05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

Hazırlayanlar: Nilay Yılmaz, Aytül Akal, Mavisel Yener, Çiğdem Gündeş, Mustafa Delioğlu. ÇOCUKGENÇLİK OKUMA Çino serisi sesli kitap oldu Nilgün Ilgaz, özellikle görme engelli çocuklar için geliştirdiği sosyal sorumluluk projesini tüm çocuklara sundu. Çocukları düşündürtecek eleştirel bir bakış sunmayı başaran Çino serisi, radyo tiyatrosu olarak yorumlandı. Ë Mavisel YENER evimli köpek Çino ile Dostum Çino’da tanışan okurlar, dizinin ikinci kitabı Kahraman Çino’yu da çok sevmişlerdi. “Canlı Kitap” adıyla iki kitabın da CD’si çocuklara gülümsüyor. Çocuklar CD’yi dinledikten sonra kitabı da okuyabilecek. İlerinin iyi okurunun yetiştirilmesinin yanı sıra, seslendirme konusunda farkındalık kazanmış bireyler yetiştirme açısından da önemli bir proje. Nilgün Ilgaz ve tiyatro sanatçısı Didem Balçın okullarda düzenlenen okuma günlerinde bir araya gelirken bu projeyi üretmişler. Didem Balçın diyor ki; “Teknoloji çağı dediğimiz çağ bizi, çocuklarımızın hayal gücünün gelişimi konusunda biraz kısıtlamaya soktu. İşte sesli kitap bu bilincin değişmesinin gerekliliği konusunda ortaya çıktı. Çocukların hayal güçlerinin sınırı olmadığı bir gerçek… İşte biz de bu uçsuz bucaksız hayalleri daha güçlü bir hale getirmek için okulöncesi ve ilköğretim öğrencilerine bu sesli kitap çalışmasını tavsiye ediyoruz. Dinledikleri şekilde okumaya çalışmak başka kitaplardaki okumalarını da daha akıcı hale getirmiş olacak.” İlk kitapta, Çino ile Anıl’ın nasıl dost olduğunu öğrenmiştik. Ne ki, Anıl ile Çino ayrılmak zorunda kalmışlardı. Dizinin ikinci kitabı olan Kahraman Çino, Anıl’ın TekirdağBarbaros beldesindeki dedesinin yanına tatile gitmesiyle başlıyordu. Anıl, köpeğiyle orada yeniden karşılaşınca dedesinin bu sırrı nasıl sakladığını öğrenip çok şaşırmıştı. Anıl’ın yazlıktaki arkadaşlarıyla da tanışmıştık. Nilgün Ilgaz’ın ilk kitabı Çocukluk Limanıma Sığınan Foklar 2003’Te yayımlanmıştı. Bu kitapta, Karadeniz Ereğlisi’nde geçen çocukluğunu, arkadaşlarını ve bir mağarada buldukları anne ve yavru foku anlatıyordu. İlk kitaptan sonra çocuk okurlar Ilgaz’a öylesine çok mektup göndermişler ki, Dostum Çino’yu yazması için güç vermişler ona. Yazarın üçüncü çocuk kitabı Kahraman Çino da çok bekletmeden buluştu okuruyla. Nilgün Ilgaz, kitaplarında bazı değerlerin teknolojiye yenilmemesi için çaba gösteriyor. Dostluk, arkadaşlık, dayanışma… Okuma günlerine öğrencilerin gösterdiği ilgi sonucu Dostum Çino ve Kahraman Çino adlı kitapları radyo tiyatrosu olarak yorumlanmış. Nilgün Ilgaz ile yazma serüveni ve kitapları üzerine yaptığımız kısacık söyleşi, onun çocuk yazınına bakışının da ipuçlarını veriyor. Sevgili Nilgün Ilgaz, çocuklara yazma fikriniz nasıl oluştu? “İlk olarak 2000’li yıllarda yazmayı düşündüm. Ev taşırken, ilkokul ikinci sınıftan itibaren tuttuğum günlüklerim geçti elime. Günlüklerimi okuyunca, çok şanslı bir çocukluk geçirdiğimi anımsadım. Bir iki gün sonra da S gazetelerde Kanada’da foklara yapılan kıyımı okuyunca, çocukluğumda tanık olduğum iki fok balığının kıyımını yazıp, çocuklarla paylaşmak istedim.” Çocukluk Limanıma Sığınan Foklar’da hayvan sevgisinin yanında dostluk, arkadaşlık da var… “Çocukluğumda arkadaşlık, özveri, sevgi ve saygı da önemliydi. Teknolojinin yanlış kullanımıyla, şimdiki çocukların bireyselleştiğini, kavramların birer birer yok olduğunu görüyorum. Günümüzde arkadaşlık ve paylaşım zayıfladı. Şiddet ilkokullara kadar sıçradı. Bir de, çok olumsuz koşullarda da olsak umutsuzluğa düşmememiz gerek…” Çocuk okurlar geri bildirim yapıyorlar mı? “Yapmaz olurlar mı… Öyle ki okurlarımın çoğu, Kanada’daki fok kıyımını yakından takip ettiklerini belirtip, bunu epostalarla sağa sola gönderip protesto ettiklerini söylüyorlar. Yazma düşüncenizden gelini olduğunuz Rıfat Ilgaz’ın haberi var mıydı? Babamın haberi yoktu. Çocukluk anılarımı anlattığımda, “Bunları mutlaka yaz! Güzel hikâyeler çıkar” derdi. Ben de “Baba ben anlatayım siz yazın” derdim. Fakat o zamanlar yazma niyetim yoktu. Günlüklerimi okuyunca, fikrim değişti. Babamın sözlerini de anımsayınca yazmaya karar verdim. Ben de kitaplarımı yaşanmış olaylardan yola çıkarak yazıyorum. Sanırım babamın da en çok hoşuma giden tarafı buydu; olayları gözlemleyip yazması… Ben de kurgudan çok, yaşanmış olayları yazmayı seviyorum.” “Dostum Çino”yu da kendi yaşamınızdan yola çıkarak mı yazdınız? “Evet, oğlum Anıl dokuz yaşındaydı. Onun isteği üzerine, evimize bir köpek alındı. Bir hafta sonra da o köpeği göndermek zorunda kaldık, alerjim yüzünden… O bir hafta içinde oğlumla birlikte yaşadıklarımız beni çok etkilemişti. Kitapta anlatıcı Anıl. Anıl, köpeğiyle mutlu günlerini yaşadığı bir sırada zor bir seçim yapmak zorunda kalır. Annesi mi Çino mu?” Üç kitapta da hayvanları görüyoruz… “Hayvanları, doğayı ve çocukları çok seviyorum. Her anımı onlarla geçirmek istiyorum. Bunun sonucunda kitaplarımın kahramanları da onlar oluyor. Çocuğun gözüyle büyüklerin doğaya ve hayvanlara verdikleri zararları eleştirdim. Kitaplarımı beğenerek okuyan çocuklar mutlu olunca, ben de mutlu oluyorum.” Eşiniz Aydın Ilgaz ile Çınar Yayınları’nı yönetiyorsunuz. Sürekli okurlarla iç içesiniz. Son yıllarda çocuk kitaplarında nicel çoğalma söz konusu… Siz hem bir yazar hem de bir yayıncı olarak bu konuda neler söylemek istersiniz? “Biz çocukken okuyacak kitap bulamazdık, çeviri kitaplarla büyüdük. Oysa bugünün çocukları çok şanslı... Çocuk yazınında kitap ve yazarlar gittikçe çoğalıyor, durmadan yeni yayınevleri kuruluyor. Okullarda da okuma saatlerine önem veriliyor artık. Ama bunun sadece okullarla sınırlı olduğunu zannediyorum. Teknolojinin gelişimiyle birlikte TV ve bilgisayar bağımlılığı çocukların okumasına büyük engel... Ailelerin de suçu var bunda şüphesiz. Çocukların olur olmaz dizileri izlemelerine, saatlerce bilgisayar önünde oturmalarına izin veriyorlar. En başta, aileler eğitilmeli bence bu konuda. Gerekirse televizyonu kapatıp, belli saatten sonra açıp izleyebilirler. Çocuklarını ayda bir kere olsun, kolundan tutup bir kitapçıya götürebilir ve çocuğun seçtiği bir kitabı alabilirler. “Kitap çok pahalı” yanıtını da kabul edemiyorum. Anneleri görüyorum, örneğin pazara çıktıklarında ıvır zıvır şeylere öyle çok para harcıyorlar ki, onun yerine ayda bir kitap olsun alabilirler, diye düşünüyorum. Bir de işin yayıncılar kısmı var tabii… Bazı yayıncılar da okulla rın isteklerine göre kitap üretmeye başladılar. İçeriğine bakmadan, ederine göre bir piyasa yaratmaya çalıştılar. Genelde telifi olmayan, ucuz kitaplar üretildi. Çok sayıda kalitesiz, içi boş kitaplar çıktı piyasaya. Hatta ünlü yazarların klasikleri, şu hep bildiğimiz kitaplar ucuza satılabilmek adına kısaltılıp, özel kitap haline getirilip basıldı. Son yıllarda 96 sayfanın altında olan kitapların bandrolsüz basılmasına izin verilmesi, tüm kontrol sistemini de bozdu. Bu da piyasada kalitesiz çocuk kitaplarının çoğalmasının diğer bir nedeni oldu. Ancak kaliteli ve içi dolu, konusu yaşlarına uygun, sevebilecekleri kitaplar okutursak çocuklara, okur sayısını arttırabileceğimizi düşünüyorum” Çocukların kitap seçiminde özgür bırakılmadığını mı düşünüyorsunuz? “Kitap fuarlarına katılıp, stant içinde de her gün çalıştığım ve okurlarla birebir görüşüp, izleyebildiğim için, bu durumu çok net görebiliyorum. Çocuk ileriden, bir kitabı görüp, koşa koşa geliyor. Kitabı eline alır almaz annesi ya da babası, hatta bazen öğretmeni, kitabı çocuğun elinden alıp “Bu çok pahalı,”, “Bu kitap çok kalın”, “İnce” gibi söylemlerde bulunup, çocuğu vazgeçiriyorlar. Örneğin; Hababam Sınıfı’nı okumak isteyen bir çocuğa genelde “Bırak o kitabı, filmlerinden bıkmadın mı?” ya da “O çok kalın, okuyamazsın” gibi engellemelerle karşılaşıyorum. Oysa çocuk özgür bırakılsa, kendi okuma seviyesine ve yaşına göre en güzel ve uygun kitabı kendisi seçebiliyor. Anneler, babalar kitabın içeriğini incelemeden, kendilerine göre bir seçim yapıp, çocukları yönlendiriyorlar. Bir de sayfa sayısı problemi yaşıyoruz. Çocuk, kitabı alıp bakıyor, beğeniyor ama “Öğretmen … sayfanın altında olacak dedi,” diyor ve almıyor. Oysa beğendiği kitap verilen sayfa sayısından sadece 1015 sayfa fazla. Olsun, öğretmen dedi ya, kesinlikle almıyor…” Tiyatro sanatçısı Didem Balçın ile ortak bir çalışmaya imza attınız. Dostum Çino ve Kahraman Çino adlı kitaplarınız profesyonel sanatçılar tarafından radyo tiyatrosu olarak seslendirildi. Bu çalışmalar iki ayrı CD olarak yayımlandı. Canlı Kitap olarak adlandırdığınız bu çalışmanızdan da söz eder misiniz? “Tiyatro sanatçısı Didem arkadaşımız bu kitapları canlandırma yaparak okullarda okuyordu. Aklımıza eski radyo tiyatroları geldi. Dinlerken hiç bitmesini istemediğimiz dakikalar… Hep de en heyecanlı yerinde biterdi. Didem böyle bir çalışma yapmayı çok istiyordu. Kendisi de TRT Çocuk Tiyatrosu’nda çalışmış, deneyimli bir sanatçı… Hemen senaryo çalışmasını yaptılar ve deneyimli tiyatro oyuncuları ile bu projeyi gerçekleştirdiler. İyi ki yapmışız, epey ilgi gördü.” Canlı Kitap projesi okurlarınızla buluştuğunda nasıl tepkiler aldınız? “Çocuklar, hatta genç annebabalar “radyo tiyatrosu” veya “arkası yarın” gibi programları yaşları genç olduğu için anımsayamadıklarından, onlara epey değişik geldi. Bilenler de “güzel bir nostalji olmuş” diyerek beğenilerini belirttiler. Seslendiren arkadaşlar da yer yer yerel dil kullanarak daha da ilginç kılmışlar. Kitabın kahramanı oğlum Anıl olduğu için kahramanların bir tanesini de ona seslendirtmişler… Bu da güzel bir anı oldu. Hepsine yürekten teşekkürler…” www.maviselyener.com *Kahraman Çino, Nilgün Ilgaz, Çınar Yayınları (Canlı Kitap), yönetmen: Didem Balçın *Dostum Çino, Nilgün Ilgaz, Çınar Yayınları (Canlı Kitap), yönetmen: Didem Balçın Nilay Yılmaz stanbul Bilgi Üniversitesi nönü Cad. No: 28 Kuştepe/ stanbul Tel: 0216 381 17 50 www.nilayyilmaz.com sihirlidegnekcumhuriyet@gmail.com SAYFA 32 10 MART 2011 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1099
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear