04 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

BASKENT GUNLERI M Û Ş E R R E F H E K İ M O İ L U Tango, Buenos Aires'in soluğu nce dört kemancıydılar, iki kadın, iki erkck. Ismail Aşan, Tunç Ünver, Ayla Erduran ve Suna Kan. Her kemancı bir mevsimi çalacak, Vivaldi'nin "Mevsim"leri ilk kez dört kcmanla seslenecekti ülkemizde.Dörtgen bozuldu, konser yaklaşırken crkek kemancılar sağlık nedeniylekonserekatılmadılar. Müzikseverler de Ayla Erduran ve Suna Kan ikilisinidinledi. Kadınçalgıcılarözürdilemekten hoşlanmıyor sanırım. Suna Kan'ı kırk yıldır tanıyorum, bir konseri ertelediğini görmedim hiç! Büyük biracıdan sonra Almanya'ya bir konseregittiğini gözlerim yaşarurak anımsarım her /.aman. Ayla Erduran 'le birlikte yine çok güzel saatler yaşattı başkentlilere. Gürer Aykal ile iki kemancının kueaklaşmasıçok hoştu. Başkentli mü/ikseverler hangi konseri, hangi şefi, lıangi çalgıcıyı alkışlayacaklarını iyi biliyorlar. Sevdiklerisanatçılarıdabüyük coşkuyla selamlıyorlar. Salon ve orkestra bütünleşiyor o coşkuda. Sanatçılar için yıldızlann parladığı bir an bu. Yaratıcı güçlerinin yeşerdiğini hıssediyor, en güzel ödülüalıyorlartoplumdan. O barok konser festival programının dışında bir konser; ama kalabalık sokağa taşıyordu neredeyse. O kalabalıkta Kiiltür Bakanı yoktu yalnız! Oysa çağrı kartlarında onun adı var. Müzikseverler fark ettiler mi bilmem? Fark etseler de bu tür protokol tersliklerine ahştılar artık. Yalnız Kültür Bakanı değil, başka bakanlar, politikacılar da o konseri dinleselerdi keşke. Barok müziğin çok uyarıcı biretkisi var. Notaların hakkını istiyor, yanlışları affetmiyor hiç, coşkuya yer vermiyor, ışıktan damlalar gibi bir aydınlık üretiyor, karanlığı aştığını hissediyorinsan. Kimbilir kaç kez dinledim Mevsimleri. Ankara Oda Orkestrası'nın gölgesiydim bir zamanlar! Nerde çalsalar gider izlerim. 1983 yılında da Londra'ya gittim. Ankara Oda Orkestrası kurucularından Faruk Güvenç'i yitirdikten sonra ilk kez yurtdışında bir konser turuna çıkıyor.St.JamesSmithsquare'deönsırada oturuyorum. Yanımda Ingiliz Dışişleri Protokol Müdürü ve eşi var; konser boyunca ağlıyorum ben, tngilizler hayli şaşırıyorlar, ama özel bir nedeni olduğunu hissediyorlar sanırım. Konserden sonra Londra elçiliğimizde bir akşam yemeği var. Rahmi Gümrükçüoğlu Londra'da değil, müsteşarTurhanFırat (Şimdi Güney Kore elçimiz), öteki müsteşarlarCemDuna( Şimdi ATelçisi). Uğur Ergun (şimdi Washington Büyukel çiliği Müsteşarı), Metin Göker (şimdi el nundaki alkış ve coşkudan kaynaklanıçilik bekliyor Kültürel lişkiler Dai yor bence. Dahası konser salon uylailgire'sinde genel müdür yardımcısı) çok li gelişmelerden. Başkentli müziksevermutlu o akşam. O mutluluğu sanatçılalere verdiği müjde gerçekleşiyor artık. nmız veriyor. Londra'da batılı orkestAnkara çağdaş bir konser salonuna karalarla eş düzeyde bir konser vererek İnvuşacak. Ters yorunılar, ters yorumlargilizlerin hayranlığını kazanıyorlar. dan kaynaklanan eleştiriler, yanlışlıkMüzik eleştirmenleri merak ediyor, Gü larda aydınlığa kavuşacak yakında. Orer Aykal'ın Vivaldi'nin Mevsimleri'ni kurlarım bilir, bu konuda en çok yazı değişik bir yorumla çaldığını söylüyor. ya/an, yazmakla yetinmeyip yetkili kiGürer Aykal'da gülümsüyor. "Biz figü şilere de sorunu anlatan biriyim ben. Bir ratif müzik yapıyor, Vivaldi'nin çizdiği mü/iksever olarak, başkentte yaşayan kimi tabloları vurguluyoruz", diyor. Ben bir gazeteci olarak, CSO konserlerinin, bu yorumdan çok hoşlandım, politıkacı mü/ık festivallerinin gediklisi olarak dostlarımın da figüratif politika yapma CSO salonunun yclcrs.ziiğini, bozuk asını özledim köşe yazılarımda. O özlem kustiği nedenıyle en iyi orkestraların da sonaermişdeğilhâlâ. tenekeleştiğini yaşayarak biliyorum. O konser gecesi Ankara Hilton'du da "Viva Tango" gecesi var. Kulağımızda Bach ve Vivaldi'nin müziği biz de Buenos Aires sokaklarına daldık birden. Tango, Buenos Aires sokaklarının soluğu diyor Arjantinli ozan. Bcnim kuşağım da o soluğu güzel hisseder. Nermin Güneş'i gördüm birden, rahmetli Turan Güneş'i anımsadım. Onlar da güzel tangolar yapardı vaktiyle. Sonra başka yüzler, başka anılar... Tango egzotik değil, şiirsel bir dans, anıları, çağrışımları da şiirsel! Masalardan birinde Ayten ve Cüneyt Gökçer oturuyor. "Öp Beni Kate" müzikalinden bir tango sahnesi canlanıyor gözümde. Ünlü balecimiz Meriç Sümen dans ediyor, ağzında kırmızı bir gül ve Cüneyt Gökçer, "Nerde şimdi eski günler" Ankara Httton'da tango g«c*sl: Soldan saga; Mustafa özcan, Suna Kan, Qür»r Aykal, Muş*rr«f Hcfclşarkısını söylüyor. moglu, Makaut aökau v* Ayş* Amn. Arjantin Ulusal Bayramı'nın Tango Gecesi'nde kutlanması bir rastYeni bir CSO salonu gündeme gelince nede. Değişik iklimlere götürdüler seyircileri. İnsan vücudunun değişen gülantı mı acaba? Büyükelçi Sarracio bu en önemli sorun da akustiği kuşkusuz. zelliklerine. Bir de tango sahnesi var, bayramı Türk dostlarıyla kutlamaktan Müzik dünyasındaakustikaçısındanen çok hoşlandı. Gecenin en hoş kadınlaiyi salon Lcipzig'deki Gewandhaus ise, o çok hoş, Buenos Aires'in değil Paris'in rından biri Lale Tekbaş'tı bence. SPK teknolojiyi kullanmaya tepki gösteren soluğunu duyuruyor! Belki de tstanbul'un, Pera Palas'ın, Park Otel'in, ya Başkanı Şükrü Tekbaş'ın eşi. Paris deleri anlamak kolay değil! Ulusal duyguğil, Buenos Aires rüzgârı estiriyordu. E ları incitir yanı yok bu olayın. Ses tekno da başkentte Ankara Palas salonlarında dalgalanan güzel kalabalığın kalp teğinde kırmızı gülü, siyahbeyaz dara lojisinde çok ileri olan Japonya'daki bir cık elbisesiyle Komparsita tangolarınkonser salonunda da Leıpzig'deki Ge çarpıntısını... dan bir uzantı. Paris rüzgarları ise biraz wandhaus modeli uygulanıyor, Japon Hâlâ gülümseyerek anımsıyorum o ters esiyor, kimi kadınlar ikiz kardeşlere mimarları da hiç alınmıyor! Mimar balegecesini. Fransız veTürksanatçılabenziyor o gecc! Modacılar biraz unut dostlarımın duyarlığına saygım var rın birlikte dans etmesi politikacılara kan galiba! Ancak şıklık elbisenin değil, ama CSO'nun çağdaş bir salona kavuşbir uyan değil mi? Onlar da dansedebiltaşıyanın havasında bence. ması onları da sevindirir sanırım. Kül seler keşke, gençler kadar başarılı olurtür birikimine saygı duyduğum sevgili Yakınlarının "Maestro" diye çağırdılar mı acaba? Başkan Mitterrand, SemErhan Karaesmen'e de bir "Merhaba" ğı Gürer Aykal çok neşeliydi Tango Gera özal ile ya da Cumhurbaşkanı Turburadan. 1993 yılında cesi'nde. Orkestrayı Viva'larla destekli diyorum gut özal mademe Mitterrand ile hangi yor, Suna Kan ile güzel tangolar yapı CSO'nun yeni salonunda güzel bir kon dansı yaparlar dersiniz? Tango mu, çarser dinlcrken bir yazısında "Kimi danga listonmu? M yordu. Maestronun neşesi konser salo laklar n sözünü kullanmasına nasıl gülümseyecek kimbilir! Yaşlandıkça önyargılardan arınıyor insan. Atatürk'ün müzik devrimini düşünüyor, Cebeci'deki Konservatuvar salonunda ilk konserleri.. Aradan kaç yıl geçti, ilk kez bir konser salonu yapılıyor başkentimizde! Beş yıldızlı oteller, kat kat gödelenler, lüks konutlar ama müzikseverler hâlâ eski Sergievi'nde konser dinliyor. 27 Mayıs Devrimi'nden sonra o salonun açılmasına da çok sevindik; ama eksiklerini görmezlikten gelemeyiz. Başkentli müzikseverler o salona sığmıyor artık. Akustiği çok bozuk, yabancıorkestralarprogramınıdeğiştirmek zorunda kalıyor. Havalandırması yok, bahar gelince konçertolu hamamaben/iyor salon! Çalanlarda.dinleyenler de ter içinde! Yeni salonda güzel konserlerdinlemek umuduylakonuyu değiştiriyor, yazımı genç Fransız balesiyle sona erdiriyorum. Festival gecelerinde güzel bir olayı da onlarla yaşadık. Önce Fransızlar, sonra Fransız ve Türk sanatçılar birlikte dans ettiler sah C U M H U R İ Y E T DEROİ 16 HAZİRAN 1991 SAYI 2 7 5
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle