Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
C EG^ITIM O¨ZEL OKULLAR 31 MAYIS 2010 PAZARTESI Türk eğitim sistemi sınav cenderesinde. Okullar dershaneye dönüştü < Sınavlar çocukları hasta ediyor S Türk Eğitim Derneği, çocukları sınav cenderesinden kurtarmak ve onlara daha insanca bir eğitim sunmak amacıyla “Onlar bizim çocuklarımız, yaşamak onların da hakkı” sloganıyla kampanya başlattı. ınavlar, milyonlarca ailenin yaşamını olumsuz etkiliyor. Sınava hazırlık için yapılan çalışmalar okul eğitimini ve öğrencilerin motivasyonunu bozuyor. İlköğretimde ve liselerde öğrencilerin yaklaşık üçte ikisi sınava hazırlanmak amacıyla yapılan çalışmaların okulu sıkıcı hale getirdiğini, test çözmekten bunaldığını ya da başaramayacağını düşünerek ümitsizliğe kapıldığını belirtiyorlar. Aileler çocuklardan başarabileceğinden daha fazlasını bekleyerek, çocuklar üzerine ağır bir sorumluluk yüklüyorlar. Aile yaşamı testler ve sınavlarla kuşatıldı. Türk Eğitim Derneği “Onlar bizim çocuklarımız, yaşamak onların da hakkı” sloganıyla başlattığı kampanya çerçevesinde “Ortaöğretime ve Yükseköğretime Geçiş Sistemi” başlıklı bir araştırma yaptı. Araştırma 12 ilden; ilköğretimde 3.870 öğrenci ve 1.895 veli, ortaöğretimde 2.854 öğrenci, 944 lise mezunu ve 1.783 veliye anket uygulanarak; toplamda 11.346 denek ile gerçekleştirildi. Araştırmadan çıkan sonuçlar ve öneriler şöyle: ORTAÖĞRETİME GEÇİŞ SİSTEMİNDE SORUNLAR Mevcut ortaöğretime geçiş sistemi, çarpık ve çağın gereklerine uymayan ortaöğretim yapısının dikte ettiği bir sonuçtur. Ortaöğretim kurumlarının amaçları ile yapılanma biçimleri örtüşmemektedir. Sınavların oluşturduğu baskı ile sınava hazırlık sektörü sürekli büyümekte ve okulların yerini alacak bir boyuta ulaşmaktadır. Not konusunda öğretmenler üzerinde oluşan baskı, yöneticiöğretmenveli üçgeninde çeşitli sorunlara neden olmaktadır. Eğitimin kalitesinde okullar arasındaki eşitsizlikler, sınavlar aracılığıyla çözülemeyeceği gibi daha da derinleşmektedir. SINAVLARIN EĞİTİM ÖĞRETİM SÜRECİ ÜZERİNDE ETKİLERİ Sınava hazırlık okulları boşaltıyor. Öğrenciler sınava hazırlanmak için okula devam etmek yerine dershaneyi tercih etmektedir. İlköğretimde öğrencilerin; altıncı sınıfta %14’ü, yedinci sınıfta %25’i ve sekizinci sınıfta %42’si SBS’ye hazırlık amacıyla rapor alacağını ya da devamsızlık yapacağını belirtmişlerdir.Lisede ise son sınıf öğrencilerinin %67’si, 11. sınıf öğrencilerinin %58’i sınava hazırlık için rapor alacaklarını belirtmişlerdir. Okulların programlarında yer alan, fakat sınav soruları içinde yer almayan dersleri işlenemez hale getirmiştir. Dershaneleri okula dönüştürme iddiası bir yana, okullar dershaneye dönüşmektedir. İlköğretim büyük ölçüde ve giderek artan oranda sınava hazırlık sektörüne doğru kaynaktadır. İlköğretimde sınava hazırlık amacıyla; Dershaneye giden öğrenci sayısı: 1.891.648 Özel ders alan öğrenci sayısı: 287.118 Etüt ya da kursa giden öğrenci sayısı 826.111’dir Liselerde öğretim ve öğretmenler bütünüyle sınav odaklı hale gelmiştir. Öğrencilere göre öğretmenlerin çoğunluğu sınavda başarılı olacağını düşündükleri öğrencilerle daha çok ilgilenmektedir. Liselerde de öğrencilerin görüşleri paralellik göstermekte, öğretmenler sınavda düşük puan alacağını düşündükleri öğrencilerle daha az ilgilenmektedir. Sınava giren lise öğrencilerinin bir kısmı, daha sınava girmeden kazanma şanslarının çok az olduğunu bilerek ya da ümitsizce sınava girmektedir. Öğrencilerin %34’ü AÖF dışında dört yıllık bir fakülte kazanma şanslarının az olduğunu, %9’u ise ümidi olmadığını belirtmişlerdir. Sınava hazırlık sektörü; dershaneler, özel dersler, etütler ve kurslar ailelere ağır bir mali külfet getirmektedir. Ailelerin üniversite kapısına gelinceye kadar her bir yılda sınava hazırlık için yaptığı harcamalar; Ortaöğretime geçiş sınavları için: 8.082.838.965 TL ve Üniversiteye giriş sınavları için: 8.626.472.774 TL olmak üzere PARASAL YÜK Toplamda 16.709.311.739 TL’dir. Sınava hazırlık için harcanan kaynaklar ilköğretim okulları için 2010 yılında kamu bütçesinden öngörülen toplam kaynak (16.761.436.700) miktarına eşitlenmiştir. Sınava hazırlık için harcanan kaynaklar 2009 yılı yükseköğretim bütçesinin (8.772.719.225 TL) yaklaşık iki katıdır. 1. Ortaöğretime geçişte 6 ve 7’nci sınıflarda SBS uygulamasından ivedilikle; 20102011 öğretim yılı itibarıyla vazgeçilmelidir. 2. Ortaöğretimde Genel Liseler, Fen Liseleri ve MeslekiTeknik Liseler olmak üzere üçlü bir yapı oluşturulmalıdır. 3. Yükseköğretime hazırlayan tüm Genel Liseler aynı lise türü içinde toplanarak, tek bir lise türü oluşturulmalı ve bu liselerde Anadolu ÖNERİLER Liselerinde var olan öğretim programı uygulanmalıdır. 4. Liseler arasında eşitliği sağlayacak bir eylem planı hayata geçirilmelidir. 5. Meslekiteknik eğitim veren liselerle ile ilgili yeniden yapılandırmaya gidilerek, meslekiteknik eğitim veren liselerden özel yetenek gerektiren liselere öğrenci kabulünde özel yetenek sınavları düzenlenmelidir. 3