28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Tezbu Kapak konusunun devamı. Sennur Sezer: C •" lamadan okuduğum haldc, etkisi tiirenlerden. Anncmin, anlattıgU gerçek yaşamöyküleri, Kurtuluş Savaşı 'nın Utanbuldakı etkileri, onun habasız çocukluğunun bir bölümünün gcçtiğı Cibali fahrıkası, babamın zor çalışnıa koşulları da var arada. Bendeyse, bcn hcr şeyi biliyorııın, dünyayı fethederim duygusu. Bu dııygu, 1)59 Nisan'ında okııîu, ailemden habersız, sahte bir dilekçeyle bıraktp, laşkızak lersanesi'nde, 16 yaşını yasal bir biçimde tamanılamadığımdan 'yaşıma uygun sacıtte' çalışmaya başlayıncaya da siirdü. $imdi açık yürcklilikle, lisedeyken yayımlanaıı şiirımin 'olgun' değil, 'yaşlı' olduğuııu söyleyebılırim." "tlk kitabının adı Gecekondu. Kitaptaki şiirler izlenimden çok yaşanmışlık duygusu uyandırdı bende! Bu şiirlerde öfke de var, hiiziin de; kırılganlık da var, ervasızlık da. Tıpkı hayatın kendisi gii. Senin ilkgençlik yıllarına ilişkin pek bilgim yok, en azından genç okurların da yoktur sanıyorum. Hayatının o dönemde gecekonduyla bağım merak ediyorum doğrusu: İçinde mi dolaşır, yoksa yalnızca önünden mi geçerdin?" "Bcıı küçiik teknı\yenmemur çocuğuyum. Hem DDY lojmanlarınııı apartmaııa yakın yapısıııı, hem oldukça e\kı Ulanhullu aıtıi tarafımııı Kasımpaşa'da bir yanı Iz Söz hazır Adnan Abi'den açılmıskcn, zet Mclih'tn konağına bir yaııt bostana birlikteliklerini soruyorum ona. Eviiliklebakaıı ahşap evının kuyudan su taşınan, rinin neredeyse 30. yılına girmek üzere temizlili zor yaşamınt, hem babaannemin ler ve her zanıan, her yerde birliktcler. Eskişehir'deki avlulu, luvalcti dtşarda Oyle ki bir koktevlde, bir toplantıda, bir kerpiç cviııi tanıdıın. İçinde yaşamadılım meyhanede tek Saşlarına rastlamadım her eve de merakla baktııu. Meııekşe'ueki hiçbir zaman. Garip değil tabii, olagan gecekımdular, trenle önünden geçtiğimde olmadığı da bir gerçek. Neydi bunun sırdikkatimi çckiyordu. Bahçelerinde vıkanı rı? yordu el yüz. Dökme sııyla. Gecekondu "İnsantn yajamt sevdiği bir arkadaşıyla içini Orhan Kemal yazmıştı. Gecekondu paylaşmak istemesi doial bir duygu saııışiiri kıırmaca, bir bakıma. Öteki şiirlerde yaşanmışlık payı daha çok. O yıllarda ya rım. Ûstelik biz bu oıanağı son yıllarda kazandık. Ayrı ı)yerlerinde çalı$tık yıllarZilıp kitaba girıneyen şiirler de var. 800 ca. Adnan'ın sendika, dergiçalışmaları olkişilik işyerindeki 34 kızdan biri olınanın, kitaplarla yaşatmn çelişkisinin, sendi du, bana aüından daba güzelleştirerek anlattıgı. Sonra yurtdifi gezilerı. Benimse ka militanlığı deneyimlerinin de izi varuzun gelen yıllar boyunca, evde çalışıp, çodır. Insan yalntz keııdi yaşamını değil, cuklara, evin ihtiyanna göz kulak olmakbaşkalarımn yaşamından kendine yansıtan başka ya$ama hıçiıninı olmadı. Ya da yanları da katar yazdıklanna." dışarda çahşıp eve alelacele dönmek geSennur Abla'yı dinlerken kaçamak bakışlarla odada gezdiriyordum gözlerimi. Yirmi metre kadar bir oda. Dcrlcnip toparlanmış. Daha doğrusu böyle bir çaba gösterilmiş, pek başarılı olmasa da. Böyle tepclcmc kitap dolu bir odada neyi, nc kadar toparlayabilir ki insan? Kendimi evimde hissediyorum bu yüzden, rahatlıyorum tabii. Yalnız, çalışma masaları dikkatimi çckiyor. Bir tanesi masa da, digeri çalışına masası olnıak zorunda bırakılmış bir di kiş makinesi. Belli ki dummunu kabul lenmiş artık; hem üstündc birkaç sıra kiKimlik Kartı (1964Si'Minı At ı\Di u m / tap barındırıyoi", lıeııi de iki yaıunda. Asıl Scıııııır Sacr 1977)/ScıtıııırSczcr ilginci de sandalyelerin konumu. Denıek /Yazko,lVX2 m s. /Yazko.l'JS)/ IV) y birbirlcrinc sırtlarınl dönüyorlar çalışırken. Sonra bu dü^ünccıııdcn utanıyorum birazcık. Belki de sırt sırta vermck içindir ıliyorum hemen. Sormadan da edemiyorum tabii. "Çalışına mekainiiii7.ni eve tapnması, bir çalışına diizenı edinme zorunhtlug'unu da getirdi. lieıı evde, ayn bir odada catıy nıayı becercnuyorum. Tııtsak gıbi dııyuyorum kendimi. Yıllarca ya yemek masasında ya da mutfakta, ıııutfak ı/ıasasıııdd çalıştını. Bir şcyleri tamandarken. Sonunda bö'yle bir \ol bıddıtk. Çalışıntt ıııasaııı arka odada dunıyor. Ayciklarıını uzatma zorunlıdug'u, dikiş makıncmi çalışma ma\asına Afiş / Seıııııır Sezer çevirdi. Hem, ev kadınının görevlerini de Yasak / Scıııııır Sezer /(.îerçeh Sıiııut bana halırlattyor böyleee. Adııan çalnjma /Htibonı Kıttibevı, Yıiwtlıin,19<)l /(,ls 1966/45 s. havasına gırdig'indc benım tersıme her ortamda çahyyor." s/z. Toplum ve diizen yalnızca kend/ne körii kb'runc uyanları beğenir. Bu bağımlılıkla da özgür olunmaz. Ozgiir olıııayı deııemek elestirilcri getirir. Çog"uıılıtkla da bu elcjtıri/cr, ai/eye ybneltılır. Bunu gög~ü\lcmek var. Çocuklar, büyüdüklerını kcinıtlamak için önce anabahalarından kopmava, kararlarını kendileri vermeye ba^larlar. Bu birey olus döneıni de acı verir, çoğnnlukla. rekti. Yurtdışına tek baBağt/mız olmayı denerken, kırıcı da olabişıma tek çtkışımda da, lir insan 'hay Allah Adnan bunu Anababa, ya da nınedede olmanın bir diye dolaıtım. f örseydi' her yere bırlikte baska yanı da kendini dünyadaki tüm çoek çare cuklann, gençlerın yakını duymak. Onları gitrnek, Yine de eve dönüşte birbirimize değişik savunmak, korumak duygusu. Bu da, insana ilkgençliktekı savaşkanltgı veriyor. b'yküler anlatıyoruz " Zor, acı, amagiizel." Sennur Abla sözünü Börek nefis. Çaysa ram kıvamında. bitirir bitirmez izin isteSohbetimiz de öyle. Ben yeniden şiiıleriyip mutfaga gidince, rane dönüyorum Sennur Abla'nın. hatça odayı iyice bir in"îkinci kitabın Yasak, Gecekonceliyorum. Adnan du'dan iki yıl sonra yaytmlanrnış; Abi nin masasında bir 1966'da. Zaten şiirlerin dokusundan da, bebek resmi var. Kızının atmosferinden de, izleklerinden de yaçocugu olmalı. Oğlu da kın dönem şiirleri, hatta aynı yıllarda yaevlendi ama... En iyisi zılmış şiirler izlemini, kitapların basılış Sennur Abla'ya sortarihleri olmasa da rahatlıkla edinebilir mak... bir şiir okuru. Tabii daha bir süzülmüş Önce böreklerimiz geşiirler bunlar. tlk kitabındaki gibi yine liyor. Üstü susamlı. Sutanıklıklar var bu kitapta da. Ama Yasanılı börek hiç yemesak'taki tanıklıkları daha bir somutlumiştim. Tabaga baktı^ıyorsun: Kerim Korcan, Rıfat Ilgaz için mı görünee, yalnızca açyazılmış şiirler sözgelimi. lıktan kaynaklanmadıgıBir şey daha eklemek istiyorum soııını anlıyor ilgimin. ma: Sevdalanmayı biliyorsun da seviş"Yemekle jtirin bir ormek bir ayıpmış gibi kinıi şiirlerinde. lak noktası var: Altşılmi} Bir dönem toplumcu şairlerin aşktan malzemeylc, alışılmamı^ söz etmesi hoş karşılanmazmış. Senin btr sonuca ulapııak. Şiir böyle bir kaygı taşıdığım sanmıyorum. de de, ycmekte de kinıi 'Kadınca tedirginlik' mi vardı kaynağıneksikler, yadırgatıcı bir da yoksa?" ögeyle tamamlanabilir. "lilbct, kusurlarını bağışla/ınaz ama, Bu böregin içinde peynir, k.ıyma gibi bir iç yok. Susam, tadtyla örtii 'Gecekondu' da, 'Yasak'da aceleye gelmij yor bu eksiği. Kokusuyla da. Siirde de ki kitaplar. llkinde A\ını Bezirci ıle Hiheyin mi zaman içcriğin eksiğini biçım tamam Cöntürk tartışmasının genişlemesinin palnr. Tadını kaçırmazsan, fark edilmez içe yı vardı. TİP'ti arkadaşlarıın stkıs/ırdı. Üstelik kitabın parasını da onlar karşılarik yokluğu." dı. Ikincisi de benzer bir şey. Bülent IhıVe çay. Ve işte ince belli bardaklarımız. bora, yayınevi kurdu, şiir dizisınin ılk kiAslında sorarmış konuklarına 'bardakla tabının da benim vereceg'im bir kitap olmı, fineanla mı?' diye. Ama benim de sımasını ısrarla istedi. Kitaplar pek güme kı bir 'çay'cı oldugumu bildiği için gerek gitmedı ama resmi edebiyat sınırlarına da duymamış. Benimse aklım Adnan girmedi. Üçüncü kitabımın tarihının 1977 Abi'nin masasındaki fotograha. Ayşe'yi, oluşu, hem daha de?işip gelişmek istegiyle Ahmet'i soruyorum bu kez. Yıllar sonra beklemenin, yanı ilk aceleciliklere düşnıebaşbaşa yaşıyorlardı artık, Adnan me isteğinin, hem de benden ünlü bir yaAbi'yle. zarın eşi \ifatmdan kurtulmak isteyişimin "İnsan bir kez anahaba oldu mu, hep sonucu. öyle kalıyor galiba. Anababalıg'ın bir iki Şiirimde sevdalanmak kadar sevişmeler lemi var, hem çocuklarıntn tizgür, keııdi de var. Belki kadınca imgelerle. îlk şiırlchildig'ince yaşaınaatnı istıyorsun, hem de rimi 'erotik' bulanlar beni korkuttu belki. herkesin, senin onlart sevip beğendtğin gi Ama sevişmeyi ayıp saymak, şiirlerimde bi scvip beg"enmesini. Bir kez bu manak yer altyorsa, bu benden değil, toplumdan yansıyan bir bakış açıst. Yıllar sonra, bir okurum, bir sevda şiirimin Adnan'a yazılıp yazılmadtg'ını sorup, hayır yanıtını alınca, şöyle demişti: 'Peki bu şiirin kitaplarınızın yeni baskılarında yer alnıasını eşınız ınısıl karştlıyor?" "'Kadınca tedirginlik' dedim ya, senin şiirinin ilk kitaptan son kitaba hep bir kadının kaleminden çıktığı çok belirgin. Biliyorsun, kadın yazarerkek yazar tartışmaları da olur zaman zaman edebiyatımızda. Sen nasıl değerlendiriyorsun bu olguyu?" C»et i'kotulii / • Bu Rtsimde Kimlcr " Yazarlar, cinsiyetlerinın, yaşayışlarının Var / Sennur Sezer Sczcr/1'H,4/ 42 i. ızlerini bırakırlar yazdtklartnda. Ozeutiye /Çıııur Yuvııılan, 19S6 / 62 s. dihmezlerse. Biliyorsun kadın şair/erimiz erkek gibi yazmakla; keııdi dııygularıııı erkek söy/emıyle yansıtmakla suçlanırlar Ben bir yazarın 'sınıfuıltoplumsalanselkimlig~inın yazdıklanna yaıısımasındaıı vanayım. Bir başka deyişle, masal gençkızlıirı gibi erkek kıltğına girmesi gerekınez döviişmek için." "Sırası mı şimdi diyeceksin ama merak ediyorum açıkçası: Adnan Abi evde nasıldır, sana yardımcı olur mu, sözgelimi yemek yapmak, bulaşık yıkatnak gibi sorumluluklarının bilincinde mi?" "Doğru\/ı başlangıçta böyle sorumluluk paylaşmalarına gırmedik. Ben, kadın yaDirenç / Scıııııır Sezer Dircnç Şiirleri (Toplu zar/arda yaygın galiba, her şeyi yapartıı/. /C.eın Ycivtııei'1,1977 / Şiirler) / Sennur Sezer yazı da yazarım üstelik, havasındaydım S(> \ /Evreıısel Kidtiır Evdcıı çocuklarııı doğumları ıçm ayrıldıK/t,ıpl/Jlı.l<n5 / Sımdaysa, Adnan'ın halası, birlikte yaşan CUMHURİYET KİTAP SAYI 308 SAYFA 4
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear