21 Eylül 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

26 HAZİRAN 2009 CUMA 3 EGE’DEN SERDAR KIZIK ‘Mesaj iyi algılanmalı’ 30 yıldır siyasetin içinde yer aldığını belirten Konak Belediye Başkanı, kinden, nefretten beslenenlerin tuzağına düşmeyeceğini söyleyerek, “Böyleleri kendilerine başka maden arasınlar. Ben öyle bir maden değilim” dedi. YUSUF ÖZKAN Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan, yerel seçimlerde başta İzmir olmak üzere Ege'nin büyük bölümünde yurttaşların, CHP'ye önemli bir görev ve sorumluluk yüklediğini vurgulayarak, “Bu tarihi mesajı çok iyi ve doğru algılamak, gereğini yapmak zorundayız. Ekonomik ve sosyal belediyeciliği yaşama geçirebilirsek, ilk genel seçimde CHP'ye iktidar yolu açılır” dedi. Kendisini İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'yla karşı karşıya getirmek isteyen kesimler bulunduğunu, bu tuzağa düşmeyeceğini söyleyen Tartan, “Kinden, garezden beslenenler, kendilerine başka madenler arasınlar. Ben öyle bir maden değilim” yorumunu yaparken, ilçenin turizm ağırlıklı projelerle değişeceğini de vurguladı. Eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, Akademisyen ve Gazeteci Hakan Tartan'ın adı, 29 Mart yerel seçimleri öncesi CHP'den büyükşehir belediye başkanlığı için geçti. Ancak Kocaoğlu'nun adaylığının kesinleşmesinin ardından Tartan, sürpriz bir şekilde Muzaffer Tunçağ'ın yerine, Konak Belediye Başkanlığı'na aday gösterildi ve seçimi açık ara kazanmayı başardı. Siyasette 30 yıllık deneyimi olduğunu ve toplumun büyük kesiminin kendisini yaptığı çalışmalarla tanıdığını belirten Tartan, “Ben hizmet adamıyım. Hiç laf üretmem, somut işler yaparım. 5 yıl sonra da, geldiğimde olduğu gibi büyük bir destekle uğurlanmak için çalışacağım” dedi. Yerel seçimlerin ardından CHP'den yansıyan küskünlük görüntülerinin “geçici” olduğunu düşündüğünü, zaman içinde kırgınlıkların aşılacağını belirten Tartan, seçmenin partiye önemli bir görev ve sorumluluk yüklediğine dikkat çekti. Toplumun bir umut ışığı aradığını, CHP'li belediyelere “sosyal belediyecilik yapın” mesajı ilettiğini söyleyerek, şu yorumu yaptı: “Bu mesajı bence çok iyi algılamalıyız. Gereğini yerine getirmeliyiz. Bu tarihi bir lunduğunu savunan Tartan, şöyle konuştu: “Yetkilerimiz, sorumluluklarımız belli. İnsan olarak Aziz Beyi seviyorum, takdir ediyorum. Ailedeki kardeşler arasında olduğu gibi bizim de farklı düşüncelerimiz, görüş ayrılıklarımız olabilir ki bu çok doğal. Ancak biz bunları çözeriz. Bizim son derece uygar, son derece doğru, karşılıklı sevgi ekseni içinde geçen ilişkimiz var. Aramızda gerginlik yok. Ancak ilk günden itibaren 'nasıl bir gerginlik tohumu ekeriz' diye yaklaşanlar var. Aziz Bey'le bizi karşı karşıya getirmek isteyen, siyasetin sadece kin,nefret ve garez boyutundan beslenenler var. Biz hala ayaktayız. Onlar tarihin tozlu sayfalarına gitti, gidecek. Onun için ben onları önemsemem. Bir şey bulamazlar. Başka madenlere gitsinler. Ben öyle bir maden değilim” diye konuştu. 5 yıl sonrası olası bir büyükşehir belediye başkan adaylığına ilişkin ise, “Bugün buraya nasıl büyük bir sevgiyle, destekle geldim ise, aynı destekle uğurlanmayı bekliyorum. Halkın bana vereceği her görevin yanında, arkasındayım” yorumunu yaptı. Karabağlar'ın ayrılmasının ardından Konak'ın nüfusunun 500 bin olduğunu, ancak gün içinde 1 milyon 700 binlere dek çıktığına dikkat çeken Tartan, bu potansiyeli değerlendirmek amacıyla turizm, eğitim, sağlık, kültürsanat ve tarih öncelikli projeleri yaşama geçireceklerini söyledi. Göreve gelir gelmez turizm komisyonu oluşturduklarını ve ilçede butik müzeleri yaşama geçirmek için çalışma başlattıklarını anımsatarak, “Ülkemizde ilk kez kent merkezinde 7 butik müze kuracağız. Örneğin şiir, oyun ve oyuncak, uygarlık tarihi, yemek kültürü, folklor müzeleri gibi. Turisti sahipsiz olmaktan çıkaracağız. Bir nikah sarayı oluşturarak Kemeraltı'na hareket kazandıracağız. Sağlık turizmini devreye sokacağız. Hastanelerimiz hep benim bölgem Konak'ta. Kalp, göz, diş alanında çok güçlü bir yapı var. Bunu kullanamıyoruz. İskandinav ülkelerinden başlayacağız. Oradaki insanları bir organizasyon içerisinde Konak'a taşıyacağız. Diğer yandan Çeşme'yle Foça'yla entegre olacağız” dedi. Tartan, Kocaoğlu'yla arasında sorun olmadığını savunurken, ilçenin turizmle kalkınacağını da söyledi Tartan, 5 yıl sonrasına ilişkin, “Halkın vereceği her türlü göreve hazırım” diye konuşuyor MÜZE BAĞIŞ BEKLİYOR Ümran Baradan'ın bağışladığı Varyant'taki merkezde, oyun ve oyuncak müzesini eylül ayında hizmete açmayı planladıklarını belirten Tartan, “Çocuklarımız oyuncakları, onların tarihçesini öğrenip geçmişe yolculuk yapacak; onları tanıma fırsatı bulacaklar. Ben İzmirli ve Egeli hemşehrilerimizden, özellikle evlerinde bulunan tekeri kırılmış, sapı olmayan, en azından 15 20 yıllık ya da çok daha eski tarihli oyuncakları Konak Belediyesi’ne vermelerini istiyorum. O müzenin girişinde bağışta bulunan değerli yurttaşlarımızın isimlerini vereceğiz. Bir anı olacak” dedi Geleneksel Ege kostümlerinin de yer alacağı Ege Medeniyet Folklor ve Kostüm Tarihi Müzesi’nin de Alsancak'ta yer alacağını belirten Tartan, “Yurttaşlar, Konak Belediyesi’ne gelerek, 444 35 66 numaralı telefonu arayarak bağışlarla ilgili bilgi verebilirler. İzmir’in bir müzeler kenti olması için destek bekliyorum” diye konuştu. BUTİK MÜZECİLİK UMUT IŞIĞI görev. Bu mesajı doğru algılarsak ve çözümleri doğru gerçekleştirirsek 2010 yılındaki seçimlerde, ki ben ekimkasım ayında bir erken genel seçim olur diyorum, sayın Deniz Baykal'a Başbakanlık yolu açılabilir. CHP'nin iktidar yolunu açmak için yerel yönetimlerin daha etkin olması gerektiğini düşünüyorum. Bence bu sorumluluğu herkes duymalı. Bu bize sadece Atatürk'ün gösterdiği yol değil, aynı zamanda çocuklarımızın da geleceği için en gerekli çabadır. Onlar çağdaş, aydınlık Türkiye'yi özlüyor. Yapı harcına bir şey katmalıyız. Ben bu 5 yıl içinde bütün mesaimi bunun için harcayacağım.” BÜYÜKŞEHİR ADAYLIĞI Yerel seçim öncesi büyükşehir belediye başkanlığı için adının geçmesini, 30 yıldır siyasetin içinde yer alması nedeniyle doğal karşıladığını, ancak ilk günden bu yana “Aziz bey devam ederse ben aday olmam” söylemini dile getirdiğini vurguladı. Kocaoğlu'nun adaylığının kesinleşmesinin ardından Konak önerisini “sevgiyle” kabul ettiğini belirten Tartan, siyasette “topluma hizmet” bakış açısıyla yer aldığını söyledi. Ancak ilk günden itibaren kendisini Kocaoğlu'yla karşı karşıya getirmek isteyenler bu darbecilerini niçin sorgulamadığını, yargılamadığını vurgulayıp şunları söylemiştim: “Demokrasi meselesinde söylemlere ve eylemlere bakmamız gerekiyor. İktidar Amerikancı darbecileri yargılayabiliyor mu? Onlardan hesap sorabiliyor, Anayasanın 15. maddesinin değiştirilmesi için bir şey yapabiliyor mu? Yapamaz, çünkü o darbecilerin arkasında emperyalizm var...” CHP Genel Başkanı Deniz Baykal üç gün önce grup toplantısında konuyu ele aldı. Ergenekon sürecinde, aynı kazanın içine birbiriyle ilgisiz unsurların atıldığını, üstüne de iktidara muhalefet eden güçlerin, yazarların, rektörlerin,bilim adamlarının ve diğer unsurların katıldığını vurguladı. İktidarın “demokratikleşme” girişimlerine değinirken de şunları söyledi: “Eğer, Türkiye’de 12 Eylül'le ilgili bir hesaplaşmayı, siyasi iktidar, gerekli, yararlı, doğru buluyorsa, elini tutan mı var? Onun gereğini yaparsın. ‘Anayasanın 15. maddesi var.’ Değiştirme ihtiyacındaysan, getirirsin, değiştiririz. ‘Artık geçmişi kurcalamayalım’ diyorsan, onu da bilelim. ‘Bunu kaşımakta yarar yok, bitti’ diyorsan, bunun senin demokrasi ve darbelerle mücadele anlayışına getireceği kısıtlamayı, sınırları da o zaman içine sindir, kabul et.” ??? İşin aslı ne, BOP'ta demokrasi var mı? Bunu Irak'ta yaşanan ve 2 milyon insanın canına mal olan kanlı süreçte gördük ama dinciler, ılımlı İslamı savunanlar, liberaller, Soros tayfası, dönek solcular ve ikinci cumhuriyetçiler görmedi, görmüyor. “Demokrasi” adına darbe girişimlerini ve darbecileri sorguladıklarını söyleyenler, 12 Eylül ortada durduğu sürece inandırıcı olamazlar. Kaldı ki 12 Eylül'ü yargılamak yeter mi? Ya ülkeyi 12 Eylül'e getiren süreç? Ona bakılmayacak o yargılanmayacak mı? 12 Eylül kökü dışarıda bir projeydi. Arkasında Türkiye'ye yönelik çeşitli hesaplar yapan küresel güçler, NATO ürünü Gladyo tezgahları, kanlı cinayetler vardı. Nitekim 12 Eylül'ün kimler tarafından ve ne gerekçeyle yapıldığı sonradan ortaya çıktı. Amaç, zayıf halka Türkiye'yi küresel sömürü düzenine tümüyle katmaktı, bağımlılığı pekiştirmekti. Bekir Coşkun'un da dediği gibi 12 Eylül “insanı silme” projesiydi. Emperyalistler, yerli işbirlikçileri “bizim çocuklar” dediklerinin eliyle projelerini gerçekleştirdi. 11 Eylül'e kadar yaşanan kanlı süreç, cinayetler, aynı silahlarla sağ ve sol örgütlerin birbirlerini vurmaları, öldürmeleri, 12 Eylül'de çalınan düdükle bir günde nasıl sona erdi ? 12 Eylül solu sildi, sömürü düzenine karşı çıkan toplumsal dalgayı kırdı. Ve ardından Türk toplumunun önüne iki olgu koydu. Neydi bu iki olgu? Özal iktidarı, 24 Ocak kararları ve ardından türbanla simgeleşen siyasal islamla, etnik ayrımcılık projesinin ürünü PKK terör örgütü... Bugünkü ılımlı islam ve Kürdistan projeleri aslında 12 Eylül'ün devamıdır. İktidarlar, partiler, siyaset ve kadroları büyük ölçüde buna göre şekillendirilmiştir. Küresel güçlerin oyun, plan ve projeleri sürüyor. Baksanıza bir fotokopinin hukuksal belge olmayacağını bilenler Türkiye'yi 15 gündür tartıştırıyor, meşgul ediyor? Belge var mı, aslı nerede? [email protected] ÇYDD BU YAZ DA ‘ULAŞACAK’ İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) İzmir Şubesi’nin “Eğlenelim – Öğrenelim Yaz Etkinlikleri” başlıyor. Bornova Belediyesi, Karabağlar ve Bayraklı ilçe milli eğitim müdürlüklerinin desteğiyle gerçekleştirilen yaz etkinliklerinde, sınırlı ekonomik olanaklara sahip çocuklara ulaşılması amaçlanıyor. 7 – 14 yaş arasındaki öğrencilerle yaratıcı drama, yaratıcı okuma, eğlenceli fen – matematik, satranç, resim, müzik, halk oyunları, el becerileri, İngilizce, sokak oyunları ve tiyatro atölyelerinin kurulacağı etkinlik kapsamında 18 öğrenci tenis kursuna başlayacak, 20 öğrenci Özel Ege Lisesi Yüzme Havuzu'ndan yararlanacak. Öğrencilerin ailelerine yönelik bilgilendirme toplantılarının da düzenleneceği etkinlikler 30 Haziran – 30 Temmuz tarihleri arasında, salı, çarşamba ve perşembe günleri 09.00 – 13.00 saatleri arasında Karabağlar – Eskiizmir İlköğretim Okulu, Bayraklı – Cemal Gürsel İlköğretim Okulu ve Bornova Belediyesi BELGEM Dersanesi'nde gerçekleştirilecek. ÇYDD İzmir Şube Başkanı Gönül Kaya, etkinliği destekleyen kişi ve kurumlara destekleri nedeniyle teşekkür ederek, “Aydınlık bir gelecek, çağdaş bir Türkiye sevdasıyla, eğitimde fırsat eşitliği temel felsefesiyle projeyi gerçekleştiren bizler, sınırlı sosyoekonomik olanaklara sahip çocuklarımız için farklı ve anlamlı olacağını düşündüğümüz bu projede el ele, gönül gönüle olacağız” dedi. İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına İLHAN SELÇUK Genel Yayın Yönetmeni: İBRAHİM YILDIZ Ege Bölge Temsilcisi: SERDAR KIZIK Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: MİYASE İLKNUR Editör: HAKAN DİRİK Görsel Yönetmen: OĞUZ YILDIZ İlan: ZUHAL ALTUNGÜNEŞ YAYIMLAYAN: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş, Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/İstanbul İSTANBUL: Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 İZMİR: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Pasaport/İzmir Tel: 0 232 441 12 20 (10) hat Faks: 0 232 441 87 45 BASKI: DPC İzmir Tesisleri Ege Caddesi No: 36 SarnıçGaziemir DAĞITIM: YAYSAT Ege Caddesi No:36 SarnıçGaziemir eposta: [email protected] Cumhuriyet Gazetesi’nin parasız ekidir. Haftada bir gün yayınlanır. C M Y B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear