Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11 ŞUBAT 2011 CUMA SAYFA 5 2013 Akdeniz Oyunları ev sahipliği Yunanistan’dan alındı KONUK YAZAR ÖMER FETHİ GÜRER SİYASETTE AHLAK Sözlük anlamıyla, “toplum içinde kişilerin uyması zorunlu davranış biçimleri ve kurallar, iyi nitelikler, güzel huylar” gibi tanım bulan ahlak, esasen bilmeden bizim bir arada yaşamamızı sağlayan önemli unsurdur... Ahlak bir toplum kabulüdür... Ahlak bir yaşamda aynılaşmadır... Ahlak bir dengedir... Ahlak bir hoşgörüdür... Ahlak bir başkalaşmaya saygıdır... Ahlak bir sınırsızlığa dikkat çekmedir... Bu ve benzeri tanımlarla ahlak, bir arada yaşayan toplumların birlikte yaşama bilincini sürdürmeleri için konulmuş kurallardır. Kimince sınırı var, kimince yok. Sonuçta her birey kendisi için özgürlüğü düşler. Toplum için düşlediğini söyleyenler de özünde kendi özgürlüğünü arayanlardır. Hal böyle olunca ahlakın yaşamımızda yeri ve önemi ortaya çıkar. Birey kendisine yapılmasını istemediği bir şeyi başkasına yapmayı hak gördüğünde ahlak olgusu ortaya çıkar. Bu, siyaseten de böyledir. Yanımdaki, benimki, benden olan anlayışı insan dokusunda olandır ama bir benciliğinde tanımıdır. 'Ben' kelimesi aslında bir aşılmamışlığın yani toplumsal değerleri önemsememeninde bir adıdır. İnsan olduğu yerde hata vardır. İnsan olduğu yerde eksikte vardır ama insan hataları ve eksikleri gidermek için de çaba gösterebilecek güç ve düşünceye sahiptir. Haziran ayında muhtemel bir seçim yaşayacağız. Temelinde insanlar nasıl yaşamak istediklerinin tercihini yapacak, geleceklerini belirleyecek. Özelde bu tercihi özgürce seçebilenlerin yanında farklı araçların etkisi ile karar alanlarda olacaktır. Esas olan ise seçimlerin bir futbol takımı tutkusu ile değil neyin, ne olduğu bilinci ile yapılmasıdır. Mutlaka farklı partilerde farklı adaylar ortaya çıkacaktır. Ama asıl olan bireyin kimliğinden kişiliğinden öte yetenekleri, yaptıkları ve yapabilecekleri sorgulanmalıdır. Genel fayda sağlayacak anlayışların yararı toplumadır. Yoksa dedikoduyla, kavgayla, saldırıyla verilecek mücadele kazanılmış başarıları değil, yalnız bir yere ermeyi getirecektir. Ancak o yerlere gelmiş çoğu kişiler gibi o yerde olmak değil, o yerde tarihe imza atabilmek önemlidir. Sınırı, seviyesi, anlayışı insana yönelik ve insanca düşüncelerle yoğrulu ve sevgi dolu bir seçim sürecinin ülke insanımıza yararlı olması dileğimizdir. GazeteciYazar Endüstri Mühendisi ABİDİN YAĞMUR MERSİN “2013 Akdeniz Oyunları” için Mersin’e yeniden şans doğdu. Daha önce Yunanistan’ın Volos kentine verilen oyunların, söz konusu ülkenin içinde bulunduğu ekonomik kriz yüzünden elinden alınmasından sonra daha önce adaylığını koyan Mersin için yen bir şans doğduğunu belirten Vali Hasan Basri Güzeloğlu, başkanlığındaki heyetle, Uluslararası Akdeniz Oyunları Komitesi (ICMG) Başkanı Amar Addadi’yi ziyaret için Cezayir’e gitmeden önce, “Yeniden umutlandık. Ev sahipliği konusunda kararlıyız. Mersin’e ve Mersinliye de yakışır” dedi. Büyükşehir Belediye Başkanı Macit Özcan, Mersin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süha Aydın, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şerafettin Aşut, Gençlik ve Spor İl Müdürü Emrullah Taşkın, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) Hazırlık ve Düzenleme Kurulu Genel Direktörü Yalçın Aksoy ile Belediye Kültür ve Fuar Müdürü Süleyman Cengiz’in de yer aldığı Vali Hasan Basri Güzeloğlu, başkanlığındaki heyetle, Uluslararası Akdeniz Oyunları Komitesi (ICMG) Başkanı Amar Addadi’yi Cezayir’de ziyaret etti. heyeti havaalanında karşılayan Türkiye’nin Cezayir Büyükelçisi A. Necati Bigalı da Addadi ziyaretine katıldı. Görüymede, Addadi’ye 2013 Akdeniz Oyunları için aday kentler arasında en hazır kentin Mersin olduğunu söyleyen Vali Güzeloğlu, “Türkiye, Akdeniz’in ekonomik olarak en güçlü ülkelerinden biri. Mersin de ülke ekonomisinin büyüklüğü içerisinde en büyük paylardan birine sahip. Daha önce 2013’e adaydık ve en çok hak eden kent olarak da Mersin’i görüyürozu. Şimdi geç de olsa bu hakkımızı tekrar kazanmak istiyoruz” diyerek oyunları istediklerini belirtti. Hükümetin 2013 için ev sahipli ği konusunda da Mersin’e tam destek verdiğini sözlerine ekleyen Güzeloğlu, Mersin halkının da oyunların yapılmasını çok istediğini ifade etti. Mersin’in Doğu Akdeniz’in en büyük limanına, büyük bir spor kültürüne ve Nevin Yanıt gibi Avrupa Şampiyonu bir sporcuya sahip olduğunu yineleyen Vali Güzeloğlu, Türkiye’nin yakın za manda gerçekleştirilen büyük spor organizasyonları olan Dünya Basketbol Şampiyonası ve Universiade Kış Olimpiyatları’ndan da alnının akıyla çıktığını anımsattı. 2013 için Mersin’in yanı sıra İspanya’nın Tarragone ve Libya’nın Tripoli kentleri de aday. Ancak bu kentler daha önce aday olmadıklarından Mersin’in şansı bu kentlere göre daha yüksek görülüyor. Atal, “Termik Santrallere Karşı Hukuki Mücadele”yi anlattı: “Doğu Akdeniz’de yaşamı bitirecekler” ADANA (Cumhuriyet Bürosu) Enerji Piyasası Denetleme Kurulu’nun (EPDK), Türkiye’nin dört bir yanında 60’a yakın termik santrale lisans vermesine tepkiler sürüyor. TURÇEP Temsilciler Meclisi Üyesi ve Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri (DAÇE) vekili Av. İsmail Hakkı Atal, “Türkiye’nin en bereketli topraklarına sahip Çukurova’yı da içine alan Doğu Akdeniz’de, sadece Yumurtalık’ta kurulu Sugözü Termik Santrali’nin yarattığı çevre kirliliği ortadadır. Bölgede 17 termik santral kurulacağını duyunca dehşete düşmüş bulunuyoruz. Bu durum, mücadelemizi ‘çevre mücadelesi’ olmaktan çıkarmış, ‘yaşama mücadelesi’ haline getirmiştir” dedi Temiz Enerji Platformu’nun , İSMMMO Hizmet ve Kültür Binası’nda düzenlediği, “Türkiye’de Sorunlu Enerji Kaynakları ve Çevresel Sorunlar” başlıklı toplantıda, “Termik Santrallere Karşı Hukuki Mücadele” konusunda bilgiler aktaran Atal özetle şunları söyledi: “EPDK, Enerji Bakanlığı ve ÇevreOrman Bakanlığı’nın ortak politikası sonucu kömürlü termik santrallere son derece rahat lisans verilmekte, yenilenebilir enerji olan rüzgargüneş enerjisi yatırımlarına ise geçit verilmemektedir. Toplam kurulu gücü 49.000 MW olan Türkiye’nin 48.000 MW rüzgar potansiyeli bulunmaktayken, EPDK 3 yıldır lisans vermediği için bin 300 MW kurulu rüzgar gücü bulunmaktadır. Termik santrallerin doğayı ve canlı yaşamını yok etmesi ve Türkiye’nin dört bir yanında 60’a yakın termik santrale lisans verilme CHP lideri Kılıçdaroğlu Adana’da ADANA (Cumhuriyet Bürosu)Emekçilerle buluşmayı, 81 il ve ilçelerde, “Emek Bürosu” kurmayı hedefleyen CHP, Türkiye’de işsizliğin en yüksek olduğu kentler arasında bulunan Adana’da, “İşsizlik Kader Değildir” mitingi düzenleyecek. Yarın 14.00’da Uğur Mumcu Meydanı’nda yapılacak mitinge CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu da katılacak. Emek, meslek ve demokratik kitle örgütlerinin de destek vereceği mitinge binlerce kişinin katılması bekleniyor. miz ‘İşsizlik Kader Değildir’ mitinginde ülkenin sorunlarına dikkat çekip çözüm önerilerimizi sunacağız” dedi. Büyük Sürmeli Oteli’nde, CHP Adana Milletvekilleri Hulusi Güvel, Tacidar Seyhan, İl Başkanı Zeydan Karalar, Çukurova Belediye Başkanı Yıldıray Arıkan, Türkİş, DİSK, Birleşik Kamuİş, KESK, TMMOB temsilcileri ve parti yöneticileriyle birlikte dün bir basın toplantısı düzenleyen Çetin, herkesi mitinge katılmaya çağırdı. diğini kaydetti. Türkiye’de her 100 aileden 41’inde işsiz bulunduğunu, Güneydoğu’da bu rakamın yüzde 87, Çukurova’da ise yüzde 60 olduğunu dile getiren Çetin, “AKP’nin sanal gündemine takılmak yerine, yoksulluk, yolsuzluk, işsizlik gibi sorunlara dikkat çekip çözüm önerilerimizi sunuyoruz” diye konuştu. AKP’nin baskı politikalarıyla alanlara çıkan emekçilere, öğrencilere müdahale ettiğini anlatan Çetin, “12 Şubat’ta AKP’nin yarattığı korku imparatorluğuna karşı Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun da katılımıyla yapılacak mitingimizde, baskıyla toplumu sindirmeye çalışanlara güçlü bir yanıt vereceğiz” açıklamasında bulundu. Çetin mitinge çağırdı si, artık mücadelemizi ‘çevre mücadelesi’ olmaktan çıkarmış, ‘yaşama mücadelesi’ haline getirmiştir.” Sugözü Termik Santrali’nin bölgedeki etkilerinin artık elle tutulur, gözle görülür olduğunu vurgulayan Atal şöyle devam etti: “Şunu kesin ve net olarak söylüyoruz ki; Sugözü’nün yakınlarına ve çevresine 17 termik santral daha yapılacak olursa, Doğu Akdeniz’de yaşam bitecektir. Zira kömürlü termik santrallerde elektrostatik filtreler sadece toz ve partikülleri tutmakta, kömürün yanması sonucunda ortaya çıkan zehirli gazları, gazlarla birlikte çıkan metalleri ve radyasyonu tutacak bir sistem dünyada bulunmamaktadır. Endüstrileşmiş ülkeler (özellikle Almanya ve Fransa) kendi ülkelerinde kuramadıkları termik santralleri, devletten 10 yıl elektriği alım garantisiyle ülkemize kurmakta; diğer yandan AB’de yapılamayan termik santralleri ülkemize yapabilmek için Türkiye’nin AB’ye girişini de engellemektedir. Halkımız için artık yaşama mücadelesi haline gelen bu mücadelenin en önemli ayaklarından birini ise hukuksal mücadele oluşturmaktadır.” Miting için bir süredir bölgede çalışmalar yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Çetin, “12 Şubat’ta Adana’da gerçekleştireceği “AKP’den korkmuyoruz” Türkiye’nin üretimden uzaklaştırıldığını, fabrikaların kapatılıp tarımın bitirildiğini söyleyen Çetin, AKP’nin sanal gündemlerde sorunların tartışılmasına izin verme “Erdoğan devlet yapısını bilmiyor” Baştarafı 1. Sayfada Adana Barosu’nun Sosyal Tesisler’de düzenlediği, baro yönetim kurulu üyeleri, avukatlar ve stajyer öğrencilerin ilgi gösterdiği, “Çağdaş Demokrasi Işığında Siyasi Partiler ve Seçim Yasası” başlıklı konferansa konuşmacı olarak katılan Karayalçın, Türkiye’nin içinde bulunduğu siyasi ortam, yargıda yapılan düzenlemeler ve seçim süreciyle ilgili açıklamalarda bulundu, şöyle konuştu: “Siyaset nutuk atma değil, çözüm üretme sanatıdır. Halkın sorunlarını çözemeyen, ancak mikrofonu eline aldığında nutuk atmayı iyi yapan siyasetçiler, Türkiye’yi bugün çözümlenemeyen sorunlarla yüz yüze getirmiştir. Başbakan Türkiye’de iki partili rejimi, başkanlık sistemini ve valilerinde seçilerek göreve gelmesini istiyor. Buradan anlaşılıyor ki, bu ülkenin başbakanı üniter devlet yapısını da bilmiyor.” Türk yargısını kendi çıkarları doğrultusunda yaptığı düzenlemelerle yıllardır yıpratan AKP’nin elini derhal yargıdan çekmesi gerektiğini vurgulayan Karayalçın, “Bu ülkenin yargısı bağımsız olmalıdır. Yargıyı siyasallaştırma çabasında olan iktidar, biran önce ülkenin yargı organlarına uyguladığı baskı ve değişim zihniyetinden vazgeçmelidir” dedi. Seçim sürciyle ilgili de konuşan Karayalçın, seçimlerden önce yüzde 10 barajının mutlaka kaldırılması veya aşağıya çekilmesi gerektiğini belirtti. “Sakıncalı heykeller İskenderun’a gelsin!” AKIN BODUR Genç CHP’lilere Antrofotos eğitimi Baştarafı 1. Sayfada Cumhuriyet Kültür Sanat Merkezi'nde düzenlenen seri konferansların sonuncusunda Çukurova Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç.Dr. Songül Tümkaya “Etkili İletişim ve Beden Dili” konusunda konuşurken Ankara'da kurulu Çizgi Bireysel Gelişim'den Süleyman Akdemir, kısaca “biometrik vesikalık fotoğraf analizi” diye tanımlanan “Antrofotos”u anlattı. Hiçbir insanın birbirine benzemediğini belirterek söze başlayan Akdemir, bir vesikalık fotoğrafa bakarak insanların kişilik karakter özelliklerinin anlaşılabileceğini söyledi. Metodolojisi belli, bilimsel tabanı olan yöntemlerle yapılan incelemeler sonucu insan yüzünde bulunan 50'den fazla özelliğinden yola çıkılarak insanların kişilik karakter özelliğini belirlemede yüzde 95 oranında isabetli tanılar konulabildiğini anlattı. Çevreciler Sarıseki’de buluşuyor ADANA (Cumhuriyet Bürosu) “Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği”nde değişiklik yapılarak, İskenderun Organize Sanayi Bölgesi içerisinde de Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) yapılmadan termik santral kurulmak istenmesine karşı çevrecilerin başlattığı mücadele sürüyor. Çevre Koruma Derneği Genel Sekreteri A. Oktay Demirkan, “Bu yasaya ve termik santrallara karşı mücadelemizi Pazar günü’de Sarıseki’de biraraya gelerek sürdüreceğiz” dedi. İskenderun Körfezi’nde yer lan çok sayıda sanayi kuruluşunun yanı sıra Organize Sanayi Bölgesi’nde de kurulması planlanan termik santralla ilgili mücadelelerini hukuk boyutunda da sürdürdüklerini anımsatan Demirkan şunları söyledi: “Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği’nde değişiklik yaparak İskenderun Organize Sanayi Bölgesi içerisinde ÇED yapmadan termik santral yapma girişimine karşı hukuk mücadelemizi tüm çabamızla sürdürüyoruz. Bilirkişilerin de derneğimiz görüşleri paralelinde bir rapor düzenlemesinin ardından, davalı tarafından yapılan itiraz da reddedilmiş ve ‘Ek Bilirkişi Raporu’ ile itirazın yersiz olduğu noktasında görüş bildirilmiştir. Şu anda hukuk mücadelemiz bu aşamada sürmektedir.” Termik santrallar konusunda yöre insanları ve muhtarların da konuyla ilgili tepkilerini derneklerine ilettiklerini anımsatan Demirkan şöyle devam etti: “Bölge insanları ve muhtarlarla yaptığımız toplantılar sonucunda, termik santrallara, yani çevre kirlenmesine karşı mücadeleyi birlikte yürütme kararı verdik. Gelinen noktada Sarıseki beldesinde yapılacak toplantıyla ilgili İskenderun Kaymakamlığına ve Bölge Jandarma komutanlığına da bilgi verilmiştir. Yapılacak tek şey Pazar günü Sarıseki’de buluşup, tepkimizi göstermek ve sesimizi ilgililere duyurmaktır.” Süleyman Akdemir, kısaca “biometrik vesikalık fotoğraf analizi” diye tanımlanan “Antrofotos”u anlattı. İSKENDERUN İskenderunlu avukat Abdullah Öztürk, “sakıncalı” bulunduğu tartışılan iki heykelin İskenderun’a gelmesi için Belediye’ye başvurdu. Öztürk, “Heykellerin gelmesi insanlığa, barışa ve halklar arasında kardeşliğe ve kökenlerimize ne denli saygılı ve sahip çıkan bir kent olduğumuzu bir kez daha gösterecektir” dedi. İskenderun Belediyesi Başkanlığı’na verdiği dilekçesinde, “Kars’ın Sarıkamış ilçesinde bir önceki dönem belediye başkanı tarafından diktirilen, bu gün ise aynı partili belediye başkanı, aynı partili Kültür Bakanı ve aynı partili Başbakan tarafından bir ‘ucube’ olarak tanımlanan insanlık anıtı ile, Diyarbakır’da yakılmak suretiyle zarar verilen ve belediye başkanının açıklamasından da yerine yenisi dikileceği için depoya atılacağı anlaşılan Atatürk heykelinin güzel İskenderunumuza kazandırılması için girişimlerde bulunmanızı saygı ile dilerim” diyen Avukat Öztürk’ün dilekçesi şöyle devam ediyor: “Böyle bir çabanın, insanların deyim yerindeyse, incir çekirdeğine sığmayacak nedenlerle birbirlerini boğazladığı bir çağda, insanlığa, barışa ve halklar arasında kardeşliğe ve kökenlerimize ne denli saygılı ve sahip çıkan bir kent olduğumuzu bir kez daha gösterecektir.” SAHİBİNDEN Reşatbey’de Amerikan mutfak salon 5+1 teras kat. Sıfır durumda. Gsm: 0.532 602 31 03 C MY B C MY B