28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

w Bukowski'yi Çekici Kılan 1920 Almanya duğuınlu Bukowski bugün yaklaşık 45 kitabın yazarı. İlk romanını, kendi anlatımına göre "20 şişe viski, 210 şişe bira ve 80 puro tüketerek, 20 gecede" yazmış. "İlköyküsünü 24 yaşında yayımlayan", "otuz beş yajında şiire başlayan" Bukowski'nin şiir, öykü ve romanlarının çevrildiği dil sayısı (Türkçe dahil) düzineyi geçiyor. Peki nedir Bukowski'yi çekici kılan? Serserileri anlatışı mı? "Cesur, iyi niyetli ve kalender" oluşu mu? Başıboş alaycılığı mı? Belki hiçbiri, belki de hepsi. Bukovvski'nin, insan olarak imgesi birbiriyle çelişen görüntülerden oluşmakta. "İçen, küfreden, partilerde kafayı bıılup kadınlann ırzına geçmeye ycltenen, uçaklarda etrafinı rahatsız cdcn, ^iir dinletilerinde rezalet çtkaran biri", "yajlı vc maçu sanatçı" (pis moruk), "duygıısal veyıımus,ak". Buçelişkiler onun ya/dıklarında da görülüyor. Ama bu görüntüleri inanılır kılan anlattığı çevre: Amerika. Rekabetin, insanın insana kurduğu diktayla sonuçlandığı ülke. İçki, unıutsuzluk için vardır. Umııtsıızlartn tek sığınağıdır: "Günlük hayatın sıkıntısından biraz silkeler insanı, her şeyin aynı olmasından. Kişiyi bedenin ve aklın dışına çıkarıp duvara yapıştırır " Alkolikler, bir başka deyi^le bar kelebekleri (ya da sinekleri) içmenin hiçbir şeyi çözmeyeceğini bilirler. Ama yine de içerlcr. Çiinkü"(...) içmek.ertesi sabah tekrar hayata dönülebilen ve her gün tekrarlanabilen birintiharseklidir." Ve bu uınutsuzlar ülkesinde, kadınlar bedenlerini bir kazanç yokı olarak göriirler: "Yanlış anîamayın genelevdeki orospııdan söz etmiyoıum. Annenizden, kızkarde^inizden, karınızdan, kızınızdan söz ediyorum. Amerikan erkeği bu oyunıın kerizidir. Ama Amerıkan erkeği ne yapsın? Amerikan eğitimi, ailesi, Amerikan rcklam mekanizması denen canavar, 12 yaşına bile gelmeden beynini yiyip bitirmiştir. O dişiye dolarları yedirmeye, dişi de onu yalvartıp dolarları yemeye hazırdır." Bukowski, Amerikan erkeğinin "klas" diyc nitelediği "baha biçilmez", güzellik yarışması kızlarını "düşünce, incelik ve güçten yoksun, yoğunluğu olmayan" yiizlü olarak tanımlar. "Alı^ılagelmiş güzellik kavramlarımıza ııygun" ağız, burun, kulak, çenelcr butün olarak algılandığında, kâğıttan bir yüze, karbon kağıdıyla çoğaltılmış gibidırler. Bu kızlar, yaşlı evli kadınlar olduklarında "sermayelerini" yanlış yere yatırmanın öfSAYFA 14 Hollywood.BukowskinlnBarfly(Barkelebeğl,Barslneğl)senaryosununcekıii5övl<usu Cercekkisılerınadlarıdeğıssedetanırsınızonları.JackBledsoelMlckevRourkel.Jon Luc ModardüeanLucCodard),Francine(FavDunawav) kesini taşıyacaklardır. YasaveDüzen Bukowski için seks trajikomik. Politikaya inanmaz. Kimi politikacıları "din sahtekarlarına" benzetir. Kimi politikacılar arasında seçim yapmayı da, iki pislikten sıcak ya da soğuğunu seçmek diye niteler. Buko\vski, öykülerinde, sarhoşluk gıbi suçlardan "i(;eri dü^ü^ünü" de anlatır. Karakoldayaşadıklan, Amerikan düzenine inanmamak için gerekçelerinin sağlamlığının kanıtlarıdır: "Genç olanlar kendilerini ne beklediğini bilmiyorlardı henüz. ANAYASAL haklarından filan söz ediyorlardı. Genç polisler, şehir kotleslerinde olsun, kasaba kodeslerinde olsun, sarhoşların üstünde çalışıp eğitimlerini tamamhyorlardı. Kendilerini bu şekilde ispatlıyorlardı. Gö/.ümün önünde birini asansöre indirip bir aşağı bir yukarı ınip çıknlar, dışarı çıktıklarında adam tanınmaz haldeydi. İNSAN HAKLARI diye bağıran bir siyahtı asansöre binmeden önce. Sonra beyaz bir adam ANAYASA ile ilgili bir şeyler bağırmaya başladı, onu tutup o kadar hızlı götürdüler ki yürüyemedi, ayakları yere değmeden gitmişti" (Büyük Zen Düğünü). Bukowski'nin anlattıklarından "gerçekçi" ve sıcak olan, bu haksızlıklara uğrayanların birbirlerine karşı davranışıdır. Dayanışma yoktur. Belki siyahların arasında aralarına bir "beyaz" düştüğünde, onu yıldırmak ya da kahve molasından uzaklaştırıp, soluklandırmamJc için bir dayanışma görülür. Beyaz "işsiz bırakmak" için kanunları, talimatnamcleri kullanır. Peki nedir Bukovvski'nin inandığı değerler. Belki sanat. Onun da sakınılması gereken, sahte değerleri vardır: "Sanatın yuvasında da tıpkı devrimin yuvasındaki gibi akla hayale gelmez bitli manyaklar dolaşıyor; ne bulaşıkçı olarak iş bulabildikleri, ne de Cezanne gibi resim yapabildikleri için cocacolada teselli arıyorlar" (PisMoruğun Notları, Kasabanın En Güzel Kızı.) Bııkovvski'nin Beğendiği Yazarlar Bukowski, "sokaktaki adamın ayağında sağlam bir çift kundura olsun.karnı tok olsun, arada sırada da iyi bir parça ile yatağa girsin" ister. Giiç zamanlarda yaşanmaktadır. Beyaz ile siyah arasında ezilme oranı ve biçimı bakımından pek fark yoktur. Ama sokaktaki adamın bundan bıktığını farketmektedir. Üstelik yalnız Amerika'da değil "Prag, Watts, Macaristan, Vietnam"da da. Kalantorların korktuğu, gençlerin düşiinmeye başladığı bu dönemde politik bir görüşü olmadığını da açıklar. O yalnızca, yüzeysel de sayılsa insan ruhuna inanır.O yüzden öğrenmek için okunması en gerekli yazarları sıralar. Okunmaması gerekenleri de. Pi.s Moruğun Notları yanında başka kitap ve yazüannda da (örneğin Hollywood) en çok övdüğü yazar Celine'dır. İtalyan televizyonuna yaptığı röportajda onu İtalyanlar'a öğütler. C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1 8 6
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear