Katalog

C T SPOR ALTERNATİF HAZİRAN SALI ENGELİ AŞTILAR ürkiye Engelliler Spor Federasyonu’na bağlı olarak Tekerlekli Sandalye Basketbolu kategorisinde mücadele eden Saran Anadolu Engelli Basketbol Spor Kulubü, bu sezon grubunu yenilgisiz birinci tamamlayıp playoff’lara katıldı. Saran Anadolu Engelli Basketbol Spor Kulübü, Antalya’da oynadığı 19 maçın tamamını kazanıp şampiyon oldu. Turnuvada en çok sayı atan ve en az sayı yiyen takım olarak 1. lige yükseldi. Playoff’lara sıkı bir çalışma temposu ile hazırlanan Saran Anadolu Engelliler Basketbol Kulübü, sarı lacivert renkleriyle Antalya seyircisinin hem beğenisini kazandı. Saran Anadolu Engelliler’in oyuncuları gerek savunma gerek hücum gerekse taktik anlayışıyla diğer takımların arasından sıyrılıp, tüm maçlarını farklı skorlarla kazanarak üstün bir performans gösterdiler. 14 numaralı oyuncu Mehmet Arpak da attığı 265 sayı ile playoff’un en skorer oyuncularından biri oldu. Maçları seyrederek onlara büyük destek veren Saran Holding Başkanı Sadettin Saran, takımının şampiyon olup 1. lige yükselmesiyle ilgili olarak, “Çok mutluyum, tüm sporcularımız ve teknik kadromuzla gurur duyuyorum. Hepimiz hiç beklemediğimiz biran engelli olabiliriz. Sporcu ve spordan kazanan bir kişi olarak spor yapmak isteyenlerin engellerini kaldırmamızın görevimiz olduğunu düşünüyorum. Önümüzdeki sezon 1. ligde de iddiamız devam edeceğimize ve Avrupa’da büyük başarılar kazanacağımıza inanıyorum” dedi. BAKINCA Çocuklar Gençler Haydi Spora SERDAR KIZIK Geçen hafta “Spor, ne için?” diye sormuştuk. Günlük yaşamımızda kullanılan bir deyimi anımsadım bu arada: “Spor olsun diye...” Hani bir işin, uğraşının gereksizliğini, yersizliğini anlatmak için kullanılan deyim. Bu yanlış yaklaşım “sporun” gerçek işlevini boşaltıyor. Sporu değersizleştiriyoruz, işe yaramaz kılıyoruz yani. Ne kadar haksız bir değerlendirme! Oysa spor, bireyin ve toplumun yaşamında çok önemli, çok değerli bir olgu. Sağlıklı birey, sağlıklı toplum yaratmada spor, bilimsel anlamda temel unsurlar arasında sayılıyor. Öyle ki, gelişmiş toplumlarda bugün “insanların spor hakkı”ndan söz ediliyor. Önemli olan, geçen hafta da vurguladığımız gibi edilgen, seyirci konumundan çıkmak, spora aktif olarak katılmak. Burada en önemli sorumluluk, diğer birçok alanda olduğu gibi okul ve aileye düşüyor. Anneler, babalar, öğretmenler, çocuklarınızı spora yönlendirin. Okulların tatil olduğu bu dönemde çocuklarımızın en yararlı uğraş alanı, spor olmalı. Bu dönemde gerek yerel yönetimler, gerekse kulüpler yaz spor okulları açıyor. Tenisten yüzmeye, cimnastikten atletizme, basketboldan futbola, voleyboldan daha diğer birçok disipline kadar geniş bir yelpazede çeşitli olanaklar söz konusu. Özellikle sporun temel dalları yüzme, atletizm ve cimnastik, çocuklar ve gençlerimizin fiziksel, psikolojik ve duygusal gelişmelerine bir dizi olumlu katkı sağlayacaktır. Çünkü erken yaşlarda fiziksel aktivitelere katılım, ileri yaşlarda çeşitli hastalıklara yakalanma oranını düşürmekte, daha uzun ve kaliteli bir yaşam şansı sunmaktadır. Çocukluk döneminde düzenli egzersiz yapan bireylerin erişkin yaşlarda sigara içme oranının yüzde 20,5 daha az olduğunu da belirtelim. Aslında sorun bir yanıyla evrenseldir. İngiltere’de 2000’li yıllarda okula yürüyerek kendi başına giden 79 yaş çocukların oranı 2030 yıl öncesi ile karşılaştırıldığında yüzde 7085’den yüzde 715’lere düşmüştür. 1112 yaş için ise bu değer yüzde 90’dan yüzde 40’ın altına gerilemiştir. Yine aynı dönem için evden okula araba ile gitme oranı ise 5 kat artmıştır. 2000’li yıllarda İngiltere’de yürüyerek okula giden çocuk sayısı yüzde 1520’lerden daha azdır. Ülkemize gelince; araştırmalara göre, obezite (şişmanlık) oranı erkek çocuklarda yüzde 10, kızlarda yüzde 13,5 dolayında. Bu durum hipertansiyon, zararlı kan yağlarında yükseklik, şeker hastalığı, büyüme hormonu salgılama bozuklukları, solunumsal ve ortopedik problemlerle karşılaşma riskini artırmaktadır. Unutmayalım ki, çocuk obezlerin yüzde 40’ı ergenlikte, obez olanların da yüzde 70’i erişkin yaşlarda aynı sorunu yaşamaktadır. Düzenli egzersiz yapılarak stresle daha kolay başa çıkılabildiği bilinmektedir. Çocuklarda bireysel etkinlik, kendine güven ve fiziksel hakimiyet duygularında gelişme sağlar. Çocuğun sportif ortamla birlikte yaşadığı sosyal etkileşim, bir gruba ait olma hissi ve paylaşmayı öğrenmesi, ruhsal durumunu olumlu etkilemektedir. Genç erişkin dönemde depresyon, intihar, ilaç, alkol, sigara ve marihuana kullanım oranının egzersize katılımın kazandırdığı kişilik özelliklerinden dolayı spor yapmış gençlerde daha düşük olduğu anlaşılmıştır. Öyleyse haydi spora. Ama uzmanlarla... Olimpiyatta ‘özel’ madalya O L C AY B Ü Y Ü K TA Ş Y aşları 18’le 20 arasında, ilk bakışta herhangi bir sorunu yok izlenimi yaratan, kimi güler yüzlü, dışa dönük, kimi yetenekli ama utangaç 10 genç, Türkiye’ye çok özel bir madalya kazandırdı. 4 yıldır “Söz olmadan bir eksik, desteğinizle bir fazlayız” sloganıyla Migros’la Procter & Gamble’ın (P&G) sponsorluğunda Helsinki’de düzenlenen Özel Olimpiyatlar’a katıldılar. 15 ülkeden zihinsel engelli gençlerin katıldığı turnuvada birçok ülkenin takımlarıyla yarışarak yarı finale dek çıktılar. Son maçta Macaristan’a yenilen Türk gençleri ülkemize özel bir ikincilikle gümüş madalya kazandırdı. Migros ve P&G, düzenledikleri kampanyanın dördüncü yılında 500 zihinsel engelli sporcuya destek vermeyi hedefliyor. Üç yılda bin 500 sporcuya katkı sağlayan şirketler, zihinsel engelli çocukların özgüven kazanmalarını amaçlıyor. Olimpiyatlarda büyük bölümü ilk kez yurt dışına çıkıp ilk kez ulusal formayı giyen, ilk kez yabancı insanlarla biraraya gelen gençler mutlu bir tablo oluşturdu. En büyük destekçileri ise Türkiye Özel Olimpiyatlar Koordinasyonu Proje Koordinatörü Ali Üredi, başantrenör Samet Öncül ve antrenör Aynur Kaynak’tı. SABANCI DESTEK VERDİ Onursal başkanığını Dilek Sabancı’nın yaptığı Özel Olimpiyatlar Türkiye Organizasyonu Koordinatörü Üredi, zihinsel engelli çocukların bu tür organizasyonlara katılmasının yeteneklerini geliştirdiğini belirtti ve sponsorlardan destek istedi. Olimpiyatlara katılacak isimler, bu “özel çocuklar”ın devam ettiği okulların beden eğitimi öğretmenleriyle görüşülerek seçiliyor. Özel Olimpiyatlar’da yüzmeden futbola, atletizmden masa tenisine kadar 22 dalda turnuvalar yapılıyor. 2 yılda bir yapılan olimpiyatlarda 2005’te Türk takımı 4’ü altın olmak üzere toplam 8 madalya kazanmıştı. EPosta: serdarkizik?cumhuriyet.com.tr 7