24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Atatürk’ün Liderlik Sırları / Ömer Altıntop, Ömer Faruk Reca / My Kitap / 208 s. Hümanist Atatürk / Kemal Demirel / Pupa Yayınları / 112 s. M ustafa Kemal Atatürk tüm dünyayı etkileyen bir liderdi. Ömer Altıntop ve Ömer Faruk Reca’nın beraberce yayıma hazırladıkları bu kitap da onun bu liderlik vasıflarına nasıl ulaştığı, kendini nelerle donattığını ortaya dökmeyi amaçlıyor. Tüm bunların yanında kitap; “Başarılı lider nasıl olunur?, Atatürk kimleri örnek alırdı? Atatürk, 1926 yılında Hz. Muhammed’in mezarını nasıl kurtardı?, Atatürk’ün manevi dünyası nasıl şekildendi?, Atatürk’ten kişisel gelişim nasihatleri?, Atatürk’ün sosyal olaylara karşı yaklaşımı nasıldı?, Atatürk’ün ardından ne söylediler?” gibi tarihe mal olmuş soruların da peşinden gidiyor. K emal Demirel’in bu çalışması, yazarın Nebizade Hamdi Ülkümen’in kendi sesiyle doldurduğu ses bantlarından alınarak oluşturulmuş. Kitap savaşlar kazanmış bir komutan olan Mustafa Kemal Atatürk’ün her şeye rağmen nasıl bir “insancıl” tarafı olduğunu vurgulamak için hazırlanmış. Kitap okuyuculara farklı bir Atatürk portresi sunuyor. Atatürk’ten Sonra Bugünlere Nasıl Geldik? / Cüneyt Arcayürek / Cumhuriyet Kitapları / 320 s. tatürk’ten sonraki geriye sayım süreci, ölümünden hemen sonra, Cumhuriyet Halk Partisi’nin tek başına iktidar olduğu dönemde başladı. Karşı devrim hareketleri, 14 Mayıs 1950’de Demokrat Parti’nin ülke yönetimini ele almasından sonra ivme kazandı. Demokratik rejim içinde Atatürk devrimlerinden sapan uygulamalar 27 Mayıs 1960 müdahalesinden sonra 2002’ye dek gelip geçen bütün iktidar dönemlerinde gelişerek sürdü. 2002’de Adalet ve Kalkınma Partisi tek başına iktidara geldiği zaman Atatürk devrimleri gerçek değerinden zaten çok şey yitirmişti.” Cüneyt Arcayürek’in bu kitabı, Türkiye’nin Atatürk’ün bin bir emekle kurduğu laik Cumhuriyet’ten, aydınlık çağından ve reformlarından koparışını izleyen bir gazetecinin geçmişten bugüne uzanan turunu anlatıyor. Bu kitaba, 1923’te ilan edilen Cumhuriyet’ten beş yaş küçük bir gazetecinin, bugünleri içi kan ağlayarak izleyen bir gazetecinin anı defteri de denilebilir... “A Anılarla Mustafa Kemal Atatürk / İsmet Kür / Alfa Yayınları / 138 s. smet Kür, “Anılarla Mustafa Kemal Atatürk” kitabı için şunları şöylüyor: “Bu az sayfalı kitabı hazırlayabilmek için 100’e yakın anı kitabı okumak, birçok gazete ve dergi incelemek zorunda kaldım. Çünkü alacağım her anı, Mustafa Kemal Atatürk’ün gerçek kişiliğinden ipuçları versin istiyordum. Böyle anı bulmak kolay olmadı. Bu anıların bir kısmını, taşıdıkları anlamı, anlatmak istediklerini zedelemeden, yeni baştan yazmam gerekti. Kitaptaki üslup bütünlüğünden de anlaşılacağı gibi, yer betimlemeleri, yüz ve ses ifadelerinin anlatımı bana aittir. ‘Olağanüstü Bir Gündü’ ve Lâtife Hanımefendiyle yapılmış telefon görüşmesinin ve kimi anılarla ilintili görüşlerin bana ait olduğunu, yazarken belirtmiş olduğumu sanıyorum.” İ Atatürk’ten Anılar / Kemal Arıburnu / İnkılâp Kitabevi / 360 s. zun ve görkemli bir dönemin güçlü komutanları, tarihçileri, şairleri, yazarları, romancıları, müzisyenleri ve halk ozanları hep Onu anlatmaya, ressamları O’nu çizmeye, heykeltraşları O’nu gönüllerinde duymayanlar, davasına baş koymayanlar, başlarını omuzlarının üzerinde bir yük gibi taşıyanlar O’nu anlatamazlardı ki...” Kemal Arıburnu Atatürk’ün düşüncelerini ve kişiliğini ortaya koymak ve değişik yönleriyle anlatmak çabasını güderken, çok dar bir çerçeve içinde de olsa onu anlatanların da bu ortam içindeki yerlerine ve kişiliklerine de değiniyor bu kitabında. Daha önce çok duyulmamış ibretlik anılar bu kitapla birlikte gün yüzüne çıkıyor. “U Atatürk’ü Yaşayanlar / Gönül Bakay, Leyla Pekcan / Kırmızı Kedi Yayınları / 210 s. önül Bakay ve Leyla Pekcan’ın beraberce yayıma hazırladıkları “Atatürk’ü Yaşayanlar”; büyük zorluklar, umutsuzluklar karşısında, toprakları emperyalist devletler tarafından paylaşılmış, kendine ve ülkesinin geleceğine olan inancını yitirmiş bir ulusun nasıl yaratıldığını, tekrardan nasıl ayağa kaldırıldığını bağımsızlığını ve özgürlüğünü nasıl kazandığını hatırlatmayı amaçlıyor okuyuculara. Kitap, yirmi yedi kişinin Atatürk’le yaşamış olduğu anılardan meydana geliyor. Hepsi birbirinden değerli bu isimlerden bazıları ise şunlar; Ülkü Adatepe, Aydın Boysan, Ayşe Cebesoy, Muazzez İlmiye Çığ, Nilüfer Gürsoy, Halil İnalcık, Özden İnönü, Timsal Karabekir, Can Kıraç, Asım Kocabıyık, Hıfzı Topuz, Meriç Velidedeoğlu. G Dersimiz: Atatürk / Turgut Özakman / Bilgi Yayınevi / 116 s. A Militan Atatürkçülük / Vural Savaş / Bilgi Yayınevi / 432 s. V ural Savaş büyük ses getiren kitapların yazarı. Savaş’ın yine yankı uyandıran kitaplarından olan “Militan Demokrasi”nin hemen ardından kaleme aldığı ikinci kitabı “Militan Atatürkçülük”, Atatürkçülüğün gerçek niteliklerini kavrayamamış sözde aydınlara sesleniyor. Yeni mandacılar, ikinci cumhuriyetçiler ve tabii Türkiye’yi ortaçağ karanlığına götürmek isteyen siyasal İslamcılar da yazarın hedefinden kaçmıyor. Vural Savaş, onların karşısında “Militan Atatürkçülük”le duruyor ve okuyucuları da buna çağırıyor. Mustafa Kemal’in Gizli Teşkilatı / Sami Karaören / Destek Yayınları / 166 s. ustafa Kemal o kararlı önderliğiyle Anadolu’nun göbeğinde Türk’ün Kurtuluş’unu hazırlayan bağımsızlık ateşini yaktı. Bütün yurtseverlerin, namuslu aydınların gözü Ankara’da Mustafa Kemal’dedir. Sonradan bütün mazlum milletlere önderlik edecek olan Mustafa Kemal Paşa’nın bir avuç ülkücü arkadaşıyla insan üstü çalıştığı günlerdeyiz…” İşgal altındaki İstanbul’da milli mücadele ateşi nasıl yakıldı? Hayati derecede önemli olan istihbarat ağı nasıl kuruldu? Anadolu’ya bilgiler, belgeler nasıl aktarıldı? Subaylar ve mühimmatlar nasıl kaçırıldı? Sami Karaören’in kaleme aldığı “Mustafa Kemal’in Gizli Teşkilatı”nda Milli Mücadele’nin ateşten günlerinde kurulan ilk istihbarat örgütümüzün hikâyesini kurucusu Ekrem Baydar anlatıyor. SAYFA 8 tatürk’ü en doğru ve en yalın biçimde herkese anlatabilecek bir kitap olma özelliği taşıyan bir kitap “Dersimiz: Atatürk.” Tarihte milletlerini daha ileriye götürmek için çalışan birçok önemli önder var. Ama hiçbiri Atatürk gibi anılmıyor, özlenmiyor. Tarih sayfalarında uyuyorlar. Çünkü aralarında Atatürk gibi hem vatanını düşmanlardan temizleyip yeni bir devlet kuran, hem milletini sömürüden, hurafelerden, ortaçağlılıktan kurtarıp çağdaş uygarlığa kavuşturan biri yok. Üstelik Atatürk’ün Milli Mücadele ve Cumhuriyet zaferlerinin özellikleri, koşulları incelenirse, benzersiz büyüklüğü daha iyi anlaşılır. Atatürk yoksul, ilkel, geri, çağdışı toplumu çağa açan, Anadolu aydınlanmasını başlatan, Türkiye’yi kalkındıran insandır. Bu konuda da örneği yok. Birliğimizi, dirliğimizi, geleceğimizi korumak için büyük küçük, kadın erkek herkese gerçek Atatürk’ü, değerini, büyüklüğünü, örneksizliğini iyi anlatmalıyız. Okulda, ailede, iş yerinde, basında, televizyonlarda, radyolarda, yurtdışında, her yerde, herkese. “Dersimiz: Atatürk” bu büyük ödevin bir adımı niteliğinde. Kamalizm / Şeref Aykut / Kaynak Yayınları / 110 s. M eclisi Mebusan’ın son döneminin Edirne milletvekili Şeref Aykut, 1936 yılında yayımlanan bu kitabında, Cumhuriyet Halk Partisi’nin programı temelinde Kemalist Devrim’in üzerinde kurulduğu “Egemenlik ulusundur” ilkesini ¥ derinlemesine inceliyor. “M 19 Mayıs 1999: Atatürk Yeniden Samsun’da / Turgut Özakman / Bilgi Yayınevi / 234 s. u halk ne istiyordu yahu? Atatürk’ü böyle çılgınca özlemeleri için ne sebep vardı ki? Memleketi evelallah gül gibi idare etmekteydiler. Partiler, televizyonlar, radyolar, üniversiteler, köprüler, barajlar, santrallar, otoyollar, fabrikalar çoğalıyor, gökdelenler yükseliyor, döviz serbestçe alınıp satılıyor, İngilizce ağır ağır Türkçenin yerini alıyor, beceren köşeyi dönüyor, manavlarda İtalyan eriği, marketlerde Fransız sirkesi, eczanelerde Viagra bile bulunuyordu. Neredeyse cebi olan herkesin bir cep telefonu vardı. Sekiz yıllık eğitim de başlamıştı. Çağ atlamak başka nasıl olurdu? Daha ne olsundu! Atatürk’ün sözünü ettiği çağdaş uygarlık düzeyine bal gibi ulaşılmıştı işte! Çağdaş uygarlık düzeyi eğer bu değilse, neydi? Gerçi bazı ufak tefek sorunlar vardı ama bu kadarcık kusur da her demokraside bulunurdu.”Uzun yıllar boyunca “Ah bir gelse!”, “Ah Atatürk olsaydı!” diye özledik O’nu. Bir mucize gerçekleşip Atatürk 19 Mayıs 1999’da geri dönse ve yeniden Samsun’a ayak bassaydı, ne derdi acaba, Türkiye’de neler olurdu, bugünkü durumun sorumluları ne yaparlardı? Turgut Özakman’ın kitabı işte bu özlemin ve bu mucize sürecinde yaşanan çarpıcı olayların, sevinçlerin, umutların, acıların; düşündürücü, şaşırtıcı, uyarıcı, uyandırıcı ve eğlenceli sahnelerin romanı. ATATÜRK KİTAPLARI “B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle