Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 30 EYLÜL 2009 ÇARŞAMBA DOĞU ANADOLU TYD Mardin’de toplanıyor urizm Yatırımcıları Derneği aylık toplantısını Mardin’de yapacak. Perşembe günü başlayacak toplantıda bölge yatırımları görüşülecek. TYD Başkanı Turgut Gür bölgenin büyük turizm potansiyeli olduğunu ifade ederek şunları söyledi: “İnaç turizmi için dünyada bu bölgeden daha iyi bir bölge düşünülemez. Ancak açıkça belirteyim ki bu konuda çok geç kalınmıştır. Mardin’deki toplantı sonrasında bir takım yerleri gezecek, yerel halkla görüşeceğiz, inanç turizminin oluşması için yatırım politikasını konuşacağız, Midyat’ta da bir butik otelin açılışını yapacağız. Önemli olan hem turizme yeni bir ivme vermek hem de istihdam konusunda bölge insanına kucak açmak istiyoruz”.TYD Yönetim ve İcra kurulu üyeleri ayrıca Mardin’de 1 Ekim 2009 Perşembe günü T Geçmişte ve bugünde DİYARBAKIR D icle Nehri’ni on adımda aşan tarihi “On Gözlü Köprü”den geçtikten sonra yemyeşil bahçelerin arasından ilerleyerek Diyarbakır’a ulaşırmış zenginlik yüklü kervanlar. Bir zamanların Amida’sına. Bugün de kentin en etkileyici manzarasını sunuyor güney tarafı. Kendisine doğal bir kaide oluşturan bazalt kütlesinin üzerine kurulmuş olan Diyarbakır, surlarıyla gelen geçene meydan okur gibi durmuş yüzyıllar boyunca. Kenti, 4.5 kilometre boyunca saran bu kalın ve yüksek duvarlar delinmez bir zırh oluştururken taşın siyah rengi ürkütücü bir görünüm ortaya çıkarmış. Boşuna ‘Kara Amida’ dememişler. Binlerce yıllık geçmişi olan Diyarbakır milattan sonra 4.yüzyılda, Roma döneminde inşa edilmiş olan surlarıyla doğu ve batı dünyasının ortasında bir sınır kenti karakterine bürünmüş. Zengin kervanların konakladığı bu kent giderek farklı dillerin, inançların, geleneklerin birlikte yaşadığı bir bölge merkezine dönüşmüş. Suriçi’ne yayılan camiler, kiliseler, hanlar bu zengin geçmişin tanıkları günümüzde. 16.yüzyılın sonuna kadar çok parlak bir geçmişe sahip olan Diyarbakır, geçtiği güzergaha zenginlik saçan İpek Yolu’nun işlevini giderek yitirmesi, buradan geçen kervanların sayılarının azalmasıyla gerilemiş, giderek yoksullaşmış. 20. yüzyılın ortalarına kadar da kent, surların dışına taşmadan kalakalmış. Ancak 1950’lerden sonra genişleyen Diyarbakır’ın ortasında bir müzekent görünümü sunuyor bugün tarihi şehir. Heybetli surları kente güçlü bir karakter veriyor. 4.5 kilometreyi aşan bir uzunluğa sahip bu kapkara ? Zengin tarihi eserlerin, ilginç yerel mimarinin, insanı halaya çağıran hareketli türkülerin, unutulmaz lezzetlerin kenti Diyarbakır. Görülmeyi fazlasıyla hak ediyor... Fest Travel’ın sonbahar turları est Travel Ekim ayını kapsayacak olan yurtiçi turlarını açıkladı. Buna göre; İstanbul’da Tekkeler ve Mevlevihaneler 3 Ekim, Kariye Müzesi, Tekfur Sarayı‘ndan Fethiye Camisi’ne BizansOsmanlı Yapıları 4 Ekim, Yeraltındaki İstanbul 10 Ekim, İstanbul Medreseleri 10 Ekim, Köşe Bucak Haliç 11 Ekim, Seyrek Süleymaniye 11 Ekim, Yuvacık Barajı HavzasıBeşkayalarMenekşe Yaylası 11 Ekim, Çilingöz MalatraKastro KoylarıLongos ormanlarıKıyıköy 17 Ekim, Boğaziçi Yalıları 18 Ekim, Kayıp Bir Demiryolunun İzindeKağıthane, Sadabad, Kemerburgaz 24 Ekim, Trakya Menhir ve Dolmenleri 24 Ekim, Haliç’in Doğu Kıyıları1 Kasımpaşa’dan Hasköy’e 25 Ekim, Mavisiyle Yeşiliyle Likya Turu 2631 Ekim’de gerçekleştirilecek. (www.festtravel.com) F Ali Bey en iyiler arasına girdi li Bey Resorts’ların Manavgat’taki tesisleri, dünyanın önde gelen tur operatörlerinden TUI’nin 10 bin otelde konaklattığı müşterisi arasında yaptığı anketle belirlediği “Dünyanın En İyi 100 Oteli” arasına girdi. Ali Bey Resorts Genel Koordinatörü Ahmet Kolukısa, Ali Bey Resorts Park ve Ali Bey Resorts Manavgat’ ın “Turizmin oskarları” olarak kabul edilen TUI’nin söz konusu listesine girmesinin önemli olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “ Listeye girmiş olmak, yerel bir firma olan Ali Bey Resorts’larda konaklayan misafirlerimize dünya standartlarında hizmet sunduğumuzu kanıtlıyor.” duvar neredeyse tamamına yakın bir bölümü ile ayakta. Burçlarına çıktığınızda Diyarbakır’ı yüksekten görebiliyorsunuz. Dağkapı, Dicle Kapısı, Urfa Kapısı ve türkülere konu olan Mardin Kapısı... İşte bu kapıdan çıkılarak yine türkülerde anılan Gazi Köşkü’ne gidiliyor... KENTİN MERKEZİ ULUCAMİ Hristiyanlık döneminde kentin dini merkezi konumunda olan Mar Tuma Kilisesi 7.yüzyıldan itibaren Ulucami’ye dönüştürülmüş. Selçuklular ve Artukoğulları dönemlerinde yapılan düzenlemelerle bugünkü görünümüne kavuşan Ulucami hala şehrin merkezi durumunda. Namaz saatlerine doğru kalabalıklaşmaya başlayan avlusu ilginç görünümler sunuyor. Ulucami’nin karşısında bulunan Hasan Paşa Hanı ise görkemli geçmişin izlerini yansıtıyor. Uzun bir süre ihmal edilen bu 16.yüzyıl yapısı kısa süre önce bitirilen restorasyonundan sonra cıvıl cıvıl bir mekâna dönüştü. Bir zamanlar birbirine sırtını dönmüş Suriçi ve Surdışı’nda tüm Diyarbakırlıları bir araya getiren kafeteryalar, binayı canlandıran dükkânlar insanların tarihi doku ile tanışmasını ve bunun keyfini sürmelerini sağlıyor. Diyarbakır’ın taş evlerine Ulucami’ye açılan dar sokaklardan ulaşılıyor. Her türlü tahribata, sayıları rahatsız edici şekilde çoğalmış olan beton apartmanlara rağmen çok sayıda asırlık ev zengin ve özenli bir sivil mimari geleneğini gözler önüne seriyor. Ama bir koşulla. Evlerin sokağa cephesini oluşturan sağır duvarları aşmak gerekiyor. Bu duvarlar aynı zamanda özel yaşantıyı dışarıdan ayırarak mahremiyet sağlamaktaymış. Diyarbakır evlerine en güzel örneklerden birisi ünlü şairimiz Cahit A TUR İZM Abdülkadir Yücelman ayucelman@cumhuriyet.com.tr 2010 programını yapmış, kataloglarını bastırmış, hatta rezervasyonlara başlamış, biz 2009 sarsıntısını yaşıyoruz. Yeni zamlar geliyor, petrol fiyatları, elektrik, su, artı mutfak giderleri artacak; hükumetin turizm için geçen sezon olduğu gibi bu sezon da iyi şeyler düşünmediği belli, sanırım korku ve endişe bundan. Korkunun ecele faydası yok; o zaman yeni projeler üretilmelidir. Antalya bile hâlâ markalaşmaya çalışıyor. Antalya tek başına marka olma yolunda bile değil. Milyarca euro’nun sahipleri beş yıldızlı saray yavrusu otelleri, bireysel olanakları ile tanıtmaya çalışıyor. Müşterilerine değişik ve özendirici sunum veremiyorlar. Bir örnek; Antalya sahillerindeki şahane otellerde 10 veya 15 gün hatta bir hafta kalan bir turist aynı mutfağı aynı havuzu aynı denizi hatta diskodaki aynı şovu izlemekten bıkmaz mı. Hele hava koşulları (geçen hafta olduğu gibi) kötü olursa gelen turist odasında sıkıntıdan patlamaz mı? Bunu elbette otel işletenler bilirler ama mutfaktan başlayarak, animasyona ve diskodaki şovlara dek değişim şart. Siz Paris’e gitseniz her gece meşhur Lido’ya gider misiniz, haftanın her günü Eyfel’e çıkar mısınız. O zaman ortak bir organizasyon düşünmek gerek. Bu ucu açık bir öneri sadece. Bu konuda uzmanların elbette görüşleri olmalıdır. Turizm yatırımları Anadolu’ya kayacakmış. Turizm Yatırımcıları Derneği (TYD) işe Mardin’den başlıyor. Yarın Mardin’de yapılacak yönetim kurulu toplantısında bölgeye yapılacak turizm yatırımları görüşülecek. Toplantıya Mardin Ticaret ve Sanayi Odası temsilcileri de katılacak. Din ve kültürlerin buluştuğu Mardin, peygamberler kenti Şanlıurfa, Hristiyanlığın doğduğu Antakya’nın inanç turizmine uygun rakipsiz bir bölge olduğunda düşünce birliğine varan TYD Yönetim Kurulu bölge halkıyla da görüşecek. TYD Başkanı Turgut Gür “Mardin’de ilgili kişilerle konuşacağız, Midyat’ta bir otelin açılışına katılacağız ve izlenimlerimizi değerlendireceğiz” diyor ve turizm yatırımlarının Anadolu’nun başka bölgelerine de kaydırılacağından da söz ediyor. Ankara’dan gelen haberlere göre turizmde teşvik paketleri hazırlanıyormuş. Haber ciddi kaynaklardan. Umarız hükumet bu projeyi de kendi adamlarına kıyak çekmek için değil ülkenin turizminde yeni ufuklar açmak için uygular. Tel: 0 232 441 12 20 Rezervasyon Yönetmeni: Onur Tunalı Cumhuriyet gazetesinin ekidir. Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri turizm?cumhuriyet.com.tr C MY B C MY B İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına İlhan Selçuk Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız Yönetmen: Abdülkadir Yücelman Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Miyase İlknur Görsel Yönetmen: Zarife Selçuk Ek Koordinasyon: Özlem Kızıltepe Yayınlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Yönetim Yeri: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No.2 Şişliİstanbul Tel: 0 212 343 72 74, Fax: 0 212 343 72 64 Reklam: Cumhuriyet Reklam Genel Müdür: Özlem Ayden Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal Reklam Koordinatörü: Hakan Çankaya hakanc@cumhuriyet.com.tr Tel: 0 212 251 98 7475 Ege Reklam Sorumlusu: Zuhal Altungüneş Sıtkı Tarancı’nın ailesine ait olanı. Bugün müzeye dönüştürülmüş bu mekân kentleri özensiz yapılarla çirkinleştirenlere adeta ders verir gibi. Yerel malzeme olan bazalt taşı kullanılmış. Hayat adı verilen, günlük yaşamın önemli bir bölümüne mekân olan avlunun dört tarafı birbirinden farklı özelliklere sahip yapılarla çevrili. Avlunun kuzeyinde bulunan alçak yapı kışın arkadan soğuk esen kuzey rüzgârına sırtını dönerken, güneyinde bulunan yüksek ve geniş eyvanlı yapı da yüzünü yaz ortamında serinliği kucaklayabilecek şekilde kuzeye dönmüş. Avlunun etrafındaki dört kanadın her birisi dört mevsimin gereklerine göre inşa edilmiş. Aile, gerçi dört duvar arasında göçebelik yapmış ama rahat yaşamış. Mimarinin bölgenin iklim özelliklerinin dikkate alınarak gerçekleştirilmesi, insanların konforunun, rahatının düşünülmesi ve tüm bunların estetik yorumlarla güçlendirilmesi kentin zengin bir mimari geleneği olduğunu gösteriyor ancak günümüzde yapılanları da görünce insan ister istemez hayıflanıyor. Yine biraz ilerideki Ziya Gökalp evi de bu tarihi evlere bir diğer örnek.... Ara sokaklarda yürürken kiliseler ve camiler biri biri ardına sıralanıyorlar. Izgara ciğer kokuları arasında yürürken keşfedilebilecek olan Dört Ayaklı Minare boşlukta duruyor izlenimi verirken, hemen bitişiğindeki Mor Petyun Keldani Katolik Kilisesi ilginç iç mekânı ile dikkat çekiyor. Biraz ilerideki Ermeni Kilisesi bir zamanlar Diyarbakır’a hakim olan etnik ve mezhepsel çeşitliliğin bir başka örneği... Süryani Kadim Ortodoks mezhebine ait olan Meryem Ana Kilisesi ise Diyarbakır’ın en eskilerinden. Hristiyanlığın ilk dönemlerinden kalma bu kilise günümüzdeki görünümüne 18.yüzyıldaki onarımın ardından sahip olmuş. Yine daracık sokaklarda yürürken karşınıza çıkabilecek Behram Paşa Camisi mahalle arasına sıkışmış bir mücevher gibi. Osmanlı devrinin taşradaki en zarif eserlerinden. Yakınlardaki Hüsrev Paşa Hanı da bir zamanlar Hicaz yolundaki hacıların çeşitli yerlerden gelerek toplandıkları ve yollarına devam ettikleri bir tarihi nokta imiş... Gerçekte Suriçi, kentin bugün küçük bir bölümünü oluşturuyor. 1950’li yıllardan beri özellikle kuzey ve batı yönünde genişleyen Diyarbakır son 20 yılda yaşanan göçlerle kalabalık bir ana kente dönüşmüş. Hali vakti yerinde olan Diyarbakırlıların çeşitli batı kentlerine göç ettiğini söylüyor kentin yerlileri. Yine de son birkaç yıldır ciddi bir toparlanma göze çarpıyor. Daha çok göçle gelen, olanakları sı nırlı ailelerin yaşadığı tarihi kent bakımsızlığa terk edilmiş halinden giderek sıyrılıyor. Tarihine, türkülerine, geleneklerine yakışır bir görünüme sahip olma yolunda ilerliyor. Giderek genişleyen parkları, bakımlı caddeleri ile Diyarbakır yerlilerine ve dışarıdan gelenlere keyifli mekânlar sunuyor. Bunlardan birisi de “Sanat Sokağı”. Özellikle gençlerin doldurduğu sokaktaki kafeteryalar bir huzur ortamına işaret ediyor. Sıcak Diyarbakır’ın insanları açık hava mekânları çok seviyorlar. Özellikle de akşam saatlerinde... Yeme içme kültürü açısından da zengin Diyarbakır. Kaburga dolmasından ızgara ciğere, kendine özgü içli köftesinden nefis helvasına, karpuzuna, nefis tatlar sunuyor. Zengin tarihi eserlerin, ilginç yerel mimarinin, insanı halaya çağıran hareketli türkülerin, unutulmaz lezzetlerin kenti Diyarbakır. Görülmeyi fazlasıyla hak ediyor... yildirimbuktel@superonline.com Almanya’da Türkiye yükseliyor A lman pazarında kış dönemi satışlarının durumunu ele alan araştırma kuruluşu Gfk, genelde yüzde 20’den fazla düşüşün yaşandığı pazarda yalnızca Türkiye’nin yükselişte olduğunu ortaya koydu. Öte yandan önde gelen tur operatörlerinden TUI, Thomas Cook ve Rewe’de satışların iki haneli gerileme içinde olduğu da vurgulandı.Kasım 2009 Nisan 2010 dönemini ele alan tatil rezervasyonları verilerine göre satışlardaki düşüş yüzde 22,5 olarak açıklanırken, en büyük gerilemenin yüzde 34 ile aralıkta olduğu belirtiliyor. Türkiye yüzde bir artışta Alman pazarında kış dönemi satışlarının durumunu ele alan Gfk, genelde yüzde 20’den fazla düşüşün yaşandığı pazarda yalnızca Türkiye’nin yükselişte olduğunu ortaya koydu. Kış satışları gerileyen destinasyonlar içinde yüzde 42 ile Tayland, yüzde 33 ile Maldivler, yüzde 31 ile Mısır ve yüzde 24 ile Kanarya en yüksek gerileme oranlarını yaşarken, yükseliş eğiliminde olan tek ülke Türkiye’nin yüzde dolayında artışta olduğu belirtiliyor. Yapılan çalışmaya göre kış dönemi için operatörlerin ayırdıkları kapasitelerin genelde geçen yıl ile aynı olduğu da belirtilirken, bazılarında ise azaltma olduğuna işaret edildi. Diğer yandan kış satışlarında ciddi bir sorun olup olmadığını görmek için henüz zaman olduğunu belirten bazı uzmanlar da kısa ve orta mesafeli tatil seçeneklerinde son dakika eğilimlerinin belirleyici olabileceğini vurguluyorlar.