Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet ENERJİ G 1 Şubat 2011 21 6 GÖKNEL, TÜRKİYE’NİN POLİTİKASIZLIĞINI VE ENERJİ PROJELERİNİ DEĞERLENDİRDİ: ‘Nabucco yarım bir proje’ trik enerjisi üretiminde kendi kaynaklarına mümkün olan ağırlığı vermesi. İkincil enerji diyorum, birincil enerji başka. Kömürü suyu kullanırsak doğalgaz ve petrol üretimini artırmak için zaman kazanırsınız. Maliyeti fazla olduğu için derine inip petrol doğalgaz üretimini artıramıyoruz. Derine inmenin, ithal enerjinin maliyeti aynı anda taşınamaz. O yüzden biraz rahatlatmamız lazım kendimizi. Örneğin Afşin Elbistan’da A, B üniteleri çalışıyor, C, D daha toparlanamadı. Bu yataklar Tufanbeyli’ye kadar iner. Tufanbeyli’de Nisan’da EnerjiSA son teknoloji ile santral kurmaya başlıyor. O havza için de politika değil, strateji oluşturmanız lazım. Devletin oluşturması lazım. Bu yapılırsa içerden, dışardan sermaye gelir. Cizre bölgesindeki asfaltit için de planlama şart. Geçiş ülkesi olmak üzerine bir politika üretilebilir mi? Eski BOTAŞ Genel Müdürü Mete Göknel Sertaç EŞ ‘Türkiye’nin bir enerji politikası var, demek zor. 1970’lere kadar doğal kaynaklara öncelik veren bir politika var, daha sonra bundan sapılmış. Türkiye olarak genel politikada sıkıntılar çekiyoruz. Şu an öngörü yok, ihtiyaç doğuyor, ona göre plan yapılıyor. 1980’lerden bu yana bu sistemsizlikle bugüne geldik.’ M. G: Geçiş ülkesi nitelemesini sevmiyorum. Biz de bundan yararlanmalıyız. Belli yerlerden bize de çıkış verecekler. Güzergahları kontrol etmemiz lazım. Güvenliğinden tutun, herşeyine kadar bizim sözümüzün geçmesi lazım. A NKARA Eski BOTAŞ Genel Müdürü Mete Göknel, Türkiye’nin genel bir enerji politikası olmadığını, zaman zaman doğan ihtiyaçlara yönelik plan ve projeler yapıldığını, kömür ve hidrolik kaynakların dünya standartlarında devreye sokulmasının kaçınılmaz olduğunu söylüyor. Nabucco’nun Türkiye’den başlayan bir proje olduğunu, Azerbaycan, Tükmenistan, Irak’tan Türk sınırına kadar olan bağlantıların nasıl yapılacağının belirsiz durumda olduğuna dikkat çekiyor. Göknel, “Nabucco yarım bir proje” değerlendirmesini yapıyor. Enerji tesislerinin birbirinden ayrılarak özelleştirilmesinin doğru olmadığını vurgulayan Göknel, “Yeni tesislerin yapılması teşvik edilmeli, eldekilerin Avrupa standartlarında çalışması için önlem alınmalı” önerisini getiriyor. Göknel’in, 1970’lerden sonra enerji alanındaki politikasızlık, mevcut projeler ve özelleştirmelere ilişkin Cumhuriyet Enerji’nin sorularına verdiği yanıtlar ve değerlendirmeleri şöyle: Sizce Türkiye’nin bir enerji politikası var mı? M. G: Türkiyenin bir enerji politikası var demek zor. Benim de bürokraside olduğum dönemde de bir enerji politikası vardı diyemem. Kurumların politikaları vardı. Türkiye’nin genel bir enerji politikası olmadı. 1970’ler den sonra bundan sapılmış. Bu döneme kadar doğal kaynaklara öncelik veren bir politika vardır. Politika, bir pramit düşünürseniz en tepesidir. Bunun altında plan ve programlar yapılıyor, onlar günü kurtaracak aşamalar. Ama genel politikada sıkıntılar çekiyoruz. Öngörü yok, ihtiyaç doğuyor, ona göre plan yapılıyor. 1980’lerden bu yana bu sistemsizlik, politikasızlık bizi bu güne getirdi. Sizin bir öneriniz var mı? M. G: Bir düşüncem var. Gönlümden geçen Türkiye’nin elek