Katalog

SAYFA CUMHURİYET 6 TEMMUZ 2012 CUMA A2 ANKARA Kültür Sanat ‘Gordion’da tarlaları sürmeyin’ Başkent Cem Adrian’ı ağırlayacak Yugoslav kökenli bir ailenin çocuğu olarak Edirne’de dünyaya gelen müzisyen Cem Adrian, başkente konuk olacak. Adrian, “Kayıp Çocuk Masalları” adlı albümdeki şarkılarını, 12 Temmuz’da, If Performance Hall’de seslendirecek. Cem Adrian, iki yıl aranın ardından yeni albümü “Kayıp Çocuk Masalları” ile başkentli dinleyicileriyle buluşuyor. Yugoslav kökenli bir ailenin çocuğu olan Adrian, müzik çalışmalarına ortaokul yıllarında başladı. İlk kayıtlarını yine o tarihlerde yaptı. 18 yaşında başladığı radyoculuk yaşamına 6 yıl devam eden Adrian, bu süre içinde tiyatro ve fotoğrafçılık eğitimi de aldı. Çalıştığı radyonun kayıt stüdyosunda kendine ait yaklaşık 250 şarkı kaydetti. Adrian, sahne soyadını ise doğduğu ve büyüdüğü Edirne şehrinin antik çağlardaki ismi olan Hadrianoupolis’ten esinlenerek aldı. Yapımcılığını ve prodüktörlüğünü Adrian’ın üstlendiği “Kayıp Çocuklar Masalları” ise Ankara’da hazırlandı. Adrian’ın yeni albümünün konukları ise Murat Yılmaz Yıldırım ve Aylin Aslım. Sanatçının, “Ses değil, bir his performansı albümü” dediği “Kayıp Çocuk Masalları” albümünün konseri, 12 Temmuz Perşembe gecesi If Performance Hall’de gerçekleştirilecek. Gordion Antik Kenti’nde kazı çalışması yürüten Pennsylvania Müzesi uzmanları, Polatlı Belediyesi Meclis Salonu’nda önceki gün sunum gerçekleştirdi. Kazı çalışmaları ve ekosistemin korunmasına ilişkin bilgilerin verildiği sunuma, North Carolina Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Gordion Arkeolojik Kazı Başkanı Prof. Dr. Kenneth Sams, kazı ikinci başkanı Pennsylvania Üniversitesi Müzesi uzmanı Prof. Dr. Brain Rose, Pennsylvania Müzesi uzmanı Ayşe Gürsan Salzmann, Pennsylvania Müzesi Arkeobotanik Uzmanı Dr. Naomi Miller, Ortadoğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Görevlisi Evin Erder ile Kültür ve Turizm Bakanlığı temsilcisi Mehmet Akalın katıldı. Salzmann, sunumunda, Yassıhöyük köyünde bulunan Frig medeniyetinin başkenti Gordion örenyerinde yürütülen arkeolojik, botanik ve koruma çalışmaları hakkında katılımcıları bilgilendirdiklerini söyledi. Salzmann, “Kaygımız şu, Gordion’da bulunan tümülüsler ve höyükler maalesef tarlalarla tamamen çevrilmiş ve tarlalar bunların üstüne çıkmış durumda. Bu durumda tarihi kaybetmiş oluyoruz. Her gün yüzlerce ve binlerce yıl kaybolmuş oluyor. Onun için de belediye ile el ele çalışmak ve bunu durdurmak istiyoruz” dedi. Gordion’daki kazının klasik dönem kazısı olmadığını, bu nedenle yavaş ilerlediğini belirten Salzmann, “Kazılar sonunda büyük binalar, hamamlar, stadyumlar ortaya çıkmayacak. Yapılan, o dönemde bulunan ekosistem ve binaların tespitidir. Yassıhöyük’te bundan sonra da kazılar yapılacak, yapılmaya devam edecek” ifadelerini kullandı. lirterek, bu tümülüsleri koruyarak çevre ekonomisini zenginleştirmeyi ve turizmi artırmayı istediklerini söyledi. Miller, “Şimdi çok kritik bir süre içindeyiz. Tarihsel manzarayı korumak için, bütün tümülüsleri korumalıyız. Tümülüsleri sürmek ve sulamak, onların illegal kazılmasından daha zararlıdır. Banliyölerin ve tarım alanlarının plansız gelişmesi çevre ekolojisini dramatik bir şekilde değiştirdi. Dileğimiz, bölge ekonomisinin bu zengin tarihi peyzaj ile birlikte kalmasıdır. Şimdi geç de olsa küçük tümülüsleri koruma vakti geldi” diye konuştu. Frig bölgesinde ağaç olmadığını ancak 140’tan fazla eko çeşitliliğin bulunduğunu ifade eden Miller, sözlerini şöyle sürdürdü: “En ekonomik ve kalıcı konservasyon planı çevre şartlarına uymak zorunda. Biz de kazı ekibi olarak ekopark çalışmasına başladık. Bu dört parçalı bir projedir. Midas Tümülüsü üstünde erozyon kontrol planı yapıyoruz. Yassıhöyük’te küçük bir yabani ot bahçesi kurduk. Sit alanını korumak için bitki kullanıyoruz. Küçük tümülüsler ve tarihi peyzajı kurtarmak için korunan sahayı genişletmek istiyoruz.” Ve Perde... Eren AYSAN [email protected] Menekşeden Önce… Ş ‘Başkan söz verdi’ Polatlı Belediye Başkanı Yakup Çelik de, bilim adamlarının yaptığı çalışmaları kendilerine aktarmalarının, Gordion’un aslında nasıl bir kültür mirası olduğunu daha derinden kavramalarına katkı sağladığını ifade ederek, “Burada belediye olarak bize düşen görevi elimizden geldiğince yapacağız. Yassıhöyük’te kazı çalışmalarının hızlandırılması hususunda talebimiz oldu. 1950’li yıllardan itibaren tek höyükte devam eden çalışmaların artırılmasını istedik” diye konuştu. ‘Sulamayın sürmeyin’ Dr. Naomi Miller ise sunumunda, tümülüslerin üstünde veya yakınındaki tarlaların sürülmemesi gerektiğini be Haydi çocuklar, karikatür kursuna Karikatür Vakfı, öğrencilere yönelik karikatür yaz kurslarını başlatıyor. Vakıftan yapılan açıklamaya göre, yaz dönemi kurslarında karikatür çizim teknikleri, Türk mizahı, Türk karikatürü, dünya karikatürü, baskı teknikleri ders olarak verilecek. Öğrencilere yönelik olan kurslarda, öğrencilere hoşgörü ve mizah duyarlılığı içinde karikatürde espri nasıl oluşturulur ve çizgiyle kağıda nasıl aktarılır gibi çalışmalar da yapılacak. Kurslarda, “öğrencilere, kendilerine her zaman gerekli olacak mizah duyarlılığı, hoşgörü ve ustaca çizgi çizme ve karikatür çizme becerisinin kazandırılması” amaçlanıyor. Yaz boyunca sürecek kurslara, karikatür çizmeyi beceren ve sevenler kendilerini geliştirmek için devam edecek. Nezih Danyal yönetiminde gerçekleştirilecek kurslar, cumartesi günleri 14.0016.30 saatleri arasında yapılacak. Kurslara kayıt yaptırmak isteyenler, 430 90 10 numaralı telefona ya da Meşrutiyet Caddesi, Mediha Eldem Sokak 70/1 adresindeki Karikatür Vakfı’na başvurabilirler. air Ahmet Kudsi’ye soyadını veren Tecer dağlarının bulunduğu, “Orda bir köy var uzakta”, “Sıvas yollarında geceleri” dizeleriyle başlayan şiirlerin yazıldığı şehirde bir otel kuşatılmıştı. Otelin adı yaylalarda açan çiçekti, Madımak’tı. Otelin içindekilerse ülkenin yazarları, şairleri, ozanlarıydı. Sekiz saat süren bekleyişin sonunda kibrit çakıldı. Tuhaftır, otelin etrafını saran güruhun protesto ettiği, dört yüz yıl önce yaşamını yitiren şair “Pir Sultan Abdal” adına yapılan etkinliklerdi. O gün, “Yaz günü temmuzda sen terle ben sileyim” türküsü gibi hava sıcak mı sıcaktı. Pusu bir kere kurulmuştu. Ölenler de, sağ kurtulanlar da Madımak’ta bulundukları süre boyunca sıkıştırılmışlardı, kaçacak delikleri yoktu. Sekiz saat boyunca otelde mahsur kalmalarına rağmen dönemin başbakanı, katliamın sonunda “Halkımıza zarar gelmemiştir” dedi. Dışarıdakiler “insandı”. Peki ya “içerdekiler?” Aslında on sekiz yıl sonra geriye dönüp baktığımızda, Behçet Necatigil’in dizesi gibi, “çok şey yarım hâlâ”. Öte yandan insanlık tarihini anlatan dersler, dosyalar, kitaplar yakma, yıkma, yok etme gibi olgularla dolu. Olaylar, olgular olarak ele alındığı sürece insana ilişkin duygular tarihten siliniyor, “vahşet” ya da “ölme/öldürme” gerçeği etkisini yitiriyor. Bir başlık olarak bizleri bekliyor. Oysa tanıkların anlattıklarıyla, sanatın katkısıyla olayın insan yanına daha çok yaklaşıyor, izlerin silinmediğini, silinmeyeceğini görüyoruz. Yakın tarihi sorgulamanın heyecanıyla da olsa, şiirler, romanlar yazıldı, tiyatro eserleri sergilendi Sıvas’a dair. Söz bitti mi? Hayır. Hep bir şeyler eksik kaldı. Bu yarım kalmışlık hissiyle yeni yaratılar üretilmeye devam ediyor. Bunlardan en anlamlısı da Soner Yalçın’ın cezaevine girmeden önce başladığı, yarım kalmasına rağmen dostlarının tamamladığı Sıvas belgeseli, Menekşeden Önce. Bu belgeselin, hayatımızın kameralar karşısına yansımasından öte başka bir anlamı da var. Beni iki sene önce Soner Yalçın’ın asistanı aramış, görüşmek istemişti. Ancak takvimlerimiz uyuşmadı. Sonrası malum. Bu ülkede bir aydına daha cezaevinde yer açıldı! Bir iki ay önce sevgili Zeynep Altıok, telefon açıp belgeselden söz açtı. Zeynep’le birlikte Halide Yıldız, Elif Ilgaz, Melda Onur, Ebru Köktürk Koralı kolları sıvadılar. Ben uzaktan, Ankara’dan izledim, onların coşkulu çabalarını. Bu belgeselde uzun zamandır hissettiğim bir duygu var: Sıvas Katliamı altı aydınla birlikte (Babam Behçet Aysan, Metin Altıok, Asım Bezirci, Muhlis Akarsu, Hasret Gültekin, Nesimi Çimen) anılmamalı! Çünkü Sıvas, aynı zamanda bir çocuk katliamı. Orada on bir yaşındaki Koray’dan, on yedi yaşındaki Nurcan’a kadar pek çok genç beden yandı, kavruldu. Beni yıllarca hiçbir şey sarsmadı, bir gün dertleşirken, o kara gün iki çocuğunu, Koray ile Menekşe’yi kaybeden annenin, “ben her gün çocuklarımın tozunu alarak güne başlıyorum” cümlesi kadar! Düşünün bir kere; bir anne, on dokuz sene her gün çocuklarının fotoğraflarını silerek hayatta kalmaya çalışıyor. Bir insanla dost olmak için illa tanışmak gerekmiyor. Şimdiki düzende duygudaşlık, kaderdaşlık, ortak dünya görüşü dost olmak için yetiyor. Cezaevindeki dostlarımızın tahliyelerini dört gözle beklerken, belgeselin vizyona girmesi ve geniş kitlelere ulaşması gerektiğini düşünüyorum. Belgesel, bugün Yenimahalle’deki Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’nde Ankaralıların beğenisine sunulacak. Başkenti ‘Okyanus Aşkı’ saracak Orijinal, akustik Küba müziğini icra eden dünyaca ünlü topluluk “Latin Cuba”, başkente konuk olacak. Topluluk, yarın Tepe Prime Avenue’de, başkentlilerle buluşacak. Kübalı grup “Latin Cuba”, “Okyanus Aşkı” başlığını taşıyan konserleriyle Ankaralı müzikseverlerin karşısına çıkacak. Tepe Prime Avenue’da, yarın akşam gerçekleştirilecek “Küba Gecesi”nde Küba asıllı müzisyenlerden oluşan “Latin Cuba”nın konseri, 19.0021.00 saatleri arasında gerçekleştirilecek. Latin Cuba, Havana’dan Ankara’ya okyanus aşkını taşıyacak ve Latin müziğinin en güzel örneklerini sunacak. Orjinal, akustik Küba müziğini icra eden “Latin Cuba”, gitarda Robinson Perez Fernandez, perküsyonda RafaelFito, trompette Keily Fidel ve vokalde İbis Maria’dan oluşuyor. Başkentliler, Türkiye’nin lezzet duraklarına ev sahipliği yapan Tepe Prime Avenue’nun restoranlarında yemek yerken, Küba müzikleri ve kültürüyle dolu bir akşam geçirebilecek. : Cumhuriyet Vakfı adına Orhan ERİNÇ Genel Yayın Yönetmeni : İbrahim YILDIZ Ankara Temsilcisi : Utku ÇAKIRÖZER Sorumlu Müdür : Miyase İLKNUR 6 Temmuz 2012 Cuma SATILIK KONUT SAHİBİNDEN Maltepe’de 3+1 5.katta yapılı daire 210.000 TL 0532 238 01 39 KORSAN KİTAP KÖTÜ BASILIR. OKUMA ALIŞKANLIĞINI YOK EDER. BESAM Sahibi Sayfa Editörü Reklam Müdürü Satış Koordinasyon Yazışma Adresi Telefon Eposta : Cumhuriyet Gazetesi Ankara Bürosu, Ahmet Rasim Sokak No:14 06550 Çankaya : 0312 442 30 50 : [email protected] : Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Basıldığı Yer : DPC Doğan Medya Tesisleri Dağıtım : YAYSAT Yerel ve süreli yayın Yayımlayan C M Y B C M Y B : Okan AKYÜREK : Kerim TAŞKAN : Osman ÖZER