22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

lıdır.) Bendeki nüshayı Erdoğan, şair ve yazar Halide Nusret Zorlutuna’ya (19011984) imzalamış. (Kayınpederim, şairin eşi General Aziz Vecihi Zorlutuna’nın yanında görevliyken doğan baldızımın adını Halide Hanım koymuş.) Halide Nusret Zorlutuna, yazar (Halide) İsmet Kür’ün (19162013) ablası, yazar ve editör Emine Işınsu’nun annesi nihayet yazar ve akademisyen Pınar Kür’ün teyzesiydi. Anılarına saygıyla. (Bu maddeyi ağustos başlarında yazmıştım. 26 Ağustos tarihli Cumhuriyet’te, Bekir Sıtkı Erdoğan’ın vefat haberini okudum. Işıklar içinde yatsın.) 3424 “Bir Adın Yolculuktu” Ülkü Tamer, Islık: Cemal Süreya Girolamo Cardano (15011576) Tayyip Erdoğan, Uluslararası Türk Dil Kurultayı’nda uzun uzun Fazıl Hüsnü Dağlarca’yı övdükten sonra Faruk Nafiz Çamlıbel’in şiirini okuyalı 6 yıl olmuş… 3418 07.08.2014! Okumayazma evimdeki son kerteye de bir kitaplık rafı ısmarladım. Montajı yapmaya gelen iki kişiden yaşlısı daireyi istila eden binlerce kitabı görünce, “Abi burası hukuk bürosu mu?” diye soracaktı. Genci, on yıl önce gelip masamın karşısındaki üçlü raf setini de kendisinin monte ettiğini anımsattı. Demek emekli olalı, okumayazma evimi kuralı ve Cumhuriyet Kitap ekine yazalı da on yıl olmuş… 3419 Bir sergiyi curator Germano Celant tanzim etsin istiyorsanız ücreti 750 bin Avro’dur (2.2 milyon lira). 3420 “Papirüs’ten Başyazılar” – Cemal Süreya, 1967: “Ataç bir fikir adamı değil, bir mizaç adamıydı. Düşünce gelir, onda mizacın öksesine tutuluverirdi. Eleştirmen ya da deneme yazarı olarak bir tarih bilinci yoktu. Gerçeği gelişigüzel bir yerinden yoklar, bununla neşelenir ve yetinirdi. Olgularla değil, tek tek olaylarla uğraştı hep. Edebiyatımıza tepeden bakamadı. Bir bütün olarak bağlayamadı edebiyatımızı. Bu, onun en belirgin özelliğiydi.” 3421 Girolamo Cardano’ya (15011576) İtalyan Rönesansı’nın “parlayan yıldızı” derlerdi. Tıp doktoru, matematikçi, filozof, doğa bilimcisi, astrolog, gezgin ve gurmeydi. Çoğunluğu tıp ve matematik üzerine olmak üzere 150’ye yakın kitabı yayımlanmıştı. Avrupa’da nice kral ve soylunun yaşamını kurtardığı gibi, yıldız fallarına bakmayı da ihmal etmemişti. Bir insan bu denli birikimli olur da onunla uğraşılmaz mı? Önünü kesmeye çalışanlarla yılmadan sürtüştü, asla yenilmedi. “Yalnızlığımı, Tanrı’mı ve dehamı severim” diyecek denli yüksek gönüllüydü. Özyaşamöyküsünü İngilizcesinden (The Book Of My Life) okudum. Beş yüz yıl önce değil de beş yüz gün önce yazılmışçasına günceldi. 3422 Yaz sıcağından Kitap Önerileri: Balkıs – Garbis Cancikyan; Haygazun Kalustyan, İş Kültür / Serbest Çalışmalar – Efe Murad, 160. Kilometre / Yazmak Üzerine Notlar – Jules Renard (Çev. Orçun Türkay), SEL / Elgar Türkiye’de – Emre Aracı, Pera Müzesi / Bin Gözle Sevdik Birbirimizi – Şebnem Şenyener, Labirent / Piri Reis’in Kayıp Adası – Önay Sözer, İş Kültür… 3423 Kitaplığımın kısmen yeniden tanzimi sırasında şair Bekir Sıtkı Erdoğan’ın 1965 ürünü, “Dostlar Başına”sıyla da selamlaştım. “Kışlada Bahar” ve “Binbirinci Gece (Hancı)” şiirleriyle tanıdığımız Bekir Sıtkı Erdoğan (doğ.1926) askeri liselerde öğretmenlik yaptı ve Karamanlıydı. (Kayınvalidem de KaramanC U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I Tanrı bin birinci gece şiiri yarattı bin ikinci gece Cemal’i bin üçüncü gece şiir okudu Tanrı başa döndü yeniden kadını yeniden yarattı Cemal: Atlas Okyanusu’nda Fırat’ın Salı Zap suyunda Alp çiçeği 3425 12.08.2014! ABD’nin önde gelen bir radyo istasyonu, “Bizans Sultanı” için benimle söyleşi yapacaktı. Söyleşi, kitapta adı geçen belli başlı Bizans anıtlarının içinde veya yanında gerçekleşti. Dört yıl sonra o mekânlara dönerken sanki , “suç mahalline dönmeden yapamayan katil” gibiydim. 25.08.2014 günü söyleşinin yayımlandığını, ABD’de yaşayıp radyo programını dinleyen ve bana mesaj yollayan yazar ve sanatçı dostlarımdan öğrendim. 27.08.2014 öğleden sonra online satış zinciri Amazon’da İngilizce kitaplarımın durumuna bakarken çok şaşırdım. Stoklar tükenmişti, sorana üç ay sonrasına gün veriyorlardı. Daha ilginci, elektronik kitapların “tarihi gizem” kategorisi bestseller listesinde, “The Sultan Of Byzantium” on binlerce kitabı ve Agahta Christie, Jeffrey Archer, Ken Follett gibi yazarları sollayarak 6.’lığa çıkmıştı. Özür dilerim ama kulunuz “Internationally Bestselling Authors” (Uluslararası Çoksatan Yazarlar) arasına girmişti. (Yayınevleri bu tür yaftalara bayılırlar.) Söyleşi Amerikan internet ortamında da ses getirdi. “Bizans Sultanı”nı yazmaktaki bir amacım da ıskalanmış önemli bir uygarlığa saygılarımı sunmaktı. Birkaç bin Amerikalı’da Bizans empatisi sağlayabilmişsem, bunun tatmini bana yeter. Kitaptan bir pasaj: “Bizans’ın büyüklüğü, doğal mirasçısı olduğu Roma ve Helen uygarlıklarını güncelleyerek sahip çıkmasıyla başlar. Buyurduğunuz gibi o miras Doğu’dan rötuşlarla zenginleşmiştir. Bizans modernizmin temellerini attı. Kamusal ve sosyal kurumsallaşmayı başlattı. Ordu, eğitim, finans, hukuk ve teolojik düzeni disipline etti. Spor ve eğlenceyi yaşamın kalıcı bir parçası haline getirdi. Yaşam kalitesini artırmak için sağlık, şehir planlaması, zanaat, moda, kuyumculuk, adabı muaşeret düzenlemeleri yaptı. Lider ülke olarak komşularını bilim, kültür ve sanatla da etkilemişti. Konstantinopolis düşünce Avrupa’ya yayılan Bizanslı hocaların Rönesans atılımlarını yönettiğini siz de vurguladınız… Orta Çağ’ın genelinde Doğu, askeri güç açısından Batı’dan üstündü. Bizans, Doğulu orduların Avrupa’ya geçişini önleyerek hazırlıksız kıtanın geleceğini de kurtardı. Özetle, Bizans tarihin en önemli uygarlığıydı ve insanoğlu sahip olduğu nimetlere dua edecekse; Bizans’ın adı Tanrı’dan sonra İsa’dan önce gelmelidir.” n 1285 SolOmzunaSELCUKALTUN125x325.indd 1 2 E K İ M 2 0 1 4 n 5/23/14 S A Y F A 6:14 PM 1 1
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear