Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 KÜLTÜR El Prado’da klasik resim Yrd. Doç. Şengül Aydıngün vrupa’yı seyahate A çıktığınızda pek çok seçkin sanat müzesini ziyaret edebilirsiniz. Kanımca İspanya’nın başkenti Madrid’deki El Prado Müzesi bu müzelerin en iyisi. 17. yüzyıl sonunda bilim müzesi olarak temelleri atılan müze, 1819’da açılmış. Ancak bilim yerine İspanyol kraliyetine ait ünlü sanatçıların resim, çizim ve az miktarda para ve heykel koleksiyonlarının sergilenerek halka açıldığı ilk müze özelliğini almış. 15 bin eserin korunduğu bu inanılmaz müzenin yaklaşık 9 bin eseri dönüşümlü olarak yer değiştiriyor. Halka ancak 2 bin eser aynı anda sunulabiliyor. Dev salonlarının duvarlarında boş yer bulmanın imkansız gibi göründüğü Prado Müzesi, klasik resim sanatına ilgi duyan hemen herkesin en önemli merkezi olmuş bir sanat mekanı. Aslında müze yerine dünyanın en büyük resim galerisi demek daha doğru olur. Burada İspanyolların büyük ustaları Velazquea, El Greko, Goya, Murillo, Zuloaga, Soralla gibi pek çok sanatçının ünlü yapıtlarının yanı sıra Kraliyet ailesi adına saraya davet edilmiş döneminin ünlü İtalyan ve Flaman Okullarının sanatçıların yapıtları yer alıyor. İlk dönem Flaman sanatçıların başını Rogier van der Veyden, Flemish master Hans Memling, Jochim Patinir, Quentin Metsys, Bernard van Orley, Hieronymus Bosch, Pieter Brueghel çekerken ikinci dönem Flaman Okulunu Rubens, Jordaens and Anton van Dyck gibi sanatçılar tamamlıyor. İtalyan sanatçılardan Andrea Mantenga, Sandro Botticelli, Rafael, Andrea del Sarto, Correggio, Lorenzo Lotte, Tintoretto, Verones, Tiepolo, Tiziano ile Alman, Fransız ve Hollanda sanat okullarından Lucas Cranach, Albert Dürer, Nicolas Poussin, Claudio de Lorena ve Rembrandt’ın eserleri müzeyi gerçekten kıskanılacak nitelikte bir sanat merkezi yapmış. Sanat kitapları Müzeyi önemli kılan, sergilenen eserlerin hemen hepsinin sanat kitaplarına geçmiş ve bu nedenle de tanınan yapıtlar haline gelmiş olması. Ancak, bazı baş yapıtlar ziyaretçilere oldukça heyecan veriyor. Velazquez’in Las Meninas (Maids of Honor) adlı tablosu hani şu küçük sarışın prensese hizmetçilerin yerlere eğilip saygı sunduğu sahne. Buradaki küçük kız öylesine tatlı ve canlı yapılmış ki herkesi büyülüyor. Hatta Picasso ve Dali’de bu kızdan etkilenip kendi dalgacı üsluplarıyla resmi tekrarlamışlar. El Greco’nun baş yapıtları arasında kutsal aile ve İsa’nın çarmıh sahneleri var. Bu resimlerde El