24 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

POL T K B L M Aykut Göker http:/www.ınovasyon.org;[email protected] “Karanlık zamanlarda / şarkı da söylenecek mi? / Elbette, şarkı da söylenecek, / karanlık zamanları anlatan.” (Bertold Brecht’ten [Çev. A. Kadir]... Zikreden Güney Gönenç...) Üniversitede 40’lı50’li Yılların Karanlığı... Güney (Gönenç) Hocanın üniversitede 40’lı 50’li yılların karanlığını anlattığı bir kitabı yayımlandı: “Karanlık Zamanların Şarkısı: Üniversitede 40’lı 50’li Yıllar” (2011, Yeni Umut Yayınları)... Kitabın girişinde Bertold Brecht’ten (Çev. A. Kadir) bir dörtlük yer alıyor: Karanlık zamanlarda / şarkı da söylenecek mi? / Elbette, şarkı da söylenecek, / karanlık zamanları anlatan. ‘Karanlık zamanları anlatan şarkılar’da yalnızca karanlık zamanlar ve karanlığın insanları değil, o karanlığa direnen, o karanlığa karşı isyanlarını yükselten güzel insanlar da vardır... O güzel insanların direnci, isyanı, yarınlarımız için umuttur. ‘Karanlık zamanları anlatan şarkılar’, aslında, anlattıkları o güzel insanlarla umudun da şarkısıdırlar. Onun içindir ki, ‘Karanlık zamanları anlatan şarkıları’ hep güzel insanlar söyler. Güney Hoca da, her biri bir şarkı olan yazdıklarıyla, daha çok, karanlık zamanları, ama aynı zamanda, karanlığa karşı koyan güzel insanları anlatır. Onun yazdıkları, okuyanlarını alıp götürdüğü bir yolculuktur; karanlık zamanlara ve aynı zamanda karanlığa karşı koyan güzel insanların dünyasına... O güzel insanlar bazen Frédéric JoliotCurie, Necdet Bulut, Nazif Tepedelenlioğlu gibi bilim adamlarıdır, bazen Nicola Sacco gibi bir kunduracı ustası ya da Bartolomeo Vanzetti gibi bir balıkçıişportacıdır, bazen de Woody Guthrie, Pete Seger, Barbara Dane gibi halk şarkıcıları ya da Paul Robeson gibi hem bir halk şarkıcısı hem de Shakespeare’in oyunlarında yıldızlaşan bir tiyatro oyuncusu... Onların ortak yanı dirençleriyle, mücadeleleriyle gelecek kuşaklara taşıdıkları umuttur: Ve bize, dosta düşmana, herkese, hep şunu anlatmak isterler: Bakın, biz vardık ve hep olacağız; karanlıkların üstesinden gelinceye dek... Güney Hoca bu yeni kitabıyla bizi yine bir karanlık zamana götürüyor. Yapın bu yolculuğu... Emin olun, yine güzel insanlarla da tanışacaksınız: 1930’lu yıllarda faşizmin karanlığından kaçıp Türkiye’ye sığınan ama bir süre sonra, sığındıkları ülkenin karanlık güçlerince geri püskürtülen Alman bilim adamları... Ve onlarla aynı dönemde üniversiteden uzaklaştırılan, Türkiye’den bilim insanlarıyla... Alman bilim adamlarının konuk edildikleri ülkenin karanlık güçlerine karşı yapabilecekleri bir şey yoktur. Kaderleri bu ülkeden de ayrılmaktır. Onlar gittikleri ülkelerde de (bunlardan bazıları, daha sonra, kendi anayurtları olan Almanya’da) bilime olan katkılarını sürdüreceklerdir. Alman bilim adamlarıyla aynı dönemde üniversiteden uzaklaştırılan Pertev Naili Boratav, Niyazi Berkes, Muzaffer Şerif Başoğlu, Nabi Dinçer, İlhan Başgöz, Mübeccel Kıray, Azra Erhat, Agop Dilaçar gibi bilim insanlarının da önemli bir bölümü bilime olan katkılarını yurtdışında sürdürecek ve bilim dünyasında büyük bir saygınlık kazanacaklardır... Gönül verdiği üniversitesinden ilk üç isimle birlikte uzaklaştırılan dünyalar güzeli bir bilim kadınıysa, yurdundaki karanlığa olan isyanını giderek yükseltecek ve o karanlığa karşı verilen toplumsal mücadelede bayraklaşan bir isim olacaktır: Behice Boran... Güney Hoca, 40’lar karanlığında bunca güzel bilim insanından arındırılan(!) üniversitenin 50’ler karanlığını da anlatır bize; Nazi Almanyası’yla uyum sağlamış, hâttâ Nazi Partisi’ne üye olmuş Alman bilim adamlarının getirildiği 50’ler karanlığını... Belki bu kitabı okurken yine karanlık bir zamanda yaşadığımız aklınıza gelecek ve o karanlık iyice bastırmadan bir çıkış yolu bulunmalı, diye düşüneceksiniz. Aslında o yolu Güney Hoca bütün ömrü boyunca anlatmaya çalıştı, yine anlatıyor... Eminim, bütün güzel insanların o yolda hep birlikte yürümeye başladıklarını gördüğü gün, Güney Hoca bize, artık karanlık zamanların değil, gelecek aydınlık zamanların şarkılarını söyleyecektir... klim değişikliği doğal afetleri, doğal afetler iklim değişikliğini etkiliyor “Doğal Felaketler ve Çağdaş Uygarlığın Küresel ProblemleriGEOCATACLYSM 2011 DÜNYA FORUMU” başlığı altında düzenlenen uluslararası kongre, 1921 Eylül’de İstanbul’da yapıldı. 40’dan fazla ülkenin bilim adamlarının katılımıyla gerçekleştirilen kongrede doğal felaketler ekonomik, mali, yasal, insan sağlığı açılarından ele alındı, insan ve mal kaybının azaltılması doğrultusunda alınması gereken önlemler tartışıldı. Kongre sırasında gerçekleştirilen sergide ayrıca yeni teknolojilerle ilgili ürünler sergilendi. Reyhan Oksay D CBT 1280/ 6 30 Eylül 2011 Milletler’in (BM) onayladığı uluslararası normoğal afetler dünya ekonomisinin gelişi ların geliştirilmesi ve bu şekilde hem sigorta sekmini olumsuz yönde etkiler ve meyda töründe, hem de küresel finans sisteminde eşna geldiği ülkelerde muazzam ekonomik güdüm sağlamak gerektiği belirtildi. Bunun yayıkımlara yol açar. nı sıra doğal afetlerin G E O C A vurduğu ülke ve bölgeleTACLYSM 2011 re yapılacak insani yarKongresi işte bu zadımın ve mali desteğin rarları olabildiğince yasalarla belirlenmesine azaltmak için kokarar verildi. nusunda uzman biSon olarak bundan lim insanlarını bir sonraki GEOCAaraya getirerek, TACLYM 2014 Kongredünyayı bekleyen si’nin Moskova’da yapıldoğal afetleri, doması kararı oybirliği ile ğuracağı sonuçları onaylandı. ve alınabilecek önlemleri tartıştı. AFETLER N Uluslararası KüYARATTIĞI resel Jeolojik ve JEOLOJ K VE Çevresel Değişimler ÇEVRESEL Kurulu “GEOCDEĞ Ş MLER HANGE”, OndoKongrenin oturum kuz Mayıs Üniverbaşkanı Prof. Dr. Elçin sitesi, Uluslararası Halilov (Elchin N.KhaBilim Akademisi lilov), yaptığı konuşmada (Avusturya), Rus doğal afetlerin uygarlığın Bilimler Akade Prof. Dr. Elçin Halilov, Forum Başkanı gelişmesini tehdit ettiğimisi, Pakistan Bini belirterek, bunların limler Akademisi, Dünya Bilimsel şbirliği Öryalnızca iklimi değil, atmosferden manyetosfegütü, Deprem Tahmini için Küresel Ağ gibi kurumların katılımı ile gerçekleşen Forum’da, re, Yerküre’nin tüm katmanlarını olumsuz yönbaşta GEOCHANGE olmak üzere uluslararası de etkilediğini söyledi. 1998 yılından bu yana gezegenimizin her örgütler, doğal afetlerden kaynaklanan ekonokatmanının (litosfer, hidrosfer, atmosfer ve mik kayıpların 550 milyar doları aştığını belirtti. Doğal afetlerin sayı ve enerji olarak yükselen bir manyetosfer) enerjisi seviyesinde büyük daltrend izlemesi durumunda, dünya ekonomisinin galanmalar sergiliyor. Bu da depremler, volkanik 2012’deki kaybının 800 milyar dolara ulaşabi patlamalar, tsunamiler, tornadolar, tayfunlar, su baskınları ve orman yangınları gibi doğal afetleceğine dikkat çekti. lerin sayısında ve şiddetinde büyük artışlara yol açıyor. NELER YAPILAB L R? Uluslararası GEOCHANGE Komitesi’nin Öncelikle doğal afetlerin olumsuz etkisi side başkanı olan Halilov, doğal afetlere ilişkin son gorta sektöründe hissediliyor. Bunun sonucunda da etkilenen küresel bankacılık sistemi dün bulguları şöyle özetledi: • Manyetik kutupların yer değiştirme hızında ya finans sisteminin dengesini temelinden sarartış: 1998 yılında Kuzey Manyetik Kutbu’nun sıyor. Forumda dünyadaki doğal afetlerin sayısın değişim hızı maksimum değerine ulaştı. 1998 yıda izlenen artış trendi ve yarattığı hasarlar göz lından bu yana deprem, volkanik patlama ve tsuönüne alınarak önlem alınması gerekliliğine vur nami sayısı ve büyüklüğünde ani artışlar oldugu yapıldı. Büyük ölçekli doğal afetlerde Birleşmiş ğu izleniyor
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear