22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

s AĞLIK Erdal Atabek Kızılderili f ilmlerindeki gibi elleri kelepçelenmış, parmak ızlerı alınmıştır. Sonra da tutukevi olarak düzenlenen yere götürülmüş, numaralı bir tutuklu giysisi giydirilmiş, her tıç kişi bir hücreye konulmuş, hücrenin kapısı da kilitlenmiştir. Gardiyan rolune ayrılan öğrenci deneklere de sekiz saatlik vardiya biçiminde çalışma düzeni kurulmuş, tutuklular üzerinde mutlak bir yetki verilmıştir. Tlıtuklular tuvalete gitmek ya da mektup yazmak gibi istekleri için gardiyanlara bağımlı kılınmıştır. Fiziksel şiddet konusunda uyarılmalarına karşın gardiyanlara ayrıca kelepçeler, düdükler, sopalar, hücrelerin anahtarları dağıtılmıştır. Deneyin on beş gün sürmesi planlandığı halde öyle gelişmeler ortaya çıkmıştır ki deneye altı gün sonra son verilmesi zorunlu olmuştur. Tutukluların çoğu birkaç gün içinde köleleşmişlerdir, edilgen bir tutum almışlardır, içlerinden dördü akut kaygı ve depresyon içine girmiş, salıverilrneleri gerekmiştir. Gardiyanlar da rolleri içinde dönüşüme uğramışlardır. Pek çoğu tutuklulara aşağılayıcı davranmaya başlamış, birkaçı da tutuklulara kural dışı anlamsız uygulamalar, aşağılayıcı cezalar icat etmiştir. Gardiyanlardan biri, kendi davranışı üzerine düşünerek şöyle yazmıştır: "Kendime hayret ettim... Birbirlerine sovmelerine ve çıplak dleriyle tuvaleti temizlemelerine zorladım. Tutuklulan gerçek sığır addettim ve surekli olarak onlara dikkat etmem gerekir, belki bir şey yapmaya çalışırlar şeklinde diişünmekteydim." Ruh hastalarının haklarına varana dek sikıyatrı dalının ünlu adlarından Prof Dr Orhan öztürk yazıları kıtaplarıyla benım Pöğrenmenımdır "TürkvePslklyatrl Derglsi'de nın 4 sayısına yazdığı önsözle topluma yenı ve önemli bir mesaj vermektedir Kasım 1990 başlarında izmlr'de yapılan "26. UkiMİ PslkJyatrl Konflreal" ıle ılgılı sözlennden aldığım bir bölüm, aslında butün toplumu uyarmalıdır "Kongrenın lnsan Hakiarı ve Pslklyatrl konulu oturumu iyi bir başlangıçtı lnsan hakları konusunda ne denlı bılgısız, sessız ve edılgın kalmış oiduğumu gördum Ooğrusu ıçımde bir utanç ve suçluluk duygusu oluştu Ulkemızde psikıyatrı, insanların polıtık amaçlarla hastanelere kapatılması ya da ışkence yapılması ıçın kullanılmıyor Sanınm bu gerçek Fakat ınsan hakları konusunda yalnızca polıtıkacılara ya da ıdeolojilere hızmet etmemış olmak yetmıyor Her hekımın, tutuklulann, beden ve ruh sağlığı, ıdam cezası, değışık türden ışkence ve ışkencenın ruh sağlığı üzerinde etkılen, teronzm ve ağır saldırganlık ruh hastalarının insan hakları gıbı konularda dana bilgiienmesi ve bılınçlenmesı de beklenıyor" Bu içtenlıklı sozler, bılım dünyasıyla toplumların içinde bulunduğu durumlar arasında nasıl yakın bir bağ kurulması gerektığının çok açık anlatımıdır. Bllim ınsanlarının topiumsal sorumluluğu son derece önemlıdır Aslında bir toplumdakı demokrası, o toplumdakı bılım ınsanlarının toplumsal sorumluluğuyla gelışır ya da gerıler Prof Dr Orhan Öztürk'un bu değerlı mesajı, bilım dünyamızın da, bılımsel aydınlığımızın da, demokrasimızın de kazancıdır Kendısını yürekten kutluyorum, sevgi ve saygımı yınelıyorum... örfez savaşında kitle iletişim araçları belirgin bir "şartlandırma"yapmaktadır. TV ekranlarından, basından savaşı izleyen, yorumları dinleyen, okuyan kişi kendisini "haklıgıiçlükazanacak" yanda görmekte, savaşın uzamasına kızmakta, Saddam'ın (ve aslında Irak'ın) direnmesinin en kısa zamanda kırılmasını istemektedirler. Böylece Körfez savaşının gerisindeki petrol kavgası akla bile getirilmemekte, Batıh petrol şirketlerinin, petrol üreticisi ülkelere daha aza para ödemek, bu yolla kalkınmalarını ucuza getirmek, ama sattıklan malları istedikleri fiyattan vererek onlara egemen olmak kavgası düşünülmemektedir. lnsan bilincini körleştirmek için de var olan önyargılar ustaca parlatılmakta, "uygartemizbeyaz" Batı toplumlarıyla "Ukelpisesmer" Ortadoğu toplumları ara K sındaki kavganın Batı tarafından kazanılması gerektiği teması işlenmektedir. Böyle bir şey olabilir mi? Günümüz insanı, aklın yolunu bırakıp da önyargıların peşinden körleşmiş Rİbi gider mi? ÜnlU Stanford Universitesi'nde yapılan bir psikololoji deneyi, insanların toplumsal rolİerini aydınlatmak bakımından ışık tutucu olmuştur. Deney şöyle yapılmıştır: Universitenin psikoloji binasındaki bodrum katı bir tutukevinin benzerine dönüştürülmüştür. Üniversite öğrencisi 21 denek, testlerle "dengeli ve uyumlu" kişilik sahibi olarak seçilmiş, bir bölümü "gardiyan" rolünü, bir bölümü "tutuklu" rolünü oynamak üzere deneye alınmıştır. Tlıtuklu rolüne seçilenler, evlerinden Palo Alto polisi tarafından alınmış, polis arabasıyla karakola götürülerek üstleri aranmış, 1930ların sığınağına sığınmak... A bulunmuş, televızyon da haber olarak bunu gostenyor Bir ülkenln yanıbaşında çıkmış bir savaş bütün hızıyla sürüp gıderken, ülke de kıyın nkara'da 1930 yıllarından kalma bir sığınak kıyın savaşa yanaşırken "sığınak arayıp bulma çabası" canımızın kımlere emanet olduğunun açıklamasıdır Bir sığınak ne demektır? Halkın bir tehlıke karşısında gıdebıleceğı bir sığınak, ıçınde elektnk, su sıstemı olan, tuvaletı bulunan, havalandırma sıstemı çalışan, kapıları özel guvenlıklı bir yer demektır Bu yerienn hazırlanması, halkın buraları bılmesı, kolayca ulaşabılmesı, gerekırse eğıtılmesı, öncelıkle yapılmalıdır Bunların hıçbınsı yapılmadan "halk sığınaklara gıttı" demek, bu ülkede yaşayan nsanların hayatına önem vermemektır Bılınmesı gereken de budur. Hepsi de öğrenci olan, bir deney yaptıklarını bilen kişilerin bile toplumsal roller nedeniyle değişen davranışları, aslında çok öğretici, çok düşundürücüdür. Acaba hepimize de uygulanan Batı yanlısı kitle iletişim araçlannın yayınları, biz ayırdına varmadan "gardiyan rolünü" mü vermektedir. Böyle bir rolü benimseyince detıpkı çocukluğumuzun Kızılderili rümlerinde olduğu gibi Amerikalılan kurtarıcı, savaştıklarını "kolu adamlar" olarak mı görmekteyiz? Bu soruların doğru yanıtını bulmadan gerçekleri göremeyiz. Savaşta ilk korunması gereken de insan bilinci" değil mi?D SfiGLIK vc GÜZELLIK PROKTOLOGIE REH3ERI ÇANAJANS Dr. Ş. Caner 151 00 44 Müslüman mahallesinde salyangoz satmaya devam ediyoruz. Etkinlıkler dışında müzikyüzmesatrançtiyatro göstenmi. 151 41 55 DOÇENT VARİSLERİN INFAROT, İĞNE İLE TEDAVİSİ Op. Dr. Hayatl F. KOCAL Bankalana anlaşma vardır Rumeli Cd. Ogan Ap. No. 16/2 Nlşantaşı HEMOROİDFİSTÜL BOYASIZ, ZARARSE MİKROPSUZ TUBA" AYAK TÖRPÜSÜ SEHTLEŞMİŞ DERLERİ SLER EMİK Psikiyatr (Ruh SaQhâı ve hastalıklan Uzmanı) Randevu İçin Dr. flrif Vcrimli Ruh (Slnir) Hastalıklan Uzmanı Pslklyatrist Pslkoterapis) Haftalçl: 16.0019.30 C.ted: 10.0015.00 Bitkiözlü şekerleri Konuklartruza ikram edebilir, yavrulannıza korkmadan verebilirsiniz. ECZANELERDE MARKETİNİZDE KIRMİZIBALIK ÇÛCUKEUI tt Okul öncesi eğıtim annesıl çalışsın çalışmasın her ço| cuğun en doğal hakkıdır Zambak Sk No 6 BOSTANCI Tel: 347 28 84 Güneşlibahçe Sok. No: 53/8 Tel: 52? 00 82 Mlllet Cd Clner Ap No 119/4 ÇAPAİST (Kan Merkez) Karşısı) Tel: 141 35 89 1320120 584 16 16İST. 81300 Kadıköy 367 54 58388 61 73 17
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle