Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
C D E N İ Z SPOR FUTBOL EYLÜL SALI Ü L K Ü T E K İ N iverpool’u 1960’lı yıllarda İkinci Lig’den alıp Avrupa’nın en tepesine taşıyan Bill Shankly’nin veya Manchester United’a görevde bulunduğu süre içinde tarihinin en başarılı günlerini yaşatan Alex Ferguson’un üstüste gelen iki kötü sonuçtan sonra görevden alındığını düşünebiliyor musunuz? Sabırları ve göreve getirdikleri insanlara duydukları güvenle tanınan İngiliz kulüplerinden belki de en gelenekçisi Chelsea, Blackburn ve Şampiyonlar Ligi’nde Rosenborg karşısında alınan beraberliklerden sonra Portekizli teknik direktörü Jose Mourinho ile yollarını ayırdı. Bu kararın garipliğini anlatmak için şöyle bir örnek verilebilir. Yıllar boyunca rakiplerinin Chelsea’yle oynadıkları maçlar sırasında taraftarların favori tezahüratı “Hiç Chelsea’nin şampiyon olduğunu gördünüz mü?” idi. 20042005 sezonunda Portekizli teknik adam yönetiminde kazanılan Premier Lig şampiyonluğunu Maviler, daha önce sadece 1 kez, o da 19541955 sezonunda yakalamışlardı. Bir sonraki sezon yine şampiyonluğa ulaşan Mourinho’nun öğrencileri için tek hayal kırıklığı Şampiyonlar Ligi’nde bir türlü istenilen başarının gelmemesiydi. Geçen sezon ligde Manchester United’ın gerisinde kalmak ve Şampiyonlar Ligi’nde bir kez daha Liverpool’a elenmek Chelsea’de Mourinho’nun tahtını biraz olsun sallamıştı. Ancak Portekizli teknik adam basın karşısında her zaman kendine güvenen ve esprili tavırlarıyla yöneltilen eleştirileri savuşturmayı biliyordu. Yine de Mourinho’nun aşırı rahat tavırları özellikle rakiplerinin hiç hoşuna gitmiyordu. Yine de hiç kimse Mourinho ile Chelsea’nin yollarının bu kadar çabuk ayrılacağını tahmin edemezdi. Gerçi geçen sezonun ortalarında Mourinho’nun, kulübün spor direktörü Frank Arnesen arasında yaşanan çekişmelerden sonra ayrılacağı dedikoduları çıkmıştı. Fakat sözleşmesini 2010’a kadar uzatan Portekizli bu söylentilere bu sezonun başına kadar son vermişti. Yaz başında Chelsea’nin sahibi Roman Abramovich, ilgi çekici bir karar vererek Chelsea kötü arkadaşı İsrailli Avram Grant’ı Mourinho’nun üstünde bir pozisyonda göreve gidiyordu ama getirdi. Bu karar sonrası Portekizli teknik adamın rahatsız olmaması mümkün Mourinho’nun değildi. Çünkü İsrailli futbol adamının kariyerini Mourinho’ninki ile karşılaştırmazdı. takımın 90’ların başında ve sonunda Maccabi Tel Aviv’de, 2000’li yıllarda da İsrail ulusal başından takımında görev yapan Grant, kısmen başarılı olsa da futbol dünyasında isim yapmış ayrılmasındaki birisi değildi. Sezonun başlamasıyla birlikte Chelsea’de işler pek de iyi gitmemeye tek sebep bu başladı. Özellikle Aston Villa deplasmanında alınan mağlubiyet eleştiri oklarını olamaz. Henüz Mourinho’ya yöneltti. Takımdaki birçok oyuncunun Portekizli teknik adamla arasının ne ligde ne de kötü olduğu iddia ediliyordu. Yazın takımdan ayrılmak isteyen Drogba, Londra’da Avrupa kalmaya ikna edilmişti ama düzenli olarak forma şansı bulamayan Ballack ve kupalarında Shevchenko gibi tecrübeli isimler sıkıntılarını göstermekten çekinmiyorlardı. kaybedilmiş Geçen hafta sonunda Stamford Bridge’de Blackburn Rovers’ı konuk eden Chelsea, birşey yoktu. yakaladığı birçok pozisyona rağmen gol bulamayarak 2 puan bıraktı. Mourinho iptal edilen bir gol sonrası adeta çılgına döndü maç sonrasında ise oyuncularını oynadıkları futbol sebebiyle tebrik etti. Ancak birkaç gün sonra Stamford Bridge’de Chelsea’nin başındaki son maçı olacaktı. Norveç şampiyonu Rosenborg karşısında uzun süre maçı yenik götüren Kuzey Londra takımı utanç verici mağlubiyetten Shevchenko’nun golüyle kurtuluyor takımdan ümidini kesen Jose Mourinho da görevden ayrıldığını açıklıyordu. Portekizli teknik adam kararını oyuncularına yazılı bir mesajla bildirmişti. Chelsea kötü gidiyordu ama Mourinho’nun takımın başından ayrılmasındaki tek sebep bu olamaz. Henüz ne ligde ne de Avrupa kupalarında kaybedilmiş birşey yoktu. Ancak takımı satın aldıktan sonra adeta çuvalla para harcayarak birçok kaliteli futbolcuyu Kuzey Londra’nın müstesna semtine getiren Abramovich’le kulübe bir asır sonra kazandığı kupalarda teknik direktör olan Mourinho’nun başarıyı paylaşma konusunda bir takım sorunlar yaşadığı açık. Portekizli teknik adamı aniden görevden almak yerine iş dünyasına özgü ustaca bir strateji izleyerek yavaş yavaş teknik adamı başarısızlığa sürükleyen Abramovich bu soğuk savaşı galip olarak kapatmış gibi gözüküyor. Geçen yıl takımın başından ayrılması halinde Real Madrid, Juventus ve eski kulübü Porto’nun da aralarında bulunduğu birçok kulübün başına geçebilecek olan Mourinho ise işsiz bir teknik direktör olarak uzun bir tatile çıkmanın hazırlıklarını yapıyor. Avram Grant mı? O da Mourinho’nun yardımcısı Steve Clarke’la birlikte Chelsea’nin yeni teknik direktörü olarak açıklandı. L Mourinho’nun yerine gelen Grant’ın kariyeri parlak değil. 2