Katalog

S İ NE Artık onlan kana çok benzeyen kan, ete çok benzeyen et göstermeden sinemada tatmin etmek imkansız." Asbnda son "moda" gerilimkorku fılmlerini bu yönde gelişmelere zorlayan bir talihsizlik de özel efekt uzmanlannın seyircinin midesini altüst eden başansı. Lütfen içi dışına geçmiş, üzerinde insan eti üretebilen Arnold Schwarzenegger'in Terminator'unu bir hatırlamaya çalışın. Akademi üyeleri de onlan Oscar'sız bırakmadılar. Artık buradan son aylann flaş filmı "Cape Fear" e atlayabiliriz. Amerikan sinemalannda Kuzulann Sessizliği'nden daha korkutucu olarak lanse edilen filmin en vurucu yanı Robcrt De Niro'nun "insan" bir Terminatör olarak cizdiği Max Cady karakteri. Ama ne yazık ki Robert De Niro'nun canlandırdığı karakter Rambo ve Terminator'e gereğinden fazla, Freud'a ise çok ama çok az borçlu. Buna rağmen örneğin Kuzulann Sessizliğı'ndeki Dr. Lecter'in (Anthony Hopkins) terörünün yanmda biraz hafif kalıyor. 2^aten Scorsese de bunun farkında olmalı ki Oscar'ı alan yönetmen Jonathan Demme'nın filmine atıfta bulunınaktan kendinı alamamış. Kuzulann Sessizliği'nde Dr. Hannibal Lecter kurbanının "ciğerinı yediğini" anlatır. Cape Fear'de ise Cady'yi sıkıştıran özel dedektif şöyle der: " Scni ciğerini yemekten daha beter ederiz." Hannibal adının seçilişi de boş değil. îngilizce de HannibaPle pek kafiyeli olan Cannibal , yamyam anlamına gelir. İki filmde de yenilmek için kopanlmış insan eti eksik değil. Gelin de sevgilisini yiyen Japoncuğu tek başına suçlaym. Neyse bütün bunlan bundan tam 30 yıl önce Robert Mitchum da yapmıştı. Fakat her şey gölgelerin içinde veya ışıklar körleştiği zaman olup bitiyordu. Bu yeni çevrimde rolü olan Robert Mitchum kendi rolünü tekrarlayan Robert De Niro'yu dehşetle seyretmiş olmalı. Gregory Peck'in de, karakter olarak, yıllar sonra kendi rolünü oynayan Nick Nolte'yi sette keyifle seyrettiği kuşkulu. Bir de filmin ilk ve ikinci çevrimi arasındaki bir farklılık ortaya ciddi bir ahlaki tartışma çıkardı. İlk filmde Gregory Peck savaydı. Bu çevrimde ise Nick Nolte savunma avukatı ve Max Cady'nin tecavüz ettiği kızın hoppa olduğunu gösteren delilleri mahkemeye sunOERBİ 1 2N İ S A N 1992 S A Y I 3 1 7 KORKUNUN DEGİSEN YÜZÜ T Toplumun şiddete karşı tepkisi değiştikçe korku ve gerilım filmleri de ona paralel değişmeler gösterdi. Kuzuların Sessizliği 'nin Oscar 'da tulum çıkarması hiç de rastlantı değil. itle iletişiminin güçlü şairleri yani yönetmenler Alfrcd Hkchcock'tun bu yana çok değişti. Nasıl rru? Korkutucu gölgeler yerlerini parçalanan insan etlerine bıraktılar. Yakılıp savrulan cesetlerin külleri ise artık zombie olarak karşımızda. Çünkü artık "Yaratık" tan " Kuzuların Sessizliği"ne kadar korku veya gerilim demek sinema gişesinde para kırmakla eş anlamlı. Seyirciyi korkuyla koltuğuna mıhlamayı en iyi becercn yönetmen, artık, en başanh yönetmen. Eğer "Psycho" (Sapık) fılmi bugün çevrilse zavallı Janet Leigh'in bıçaklanması perde arkasında değil göğsüne, sırlına bıçaklar saplanırken dakikalarca gösterihrdi. Bizlere "Elm Sokağı Kabus" lan veya "Terminatör" leri veya "Cuma 13" leri armağan eden yönetmenlerin bunlara cevaplan hazır "lnsanoğlu Hitchcock'tan bu yana Vietnaın'ı gördü, Yugoslavya, Azerbeycan ve Ermcnistan'ı Rörnıeve devanı ediyor. K L Orljlnal Cap* Faar'ln kötU adamı Rob*rt Mltchum, lctttil stthratln* rağıran yukanda Jasslca Langa'la blrllkte BÖrilton Robart D« Nlro'nun yanmda masum kalıyor. 12 C U M H U R İ Y E T