26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

6 ŞUBAT 2009 CUMA 3 EGE’DEN SERDAR KIZIK I Baştarafı 1. Sayfa’da Konak’ta Erogan vakası CHP Konak adayı Kemal Karataş'ın durumu, 1963 seçimlerinde İstanbul Belediye Başkanlığı'nı 'kazanmasına rağmen' elinden kaçıran Nuri Erogan'a benzetiliyor. Muhalifler ve AKP'liler, Karataş'ın istifa etmesi gereken tarih olan 1 Aralık'tan sonra il başkanı olarak kararlara imza atıp atmadığını inceliyor. HAKAN DİRİK CHP'nin İzmir adaylarının belirlenmesi süreci sancılı geçti. Hatta açıklanan isimlerden bazıları, bu hafta içinde gerçekleştirilen Merkez Yürütme Kurulu sonrasında yeniden değiştirildi. Kimi adaylara daha çok diğer aday adaylarından kaynaklanan tepkiler yükselirken, az sayıdaki aday kamuoyu tarafından benimsendi. Bu arada en büyük gürültü Konak'ta koptu. İl Başkanı Kemal Karataş'ın Konak adayı olarak açıklanması, tartışmaları alevlendirdi. Şimdi Karataş'ın durumuyla ilgili “Nuri Erogan vakası” incelemesi yapılıyor. 1963 seçimlerinde İstanbul'da oldukça ilginç bir olay yaşanmıştı. Belediye başkanlığı yarışında Adalet Partisi adayı Nuri Erogan'ın kazandığı kesinleşmişti. Bu sırada CHP temsilcisi olarak il seçim kurulunda yer alan Tarhan Erdem, kurula bir itiraz dilekçesi verdi. İtirazın içeriğine göre, Nuri Erogan, AP'den belediye başkan adayı olarak başvurduğunda, Denizcilik Bankası Hukuk Müşaviri olarak memur kadrosunda, “devlete bağlı ortaklıkta hizmetli” olarak görev yapmaktaydı. Seçim Yasası'ndaki hükme göre, seçimlerin başlamasından itibaren yedi gün içinde görevinden istifa etmesi gerekirken, etmemişti. Bu arada seçimler yapılmış ve Erogan en çok oyu almıştı. Tarhan Erdem ise Erogan'ın adaylık koşullarına uymadığını daha önceden bildiğinden, durumu tespit edip, seçimlerin sonunda Merkez İlçe Seçim Kurulu'na bildirmişti. İtirazların ardından İl Seçim Kurulu, Erogan'ın öngörülen sürede istifa 2008 Pazartesi günü saat 17.00’ye kadar istifa etmeleri gerektiğine karar verilmiştir” deniliyor. Ancak özellikle il başkanlarının genel merkeze daha baştan istifa dilekçelerini verdiği biliniyor. Bu açıdan Karataş'ın da yasal tarihten önce genel merkezde istifa dilekçesi bulunuyor. Bu durumda Karataş'ın 1 Aralık tarihinden itibaren “il başkanı” sıfatıyla parti kararlarına imza atıp atmadığı önem taşıyor. Muhaliflerin ve rakip partilerin Karataş'ın bu durumunu inceleme altına aldığı, herhangi bir “açık” bulunması durumunda adaylığının düşebileceği kaydediliyor. Hatta AKP'lilerin itirazlarını, aday listelerinin seçim kurulu tarafından tamamen kesinleştirileceği son tarihe kadar beklettikleri, böylece CHP'yi Konak'ta “adaysız” bırakmaya çalıştığı ileri sürülüyor. Karataş ise iddialara yanıt vermekten kaçınıyor, yalnızca “Genel merkeze verdiğim istifamın kopyası cebimde” demekle yetiniyor. CHP'nin seçmenin karşısına çıkaracağı Karataş'ın adaylığının düşebileceği ileri sürülüyor Kemal Karataş etmediğini belirleyerek Erogan'ın adaylığını da, aldığı oyları da iptal etti. Yüksek Seçim Kurulu da CHP'nin itirazını yerinde bularak aynı kararı tekrarladı. Erogan'ın yerine, ikinci sıradaki CHP adayı Haşim İşcan'ın belediye başkanı olarak seçildiği ilan edildi. Yani Erogan, “seçilmesine rağmen” belediye başkanı olamadı. Adaylığına yönelik tepkiler bir yana, Karataş'ın durumunun yasal açıdan da sorun yaratacağı, Erogan'ın başına gelenleri onun da yaşayabileceği ileri sürülüyor. Siyasi Partiler Yasası'nın 40. maddesi ve Yüksek Seçim Kurulu'nun 2008 yılı 276 sayılı kararı gereği seçimlerde aday olacak siyasi parti yöneticilerinin 1 Aralık'a kadar istifa etmiş olması gerekiyor. YSK kararında “Görev yaptıkları yerden aday olmak isteyen siyasi partilerin il, ilçe ve belde yönetim kurulu başkan ve üyelerinin en geç 1 Aralık İlginç bir adaylık süreci yaşadık. Kurulan ve bozulan ittifaklar, pazarlıklar, iş ve mevki vaatleri, ihale sözleri, kavgalar, gürültüler, suçlamalar, ortalığa dökülen özel hayatlar, bel altı vuruşlar, ihanetler, hayal kırıklıkları, ayılanlar, bayılanlar, üzülenler ve sevinenler... Ne büyük, ne önemli koltukmuş belediye başkanlığı. Kimileri vatana millete, kente kentliye hizmet aşkıyla nasıl da yanıp tutuşuyorlarmış, tanık olduk ! Ne pazarlıklar, ne birliktelikler... Deneyimli bir milletvekili dostumuz adaylık sürecini şöyle tanımladı: “En yakın arkadaşımı bile tanıyamadım...” Ortaya çıkan listeye bakılırsa CHP metropolde iyi seçim yapamadı. Diğer ilçeler, bir kaçı dışında beklenildiği gibi. Bu arada genel merkezin tepesinden, milletvekillerine ve İzmir örgütüne kadar kimin hangi boyda, hangi kiloda, kaç çeker olduğu da anlaşıldı. Yeri geldi, vurgulamıştık; demek ki, adaylık meselesi salt Deniz Baykal’ın iki dudağının arasında değilmiş! Demek ki o altı çizilen ilkelerin pek anlamı yokmuş. Demek ki partideki güç odakları, endazeleri oranında belirleyici oluyorlarmış. (Bazı etkin makam sahipleri, adaylık sürecinde genel ilkelerin ve fikriyatın belirleyici olacağını savunmuştu da...) Şimdi büyük fotoğrafın içindeki bazı karelere bakalım, fikir verecektir kuşkusuz. Tepedekilerin ve İl Başkanı Kemal Karataş’ın istemediği, Aziz Kocaoğlu, büyükşehir koltuğunda, yalnızlaştırılmış ve çevresi demir ağlarla örülmüş durumda. Kocaoğlu’nun istemediği Karataş, seçimin en hayati bölgesi Konak’ta. Karataş’ın istemediği ve il başkanlığına geldiği döneminde kendisini devirmeye çalışan ekip; Çiğli, Karabağlar ve Gaziemir adaylıklarında. Çiğli’de tabandaki bazı partililerin isyan bayrağı açtığı, kapısı ve telefonu kapalı Ensari Bulut, aday koltuğunda. Buca’da MYK üyesi M. Ali Susam’ın adayı devre dışı, Karataş’ın adayı suyun başında. Urla’da eğilim yoklamasında 190 oyla aday olarak açıklanan Mustafa Aras, Kocaoğlu’nun çabalarıyla devre dışında. Sadece 10 oy alan Selçuk Karaosmanoğlu, adaylık koltuğunda. “Kocaoğlu metropol ilçelerini bırakıp niçin Urla’da devreye girdi?” sorusu da ortalıkta... Şimdi zorlu bir aşama daha var; belediye ve il genel meclisi üyelikleri. Bu konu da en az başkanlık koltuğu kadar önemli olmalı ki, büyük bir çaba ve büyük bir gerilim yaşanıyor! Hayırlısı olsun diyelim. Yerel seçim sürecinde çok bunalanlara da psikolojik destek almalarını önerelim. Sonuç olarak o adayı severiz sevmeyiz, beğeniriz beğenmeyiz ayrı konu. AKP, İzmir’i almasın da... serdarkizik@cumhuriyet.com.tr İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına İLHAN SELÇUK Genel Yayın Yönetmeni: İBRAHİM YILDIZ Ege Bölge Temsilcisi: SERDAR KIZIK Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: MİYASE İLKNUR Editör: HAKAN DİRİK Görsel Yönetmen: OĞUZ YILDIZ İlan: ZUHAL ALTUNGÜNEŞ YAYIMLAYAN: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş, Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/İstanbul İSTANBUL: Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 İZMİR: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Pasaport/İzmir Tel: 0 232 441 12 20 (10) hat Faks: 0 232 441 87 45 BASKI: DPC İzmir Tesisleri Ege Caddesi No: 36 SarnıçGaziemir DAĞITIM: YAYSAT Ege Caddesi No:36 SarnıçGaziemir eposta: izmir@cumhuriyet.com.tr Cumhuriyet Gazetesi’nin parasız ekidir. Haftada bir gün yayınlanır. C M Y B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear