Katalog

BEBEKLE İLETİŞİM KURMANIN YOLLARI Bebek uzmanları, bebeğe masaj yapmanın iletişim kurmanın en etkili yöntemlerinden biri olduğunu söylerken bebeği pasif olarak görmeyip onunla iletişim kurmak gerektiğini altını çiziyorlar. ASM, AVRASYA’NIN REFERANS MERKEZİ OLMAYA ADAY Anadolu Sağlık Merkezi CEO’su Dr. Murat Dayanıklı, Türkiye’nin John Hopkins’i olacaklarını, kanser, kalp sağlığı, kadın hastalıkları ve nöroloji dallarında Avrupa’nın referans merkezi olmayı hedeflediklerini söyledi. 2. Sayfada 7. Sayfada Fıtık tedavisinde kullanılan çok sayıda yöntem, istismarın örnekleri arasına giriyor Modern çağın hastalığı ? ŞULE KÖKTÜRK Prof. Dr. Ali Tuncay Canpolat: Yatak istirahati ile kendi kendine düzelecek olan yıpranmalar bu yöntemlerle tedavi ediliyor. Bu tür palyatif yöntemler Amerika’da her akşam bacağını kaldırarak dans eden, yatak istirahati yapamayacak revü kızlarına uygulanırdı. ? Tüp bebek uzmanları İstanbul’a geliyor 2. sayfada Prof. Dr. İnan Turantan: Amelyat gerekip de fizik tedavi gören, ameliyatla iyileşme şansı ortadan kalkan bir sürü insan görüyorum. ‘Nükloplasti revü kızlarına uygulanırdı’ İstanbul Tıp Fakültesi Nöroşirürji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Tuncay Canpolat’a göre genç insanlarda yumuşak basit fıtıklanmalarda yapılacak tedavi tartışılmalı. sudur ve sağlam bir zarla kaplıdır. Mükerrer travmalar ve darbeler sonucu disk suyunu kaybetmeye, dejenere olmaya ve fıtıklaşmaya başlar. Önce dış zarın en zayıf olduğu arka yan bölgelerde bombeleşmeler başlar. Nükleoplasti veya lazerle tedavi gibi yöntemler tedavide etkili mi? CANPOLAT Zar dışına bombeleşen yumuşak parça, yatak istirahati ile bir süre sonra suyunu kaybeder, büzülür ve hastanın hiçbir şikâyeti kalmayabilir. Ancak zar yırtılıp da dışarıya parça çıkarsa, parça artık kuruyup içeriye girmez. Nükleoplasti veya lazer ameliyatları, dışarıya çıkan parça olmayan vakalarda kullanılır. Lazer ya da nükleoplasti gibi girişimler, Amerika’daki revü kızlarına yapılıyordu. Ancak bu tür tedaviler çok yaygın... CANPOLAT Genç insanlarda, yumuşak basit fıtıklanmalarda yapılacak tedaviyi tartışmak gerekir. Bu insanlara istirahat verirseniz, yatırırsanız başka hiçbir tedaviye gerek yoktur. İlaca da gerek yoktur. Yük binmediği için zamanla vücut kendini tamir eder. Tekrar fıtıklaşma ihtimali var mı? CANPOLAT Verilen egzersizler yapılır, ağır kaldırmak, ağır bedeni faaliyet, darbe alacağı sporlar yapılmazsa hasta uzun yıllar hiçbir şikâyet olmadan yaşayabilir. Tekrar yıpranmaması ya da fıtıklaşmaması için neler yapabiliriz? CANPOLAT Aletli jimnastik değil, kas gruplarını çalıştırmak, boynun ve belin doğal hareketlerine karşı güç vererek uygulama yapmak gerekir. Yüzme deriz hastalara, yüzmenin iyileştirici bir etkisi yoktur. Yüzme sadece kasları kuvvetlendirir. En çok yapılan yanlışlardan biri ağrılı dönemde jimnastik yapılması. Hastanın ağrısı varken istirahat etmesi, ağrısız dönemde jimnastik yapması gerekir. Hareketsiz, sporsuz yaşam biçimi, bilgisayar ve masa başında geçirilen zamanlar, obezite... Yani çağdaş yaşam bugün birçok hastalığı beraberinde getiriyor. Bu hastalıkların en önemlilerinden biri de bel ve boyun disklerinde yıpranma ve fıtık. Toplumun yüzde 8090’ının hayatının bir döneminde bel ve boyun disklerinde yıpranma görülürken bunların yüzde 34 kadarı ameliyat gerektirecek fıtık sorunu ile karşı karşıya kalıyor. Omurlar arasında yastık görevi yapan jölemsi kıkırdağın bombeleşerek zarın dışına tamamen çıkması olan bel ve boyun fıtığı, çoğu zaman disk yıpranmaları ile karıştırılıyor. Bu nedenle çekilmez ağrıları olanlar bel ya da boyun fıtığı olduğunu düşünerek hekime başvuruyor ve bir an önce ağrılarının geçmesi için çeşitli yöntemlere başvuruyor. Bel ve boyun fıtıklarının tedavilerinde ise sürekli olarak gündeme gelen bıçaksız ameliyatlar, lazer, nükleoplasti, fizik tedavi gibi yöntemler de soruna kesin çözüm gibi gösteriliyor. İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Nöroşirürji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Tuncay Canpolat ve İstanbul Tıp Fakültesi Nöroşirürji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. İnan Turantan, istismarın boyutlarına dikkat çekiyor. Bel ve boyun fıtıkları ne kadar yaygın bir sorun? İNAN TURANTAN İnsanların yüzde 8090’ı hayatının bir döneminde disk yıpranması yaşıyor. Ancak yüzde 34 kadarı ameliyat gerektirecek fıtık sorunuyla karşı karşıya kalıyor. Ayrıca yıpranma, insan vücudunun yaşlanma sürecinde herkeste görülebilecek bir olaydır. Son yıllarda omurilik yıpranmaları ve fıtık sorununda artış gözleniyor mu? TURANTAN Elbette, bu sorunu yaşayan hastalar arttı, ancak bir oran vermek mümkün değil. Bu artışın nedeni nedir? TURANTAN Bunlar modern çağın hastalığı. Hareketsiz, sporsuz bir yaşam sürüyoruz. Sürekli bilgisayar başında, yürüme mesafelerine bile arabayla gidiyoruz. Kaslarımızı kuvvetlendirmiyoruz. Şişmanlık da günümüzde önemli bir sorun. Böylece omuriliğe çekebileceğinden fazla yük bindiriyoruz. Spor korunmada ne kadar etkili? TURANTAN Bilinçsizce spor yapıldığında fıtıklaşmalar artıyor. Kayak, basketbol, ata binmek, ağırlık kaldırmak gibi sporlar bilinçsizce yapıldığında fıtık riskini arttırıyor. Ayrıca 50 yaşındaki bir insanın da müsabakaya hazırlanan bir sporcu gibi spor yapmaması gerekir. Ağrılı dönemde egzersiz yapılmamalı. Fizik tedavi fıtıklaşmalarda ne kadar etkili? TURANTAN Bu konu çok fazla istismar ediliyor. Ameliyat gerekip de fizik tedavi olduğu için ameliyatla iyileşme şansı ortadan kalkan bir sürü insan görüyorum. Ayrıca bugün reklamlara göre piyasadaki bütün yataklar ortopedik. Bunu ayırt etmek çok güç. ? Uzmanlardan korunma önerileri Bel, kalça ve boyun kaslarını esneten ve güçlendiren egzersizler veya düzenli spor yapın. Ağır nesnelerin nasıl kaldırılacağını öğrenin, doğru durma, oturma ve yatma pozisyonlarını uygulayın. Ağır nesneleri uzun süre taşımayın. Yatakta, koltukta, iskemlede ve otomobilde bel ve boyun destekleyicisi (yastık vb.) kullanın. Şişmansanız kilo verin. Bilinçsiz spor yapmayın. Yaşınıza uygun spor yapın. Yürüyerek gidebileceğiniz yerler için araç kullanmayın. Bel ve boyun fıtığı nasıl oluşur? ALİ TUNCAY CANPOLAT Omurga kemikleri arasında disk adı verilen kıkırdaklar bulunur. Bu kıkırdağın yüzde 70’i