onları takip eder ve kütüphaneye gidip bütün gece orada uyuduklarını gözlemler. Peki ama neden? Rino ve Paco, bu gizemi çözüp, anne pengueni yavrusuna kavuşturacaklar mı? Carloto nerede olabilir? Belki de bunu anlamak için, penguen gibi düşünmek ve Reno gibi çok tehlikeli bir işe girişmek gerekir. Ah, yoksa Rina mıydı? Rono mu? Unutma Oyunu / Doğan Gündüz / Resimleyen: Dilek Yördem Ceylan / YKY / 2015 / 48 s. / 7+ Kitaptaki üç öyküyü, çocuk kahramanının ağzından dinliyoruz. İlk öyküde, kahramanın adını bulmaya çalışıyoruz. Öyle çok adı var ki. Evde herkes ona farklı bir isimle sesleniyor. Annesi, babası, halası, teyzesi, dedesi... Tombulum’la başlıyorlar, Minik Kuş ile devam ederken, Kuzum, Halam, Bıcırdık diye devam ediyorlar. Gerçek adını öğreniyor muyuz? Evet! Ama bu sürpriz. İkinci öyküde çocuk, evinin yolunu tarif ediyor. Lokantayı geç, parkın yanından yürü, antikacı, fırın, büfe, ayakkabı tamircisi derken, bir yandan çevreyi inceliyoruz, bir yandan da çocuğun evine varıyoruz. Kitaba adını veren ve çocukla dedesi arasında geçen öykü, insanın yüreğini burkuyor. Ancak çocuğun dünyayı algılayışına gülümseyince, hüznümüz dağılıveriyor. Yumuşacık, sıcacık öyküler... Ejderhalı Günler/ Julia Breitenöder / Resimleyen: Ina Hattenhauer / Çeviren: Aylin Gergin / Çizmeli Kedi / 2015 / 164 s. / 8+ Jakob’un ödevi, “Hayaller Gerçek Olsaydı” başlıklı bir kompozisyon yazmak. Ama aklına hiçbir şey gelmiyor. Üstelik o, kompozisyon yazmaktan değil, ejderhalardan hoşlanıyor. Onlarla ilgili ne kadar bilgi varsa topluyor, dergiler, oyuncaklar biriktiriyor. Hayallerini gerçekleştirecek şeyin ne olabileceğini düşünürken, dolabından bir ses gelir. Tüylerini diken diken eden sesin ardından, bir de hapşırık duyulur. Kedisi olabileceğini sanarak dolabın kapağını açar ki ne görsün! Karşısında kendi yaşlarında bir kız... “Adım Niferi. Fangolor’un prensesiyim. Buraya ejderha ustasını aramak için geldim,” diye açıklar orada bulunmasının nedenini. Peki ama, Jakob bir ejderha ustası değil ki! Üstelik Elf ırkının krallığı, Nirimo cüceleri tarafından saldırıya uğramıştır ve cüceleri yenip barışa kavuşmak için, ejderha ustasının, mağarada gizlenen üç ejderhayı eğitip savaşa sokması gerekmektedir. Son ejderha ustası, yıllar önce ortadan kaybolmuştur ve Gümüş Göl’ün kehanetine göre, onun yerine ancak Jakob geçebilecektir. Jakob, Fangolor prensesi Niferi ile birlikte, elflerin ülkesine gider ve birbirinden komik olaylar dizisini başlatır. Eğlenceli, okumaktan keyif alınacak bir roman. n KItap 31 Aralık 2015 15
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear