Katalog

4 KOCAELİ Sepet sepet Karamürsel Özlem Kızıltepe amanlı Dağları’nın S eteğinde, denizin kıyısında maviyle yeşilin sarmaş dolaş olduğu Karamürsel... Tarih boyunca canlı bir yerleşimdi. 17 Ağustos 1999’daki büyük depremde yerle bir gibi oldu. Ama neyse ki depremden sonra da canlılığını koruyabildi. Deniz kıyısında bir liman kenti, Anadolu’nun çeşitli uygarlıklarına köprü olup değişik kültürlerin izlerini bugüne taşımış bir yerleşim Karamürsel. Doğu Marmara’da Kocaeli’ne bağlı, İzmit Körfezi’nin güneyinde yer alan ilçe, Osmanlı’nın ilk donanmasının kurulduğu bir deniz kasabası. İstanbul’a yakınlığıyla gidip görülecek, denizin ve tarihin kokusunu duyabileceğiniz ender yerleşimlerden biri. Sepetiyle de meşhur. El sanatı olarak tarih boyunca gelişen sepet işlemeciliği bugün eski ustalarını yitirmiş durumda. Sadece ilçe meydanında birkaç sepetçi var, onlar da yaptıkları sepetlere olan ilgisizlikten şikayetçi. Oysa, Karamürsel ‘‘Ufacık tefecik gördün da Karamürsel sepeti mi sandın’’ esprisiyle ünlenmiş. Osmanlı’nın ilk tersanesi burada kurulurken ‘‘Karamürsel’’ adı verilen hafif teknelerden meydana gelen küçük bir filo oluşturulmuş. Osmanlı filosunun ilk komutanı Kara Mürsel Bey olmuş. Paşa, İzmit Körfezi’nin ağzını Bizans donanmasına kapayarak İzmit Kalesi’ne deniz yoluyla yapılan yardımı önlemiş. 1326 yılı sonunda vefat ettiği söylenen Osmanlı’nın ilk amiralinin adı ilçeye verilmiştir. Gazeteci Erdoğan Özdemir Karamürsel’i anlattığı ‘‘Kaptanı Derya Karamürsel’’ kitabında ‘‘Dünyada güneşin en güzel battığı yer Karamürsel’’ başlığına rastlıyoruz. Kitapta, ilçeyi ziyaret eden bir çok edebiyatçı Karamürsel’deki güneşin batışına eserlerinde yer verdiğini, çocukluğunun bir bölümünü Karamürsel’de geçiren Sait Faik Abasıyanık’ın gün batımının dikkat çeken özelliklerini sohbetlerinde konu ettiğini öğreniyoruz. Pehlivanlar diyarı Başdeğirmen, ilçenin en çok ilgi gören piknik alanlarından biri. Fotoğraflar: Karamürsel Belediyesi