Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
C SPOR OLIMPIYAT 29 TEMMUZ 2008 SALI OLİMPİYATA DOĞRU I G A R Y A B E D E M Z YÜ K A C A Y I Ş A T R E L GENÇ GÖRKEM BAYRAKTAR O limpiyat’larda ülkemizi temsil edecek 68 sporcunun 11’i yüzme branşlarında yarışacak. Derya Büyükuncu’nun beşinci kez katılacağı Olimpiyat’lara giden takımımızda iki genç yüzücü dikkat çekiyor. 14 yaşında geleceğin ‘Olimpiyat Şampiyonu’ adayı olarak gösterilen 1989 doğumlu Buse Günaydın ve 1500 serbest branşında yarışacak olan 15 yaşındaki Ediz Yıldırımer’le Olimpiyat’lar öncesi görüşlerini aldık. Olimpiyat’lara katılacağınız için heyecanlı mısınız? Buse Günaydın: Elbette heyecanlıyım, bu katılacağım ilk Olimpiyat olacak. Beijing’teki atmosferi çok merak ediyorum. Yüzme sporuna nasıl başladınız? B.G: Küçükken sudan çok korkan bir çocuktum. Bir yaz tatilinde babam suda durabilmeyi öğretti. Sonra yüzme tekniklerini öğrenmek istedim. Gölcük Poyrazspor’da spor kariyerime başladım. Kazandığınız başarılardan ve Olimpiyat’lardaki hedeflerinizden bahseder misiniz? B.G: 100 metre ve 200 metre kurbağalama branşlarında, Olimpiyat B barajını geçtim ve oyunlarda iki branşta da yarışacağım. 100 metrede baraj 1:11.43’tü ben 1:10.27 yüzdüm. 200 metrede ise baraj 2:33.40’tı ben 2:32.10 yüzdüm. Bu Olimpiyat’larda benim asıl hedefim 100 metre kurbağalamada. En son 100 metre derecem, 2000 Sidney ve 2004 Atina’da yarı finalde yapılmış. Beijing’te bu süre 1:09 gibi olacaktır, benim hedefim de bu süreyi yakalamak olacak. İlerisi için hedefleriniz neler? Yüzme sporuna ne kadar devam etmeyi düşünüyorsunuz? B.G: Bundan sonraki 2012 Londra Olimpiyatları’na katılmak hedeflerim arasında. Ama ilerisi ne gösterir bilemeyiz, belki 2016 oyunlarına da katılabilirim ama 2020’ye kadar sürdürmeyi pek düşünmüyorum. KONYA’DAN HAVUZLARA Yüzmeye nasıl başladınız? Ediz Yıldırımer: Konya’da başladım. 78 yıl önce ilk olarak basketbol oynadım sonra yüzmeye geçtim. Önce yüzmeyi öğreneyim, boğulmayayım diye ailemin desteğiyle yaz okuluna gittim. Sonra yüzmek hoşuma gitti ve tercihimi yüzmeden yana kullandım. Konya’dan İstanbul’a geçişiniz nasıl oldu? E.Y: Önce Konya’da, sonra da İzmit’te üç yıl yaşadık. İzmit’teki imkânlar kısıtlıydı. Büyük başarılar, daha büyük imkânlar gerektirdiği için İstanbul’a taşınmaya karar verdik. Konya’dan İstanbul’a geçiş sürecinde ailemin çok büyük desteğini aldım. Olimpiyat’lara gidişte benim kadar ailemin de katkısı var. Çünkü tamamen sıfırdan bir hayata başladılar benim kariyerim için. Bu yüzden onlara minnettarım. Bu üzerimde çok büyük baskı yaratmıyor ama elbette beklentileri olacaktır. Hazırlık süreciniz nasıl geçti? Özel bir çalışma yapıyor musunuz? E.Y: Olimpiyat’lara hazırlanırken okulumu dondurmak zorunda kaldım. Sadece çok önemli yarışlara özel bir hazırlık yapıyorum. Kendimi dış dünyadan soyutlayıp, sadece yarışları düşünüyorum. Olimpiyat’lardan sonra okulunuza devam edeceksiniz. 2012 Londra Olimpiyatları’na hazırlanırken ikisini bir arada götürmek zor olmayacak mı? E.Y: Çin’deki Olimpiyat’lara gitmek elbette çok önemli. Ama benim için her şey bundan sonra başlıyor. 2012’ye hazırlık sürecim çok daha zorlu olacak. Hem okulum hem de ben Olimpiyat’lara gitmek için büyük fedakârlıklar yapmak zorunda kalacağız. Bu başka türlü olmaz çünkü Türkiye’de ikisini bir arada yürütmek zor. Ediz Yıldırımer. Buse Günaydın. Ian Thorpe ve Michael Phelps de sizin yaşlarınızda Olimpiyat’lara katılmaya hak kazandılar. Aynı yaşlarda başladığınız için ileride onlar gibi büyük sporcu olma hedefiniz var mı? E.Y: Herkes onların başarılarını yakalamak ister. Ben ilk Olimpiyat’larımda, en iyi derecemi yapmak istiyorum. Etrafımı gözlemleyip, tecrübeler edinebilmek benim için büyük bir şans olacak. Ancak benim asıl hedefim 2012 Londra Olimpiyatları’nda başarılı olmak. BAYAN BASKETBOL PANORAMA SERDAR GÜREL 12 u yıl 16.’sı düzenlenecek olan bu anlamlı kupanın muhteşem bir karşılaşmaya sahne olacağını şimdiden söylemek güç olmasa gerek. Bugüne kadar Cumhurbaşkanlığı Kupası’nı altışar kez kazanan Galatasaray (üst üste 6 kez) ve Fenerbahçe takımlarının TBBL’de oynadıkları final serisinin tadı hala zihinlerdeyken kadrolarını daha da güçlendiren bu asırlık çınarların mücadelesi bir basketbol şöleni olacaktır. Ancak Sayın Cumhurbaşkanları değişse de uzun zamandır değişmeyen tek şey Cumhurbaşkanlarımızın adlarına düzenlenen bu kupayı onurlandırmamaları olmuştur. Türkiye Basketbol Federasyonu, ba B Cumhurbaşkanlığı Kupası yan basketbolumuz için altın değerindeki bu finali yine bir fırsat olarak görmeli ve eğer Sayın Cumhurbaşkanı bu karşılaşmayı onurlandırmayacaksa maçı Abdi İpekçi Spor Salonu’nda oynatmalıdır. 200405 sezonunda FenerbahçeBeşiktaş arasında yapılan 13. Cumhurbaşkanlığı Kupası mücadelesinin İstanbul’da oynandığı göz önüne alındığında bunun önünde yasal bir engel olmadığı ortaya çıkıyor. Benim düşüncem TBF’nin çalışmalara şimdiden başlayıp tıpkı Türkiye Ku paları’nda, AllStar organizasyonlarında olduğu gibi günlerce konuşulacak bir final için kolları sıvanmalıdır. Doğru ve planlı bir çalışmayla dopdolu bir Abdi İpekçi Salonu’nda oynanacak bir FenerbahçeGalatasaray finali bayan basketbolumuza çok şey katacaktır. Hem de uzun zamandır aynı salonda maç izleyemeyen Fenerbahçe ve Galatasaray taraftarları için de bir fırsat olur bu karşılaşma. Her nerede oynanırsa oynansın, her kim kazanırsa kazansın sadece basketbolun konuşulduğu, spora yakışmayan tüm çirkinliklerden uzak, adına yakışır bir karşılaşma dilerim. EPosta : serdargurel@basketdergisi.com