Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
ftusu on ve matarasının öyküsü j * men komutanıdır. 23 Mayıs 1919'da Harbiye Nezareti'ne gönderdiği raporda bir Kuvayi Milliye teşkilatının kurulması gerektiğini belirtmiştir. İzmir'in işgalinden bir gün önce, yani 14 Mayısl915'te Erkânı Harbiyeı Umumiye (Cıenelkurmay) başkanlığına getirilen Cevat (Çobanlı) Paşa, bu fikrı desteklemesıne rağmen izlenecek yolun seçimini Mehmet Şefik'e bırakmıştır. Şefik Bey, efelerı orgutleyerek düşüncelerini uygulamaya sokmuştur. 30 Haziran 1919'da Aydın Yunan işgalinden kurtarılırken en kanlı çarpışmalara katılmıştır. Gökçen Efe ve Yöruk Ali Efe'yle çalışmış, Demird Mehmet Efe'yle Konya ayaklanmasını bastırmaya giden kuvvetin başında bulunmuştur. 1931'de kendi isteğiyle emekli olan. Şefik Aker, 6 Şubat 1964'te İstanbul'da öldü. Görevlerıyle ılgili ayrıntılı bilgi, "Türk Harp Tarihi Derslerinde Adı geçen Komutanlar" adlı eserde bulunabilır (Harp Akademileri Komutanlığı Yayınları, 1983) * Boğaziçi Üniv. Matematik Böl. ora\h@boun. edu. tr imize saldırdıktan sonra... Hafif süvarilerden geriye kalanlar. vatanm toprağındasınız. Huzur ve ;inde uyuyunuz. Sizler, Mehmetçiki yana koyun koyunasmız. •ak dıyarlardan evlatlarını harbe n analar! Gözyaşlarınızı dindihniz. \mz bizim bağnmızdadır. Huzur •\er ve rahat uyuyacaklardır. Onlar kta canlannı verdikten sonra, artık latlarımız olmuşlardır." ıstafa Kemal getiriyordu. Aylardır Avustralya Savaş Müzesi'nin sitesinden hakkındaki bütün belge leri okuduğum genç adamın hiç görmediğim resmi de Yetkın'in getirdıkleri arasındaydı. Acaba dünya gerçekten sandığımızdan küçük mü? MEHMET ŞEFİK AKER Orgeneral Çalışlar'ın sandığında, Üstegmen Nettleton'un izleri Üstegmen Nettleton, Izzettin Çalışlar'ın savunduğu Pope Tepesi'ne saldırı sırasında vurularak öldürülmüştü.. Işte, bir başka açıdan Nettleton'un ilginçöyküsü... Gazeteciİşcen, Orgeneral Çalışlar'ın savaş sandığında ismine rastladığı Nettleton'un öyküsünün peşine düşüyor ve Haluk Oral'ın öyküsüyle buluşuyor.. Yetkin tşcen (*) üşman güçlerinin 1915'te Gelibolu sahillerine çıkmasının 75. yıldönümüne birkaç ay vardı; yani, 25 Nisan 1990'a... Bir iş için arkadaşım İzzettin'in Harbiye'deki ofisine gitmiştim. Görüşmemiz sürerken, masasının arkasındaki duvarda asılı mantar pano üzerinde bir İstiklal Madalyası dikkatimi çekti. "Kimin madalyası bu?" dedim İzzettin'e; yanıtı kısa oldu: "Dedemin..." Jetonum o anda düştü: arkadaşımın adı İzzettin Çalışlar'dı, ama yaygın bir soyadı oluşundan dolayi onunki hiç dikkatimi çekmemişti. "Dedenin adı ne?" soruma aldığım yanıt da tahmin ettiğim isim oldu: "OrUzatıp sıkmayayım; İzzettin ertesi gun o bavulu getirdi ve birlikte sararmış, küflenmiş, yıpranmış gunluklerin ıçine gömüldük... Eski Türkçe rakamları tamdığımdan 1915 yılının günlüğünü bulmam kolay oldu. Ama, içini okumamız mümkün değildı; bir bilenin yardımına ihtiyacımız vardı. O kişiyi, de Galata Mevlevihanesi'nde buldum. Kısa sürede Çanakkale Savaşı günlerine ait tüm notlarını günümuz Türkçesine çevirtmiştik. (Bu şekilde gündeme gelen o bavul içındekı defterler, birkaç yıl içinde tamamen çevrildi ve önce "Ataturk'le 2,5 Yıl", ardından da "10 Yıllık Savaşm Günlüğü" adlarıyla Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlandı. Ancak, yayına hazırlık sırasında gösterilen dikkatsizlik nedeniyle birçok yanlışla çıktı ki; bu da benim için ayrı bir üzüntü nedeni, dir...) 1877'de doğdu. Babası Selim Bey'dir. Kara Harp Okulu'nu bitirdikten sonra 1896'da teğmen olarak İstanbul'da Uçuncü Ordu'da görevlendırildi. 1897'de Osmanlıkarıdaki yazıyı iki yıl önce yazmışYunan Savaşı'nda takım komutanıydı. akkale'ye gönul vermış bir araştır19()0'de üsteğmenliğı atlayarak yüzbaşı oln Yetkin İşcen telefon ettiğinde bu du, iki yıl gönüllu olarak Yemen'deydi. Bu;öz ettim. İki dakika sonra genç bir rada aldığı son görev 14'üncü Tümen Kuradı ortak bir heyecana neden olumay Başkanvekilliğiydi. Daha sonra Ezıne n saat içinde Yetkin'i benim evime ve Edremit'te görev yapan Mehmet Şefik, 19111912'de Osmanlıİtalyan, 19121913'te Balkan Savaşı'na da katıldı. Çanakkale Savaşı başladığında 9'uncu Tümen, 27'nci Alay kumandanıydı. 25 Nisan 1915'te Arıbur11 * ) » » » MJl nu'na çıkarma yapan Anzaklar karşılarında ilk olarak bu alaÇANAKKALE ARIBURNU yın askerlerini buldu. ÇıkarmaSAVAÇLARI vr 2 7 . ALAY nın başlamasından üç buçuk saat sonra 27'nci Alay'ın iki piyade bir makineli tüfek bö'lüğü dü'şmana taarruza geçti. Üç saat sonra Mustafa Kemal kendi inisiyatifiyle 57'inci alayla yardıma yetişti. 0 gün karaya çıkan 15000 düşman askeri durduruldu ve sekiz ay sürecek kara savaşlarının kaderi bir anlamda belli oldu. 1916'da albay oldu. Birinci Dünya Savaşı sırasında Galiçya ve Halep'te de görev yapan Mehmet Şefik, savaş sonunda bir kurtuluş savaşı yapmamız gerektiğini fark eden komutanlardandır. İzmir'in işgali sırasında 57'nci Tu D general İzzettin Çahşlar..." Şu, ünlü "Çalışlar Muharebesi"nin ku madalya aldı: 'lyası, Gümüş 3İip Madalyası, mandanı, Çanakkale Savaşları'nda Mustafa Kemal'in kurmay başkanı ve sonra yakın arkadaşı, General İzzettin Çalışlar... Heyecanla sorduğumu hatırlıyorum izzettin'e: "Çanakkale'ye ait hiç günlüğü veya notları var mı dedenin?" Yanıtı, her zamanki gibi birkaç kelimelik bir cümle olmuştu: "Oooo, bir bavul dolusu günlüğü var..." DEFTERDEKİ İSİM İzzettin'le birlikte dedesinin evrakı metrukesini kurcalarken, 1916 yılına ait defterde ilginç bir şey dikkatimizi çekmiştı. Bu; baştan sona eski Türkçe el yazısıyla dolu defterin arka kapağının içinde yer alan Sayfayı çeviriniz 944/13 23 Nisan 2005