Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Z 8 U B A T 1 9 8 8 ü Özgen Acar, Meral Akurgal'ın "Korint Seramiği"ni değerlendirdi i sayfada • Prof. Dr. Gürsel Aytaç, edebiyatta yaratıcılık üzerine ilginç bilgiler aktarıyor okurlarımıza S.iayjada U Betül Çotuksöken, "Insan Felsefesi"ni irdeliyoryazısında 10 \ayfada U SennurSezer, M. Buyaıkçu'nun "Bulanık Resimler"ini değerlendirdi / i uıyfadu Cumhuriyet P A R A S I Z EK Maviler de Eskidi'den "Giil Küstü"ye 11 KITAP o Arife Kalender, şiire erken yaşlarda başlamasına karşın, kitap yayımlamayı hayli geciktirmiş şairlerimizuen. ilk kitabı "Maviler de Eskidi"nin yayim tarihi 1992. Ardından kısa aralıklarla yeni kitapları da yayımlandı. Arife Kalender'Ie şiiri üzerine Ahmet Ada konuştu, Alpay Kabacalı, Gültekin Emre ve Ruşen 1 lakkı da şiirlerini değerlendirdiler. AHMET ADA Arife Kalender "1 'J'JO'lardan sonraki şiirin genelgidişivc scnin $i i irinin ycrı *Scvgili Ada, öncc bugünlere gelinceye değin şiirimizin 1950'leıden bu yana gcnel gclişi minden söz etnıek istiyorum. l.skisi olnıayan bir ycni var mıılır?.. Buj'iınkii şiiriıı dc do£ruları, yanlışları, güzelliği vc çirkinlig'i geçmis sıtreçlcrin izlerini taşır. Kültürümiizıin her dalında olduğu gibi, şiirimiz de özgiir orfiım i(,indc kcndisinı bir önceki zamandan, bir sonraki günc devininıini, dc^i^imini f;crçekleştirerek raşıyamadı. Hcpimizin bildigigibi 1960sunrasında sık sık periyodik aralıklarla kcsinti vc kısrtlamalara uğradı. Bu aralıklarda ycr yer bağırdı ycr yer scsi kısıldı. Baskı dönemlerindc de toplumun kultür belleği zayıflatılmış olduğundan, kitaba okumaya sogumuş, yazarları, şairleri az arnmsayan yılgın kitleleroluşuyordu. Dününden iirkek, korkaK, kaygılı çıkan şair; ya eski şiirin (şiir beğenisine göre) sesini izliyor ya da yaşamın o günkii düşünsel vc estetik anlayışına göre arayışlan» giriyordu. Dönemler içinde siyasi anlayışların da "bağlamcı" tııtumları (bir anlamda otosansür) sairin araştırmacılığını, birikimuıi cngelleyip, yazdıklarını sıglaştmyordu. Tıpkı benim de içinde bulunduğum kuşağın 2. yeniyc ve divan şiirine uzak durdugumuz gibi (bunu söylerken de kuşağımızın ve bizden sonrakilerin şiirinıizdeki tadlardan, seslerdcn yeterince yükünü almadığını, şiir ustalarımızın birçoğunun bu günde ranınmadıöını belirtmek istiyorum). Kültürürnüziin buraya kadar kopukluklarla gelişi şiirimizdc dağılmayı, bozeunu ve ozellikledc "berTleri hızlandııdı... Politik yanlışlar, ekonominin çöküşü, rcnkli medyanın insan özünü yok etmeye yönclik programlan da, her sanat dalında yetkin ve ctkinmiş gibi görüncn "sanat kapkacçılan"nı çoğalttı. Artık söz de şiir de satış aracı. Binlerce kazak arasınJMHURİYET KİTAP SAYI 419 dan satın alınmış nesne gibi kulJanılıp atılıyor tüketici since dizeler. Şairin adı anılmadan arkadaşa, sevgiliye yazılan mektuplar, söylenen sözler arasında... Şiir eleş tirmenlerinin çok az olduğu ülkemizde bir de okul kitaplanndaki şiir seçkilerinin yetersizliğini, şiir beğenisinin geliştiriîmediğini düşünecek olursak, gerek şiirimizin dağınıklığını gerekse okuyucunun çıkmazını daha iyi görebiliriz sanırım. Şiirin bu genel cografyası içinde benim şiirim de süreçlerin izdüşümünden etkilendi doğal olarak. Şiir mayasının sairin özünde oluşundan hareket edersek bu özü tamlayan, genişletip, derinleştiren birçok öğeler var. Yaşamımın her evresinde şiir verileri zaten hazırdı. Çocukluğumdan itibaren gözledigim doga vc doğadaki insanın duruşu durmadan bana sorular surdurttu. Buldu^um yanırlan da şiirin gizine büyüsiine sundum. Bu sunuluşta da Türkçemizin gerilere, gölgelere itilmiş binlerce sözcüğünü tozlarını silerek dizelerimde kullandım. Bunlarirngeleriminaçılımınıgenişletti. Köyçocu ğuolmam nedcniyle deölüm vedirinı anlamında toprak kokusuyla erken tanıştım. Halk edebiyatının dcyişleri, türküleri, manileri bana sözün insana ulaşan en nızlı araç olduğunu gösterdi. Yaşama gereğinden fazla ilgi duyuşum insanı, daha sonra da insanları yön lendiren sistemleri tanıttı bana. Yedeğime her sabah bir türkü ahp çıkarken, küçük kent darlıklan, büyük kent çıkmazlarında toplumlann en ağrılı kesimleri olan kadınlar ve cocuklar sık sık yohımu keser oldular. Savaşlarda ve Kiyımlarda ilk kurşunun analara değişini görmem kimfiöim gereği de yer yer imgelerimi toplumdaki "küçük lerden seçtircfi. Şiirin çekirdeğinin sairin özel koşullanndan etkilendiğini düşünürsek bu kaçınılmaz da... Şiirlerimdeki temler her nc kadar bana aitmiş gibi gözükse de açılımında toplumun kendisi görünecektir. Bu nedenle şiirinıi çogulcu diyc ni teleyebilirim sanıyorum. Söylem olarak da çağrışimcı, imgeyeönem veren bir şiir olduğunu düşünüyorum... Devamı 4. sayfada.