05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

ıtrın tdeoloji ve Devletin tdeolojik Aygıtları/ Louıs Althınser/ Çeviren • Alp Tünıertekın/ tthaki Yayınlan/ 212 s. Althusser'in diğer çalışmaların dan yaptığı bir tematik derleme olan kitap; ldeoloji ve Devletin tdeolojik Aygıtları, tdeoloji ÜzeriVtOrvUTlN IDtOLOJlRAVGinAf ne, Devletin tdeolojik Aygıtları Üstiıne Not, Devletin Sendikal ve Siyasal İdeolojik Aygıtları, Yeni den "Hııkıık" Üzerine Hukukun Gerçekliği Devletin I Iııkukı Ide olojik Aygırı hölıımlerınden olıış maktadır. tdeolojinin nasıl olııp da bireylerden özneler ürettiğini ve var olan uretim ilişkilerinin yenidenüretiminde nasıl etkili oldukJarını, kendine has iislubu ve keskin sınıisal perspektiliyle analiz eden Althusser, bir alamda hâlâ güncelliğini koruyaıı bıı tarüşmaya, çok önemli açılımlar kazandırmaktadır. tes vc Platon felseresiyle hangi yoğıınlukta olursa olsun ilgilenen herkes için çok önemli bir kaynak. Sınırdışı Saatler/ Mehmel Ya\ın/AJanı Yayınlan/ 242 \ Mehmet Yaşın'ın bıı romanı,okııru bazı temel sorunlar lıakkında yeniden düşünmeye zorluyor. Âynı dili kullandığımız Kıbnslı Türklerin uslında bizden nasıl ayrıldıkl.ırı ve Kıbrıs halkı nin ikı ayrı dıllı birleşik bir toplıım oluşturtlugıı romanın ilk duşLindıırdukleri. Roman, günıımüzde yeniden önem kazanmış olan Kıbrıs üstüne bizi bir kez daha dü^ünmeye çağırmakla yetinmiyoı, kültürler arasindaki geçişkenlik ve kırılma noktalan üstüne düşünmeye de itiyor Farklı dillerin ve alfabelerin ıılaştığı kendine özgü birliğin alışılmadık bir örneğini veriyor.Yazar romanında yazınsal olanakları sonuna dek kullanırken, görünenin öbür yüzünde duranı görmeye ve okumaya sürüklüyor okurunu. Kimlik sorununun ve onıın olu^turucu güçlerinden olan dil ile yazının bir kez daha derinlerine inmek için açılan bir kapı Sınırdışı Saatler. Yüzyılın Yaratımlarının ve Başkaldırılarının Ortasında Kalküta 19051971/ Dvrleycn \canLut Racine/ Çeviren: Ali Berktay/ llctışım Yayınlan/ 232 s. Bu kitapta, 20. yüzyıl başındaki • Svadeşı tsyanı ile 1971'deki Naksalit hareket arasında kalan zaman diliminde Kalküta'nın siyasi ve sosyal tarihi anlatılıyor: Manirestocuların ve terörist gıupların, grevcilerin ve militan ların, kadınların ve şairlerin Kal kütası; Ingilizleri kovmak isteyen savaşçı Kalkuta; Gandhi'nin onlemeye çalı^tığı katliamlarla ve açlıkla dolu Kalküta; Küba'daki, Pekin'deki, Cezayir'deki Vietnam'daki geli^melerle sarsılan Kalküta...lsyanlar kenti, hümanist kent. Bu kirapta yapılmak istenen, ardına saklandığı kırlı maskeyi sıyırıp, Kalküta'nın gerçek yüzünü ortaya çıkarmak, bir halkın sesini dııyurmaktır. Viktorya Devri'nin bitmesiyle ortaya çıkan Komprador Devri'nin biitiin eeliijkili çizgilerini taîjiyan bir yüz, bir irade bu.Ta rihte Asya devri başlarken halkın yükselen, kaynayan ve kanayan sesi... Olasıhk Dışındaki/ Yves Bonne/oy/ Çeviren: Ömer Aygün/ Yapı Kredı Yayınlan/ 109 \ Olasılık Dışındaki, Bonneloy'nın ilk olarak 1959'da ya yımladığı, sonradan üstünde birçok kez değışıklikler yaptığı denemelerden oluşııyor. Bonnefoy'nın kavram olarak ölümc ka ya gibi bir elcsjtiri getirdiği "Ra venna Mezarlıgı" denemesiyle açılan kitap, varlığın biricik kur tuluşunu arıyor sayfalar ilerle dikçe, daha da derınlerde. Çağdaş ozan, "vahşı, hatasız ve cn büyük şair" olarak niteledıği Baudelaire'e sesleniyor; Valery'ye biraz ters bakıyor; Balthus'ün, Qattocento'nun resmini inteliyor; gerçek :jiirm yerini ve edimini sorgulıı yor.Yveb Bonnetoy okuru "şıı geçen bııkıtlar" üstünde bir yolcııluğa davet ediyor. Para Pul Oldu Osmanlı'da Kâğıt Para, Maliye ve Toplum/ Alı Akyıldız/ tletışmı Yayınlan/ 496 s. Osmanlı tmparatorluğu'nda kâgıt paranın (kaime) kullanımı, imparatorluğun ya^adığı uzun modern leşme sürecinde dikkat çekici bir deneyimdir. Kapitalizmin kendi "imkânlan" ile gelişmediği bir "piyasada", kağıt paranın devletin cari giderlerini finanse İDEOLOJ edeceği bir araca dönüşmesi kaçınılmazdır. Yazar bıı çalışmasıyla, mali bıınalım dönemlerinde devletin kendi ihtiyaçlarını karşılamak üzere çıkardığı kaimenin tarihini incelerken, toplumun kağıt para ile kurduğu ilişkiyi, ona karşı gösterdiğı gııvensizlıği ve kendini paradan korııma mekanizmalarıyla kağıt paranın devlet için yarattığı sorunları uzun ve me^akkatli bir arşıv çalışmasının üriinü olarak sunuyor.Yazar ay nı zamanda Osmanlı'nın kapitalızm ile kurduğu iliş kinin devlet ve piyasa arasında nasıl bir dönüşüme ıığradığını anlamak için de karşımıza oltkıkça eanlı ve renkJi bir tablo kuyuyor. tnsanhğın Ortak Mirası Uygarlık/ liınıne Ayı/ı Yamıinlar/ lirel Yaymaltk/ VII ı tnsalık bugun yaşadığı toplıımsal laijma duzevini onbinlerce yıllık geçmiş miras uzerine ^ekillendirdi. Taıihsel süıeç içinde üretimini geliijtirirken üretim süreci içinde düşünsel, felseli ve entelektüel planda da büyıık bir birikim elde etti.Uygarlık, dünyanın çok çeşitli coğraryalarının oluştıırduğu düşünsel ve maddi değerler birikimiyle içerik kazanan bir kavram olarak insanhğuı ortak bilincine yerleşti. Kitap, iıı sanlığuı yaşadığı bu uzun uygarlık serüveninde yaıat tığı felsefe, sanat, bilim değerlerin etraflı bir anlatısından oluşııyor. tçerdiği bilgiler düşunuldıığunde, uygarlık tarihi üstüne araştınna yapacaklara da ansiklopedik bir başvuru kaynağı olma özelliğine sahip. İnsan olma serüvenimizin yazınsal bir bütünü Kavis/ Ibrahtm Baştuğ/ Can Yayınlan/ XI v Şairin daha once yayımlanan dört kitabının önceli olarak nitelenen Kavis, şairiıı kendi deyişiyle "Şiir serüveni açısından başlangıçta da, gelinen son noktada da söz hakkına sahip" olma özelliği taşıyan bir kitap. Kavis şairin daha once aynı yayınevinden çıkan Köz ve Kül adlı kitaplanndan farklı bir biçim ve içerikte. Her ne kadar biıtün şiir kitaplarının önceli kabul edilse de, şairin önceki kitapları boyun ca ruhunda biriktirdiği sözcüklerin, geliştirdiğı biçemin ulaştığı zenginliğin, olgunkığun okuru şaşırtan bir kalıba dökülmesiyle oluşmuş. Şair, okuru dolıınaylı gecelerde, lal günlerde, kehribar duvarlar bo yunca, ölü çocuk yüzlerinde kanlı insan bedenlerin de, ilkgençliklerinde, Istanbul'ıın karanlık köşelerin de 80 sonrasının acılarıyla, yıkımlarıyla, öfkeleriylc yoğrulmuş yaşamlarının panoramasını çiziyor.. Dadı Günlükleri/ Emma McLaııghlin Nicola Kraus/ Türkçeii: Nesrin l$lcr/ Inktlap Yayınlan /399 i. New York Unıversitesi'nden me zun olmaya ve stüdyo tipi küçük dairesinin masraflarını karşılamaya çalışan Nannv, zengiıı X ailesinin tek oğıdlarıııa dadılık yapmaya başlar. Kısa süre içinde, çalışmayan, yenıek pişirmeyen, temizlik yapmayan, kendi çocuğunu biiyiıt meyen ve Park Avenııe'de yaşayan bir eşin sorumsuz bir gün geçirmesi için gerekli olan tum hokkabazlıkları öğrenir. X'lerin evlilikleri parçalanmaya baş ladığında Nanny kendini nezaket sınırlarının çok uza ğında bulur. X ailesi ile yaptığı çalışma kontratı, onla rın dört yaşındaki oğullarının akıl sağlığını, Nanny'nin kendi bütünlüğünü ve en önemlisi olayların komik raraflarını görme yeteneğini korumasını neredeyse imkânsız hale getirir. Dokuz gergin ay boyunca Bayan X ve Nanny, terbiyelerini ve güçlerini tartarlar; modern zaman köleliliğinin suırılarını lest ederler. lki eski dadı tarafından yazılmış, zaman zaman komik, zaman zaman da dokunakJı olan kitap, Manhattan'ın üst sınıfının romantik çekiciliğini ortadan kaldırıyor. Kara Para Aklayıcıları/ Jeffrey Robinson/ Çeviren • Ayşe limengcn/ Arion Yayınevi/ 438 i. Tahmini bir rakamla şu anda dünyada 200 300 mil SAYFA 19 Bir Balkan Şarkısı, Saranda/ Zeliha Midilli/ Kelehek Yayıncvı/ 512 s Ailesinin Balkanlar'daki izini süren yazar. tarihin büyük değişim lere gebe bir döneminde, bugün kü Arnavutluk sınırları içinde ka lan Saranda'yı, Saranda'nın renkli insanlarını, yaşanan büyük aşkları kendi geçmişinin aynasına vuran suretiyle yansıtıyor. Birbirinden bağımsız olan ancak birbirini ta kip eden üçlemenin ilk romanı "Bir Balkan Şarkısı: Saranda", bir ailenın aşkkırının hikâyesi olduğıı kadar, o ailenin hicretinin, bir imparatorluğıın çoküşünün ve bir kulturün tarihe gömülüşünıın de hikâyesi...Yazarın şiirsel bir dille kaleme aldığı roman, okurun kitap belleğinde farklı bir tat bırakıyor. Kaygı Kavramt/ Sorcn Kierkegaard/ Çeviren: Türker Armancr/ Iş Bankası Kültür Yaymlart/ 172 s. Kierkegaard, Vigilius Haufniensis müstear adıyla yayımladığı (1844) yg Kaygı Kavramı'nda, "kaygı"nın Kavramt gelecek zamana ilişkin bir terim oldıığunu belirtir ve temelde Hegel'e yönettiği eleştirileri Antikçağ'dan on dokuzuncu yıızyıl ortalarına dek geliştirilen "zaman" gö rüşlerine bağlar. Yerleşik Hıristi U yan dogmalan ile "sistem kurma" iddiasındaki felsefi düşünüşü he def alan Kaygı Kavramı, bu çerçevede ilk giinah, sııç, devinim, mantık, dogrukık, tikel/tümel karşıtlığı, zihinbeden ilişkisi gibi hem teoloji hem de felsefe alanında ele alınan kavramlarla hesaplaşır. Bu metin, lelsefe tarihini yeniden yorumlama girişjmi olduğu kadar, insan doğasına ve özne nin inancına ilişkin bir öneri biçiminde de okunabilir. îroni Kavramı/ Soren Kierkegaard/ Çeviren Sıla Ok.ur/ /,; Bankası Kultıir Yayınlan/ İ07 v Kierkegaard'ın doktora tezi olarak hazırladığı troni Kavramı, ielsele nin fazla incelenmemiş bir alanın daki eiı büyük yapıtlarından biri. Kitap boyunca Sokrates'in düşüncelerine ve yaşamına devamlı göndermede bulunan Kierkegaard, bunun yanında telsefi düzlemde ironi hakkındaki yorumları Pla ton'dan başlatıp kendi çağdaşları na kadar götürüyor. Çok yoğıın bir düşünsel yolculıığa çıktığı metnini, kendine has renkli dili ve gündelik yaşantıda kııllanılan türden ironilerle süslemeyi ihmal etmiyor. Bakir sayılabilecek bir alanda akademik açıdan kabul görmüş eseriyle Kierkegaard, günümüzde felsefeyle, özellikle Sokra CUMHURİYET KİTAP SAYI 702
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear