Katalog

SAYFA CUMHURİYET 6 TEMMUZ 2012 CUMA A4 ANKARA Yaşam Spor Olağanüstü genel kurul öncesinde, Cemal Aydın’dan açıklama geldi: Aydın aday değil ? Ankaragücü’nde cumartesi günü yapılacak olağanüstü genel kurul öncesinde, ismi adaylık için geçen onursal başkan Cemal Aydın aday olmayacağını açıkladı. Aydın yaptığı yazılı açıklamada, genel kurul öncesinde isminin adaylık için geçmesini üzüntüyle karşıladığını belirterek, şu görüşleri dile getirdi: “12 Aralık 2008 tarihinde yaptığım açıklamayı tekrarlamak isterim. Ankaragücü Spor Kulübü’ndeki görevim kendi irademle sona ermiştir. Bıraktığım göreve tekrar geri gelmek gibi bir düşüncem söz konusu olmaz, yalnız ben değil kan bağım olan hiç kimse de görev almaz. Bir aile 1516 yıl bu işi yapmışsa görevini bitirmiş demektir. Bu açık ifadeye rağmen bazı basın organlarının uzman yazarlarından bir kısmı, aday olacağımı, bir kısmı aday olmak için fırsat kolladığımı yazmışlardır. Yaşamımın 25 yılını spora verdiğim, sporun amatör kümeden başlayarak en yüksek noktalara kadar görev yaptığım bilinmektedir. Bu açıklığa rağmen ‘geri gelecek, geri geliyor, fırsat kolluyor’ yazılarını kaleme alanlara bir tavsiyem, kamu hizmeti yaptıkları için kendilerini bir kere daha gözden geçirmeleridir.” “Gelinen bu acı tabloyla yalnız Ankaragücü ve Türk sporu değil, başkent Ankara halkı, camiası ve taraftarlarına yazık edildiğini” vurgulayan Cemal Aydın, şunları kaydetti: “Bizler görev yaptığımız dönemlerin Canlar Ülkesi Abhazya bhazya bayrağındaki yedi yıldız, ülkenin yedi bölgesini, yeşil ve beyaz çizgiler Müslüman ve Hıristiyan halklarını simgelerken yıldızların ortasındaki el figürü “Düşmana dur, dosta selam” anlamını taşıyor. Abhazlar, dostluğa verdikleri önemle ve bir de ülkelerinin güzelliğiyle çok övünüyorlar. Zaten, Abhazya’nın Abhazca söylenişi Apsnı, “Canlar Ülkesi” anlamına geliyor. Ülkelerinin güzelliğini ise şöyle anlatıyorlar; Tanrı, halklara toprak dağıtırken Timur ÖZKAN zamanında gelip, ozkantimur@yahoo.com toprağını almayan ama dağıtım bittikten sonra toprak yaşarken Ruslar ve Gürcüler istemeye gelen Abhaz’a üçüncü ve dördüncü sıralarda kızarak neden zamanında yer alıyor. Oysa Türkiye’deki gelmediğini sormuş ve Abhazların sayısının 500 konukları olduğu için onları binden fazla olduğu tahmin bırakıp gelemediğini söyleyen ediliyor. Öte yandan Abhaz’ın yanıtından memnun Abhazya’nın nüfusunun yaz kalarak, kendisine ayırdığını aylarında gelen turistlerle 1 söylediği en güzel toprak milyonu açtığı söyleniyor. parçasını Abhazlara vermiş. Sovyetler Birliği zamanında, Böylece Abhazlar, zaten çok orta sınıf Soçi’ye giderken üst güzel bir coğrafya olan sınıfın tatil için tercih ettiği Kafkasya’nın gerçekten de en Abhazya, bugün de, (en güzel yerini yurt edinmişler azından şimdilik) Rusları ama bahtları, yurtları gibi ağırlamaya devam ediyor. güzel olmamış. Abhazlar bu Ülkenin en büyük gelir durumu da güzel bir espriyle anlatıyorlar: Tanrı kendi yerini kaynağı turizm. Alternatiflerine göre düşük bize verdiği için aklı burada kalmış, bunun için başımız hiç sayılabilecek fiyatlarıyla, oteller eylülde bile dolu olup dertten kurtulmamış. Kafkas halkları arasında en evlerin de çoğu pansiyon olarak çalışıyor. az sayıya sahip bir ulus olan Abhazya’nın Gagra, Abhazlar, tarih boyunca ya Pitsunda, Novi Afon gibi başka bir ülkenin turistik kentleri, şimdilik tek egemenliğinde ya da önemli havayolu girişi olan Rusya’nın bir kısmı Türkiye’de olmak Soçi sınırıyla, başkent Suhum üzere gurbette yaşamışlar. arasında yer alıyor. Her Nihayet, özerk bir cumhuriyeti tarafında dev otellerin yer oldukları Gürcistan’a karşı aldığı Gagra, Abhazya’nın en bağımsızlıklarını ilan etmişler gelişmiş turistik kenti. ama hemen arkasından, Zhoekvar ve Gagrypsh Rusya’nın açık desteğine nehirlerinin denize döküldüğü rağmen, binlerce kişinin yerde 1901 yılında kurulan hayatını kaybettiği savaş Primorskiy Park, 6 başlamış. En nihayet 1994’te, kilometrelik plajı ve dünyanın Abhazya bağımsızlığını her tarafından egzotik kazanmış ve adı Apsnı bitkileriyle bugün de kentin en Ahuıntkarra (Abhazya çok rağbet gören yeri. Cumhuriyeti) olan kendi Pitsunda küçük ama turistik devletlerini kurmuşlar. bir kent. 15. yüzyıldan kalan Şimdilik Rusya’dan başka freskleriyle ve 4 bin borudan sadece Nikaragua, Venezüella oluşan dev orguyla dikkat ve kendisi de tanınma sorunu çeken Pitsunda Kilisesi’nin yaşayan Gürcistan’ın diğer bahçesindeki müzede eski özerk cumhuriyeti Güney sergilenen tarihi mozaikler de Osetya gibi çok az ülkenin görmeye değer. tanıdığı Abhazya’yı, Hem tarihi zenginlikleri Abhazya’da yaşayandan çok hem de doğal güzellikleriyle daha fazla Abhaz nüfusu öne çıkan Novi Afon’un barındıran bir ülke olmasına görülmesi gereken en önemli rağmen Türkiye tanımıyor. yerleri tarihi manastırı ve Çok kesin olmamakla mağarası. 18881900 birlikte 400 bin nüfusa sahip yıllarında yapılan Novi Afon Abhazya’da; 120 bin Abhaz, Manastırı, Ortodoksların yaklaşık bir o kadar Ermeni A hesaplarını, yasal kurum ve kuruluşlara ve kulübün genel kurullarına zamanında verdik. Görevden ayrıldığımız 4 yıla yakın bir zaman olmasına rağmen yine de hesap vermeye hazır olduğumuzu tekrarlamak isteriz. Tesisleriyle, UEFA kriterleriyle transfer yasağı olmaksızın yönetimimiz döneminde yaptıklarımız Ankaragücü Spor Kulübü’nün Tandoğan ve Atatürk Orman Çiftliği’ndeki yerinde dimdik, tertemiz hizmete devam eder bir biçimde durmaktadır. Dönemimizde hiç kimse ‘Borcunuzu ödeyin’ diye yakamıza yapışamadığı gibi, milletin alın teri olan vergi ve sigorta borçlarıyla da yüzlerimiz kızarmadı. 30 Ağustos 2009 sonrası göreve gelenlere, giderken neler bıraktıklarını, bu borç batağının hesabını vermek gibi görevlerinin yasadan doğduğunu kalıcı bir çivi dahi çaktık diyemeyeceklerini söylüyoruz, söylemeye devam edeceğiz. Dilerim ki yetkili merciler, basın organları ve kandırıldığını bizzat ifade eden taraftarlarda gerekli hassasiyeti gösterirler.” Gezgin Gözüyle önemli dini merkezlerinden. Dünyanın en derin üçüncü mağarası olan ve birbirine bağlı dokuz bölümden oluşan Novi Afon Mağarası, keçisini arayan bir çoban tarafından tesadüfen bulunmuş ve 1975’te ziyarete açılmış. At sayısı ve nüfus aynı Novi Afon’dan başkent Suhum’a doğru yolculuğumuza yemyeşil bir coğrafyada devam ediyoruz. Abhazya’yı Karadeniz’in diğer kentlerinden ayıran dağlarla deniz arasında geniş yeşil düzlüklerin olması. Abhazya yollarında bir de başıboş dolaşan atların çokluğu dikkat çekiyor, ülkedeki at sayısının Abhazya’nın nüfusu kadar olduğu ifade ediliyor. Abhazya’nın biri hariç tüm kentleri gibi deniz kıyısında yer alan ve Rusya sınırına 110 kilometre uzaklıktaki başkenti Suhum, 2500 yıl önce Yunanlılar tarafından kurulmuş. 16. yüzyıldan başlayarak 1810’a kadar Türk egemenliğinde kalan Suhum, o dönemde Suhumkale olarak anılıyordu. Suhum her ne kadar, yakın tarihteki savaşın izlerini silmiş görünse de hâlâ birçok binada mermi deliklerini görmek mümkün. Suhum’un görülmesi gereken başlıca yerleri, birbirini kesen Leona ve Mira caddelerinin oluşturduğu merkezi bölgede bulunuyor. Limandan başlayan Leona Caddesi üzerindeki 160 yıllık Botanik Parkı, 5 hektar büyüklüğünde ve aralarında 250 yıllık bir Kafkasya Ihlamuru’nun da bulunduğu 5 binden fazla bitki çeşidine ev sahipliği yapıyor. Aynı caddenin sonunda, Trepetsyo Dağı’nda bulunan Maymun Yetiştirme Merkezi ise 1927’de kurulmuş. Merkezde, Asya ve Afrika’da getirilen 10 ayrı ırktan 300 civarında maymun doğal ortamda yaşatılıyor. Bunlardan başka; Özgürlük Meydanı, Parlamento, Slav Parkı, Abhaz Devlet Müzesi, Abhaz Devlet Drama Tiyatrosu, Suhum’un merkezinde, Suhum Kalesi kalıntıları ve tarihi Besletski Köprüsü ise yakın çevrede görülebilecek yerler arasında not edilebilir. Savaştan sonra Gürcistan sınırı kapandığı için Abhazya’ya ancak Soçi üzerinden uçakla veya Trabzon üzerinden gemiyle gelinebilir. Gürcistan ve Rusya Türklere vize uygulamıyor ama bu iki ülke arasında yer alan Abhazya, Türklere vize uyguluyor. Vize başkent Suhum’dan işlem yaptırılarak alınabiliyor. Gölbaşı’nda motokros heyecanı Son 3 yıldır şampiyon olan Ankara Enduro Motor Sporları Kulübü tarafından düz enlenen Türkiye Motokros Şampiyonası; her yıl en hızlı pilotları ve yarış severleri bir araya getiriyor. Gölbaşı Ballıkpınar Motokros Parkuru’nda gerç ekleştirilecek yarışlarda sporcular, toplam 2 bin 400 metrelik doğal toprak parkurda 17 rampayı atla mak için mücadele edecek. Motokroscular yarı şların ilk günü saat 11.00’de serbest antrenman ve sıralama turlarında en iyi yeri kapmaya çalışac ak. Yarışlar minikler, gençler, büyükler ve vete ranlar kategorilerinde gerçekleştirilecek. 8 Tem muz Pazar ise günü sabah ve öğleden sonra yap ılacak olan mücadeleye Ankara, İstanbul, İzm ir, Muğla, Antalya ve Bursa başta olmak üzere birçok ilden sporcuların katılması bekleniyor. Yar ışlarda ayrıca, son 3 yılın şampiyonu Ankara Enduro Motor Sporları Kulübü serbest stil gös terileri yapacak. Güreşçiler er meydanına çıkıyor Sincan Belediyesi tarafından geleneksel hale getirilen Sincan Yağlı Güreşleri, 14 Temmuz’da Sincan Şehir Stadı’nda yapılacak. Geçen yıl katılımın yüksek olduğu organizasyona, bu yıl da yoğun ilgi bekleniyor. Kırkpınar’ın hemen ardından yapılacak olan güreşlere, 13 sıklette 300 güreşçi katılacak. Ayrıca organizasyonun başpehlivanı da o gün belirlenecek. Sincan Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Tuna, başkentli güreşseverleri karşılaşmaları izlemeye davet etti. Tuna, “Geçtiğimiz yıllardaki tecrübelerimizi bu organizasyonumuza da yansıtarak, güreşseverlere unutamayacakları bir spor şöleni yaşatmak istiyoruz. Asırlardır süregelen geleneğimiz yağlı güreş, bu yıl da sizlerle buluşacak. Milli ve manevi değerlerimize sahip çıkarak onları gelecek nesillere aktarmalıyız. Ata sporumuz olan güreşe de ilginin yüksek olması bizleri mutlu ediyor. Umuyorum ki bu yıl da ilçemize yakışır bir organizasyonla vatandaşımızı buluşturacağız” dedi. C M Y B C M Y B