Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
C SPOR MUTLUHAN SUNER FUTBOL 27 OCAK 2009 SALI bazı isimler... ? DENİZ YILMAZ: Bayern Münih ikinci takımında forma giyiyor. 20 yaşında, forvet. ? MEHMET EKİCİ: Bayern Münih ikinci takımında forma giyiyor. 18 yaşında, orta saha. ? SERHAN ZENGİN: Werder Bremen (A) Genç Takımı’nda forma giyiyor. 18 yaşında, orta saha. ? ONUR AYIK: Werder Bremen (A) Genç Takımı’nda forma giyiyor. 19 yaşında, forvet. ? NURULLAH CAN: Schalke ikinci takımında forma giyiyor. 20 yaşında, kaleci. ? ŞERAFETTİN SARISOY: Schalke ikinci takımında forma giyiyor. 21 yaşında, orta saha. ? MAHİR SAVRANLIOĞLU: Schalke ikinci takımında forma giyiyor. 22 yaşında, orta saha. ? YALÇIN ERKAYA: Schalke ikinci takımında forma giyiyor. 21 yaşında, orta saha. ? FAHRİ AKYOL: Hamburg ikinci takımında forma giyiyor. 18 yaşında, defans. ? SÜLEYMAN ÇELİKYURT: Wolfsburg ikinci takımında forma giyiyor. 19 yaşında defans. ? HÜSEYİN ALİ PALA: Stuttgart ikinci takımında forma giyiyor. 18 yaşında, forvet. Bu listeyi uzattıkça A lman gençliğinin son 15 yılda ilgi alanının futbol dışında farklı yönlere kayması belki de en çok gurbetteki çocuklarımızın işine yaradı. Zira kaliteli futbolcu sayısındaki açığı ‘Almanlar’ yetenekli ve disiplinli Türk gençleriyle kapatmaya çalışmakta... Zaten ‘Bundesliga’yı yakından takip eden futbolseverler bilecektir ki takımlarda oynayan isimlerin birçoğu ‘devşirme’ Polonyalı, Sırp, Boşnak, Hırvat veya Çek oyunculardan oluşmakta. Bu da bir bakıma benim yukarıda yazdıklarımı doğruluyor. Boris Becker ve Michael Schumacher gibi önemli sporcular Alman gençliğinin ilgi alanını futbol dışına taşıdı demiştim geçen haftaki yazımda. Bir başka önemli faktör ise Almanya’daki değişen konjoktörle birlikte futbol oynamanın ve futbolcu olmanın artık bu ülkede her sosyal sınıfın yapmak istemediği bir spor dalı ve iş haline gelmesi. Daha anlaşılır bir dille anlatmam gerekirse futbol oynamak veya futbolcu olmak eskiden olduğu gibi her Alman vatandaşına hitap etmemekte. Siz bunu isterseniz ‘futbol’ Almanya’da sınıf düştü Serhan Zengin. Deniz Yılmaz. uzatabilirim. Bu saydığım isimler ‘Bundesliga’ kulüplerinin zirvedeki yalnızca birkaçı. Daha Berlin, Frankfurt, Leverkusen, Köln, Bochum, Hannover, Karlsruhe, Dortmund, Hoffenheim, Mönchengladbach, Cottbus ve Bielefeld’in ikinci ve genç takımlarında oynayan yüzlerce gencimiz mevcut. Alman 2. ve 3. Ligi’yle binlerce amatör kulüplerin genç takımlarında forma giyip keşfedilmeyi bekleyen sayısız Türk futbolcumuz bulunmakta. Yani anlayacağınız Türk futbolunun geleceği hayli sağlam. Yeter ki bu kardeşlerimiz yanlış ve hata yapmasın. Son yıllarda gözle görülür en büyük hata ve yanlışlarıysa Türkiye’deki kulüplere çok erken yaşta transfer olmaları. Bu noktada ülkemizdeki kulüplerin de hatalı davrandığını söylemek gerekir. Genç yaştaki yetenekli ve umut vaat eden isimleri Türkiye’ye çok erken getirerek bir bakıma onları yok ediyor ve kaybediyoruz. Profesyonelliğin ‘duygusal’ yönüne tav olan gençleri eğitim aşamasında burada çeşitli tuzaklar beklemekte. Sonuçta gelen gurbetçi futbolcuların büyük bir bölümü adeta sistem içinde yok olup gidiyor. Sonuçta Türk futbolunun artık temelleri çok sağlamlaştı. Yeter ki başta Almanya olmak üzere Avrupa’da futbol eğitimi ve gelişimini sürdüren genç elçilerimize sahip çıkalım. Türk futbolu için yapılması gereken en önemlisi bu 567 jenerasyon gurbetteki gençlerimizi yabancı futbol federasyonlarına kaptırmamak. En önemlisi ise eğitim ve gelişimlerini tamamlamadan Türkiye’deki kulüplerimize transfer etmemek... olarak nitelendirebilirsiniz. Ben ise bunu ‘Almanların’ sınıf atlamasına bağlıyorum. Sonuçta Almanya’da futbol oynamak veya futbolu ‘spor dalı’ olarak yapmak belli bir kısım Alman için moda deyimiyle ‘out’ oldu. Almanya’da yaşadığım çocukluk ve gençlik yıllarımdan örneklemem gerekirse okuldaki beden eğitimi derslerinde o zamanlar çoğunlukla sadece futbol oynanmaktaydı. Özellikle ilkokul yıllarından sonra erkek ve kızların beden eğitimine ayrı ve farklı saatlerde girmeleriyle derslerimizin büyük bir bölümünde genel istek üzerine yalnızca futbol oynanırdı. Orta okulun ‘hauptschule, realschule ve gymnasium’ gibi 3 farklı kategorisinde bu kural kesinlikle değişmezdi. Ancak bugün gözlemliyor ve öğreniyorum ki özellikle orta okulun ‘realschule ve gymnasium’ kategorilerinde futbola olan ilgi neredeyse yok denecek kadar az. Tam tersi ‘hauptschule’ kategorisinde futbola olan ilgi ve alâka ise sürmekte. Sonuçta geçmişte Almanya’da profesyonel futbol oynayanlarının büyük bir bölümünü ‘hauptschule’ ve ‘realschule’ ile küçük bir kısmını da ‘gymnasium’ öğrencileri oluştururdu. Bugün ise istatistikler yalnızca ‘hauptschule’ öğrencilerine işaret etmekte. Yani Almanya’da futbol oynama ve futbolcu olma ilgisi hem azaldı hem de sınıf düştü. Dolayısıyla daralan alan içinde bizim yetenekli ve çalışkan gençlerimize daha büyük ve önemli imkânlar doğdu diyebiliriz. Araştırmalar Almanya’da lisanslı çok sayıda Türk YENİ YILDIR AY’LAR YENİ HAMİT ’LER gencinin futbol oynadığını göstermekte. Tabii ki her biri ‘Bundesliga’da oynama şansını bulamıyor. Ama hepsinin aldığı eğitim ve yararlandıkları şartlar neredeyse eşit. Çünkü sizlerin de artık çok iyi bildiği gibi Almanya’daki ‘enfrastruktur’ ile ‘suprastruktur’ çok gelişmiş durumda. Bizde son 10 yılda moda haline gelen ‘halı sahaların’ çok daha fazlasına ‘çim saha’ olarak sahip olan Almanların şehir ve kent içindeki belediyelere ait ve halka açık olan çok sayıdaki tartan, çim, kum ve toprak futbol sahalarını da gözardı etmemek gerek. Artık Almanya’da her amatör ve profesyonel futbol kulübüyle genç takımlarında Türk isimlerine rastlamak çok kolay. Gençlerimizin de çoğunun buralarda başarılı olduğunu gözlemlemek ve öğrenmek ise gurur verici. İnanın bana çok güçlü bir nesil yetişmekte... Yıldıray Baştürk ve ‘Altıntop’ kardeşler bu yeni neslin sadece öncüleriydi. Nuri Şahin, Serdar Taşçı ve Mesut Özil ise habercileri oldu. Yani anlayacağınız geriden daha çok gelecek isim var. Zaten Alman Futbol Federasyon’u da bunu anlamış durumda ve bu gençleri kaptırmamak için önlemlerini arttırıyor. İşte size Almanya’dan gelecek vaat eden 6