01 Haziran 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

SAYFA CUMHURİYET 18 AĞUSTOS 2012 CUMARTESİ A2 ANKARA Kültür Sanat Bayramda Ankara’nın tarihine yolculuk yapmaya ne dersiniz? İzin talebi Ankara’nın tarihi hemşerilerini bekliyor SELDA GÜNEYSU emur kenti”, “bürokrat kenti”, “öğrenci kenti”, “siyasetin merkezi” gibi bilinen tanımların ötesinde, 20’nin üzerinde kamuya ve özel sektöre ait müze ve örenyerini barındıran da bir kent Ankara. Bu müze ve örenyerlerinin bir kısmı ilkçağlara, bir kısmı da Cumhuriyetin ilk yıllarına tanıklık ederken, örenyerlerinin çoğu da tarihi anıt ağaçlara ve kalıntılara ev sahipliği yapıyor. Ankara’da ilk ziyaret edilmesi gereken müze Anadolu Medeniyetleri Müzesi. Tarihi Cumhuriyetin ilk yıllarına uzan müze, kendine özgü koleksiyonları ile dünyanın sayılı müzeleri arasında yer alıyor. Atatürk’e ev sahipliği yapan müze... Yüce Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün naaşının 1953 yılında Anıtkabir’e nakline değin, Büyük Türk’e ev sahipliği yapan Ankara Etnografya Müzesi de Türkiye’nin önemli müzelerinden biri. Müzede, maden eserler, dokuma giysi, silah ve ağaç işçiliği sergileniyor. 23 Nisan 1920 ile 15 Ekim 1924 tarihleri arasında I. Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak kullanılan müze bugün Kurtuluş Savaşı Müzesi olarak tarihe ışık tutuyor. Nutuk’u burada okudu Cumhuriyet Müzesi’nin tarihi de 1923 yılına dek uzanıyor. Mimar Vedat Tek tarafından tasarlanan bina, Selçuklu ve Osmanlı bezeme motifleriyle süslü. Özgün eşyaları ile Meclis toplantı salonu, Atatürk ilke ve inkılaplarının anlatıldığı odalar, Cum hur i y et Ankara ekibi olarak bayramınızı farklı bir şekilde kutlamak üzere 8 sayfalık özel ekimizi hazırladık. Bugünkü Ankara ekimizi okurken, kimi sayfada gülecek, kimisinde hüzünleneceksiniz. Bu yoğun çalışmayı üreten arkadaşlarımızın biraz olsun soluklanabilmesi için bayram süresince siz okurlarımızdan izin isterken, sevdiklerinizle birlikte mutlu bir bayram geçirmenizi diliyoruz. 22 Ağustos Çarşamba günü Cumhuriyet Ankara’da buluşmak üzere... CAnkara GÖRÜNÜM A. Celal B NZET [email protected] “M Bayramda Sanatın Seyri zayıp giden bayram günlerinde nerelere U gidileceği, neler yapılacağı hep bir sorun olagelmiştir. Geleneksel anlayışın terk edildiği bir dünyada, çoğunluk için, evden uzaklara giderek kapıların kapatıldığı günlerdeyiz. Yaşadığı kentte kalanlar için sanat ne denli ilgi çekebilir? Küçük bir yoklama gösterdi ki durum umutsuz ama tümüyle olumsuz değil. Gidebilecekler için hangi galeride neler izleneceği konusundaki araştırmalarımız birkaç iyimser ipucu verdi bizlere. Olumsuzluğun nedeni, bayramla yaz tatilinin çakışması. Zaten mevsim nedeniyle çoğu kapalı olan galerilerden açık olanlarsa karma etkinliklerle idare ediyor. Üstüne üstlük, normal zamanda bile birçok galeri pazartesi günleri zaten kapalı. Böylece bayramın ilk iki gününün bu anlamda geçip gitmesi nedensiz değil. Yalnızca bayramın üçüncü günü olan salı, gezilebilecek galerilerden birkaçını şöyle özetlemek olası: Ankara için mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri Resim ve Heykel Müzesi. Başkentimizin bu ilk müzesinde Batılı anlayışla sanata yönelmiş son dönem Osmanlı ile Cumhuriyet dönemi sanatçılarının yapıtlarından oluşan seçki yeniden görülmeyi bekliyor. Adı çevresindeki söylentilerin hiç bitmediği bu müzenin, her şeye karşın, sanatımızı tanıma ve anlama bakımından önemi yadsınamaz. Halife Abdülmecid’le başlayıp, Osman Hamdi, Halil Paşa, İbrahim Çallı ile devam ederek çoğunun adını anamadığımız günümüz sanatçılarına değin uzanan çizgide görülmesi gereken ne çok resim ve heykel var orada! En klasiğinden çağdaş anlayışa değin çalışmalardan örnekler sanatımızın gelişim sürecinin özeti durumunda. Cermodern için de benzer şeyler söylenebilir. Kentin orta yerindeki bu merkez de aynı süre içinde açık olacak. Burada Meksikalı fotoğraf sanatçılarının objektifinden “Meksikalı Dünyalar” sergisi devam ediyor. Köklerinde söylencelerin yattığı bir toplumun insanından çeşitlemeler sayılabilecek yansımaları izleyebiliyoruz. Yer yer gerçeküstü çağrışımlara yer veren, biraz masalla karışık kareleri görmek için iyi bir fırsat bu sergi. Ayrıca ilgilenenler için salı geceleri sürdürülen sinema geleneğinin bayramın son günü için de geçerli olacağını yineleyelim. Saat 21.00’de gösterimi yapılacak filmin adı “Gir Kanıma.” Giderek serinlemeye başlayan Ankara gecelerini açık havada bir kez daha yaşamak isteyenler için düşünülebilir. Arete Sanat Galerisi’nde “Baskı Resmin Ustaları” başlığı altında çok sayıda sanatçının baskı resimlerinde örnekler izlenebilir. Baskı resmin her türüyle tanışmanın en kestirme yolu. Sergilenen işlerin arasında yabancı sanatçılardan örneklerin bulunduğunu sözlerimize eklemeli. Ankara Kalesi’nde bir başka sergi zinciri var. “66 Sanatçı 666 Resim” başlığı altında devam eden etkinlik, birçok galerinin ortaklaşa sürdürdüğü bir proje. Çoğunluğunu küçük boyutlu resimlerin oluşturduğu sergide Ankara dışından sanatçıların yapıtları yer alıyor. Birbirine yakın aralıklarla konumlanmış galerileri gezmek Ankara’nın yerel kent dokusunu tanımanın bir başka yolu. Baştan söylendiği gibi, iki tatilin üst üste çakışmasıyla ortaya çıkan olumsuzluk elbette önemli. Ama bu noktaya takılıp kalmak istemeyenler için seçenekler çok fazla. Örneğin, kalede dolaşırken geçmişin o büyük surları dikkatli bir gözlemi hak etmiyor mu? Roma İmparatorluk günlerinin antik yazılı harflerindeki estetik güzellik görülmeyi bekliyor gibi. Yine aynı dönemden kalma, üzerinde çelenk kabartmaların yer aldığı mermer mezar parçalarını salt birer taş olarak görmek yanılgısı ne kötü! Zamanında, içine yerleştirilen insanların yaşadığı trajedi düşünülürse, bugün bir duvarın üzerinde yer almasının yarattığı ironiyle yarattığı çelişki duyumsanmalı derim. Sanat yapıtları yalnızca müzelerin duvarları arasında gizli değil. Ulus’tan başlayıp Cumhuriyetin kuruluşuna tanıklık eden anıtları yeniden görülmeyi bekliyor. Bir baştan öte başa giderken gizlenmiş sanat yapıtlarını görmek için bir fırsat bu bayram tatili. ilk üç cumhurbaşkanı Atatürk, İsmet İnönü, Celal Bayar dönemlerini yansıtan belgeler, fotoğraflar ile bazı şahsi eşyalar sergileniyor. Müzeyi özel kılan bir başka unsur da Atatürk’ün 1520 Ekim 1927 tarihlerinde büyük eseri Nutuk’u bu binada okumuş olması. Binada, balmumu heykellerle Meclis oturumu da canlandırılıyor. Ata’nın istirahatgâhı... Cumhuriyet tarihini anlatan müzeleri anlatırken Anıtkabir’i atlamak olmaz. Ata’nın edebi istirahatgâhı da olan Anıtkabir, Atatürk’ün ve İsmet İnönü’nün şahsi eşyalarına ve Kurtuluş Savaşı belgelerine ev sahipliği yapıyor. Müzede ayrıca Ata’nın manevi evlatlarından Afet İnan, Rukiye Erkin ve Sabiha Gökçen’in müzeye armağan ettikleri Atatürk’e ait eşyalar da var. Türk mimarisi örneklerinden... Türk resim sanatının en önemli ressamlarının eserlerine ev sahipliği yapan Ankara Devlet Resim Heykel Müzesi Namazgâh Tepesi’nde kuruldu. Müze, Cumhuriyet dönemi Türk mimarisinin bir örneği kabul ediliyor. Müzede, 19. yüzyıl başından günümüze kadar Türk resim sanatı ve yaklaşık 100 yıllık geçmişi olan Türk plastik sanatının seçkin örnekleri yer alıyor. Bizanslılar döneminde de kullanıldı Ankara’nın en önemli tarihi yerlerinden biri de Roma Hamamı. Anadolu Medeniyetleri Müzesi tarafından bugün Roma Hamamı’nda çeşitli kazılar yürütülüyor. Roma Hamamı’nın bugün görülebilen kalıntıları, alttaki ısıtma katları ile servis kısımları. Dünyanın sayılı örneklerinden... Roma İmparatoru Augustus adına bir bağlılık nişanesi olmak üzere yaptırılan Augustus Tapınağı, dünyanın sayılı tarihi eserlerinden biri. Tapınağın duvarlarında, İmparator Augustus tarafından, ölümünden önce vesta rahibelerine teslim edilen dört belgeden, yaşamı boyunca yaptığı işleri anlatan sonuncu belge, “Index rerum gestarum”, Yunanca ve Latince yazılmış olarak yer alıyor. İmparator’un anısı için... Ulus’ta, defterdarlık ve valilik binası arasındaki küçük meydanda bulunan Julien Sütunu, kare bir kaide üzerinde, üst üste kurulmuş daireler şeklindeki tuğlalardan yapılmış. 15 metre yüksekliğe sahip. Bizans dönemi Korinth başlığı ile sona eren sütunun 362 yılında İmparator Julien’in Ankara’yı ziyareti anısına dikilmiş olduğu varsayılıyor. Demiryolu belgeleri sergileniyor Milli Mücadelede Atatürk Konutu ve Demiryolları Müzesi, 1964 yılında düzenlenerek müzeye dönüştürülmüş bir yapı. Müzenin alt katında, demiryolları ile ilgili belgeler, hat açılışlarında kullanılan makaslar, değerli eşyalar, kimlik kartları, bilet ve maketler sergileniyor; üst katında ise Atatürk’ün konuk kabul odası, çalışma ve yatak odası ile banyosu yer alıyor. İnönü’nün izlerini taşıyor 23 Nisan, 19 Mayıs, 29 Ekim ve 10 Aralık gibi tarihi günlerde sürekli başkentliler için açılan bir müze Pembe Köşk Müze Evi. İnönü Vakfı tarafından düzenlenerek ziyarete açılan bu eski bağ evini, İkinci Cumhurbaşkanı İsmet İnönü 1924 yılında aldı. Müzede, İnönü’ye ait çeşitli eşya ve fotoğraflar yer alıyor. Başkent Ankara’da, TCDD Müzesi, Çengelhan Rahmi Koç Müzesi, 75. Yıl Cumhuriyet Eğitim Müzesi, A.O.Ç. Atatürk Evi Müzesi, Beypazarı Kültür ve Tarih Müzesi, Şefik Bursalı Müze Evi, Çankaya Köşk Müzesi, Eğitim Derneği Eğitim Müzesi, Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Müzesi, Mehmet Akif Ersoy Müzesi gibi görülmeye değer müzeler de var. Evcilere bayram önerileri Ankara’dan yurtdışına veya güneye kaçamayanlar, ziyaret edecek bir büyüğü de bulunmayanlar için “evde bayram tatili” seçenekleri bulunuyor. Bayramı kitap okuyarak geçirmek isteyenler için Barış Bıçakcı’nın “Sinek Isırıklarının Müellifi” isimli kitabı önerilebilir. “Bizim Büyük Çaresizliğimiz” ile edebiyat dünyasının dikkatlerini üzerine çeken yazar Bıçakcı, bu kitabı ile okuyucuyu “kırklı yaşlara” götürüyor. Son zamanlarda Ankara, hem edebiyat hem sinema dünyasında popülerliğini hızla artırmışken, “Sinek Isırıklarının Müellifi” de tam bir Ankara öyküsü sunuyor. Eşiyle birlikte Ankara’da bir toplu konutta yaşayan Cemil, kırklı yaşlarında bir yazar adayıdır. On iki yıl inşaat mühendisi olarak çalıştıktan sonra, “daha fazla çalışmak istemediği” için işi bırakmış ve evde roman yazmaya başlamış. Roman yazarken sadece yaşamı değil, kendini ve aşkını da sorgulamaya başlayan Cemil, okuyucuya gerçekçi bir aşk ve Ankara öyküsü sunar: “Kırk yaşımızda, yüreğimize yirmimizde sıktığımız bir kurşunla ölüyoruz.” Sony’den ‘az öde, çok oyna’ servisi Bayram tatilinde arkadaşlarıyla keyifli bir zaman geçirmek isteyen oyunseverlerin imdadına Türkiye’de de hizmet vermeye başlayan Playstation Plus servisi yetişti. Dünya genelinde yaklaşık 2 yıldır hizmet veren servis geçtiğimiz ay itibarıyla Türkiye’deki oyunseverlerin de beğenisine sunuldu. Plus hizmetiyle oyunseverler “3 ay ya da 1 yıllık üyelik paketleriyle” sayıları 45’i bulan oyunu ücretsiz olarak oynayabiliyor. Plus üyesi olan kullanıcılar, her hafta en az 3 yeni oyunu bedava oynama, mevcut oyunları ise indirimli bir şekilde satın alma olanağı elde ediyor. Hizmeti satın alan oyunseverleri; bayramda Just Cause 2, Borderlands, Dead Space 2, Rock of Ages, Saints Row 2, Outland, Infamous 2 ve Little Big Planet 2 oyunlarını bedava indirme olanağı bulunuyor. Plus üyeleri ayrıca Sony’ın el konsolları PS Vita ve PSP’de de bazı indirim ve avantajlardan faydalanabiliyor. C M Y B C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle