Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
26 HAZİRAN 2009 CUMA 7 P A T İ K A ÖLÜDENİZ CANLANDI 6.’SI DÜZENLENEN KÜLTÜR VE SANAT FESTİVALİ BAŞLADI İZMİR(Cumhuriyet Ege Bürosu) Bölgeye canlılık ve renk katan 6. Ölüdeniz Kültür ve Sanat Festivali başladı. Hatfa içi düzenlenen kortej yürüyüşle başlayan festival birbirinden renkli görüntülere sahne oluyor. Festivalin ilk gününde Ölüdeniz Belediyesi Halkoyunları Grubu Babadağ’a çıkarak yaklaşık 2 bin metre yüksekte Kolbastı oynadı. Daha sonra yamaç paraşütçüleriyle uçan grup üyeleri gökyüzünde kolbastı figürlerini sergiledi. Bu yılki onur konuklarının Ayten Gökçer, Fikri Sağlar ve Serap Sağlar olduğu festival boyunca sanatçılar ve yazarlarda katılımcılarla birlikte olacak. Festival süresince Sevgi Çekiç, Bülent Göncü ve Yeşim Koç’un resim sergisi de Hisarönü’nde açık kalacak. Çeşitli etkinliklerin yer aldığı festival programı şöyle: BUGÜN Saat: 18:00 Akgün Akova, Behiç Ak, Sunay Akın Kitap İmza ve Söyleşi Yer: Fethiye Kültür Merkezi Önü Saat: 21:00 Sunay Akın Tek Kişilik GösteriYer: HisarönüPazaryeri Saat : 22.00 Nurettin Rençber KonseriYer: HisarönüPazaryeri CUMARTESİ Saat : 18 .00 CananTan, Kitap İmza ve Söyleşi Yer: Fethiye Kültür Merkezi Saat : 21.00 Akgün Akova – Tek Kişilik GösteriYer: HisarönüPazaryeri Saat: 22.00 Serhat Raşa Konseri Yer: HisarönüPazaryeri PAZAR Saat: 18:00 Alev Coşkun, Erol Mütercimler Kitap İmza ve SöyleşiYer: Fethiye Kültür Merkezi Önü Saat: 21:3022:00 Hediye Çekilişleri Yer. HisarönüPazaryeri Saat. :22: 00 Zekai Tunca Konseri /Yer:HisarönüPazaryeri Estetik Algı, Sanatsal Tercih (2) HALUK IŞIK Vahim bir zevksizlik iklimi, nicedir ülkemizi etkisi altına almış durumda ve sanki hiç gitmeyecek. Bu iklime çok kurban verdik, geçen hafta söylediğimiz gibi, “Yitirilmiş Kuşaklar Çağı”nın katmerlenmesi için, şimdi sıra çocuklarımızda. Bu iklim, nelerimizi çaldı, çalmayı sürdürüyor sorusuna, konumuzla ilintili şu yanıt yeterli olacaktır; herşeyden önce “algı”mızı. “Durdurma, sersemletme ve donuklaştırma” politikalarının sonucudur bu. Bu politika, Mustafa Kemal Atatürk’ün “Çağdaş Türkiye” tasarımına saldıran zihniyetlerin ortak paydasıdır. Bu politikanın taktikleri ise korkutma, sindirme, sıradanlaştırma, oyalama... diye sürüp gider. Acınası halimize ve olup bitenlere karşı gösterilecek en ikiyüzlü tavır; “toplum nereye gidiyor?” ağlak sorusunu sormaktır. Hedef saptırmak, gerçeği saklamak, suç bastırmaktır. Hayır, bir yere gittiğimiz yok, tam tersi, bir yolculuğun sonuna geldik. Yaşadıklarımız, yaşatıldıklarımız, çıkılacak bir yolculuğun işareti ya da nedeni değil, sonucudur; sıra katmerlenmesine gelmiştir. Önce bunu “algılayabilirsek”, “tercihlerimizi” daha sağlıklı sorgulayabiliriz. Sorgulamaya tersinden başlamak da, yararlı olacaktır. Biz o yolculuğa çıkarken; evimizin –Türkiyemizinpencerelerini, örneğin Köy Enstitülerini, Halkevlerini kapatmıştık. “Bir kitap, bir mandolin” sözünün, ne anlama geldiğini çabuk unuttuk. Böylece başladı, şarkısızlığımız, şiirsizliğimiz, aşksızlığımız. Bunu bize anımsatmaya, kalbimizin pencerelerini açmaya çalışanlar oldu. Sürülmelerine, dövülmelerine, hapse atılmalarına göz yumduk. Biz gözümüzü yumdukça, saldırganlar daha da cesaret kazandı. Bu kez asmaya, yakmaya başladılar. Asılanlar, yakılanlar bizim beynimizdi, kalbimizdi, düş gücümüzdü, bir ülkenin niye ve nasıl sevileceğini kanıtlayan insanlarımızdı. “Bilim, etik, yurtseverlik, aşk, sanat, kültür, halk, emek, insan” sözcüklerini artık işitmiyorsak, bunun nedeni, bu körleşme yolculuğundaki hızımızdandır. Böylesi bir yolculukta hızlanmanın ilk koşulu, değerleri unutmaktır. Hepsi sorumluluk ister çünkü. Eğitim, bilgi ister. Yetmez elbette, bir ülke için risk almak ister. Bunun için, düşlerin Çanakkale’ye, Sakarya’ya, İzmir’e uğramasını ister. İncelik, içtenlik, iyi kalplilik ister. Bir ülke ve halk için en saygın değerler, saldırganların gözünde birer “safra”dır. Şimdi, onlardan yoksun olmanın, tahammül edilemez çölleşmesi içindeyiz. Toplum daha nereye gitsin? “Bir kitap, bir mandolin” diyenler, bu ülkenin, insanlık bahçesinin en güzel çiçeklerinden biri olmasını istiyorlar, diliyorlar, talep ediyorlardı. Bunu, bir halkın “ortak algısı” haline dönüştürmeye çalışıyorlardı. Çocuktular, ülkeleri kadar çocuk. Bir ağacı büyütmenin sevinç bahçelerinde danseden çocuklar... Şimdi çocuklarımız öğretmen dövüyor, annesini kesiyor, arkadaşını gasp ediyor. Şimdi çocuklarımız, embesil futbolcuların transfer paralarını, ekran şebeklerinin şaklabanlıklarını, mafya bozuntularının ilkelliklerini özlüyor. Bir kısmı da, pencereleri yozluk ve yobazlık tomruklarıyla kapatılmış karanlık evimizin, en dip odalarında yitip gidiyor. Evimizin duvarlarında artık kitap yok, ter kokan ekmeğe saygı yok, evimizin koridorlarında şiddet ve kötülük dolaşıyor. Bu evde, geleceğin tasarlanması, kuşkusuz olanaksız değil, ama zordur. Umutsuz değiliz ve umudun, gerçekleri bilmekten, görmekten, paylaşmaktan geçtiğine inanıyoruz. “Toplum nereye gidiyor?” diye sormak; bilinçsizse aymazlık, bilinçliyse düzenbazlıktır. Bu tuzağa düşmeden, konuyu sürdürelim. Sürdürmeliyiz. ATEŞ BU KEZ ÖZDERE’DE YANACAK Katılımın ücretsiz olduğu festivalde gençler, müziğin yanı sıra dans, tiyatro, söyleşi, atölye çalışmaları ile film gösterimlerine katılacak, gece de yaktıkları kamp ateşi etrafında toplanacaklar. RockA’cıların ‘derdi’ bitmiyor! YANLIŞ GİDEN HERŞEYE KARŞI SESLERİNİ YÜKSELTENLER BU YIL DA ÖZDERE’DE BULUŞUYOR OĞUZ YILDIZ Savaşa, ırkçılığa, küresel iklim felaketine, nükleer santrallere, kısacası yanlış giden her şeye karşı seslerini yükselten RockA’cılar bir kez daha toplanıyor. 2007’de “Çadırını, uyku tulumunu, neşeni al da gel” diyerek başlatılan festival 3 yaşında. Bu yılki vurgularında “Kapitalizmin içinde debelendiği çukuru bize kriz diye yutturmaya çalışan iktidarlar hayatlarımızı her geçen gün daha da yaşanmaz hale getirirken;Gözünü kar hırsı bürümüş şirketler doğayı ve hayatlarımızı sömürmeye devam ederken; Dünyanın bir çok yerinde süren kar ve para savaşlarında binlerce insan ölmeye devam ediyorken; RockA'nın bunları kendisine dert edinmemesi beklenemezdi” diyorlar. Yanlış giden herşeyi kendilerine “dert ederek” seslerini yükseltekmekten çekinmeyenlerin bu yılki buluşma adresi Özdere. Ticari bir oluşum içine girmeden alternatif bir yaşamı düşleyebilen ve düşlerinin peşinden gidebilen herkesin buluşma noktası olacağı belirtilen festival bugün başlıyor. Özgürlüklerinin “kısıtlanmaması” için “sponsor” yerine “destekçi”lerden yardım alarak düzenlenen ve katılımı ücretsiz olan festival 3 gün sürecek. Gönüllüsünden müzisyenine dek tüm katılımcıların “karşılıksız” yer aldığı festivalde çok sayıda grupta sahne alacak. Festivalde müziğin yanı sıra dans, tiyatro, söyleşi, atölye çalışmaları ile film gösterimlerine de yer verilecek. Düzenleyiciler, “dayatılmış hayatlar yerine, hayalini kurduğumuz özgür ve eşit dünyayı şarkılarımızla haykırmak için” ilkinde Selçuk Pamucak Sahili ardından Dikili Pisa Koyu bu yılda Özdere’de Gökkuşağı Koyu’nda buluşalım diyorlar. Daha ayrıntılı bilgi edinmek isteyenler, 444 86 66 120 numaralı telefonu arayabilir veya www.rocka.org adresine ulaşabilirler. halukisik@gmail.co m G AFM FORUM BORNOVA: 'Transformers: Yenilenlerin İntikamı/Transformers: Revenge Of The Fallen' 12.00, 15.00, 18.10, 19.45, 21.20, (CCmt) 23.00, '17 Yeniden/Seventeen Again' 12.45, 15.45, 16.30, 21.10, 'Adamım Benim/I Love You Man' 12.30, 15.30, 'Melekler ve Şeytanlar/Angels And Demons' 12.00, 15.00, 18.00, 21.00, 'Terminatör4: Kurtuluş/Terminator4: Salvation' 12.00, 15.00, 18.00, 21.00, 'Teklif/The Proposal' 12.15, 15.15, 18.15, 21.10, 'Soldaki Son Ev/The Last House On The Left' 12.30, 15.30, 18.30, 21.20. (0232 373 03 50) G AGORA BALÇOVA: 'Transformers: Yenilenlerin İntikamı/Transformers: Revenge Of The Fallen' 11.00, 12.30, 14.15, 15.45, 17.30, 19.00, 20.45, 22.15, '17 Yeniden/Seventeen Again' 11.15, 13.45, 16.15, 18.45, 21.15, 'Soldaki Son Ev/The Last House On The Left' 11.30, 14.00, 16.30, 19.00, 21.30, 'Terminatör4: Kurtuluş/Terminator4: Salvation' 11.30, 14.00, 16.30, 19.00, 21.30, 'Lanetli Ev/Haunting In Connecticut' 11.30, 13.30, 15.30, 17.30, 19.30, 21.30, 'Bir Kadının Seksi Günlüğü/Diary Of a Sex Addict' 12.00, 14.15, 16.30, 18.45, 21.00, '12 Tuzak/12 Rounds' 11.00, 13.30, 16.00, 18.30, 21.00. (0232 278 10 10) G KARACA: 'Davetsiz/The Uninvited' 11,45 14,00, 16.15, 18.30, 21.00, 'Melekler ve Şeytanlar/Angels And Demons' 12.00, 215.00, 18.00, 20.45, 'Bir Kadının Seksi Günlüğü/Diary Of a Sex Addict' 12.15, 14.30, 16.45, 19.00, 21.00. (0232 445 87 76) C M Y B C MY B