29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Sahici edebiyatın, dışımızda olup bitenlerin birebir aktarımı biçiminde alınmaması gerekiyor kesinlikle. Yazınsal verim, sahici olacak, ama dönüştürüme de M. Sadık Aslankara Kitaplar Adası yaslanacak aynı zamanda. Sahici edebiyat Bunların gerçekleşip gerçekleşmediğini nasıl anlayacağız pe ki? Yazınsal ürün, kendini dilde ele verir ilkin. Sahici edebiyatla sahici olmayan da tabii. Dil dc böyledir çünkü, dille yapılan yazın böyledir, dilin dolanımda olduğu toplumsal yaijaın böyledir! Yazındaki sahicilik gibi dil de böyle bir yan sergiler: sahici dil, toplıımun, bıınıın ötesinde yazarın işjediği dildir. Sokaktaki dildir evet, ama ya/.arın laboratııva rında işlenmiştir, sonuçta iletişim dili olmaktan çıkıp yazınsal halegelmiştir. tımı Geri Istiyorum'un gereğin ce tartı^ıldıgını sanmıyorum yazın kamuoyunda. I laa siz, Ceyhun'ıın görüşlerinden vana degilsiniz, iyi de tartışmanız gerekmez mi buııları? Denıirla^ Ceyhıın, "edebiyat" kavramından yola cıkıyor ilk olarak, bıınıın ()smanlı toplumıındaki konumuna, cumhııriyete gcçişje gözleneıı toplumsal, siyasal cılu^uınlara sözii getire rek Batı'ylii ilişkileniş çerçeve sinde kavramı gözden geçirip, dil bagiantısını ortaya koyuyor. Demirtaij Ceyhun'un neler söyledi^ine kabaca bir göz ata lım mı? Şinasi'dir." "... 'Edebiyat' kavramı da yoktur Osmanlı düsjüncesinde ve şiir dışındaki yazı türleri için 'Lnşa' sözciiğürıü kullanmakta dırlar Osmanlılar. Yani, 'edebiyat' kavramı da Osmanlı düijüncesine Tanzimat aydınlarınca girdirilmiştir." "Orneğin Sabahattin Eyuboğlu da, (...) 'Namık Kemal, düşiindüğiinii açıkça söylemekle Türk şiirinde değil, Tiirk nesrinde yenilik yapmıştır...' diye yazmaktadır zaten." "Ruşen Eşret Ünaydın da, 'oda sındaki kitaplıkta' bulunan kitaplara bakıp, 'Mııstafa Kemal Paşa'nın savaşın durgun dakikalarının boşluklarını bile edebi yatla doldurduğu kanısına vardı gını' yazmaktadır." "Bu nedenle, Cumhuriyetin kıırulmasını sağlayan cntelcktüel temelin düzyazı ağırlıklı bıı yeni 'Osmanlı edebiyatı'nca oluijturulduğu da galiba tartışılmasa gerekir." "... Cıımhuriyet Tanzimat edebiyatıyla kurulmuştur ama, yeni Türk Devrimi'nin gereksindiği ideolojinin bu edebiyatla oluşturulabilmesi (.) olanaksizdır." "... Devrimlerin gereksindiği ideolojilerin üretilebilmesi öncelikle o halkın dilinin geliştirilmesini zorunlu kılmakta, (bu da) konuşulan dilin aynı zamanda yazı ve eğilim dili haline de getirilme siyle miimkün olabilmektedir... Anadil ilc edebiyat arasında, olmazsa olmaz bir nedensonuç ilişkisi vardır. Yani, dili devlet aracılığıyla geliştirilmemiş bir toplıımun gelişmiş bir cdebiyatından söz edilemeyeceği gibi, bir dilin geliijtirilmesi de ancak yazılı edebiyatla gerçekleştirilebilmektedir." "Şevket Siireyya Aydemir de... İnkılabımızın sade rikir sistemi değil, edcbiyatı da yoktu' demektedir." "Nitekim Mustala Kemal de olağanüstü bir entelektüel önseziyle, Cumhuriyet'i kıırar kurmaz Türkçeyi ilk kez bir dcvletin anadili yapıp eğitim ve kültür dili haline getirirken, bizce hiç kuşku yok ki Tanzimat edebiyatının bir an önce devrimlerin gereksindiği düzeye kavuşturulabilmesi amacıyla da kurumsal çalışmalarla dil devrimi ni de başlatmıştır hemen." T ürkçe Sözlük (Dil Der neği), "Sahici" sözcüğünün karşılığında şıı açılınıı getirilivor: "Sahte olmayan, gerçek, 'yapma karşı tı." ()rnek tümce de veriyor: "sahici elmas". Sahi, sahiden, sahileşme, sahileştirmek, sahilik... uzayıp gidiyor sözcüklcr. Sahicilik, elnıas için ne anlam taşıyorsa yazınsal verim için de bıı anlamı içeriyor. Niteliyor ya zınsal verimi. lşin bir doğrusu da şıı ki, nc sahici olmayan elmastan söz edilebilir ne de ya zından! ()yleyse burada önetnli olan "sahicilik", yoksa yazınsal verimin ille gerçekçi olnıası gerekmcz, gerçekçiliğe yaslanmayan ürünler de sahicilik taşımak zo runda çiinkii! Düşlemci, ne bile yim aykırı gerçekçi, uyumsıız, bilimkıırgusal, tarihsel, polisiye, aşk geniş bir yelpazede ürün verınek olası... Roman, öykü, siir vb. veriminizi hangi tiiıde, hangi biçemle sunarsanız sıınun, bunıın "sahici" olması gerekiyor! Peki sahici olmayan, "yapma" bir yazınsal verinı ortaya konula maz mı ya da böyle bir yazınsal ürün, sahicisinin yerine geçemez mir1 Yazınsal yapıtın dıs, (yaşamsal) gerçeklikle bağlar kurmus, ola rak yapılaıulııılması ayrı, bıı yönde herhangi bağ kıırmaya gerek dııyulmadan yaratılması cok larklı. tlkinde ture bakılnıaksızın yapıt aracılığıyla büyük bir yazınsal alandan içeri girebil mek olasıdır, ikincisinde nc kadar dönüştürüm dc yapsanız, yazınsal verimden umulabilecek birevremlen içeri adım alılamaz artık! üenebilir ki ilki anne sü tiidür, ikincisi bibeıonla beslen mektir olsa olsa. Bibeıonla beslenmeyle anne sütii arasında bir farkın bulunnıadığı savlanabilir mi? Bununla birlikte sahici edebiyatın, dışımızda olup bitenlerin birebir aktarımı biçiminde alınmaması gerekiyor kesinlikle. Yazınsal verim, sahici olacak, ama dönüştürüme de yaslanacak aynı zamanda. Bıı ne demek? Kurgulanacak, bin bir ayrıntıyla isjlcııccck, büyük dil işciligi yansıtacak, özgür liiğii aşıp biricik olmaya bakacak! Bıına göre yannsal verimin sahicisiyle sahtesinin (yapması) aynı yolla, yöntemle üretrldiği söylenebilir; masa ba^ında. Sa nat, bir hamıııaddeyi dönüştür me, bıınıı işleme yeteneği, yeterliği, yetkinliği, ötesinde yctkcligi değil mi zaten? Ama buna karşın sahici olacak, yani yazın, kendisi olarak nilelik taşıyacak, sahteciliğe bulaşmayacak; yapaylıktan mcdct ıımmayacak... Bu doğıultuda clış ya^amİa bağlantıda icteıılik de yansıtacak! "EDEBİYATIMI GERİ İSTİYORUM" Biitiin bunlara genel yaklaşım getirmesi anlamında Demirtas, Ceyhun'ıın Edebiyatımı Geri îstiyorum (Sis Çanı, 200^; 212.2494774)adlıdeııemeler toplamı büyük önem taşıyor doğrusıı. Demirtas, Ceyhun, 1950 kuşağı öykücüleri arasında kendine özgü yer acmış, sonrasında öykücülüğünü, romancılığını 19K0'lere taşımışken, belki dergiciliğinden, örgütçükığünden de gelen yönsemeyle 12 Eylül sonrasında sağlıklı bir yazın ortamının var eclilebilmesi içın il kin alan temizliğinin gerekliligini savlamiij, bu doğrııltuda denemeler yazmaya yönelıııi^ bir sanatçımız... Denebilir ki (Jeyhıın, kendi bireysel gizilgücünü, sanatsal yararısını öykü, roman türlcrinde ortaya koyma yöııünde değil, Türk yazıınna kuramsal katkılar sağlama, alana yeni bakı^lar ka zandırma, farklı cevrenler açma doğrultıısunda kullanıyor artık. Ne ki C.eyhun'un yapıtları, sanki yazın alanı dışında kalıyormuş, daha cok toplunıbilimi, siyasabi limi Ugilcndiriyormıışeasına turum sergiliyor yazarlar, sanatcılar arasında görebildigimce. Sözgelimi son kitabı Edebiya DEMİRTAŞ CEYHUN'UN MANİFESTOSU "(Osmaıılılar) XV. yüzyılın başlarından itibaren şairleri önemli devlet görevlerine getırmeye başlamışlar ve bıı tarihlertlen itibaren şehzadelerin eğitimini de şairlere bıraknıışlaıdır." "Nitekim I'atih'ten itibaren (.) ijiir yazmamış ()smanlı padişahı sanki yok gibidir zaten." "...Osmanlıların Timıır yenilgisine rağnıen tlaha XV. yüzyılın orta larıııda bir imparatoıiuk haline dönüşmesinı sağlayan ()smanlı ııygarlığını ve ideolojisini de, (.) medreselerin değil, Divan sjiiri jlc F.nderun okulunun yarattı ğından galiba gercekten ku^ku dııyulmasa gerektir." "(Oysa) XVII. yüzyılda devleti biitünüyle ulcmaya kaptırıp şairi ve şiiri Saray'dan kovmu^ t)smanlı lar..."(10vd.) "...Üsmanlı lmparatorlugu XIX. yüzyıla gerçektcn de, tam anlamıyla şairsiz ve şiirsiz girmiştir. Şiirini de yitirıniş yapay kitabet dilleri Osmanlıcayla mo dern çağın yeni dü^üncesini kavrayabilmelerinin olanaksızlığı yüzünden de, doğal olarak bir anlamda dilsiz de girmisjerdir XIX. yüzyıla aynı anda." "...Tiirkçedeıı söz eden ilk C)s manlı aydını bir edebiyatçıdır, Amerikan ııvgarlığına geçiş" bicjmindc ya^andığını vurguluyor pek cok örnek gösteıerek: "... Ülke bir yandaıı hızla din selleştirilmeye çalışılırken, bir yandan da tarihte bir eşı daha zor bulunıır (.) kiıltürel sömürgele^tirme saldırısına uğramı^ ve yarıın yüzyıl gibi kısa bir sü rede biitün değer yarglları yoz laştırılıp yararılan kültürel kaos la da aydınlarımızın... hızla bir kimlik bıınalımına sürüklcnmesi gcrçekren ustaca sağlanmı>itır." Ceyhun, 12 Mart'a değinip 1980'lere getiriyor sözü: "12 Mart darbesinin ilk hedefi de, gerçekçi edebiyatımız ol muştur." "... l'entagon'da planlandığı artık kıışkusuz şu 12 Eylül darbesi" "sadece basına bindirmedi... asıl edebiyata bindiıdi, yok etli... Gazetelerimiz 12 Eylül döneminde önce edebiyatı elbirligiyle sürüp çıkardılar say falarından. Sonra da cunta okııl lardan kışeledi kovdıı." "... Edebiyat, ülkemizde artık tam anlamıyla katledilmiijtir. (Bu,) kitap sorıınu değil edebi yat sorunudur." "Edebiyatsız bir toplunıun ilk önce anadilinin yok olacağı gerçeği hâlâ görmez likten gelinebilir mir1 Edebiyatsız bir toplıımun cılızlaya cılızlaya birkaç yiiz sözcüklü bir dil haline dönüşeceği nasıl kavranılmaz?" " 'Edebiyatın hatta yazı'nın öncelikle inandırıcılık özelliğin den anndırılnıası' da Amerikan emperyalizminin yeni estetik ideolojisi postmodemizmin So ğıık Savaş'taki tcmcl hcdeflerindcn biriymiş, ama o yıllarda biz mi larkına varamamı^ız ne?.." "Soğuk Savaş ideologlarının ve yerli yandaşlarının ilk hedefi (...) 'gerçekçi edebıyar' ve anadil olmuştıır bıı nedenle." "...'Postmodern' sözcüğünün kullanılnıaya baijlamasının tarilıi, gerçi ta 193O'lu yıllara kadar gitmek tedir Batı'da." "Ancak, sözcük... bugünkü anlamda edebiyat estc tiği ilc ilgili (.) ideolojik kavraın olarak Amcrika'da da ilk kez 1971 yılında, Mısırlı birgoçmen olan îhap Hasan tarafından kul lanılmıştır." "... Amerikan lmpa ratorluğu nıın yeni ideolojisi postmodemizmin omıırgasını da 'inanç' ve 'gizemcilik' ohıştıırmaktadır..." "... Savaşlar 'banş, özgürlük, demokrasi' çığlıklanyla basjatılmaktadır artık, halklar da 'uy garlaştırılmak' için sömüıgeleşti rilmektedir Batılılarca." "Ama bıı gerçekler, 'postmodernizm' deyimini 'modernden daha mo dern olmak' şeklinde algıladığından kuşku duymadığımız genç yazarlarımıza bu ortamda nasıl anlatılabilir, bilmem ki..." Edebiyatımı Geri tstiyorıım, ilk satırından son satırına ılek, insanı kapıp götüren bir kitap. llginiz gevşcmedcn, düşüncrck, cnikonu sarsılarak, bu arada ilk kez dile getirilen ya da öne siiriilen savları tartışarak çevrivorsu nuz sayfaları. Yazınınıızda sahiciliği kendilerine sorun yapanlar, Demirtaş Ceyhun'un kıtabını okıımadan yazınsal herhangi bir rvleme gı rişmemeli. ()yle va yazınsal veriminiz sahici olsun istcmiyoı mu sunuz? Oyleyse Ceyhun'un sav lamalarıyla hesaplaşmatlan yola çıkmayın tlerim size!> K İ T A P Dcmirtaş Ceyhun EDEBİYATİMI GERİ İSTİYORUM MODERN, POSTMODERN... Demirtaş Ceyhıın, Osmanlı'dan cumhıı riyete uzanan çizgide, lkinci Diinya Savaşı sonrasında Ismet Inönü'nün onay vermesiyle başlayıp 1950'de ÜF ile hedefe ilerle yen bir gerici kalkışmanın altını çiziyor. Bıınıın "Avrııpa kültüründen görgüsüz SAYFA 22 C U M H U R İ Y E T S AYI 7 9 3
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear