Katalog

C SPOR FORMULA AĞUSTOS SALI NI İŞ TE FE RR AR I AN TR EN MA J E T S K I K E Y F İ GÜZELLER PİSTTE ista nbu l’da n ? ? GEÇTI stanbul bir süre motor sesi duymak istemeyecektir!.. Ağustos’un sıcağında yanarken Formula heyecanın da kasıp kavrulması yorgun bir haftasonu yaşattı. Ancak pazartesi sabahından itibaren işine gelen herkesin dilinde mutlaka bir F1 hikayesi olmuştur. Çünkü sürekli dediğimiz gibi bu yıl gerçek bir ev sahibiydik. Önceki yarışlarda İstanbul Park’a kilinlenip fazlaca organizosyanla uğraşılmazken bu sene şehrin 7 tepesi de adeta bir ‘Formula üssü’ halini aldı. Dünyanın teknolojiyle en çok haşır neşir olan sporuna doyduk! Önce jetski yarışlarını izledik. Her ne kadar federasyon günlerce öncesinde Roberto Carlos ve diğer ünlü pilotların yarışlarda olacağının çığırtkanlığını yapsa da Luizzi ve Webber’in kısıtlı deniz performansına razı olduk. Geriye kalan isimler Türkiye’den bildiğimiz yarışçılardı. Sıcak havanın aksine Formula, Marmara’nın serin sularından dünyaya el salladı. Sonra futbol maçına gittik. Tribünler Türkiye’deki yardım maçlarındaki başarısız performansını tekrarlasa da yeşil sahadaki ünlüler ortaya koyduğu futbolla keyifli bir gece yaşattı. Örneğin Fisichella, Galatasaray ve Fenerbahçe’nin çözüm bulamadığı forvet sorunun üstesinden gelebileceğini kanıtladı. Attığı gollerle Formula 1’den kovulması durumunda sadece iyi bir menajer bularak bizim Anadolu takımlarında forma giyebileceğini gösterdi. Alonso’nun da ertesi gün antreman turlarını umursamayarak sahada fazlaca kalması Ferrari’yi epey korkuttu. Tabii ki Hamilton dışında! Düşman partnerler Macaristan’da yaşadıklarının ardından fazlaca yan yana gelmediler. Hamilton’un en yakını babasıydı. Üstelik Çaylak ingiliz’in futbol geçmişinin parlaklığına rağmen sahaya çık İ maması Alonso’yla soğukluğuna bağlandı. Bizim yıldızlarımızı da unutmamak lazım. Prekazi, Tanju, Rıdvan, Cüneyt, Şifo, İlhan Mansız ve diğerleri... O gece her şey güzeldi. Yardım amaçlı bu maçın gelirleri kimsesiz çocuklara gidecekti. Fakat bir avuç maçı izleyen seyirci Galatasaray lehinden başka tezahüratta bulunmaması yardım maçlarındaki kırık notlarımıza bir yenisini ekledi. Utanmasak kavga bile edecektik. Cuma günü gelip çattığında tekerlekler gürültülerini antreman turlarında duyurmaya başladı. Tribünler boş, alış veriş stantları kalabalıktı. Antreman turlarında Formula tarihine geçebilecek bir olay yaşandı. Tabii ki bu durum da tam bize özgüydü. Bernie Ecclestone’ın pistin sahibi olmasının ardından Formula GP’lerine kadar turşunu kurarak İstanbul Park’ı tüm yarışlara kapatması nedeniyle bakımsız kalan pistte su kapakları ilk turların ardından kırıldı. Yarışın şampiyonu ise cumartesi günündeki sıralama turlarında belli oldu. Dünyanın en zorlu yarışlarından biri olan İstanbul Grand Prix’i pilotları epey zorladı. Massa sıralama turlarında elde ettiği pole pozisyonu ertesi gün yarışın sonuna kadar kimseye bırakmadı. Bu başarının altında en önemli faktör kesinlikle Ferrari takımındaydı. Çünkü antreman turlarından itibaren pitstoplarda nasıl hareket etmelerini onlarca defa tekrarladılar. Takım direktörü Jean Todt ekibini ve pilotları bu stratejiyle hazırladı. Ferrari çalıştı ve kazandı! Sonuçta İstanbul tüm güzelliğini dünyaya bir kez daha gösterdi. Ülkelerine dönen takımlar ise bu kadar heyecanı hiçbir yerde yaşayamadıklarını söyleyerek ayrıldılar cennet vatanın semalarından... Seyircinin bu tür bir organizasyona ilgisizliği ise bize hiç yakışmadı. REDBULL EVİNE İLGİ FISICHELLA’DAN 3 GOL 10