Katalog

Kulis'ten Baştarafı 1. Sayfada "Aman kardeşim düzeltin çünkü Ali Ayağ bekardır. Taliplerini kaçmrsımz." Bir süre sonra bir lelefon daha.. Bu kez bir başkası. "Efendim Füsun Hanımla mı görüşüyorum?" "Evet buyrun" "Kırkptnar ağası benim Ali Ayağ değildir." "Kardeşim Ali Ayağ'ın Kırkpınar ağası olduğunu söylediler." "Hayır efendim benim. Siz nasıl henim ünvammı baskasına yazarsınız." "öyle söylediler ben de öyle söylUyorlar diye yazdım." "Peki ben şimdi size başbakan olduğumu söylesem bunu da yazacak mısınız?" "Tabii yazarım adamın biri telefon eili ve başbakan olduğunu iddia etti diye yazarım." Telefondaki ses o zaman dilinin altındaki baklayı çıkardı: "Peki o halde söyleyeyim, ben bu yılın Kırkpınar ağasıyım, Ali Ayağ ise geçen yılın ve evvelki yılın ağasıydı." "Eh öyleyse mesele yok. Ali Ayağ da ağ~a imiş sizin ünvanımzı ona yazmamışız." "Olur mu ben slzin yazdığınız kadar para harcamadtm." "Kardeşim ben sizi tanımıyorum, sizin harcamanızı da yaznıadım ki." Konuşma buylece sürdü giıti. Mehter marşı ve horozlu pasta ll merkezini açmak üzere Çankırı'ya giden MDP Genel Başkanı lUrgut Sunalp, burada mehter marşı ve horozlu pastalar ile karşılandı. Türk Hava Yolları'nın azizliği nedeniyle Çankırı'ya iki saat geç gelen Tiırgul Sunalp, MDP il merkezinin hulunduğu tstasyon Caddesi Onünde bekleşen ve aralarında çocukların da bulunduğu 100 kadar vatandaşı küçiik büyük ayırımı yapmadan teker teker öptü. Çankırı MDP merkez Uçe binasınm kapısı kilitli olduğu için gezemeyen Sunalp, il merkezinin açılışı dolayısıyla yapacağı konuşma metnini kendisi için hazırlanan kürsüden "yasak kapsamına girdiği için" okumadı. Sunalp, konuşmasını çok az vatandaşa karşı yapabileceğini söyledi ve elindeki yazılı metinlerden dağıtarak, "herkes: birbirine anlatır, okur, faydalanır," dedi. Parrililer ile hasbıhal ederken Turgut Sunalp'e Çankırı Anavatan Partisi yönelicilerinin ziyarete geldikleri söylenince "bir hasbıhalimi bitireyim de ondan sonra" karşılığını verdi. Sunalp ile Çankırılı MDP'liler topluca horozlu bir pastayı kesip yedikten sonra Çankırı Anavatan Partisi ile Doğru Yol Partisi yöneticileri ile görilştüler. Sunalp, il merkezinde yaptığı konuşma sırasında partinin prensiplerine de değinerek, "Bizim partimizin iki ana prensibi var. Bunlardan biri Alatürk milliyetçiliği, diğeri demokrasi. Bu iki temelden kaynaklanarak, partinin adının Atatürkçü Demokrasi Partisi olması icabeder. Ama Atatürkçü kelimesinin kullanılması yasayla yasaklanmış" diye konuştu. ^ partiden üç ayrı partiye Baştarafı 1. Sayfada Turgut Sunalp, MDP'nin Anavatan Partisi ile birleşip birleşmemesi yolundaki soruları yanıtlarken şöyle diyordu: "Ana prensiplerl ortak olanlar birlesmeli. Bizim 4 ana prensibimiz var. Atatürk ilkclerine baglı olmak, demokrasiye inanmak, 12 Eylül felsefesinl ve 1982 Anayasasını savunmak. Bu ana prensiplere kimse karşı çıkamayacagına göre, şahsi meseleleri olmayanlar niçin aynı camiada birleşmesin?" AdSlll Sunalp'e göre genel gecer bu dört ilkeye karşı çıkacak olan kışı yoktu. O halde niçin birleşmeye yanaşılmıyordu? Anavatan Partisi lideri Turgut özal'a bu konuda hayli kızıyor olmalıydı ki, "Okumuyor musunuz, adam 6 kere birleşmem diyur," diye de "birlcşme kapısını" özal'ın kapattığını vurguluyordu. Turgut özal birleşme konusundaki sorulara kesin karşı tavır alarak, "Herkes kendi çizgisini çizer, diger partiler bizi ilgilendirmiyor. Birleşme sözkonusu degil" diyordu. özal'a göre her parti seçimlerc ayrı ayrı girmeliydi. Anavatan Partisi çevrelerinden alınan haberlere göre, özal bu birleşme isteğinin MGK çevrelerinden gelip gelmediğini saptamak uzere Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile görüşme yapmak istemiş ve yapılan göruşme sonunda böyle bir isteğin o yönden kaynaklanmadığı saptanmıştı. MDP'nin bu yöndeki isteklerine de ANAP yanıt vermek zorunda değildi Esasen her il ve ilçede ayrı ayrı kadrolar oluşmuştu ve bu aşamadan Aynı Doğru Yol Partisi'nin Istanbul ll Başkanlıgımn açılışına diğer partilerin Istanbul il yoneücileri de davet edilmişıi. Bu davete sadece Sosyal Demokrat kesimde örgütlenvn Halkçı Parti ile SODEP uydu. Sağ kanattaki partilerin Istanbul il yöneticilerinden gelen olmadı. Doğru Yol Partisi tstanbul ll Başkanı Yaşar Keçeli bir ara guzeiecilert' Hulkçı Parti Isianbul ll Başkanı Muin Küley ve SODEP tstanbul il ikinci başkanı Özer Oral ile birlikıe poz verdi. Üç ayrı partinin Istanbul yöneticileri arasındaki bu diyalog törende bulunanların hoşuna gitti. Ancak bu labloyu seyredenler üç ayrı partinin bu üç yöneticisinin bir zamanlar aynı partinin Isianbul kadrosunda birlikte çalışııklarını bilmiyorlardı. 1960'larda Yaşar Keçeli ve Muin Küley kapatılan bir partinin Istanbul ll Yönetim Kurulu üyesi idiler. özer Oral da Bakırköy gençlik kollunnda üyeydi. Eski partinin eski partilileri şimdi üç ayrı partinin temsilcisi olaruk "diyalog" halinde p<K. veriyordu. (Fotoğraf: Cumhuriyet) "Birleşme" ufukta görürimüyor, ama lafı da gündemden çıkmıyor sonra birleşme olamazdı. Ancak seçimlerden sonra parlamentoda bu konuda daha esnek bir tutum takınılabilirdi. Yani parlamentoda gerekirse koalisyon yönune gidilcbilirdi. Sağ kanatta kurulan ve illcrdeki örgüılenmede MDP'nin de ANAP'ın da korkulu rüyası olan DYP henüz 30 kurucusunu tamamlayamadığı için genel merkezlerde yok büyük bir korku yaratmıyor. Ancak il ve ilçelerdeki yöneticiler bu partinin seçimlere katılması halinde ne olacağını biraz da korkuyla düşünüyorlar. örneğin Isparta'da siyasi gelişmeleri izleyen Cumhuriyet muhabiri bu ilde DYP'nin en ağırlıkh parti olduğunu ve seçimlere katılması halinde SODEP başkanının da tahmin ettiği gibi 3 milletvekilliğini alabileceğini gözlüyordu. Sağ tabanın Türkiye'deki oy potansiyeli aşağı yukarı belliyken aynı tabanda örgüilenmeye çalışan üç parti ister istemez kendisini iktidar adayı gören MDP'yi korkutuyordu. DYP Genel Başkanı Yıldırım Avcı, "Gündemimizde birleşme yok. 6 Kasımda milletlmiz tercih ve tasfiye yapacaktır," diyerek kendinden emin görünüyordu. Sosyal Demokrat kanatta sağ kanattakinden biraz daha farklı bir tablo netleşiyor. Sosyal Demokrasi Partisi SODEP seçimlere katılabilmek için gerekli olan örgütlenme barajını aşmış durumda. SODEP'ten çok daha önce kurulan Halkçı Parti henüz bu barajı aşamamış görünüyor. Ancak Halkçı Parti de 30 kurucu üyesini MGK'ya onaylatma barajını aşmış. SODEP'in ise bu barajı aşabilmesi için iki kurucu Uyesini daha onaylatmaya ihtiyacı var. Sosyal Demokrat kanatta daha güçlü olan SODEP'in genel başkanı Cezmi Kartay, birleşme yönünde sorulan sorulara "Birleşmeyi gerekli görmiiyuruz, partimizin programı belli, isteyen gelip katılabillr" yanıtını veriyor. Halkçı Parti kadroları SODEP'in seçimlere katılmak için gerekli olan kurucu Uye sayısını tamamlayamaması halinde kendi örgütlenmelerinin hızlanacağı görüşUnde. Bu beklentiler içinde "seçim Mthı mailinde" partiler kendilerini nelerin bcklediğini pek bilmeden seçimlere doğru "hızla kayıyorlar". ^ SAYFA 2 CUMHURİYET / SEÇtM 83