Katalog

20 Ocak 2012 Cuma 394 05 ANKARA AKKARA Talât HALMAN Eğlence hayatı Jimi Hendrix Show ve Fedon Ankara’da ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Rolling Stone dergisinin “Dünyanın En İyi Gitaristi” seçtiği Jimi Hendrix’in öz kardeşi Leon Hendrix, “The Jimi Hendrix Show” ile Ankara’da. Kuzgun 312’de yarın saat 21.00’deki gösterinin bilet fiyatları 28.5 TL’den başlıyor. Yarın Jolly Joker’de ise Nev sahne alacak. “Bir Nevi Alaturka” albümünü 2010’da yayımlayan sanatçı, projede Türk Sanat Müziği eserlerini rock, tango, Latin ve rembetika tınılarıyla yorumluyor. 22.00’deki konserde bilet ücreti ayakta 34 TL, VIP 66.5 TL. Türkiye’nin en eski gruplarından Ezginin Günlüğü 25 Ocak Çarşamba günü Nefes Bar’da konser verecek. İstanbul’da 1982 yılında kurulan grup, 90’lardan itibaren üyelerinin çoğunun da değişmesiyle yeni bir döneme girdi. İstavrit ve Oyun albümleri grubun daha çok tanınmasını sağladı. Grubun şu anki kadrosu Eylem Atmaca, Murat Kurt, Cafer İşleyen, Nadir Göktürk, Erkan Gürer ve Cem Gezginti’den oluşuyor. Konsere giriş 20 TL. 26 Ocak Perşembe günü ise 20.30’da Piano Plus Restoran’da Fedon sahneye çıkacak. “Aşığınım”, “Nerdesin” gibi şarkılarıyla Türkçe sözlü Yunan müziğinde ekol olan şarkıcının konserinde bilet ücreti 1 içki dahil 75 TL. Şarkıcı gününde olursa, hesap ikiye katlanabilir! Aynı gün 22.00’de If Performance Hall’de Cem Adrian konser verecek. Bilet fiyatı 27.5 TL. Ankara’nın Denktaş’ı mrünü Ada’sına adamış olan Rauf Denktaş, uzun yılÖ larını Kıbrıs’ın ve Türkiye’nin başkentlerinde geçirdi. Avukatlık öğreniminde Londra’daydı. Türk Mukave Ezginin Günlüğü Nev Fedon Cem Adrian met Teşkilâtı’nı yönetirken dağlardaydı, uluslararası platformlarda Kıbrıs davasını savunurken bazı süreler Londra ve New York’taydı. Bağımsız KKTC’yi kurunca ve sonra yavruvatanın başkentinde... Cumhurbaşkanlığı bittikten sonra da ne zaman Türkiye’ye gelse Başkent Ankara sakini oldu. İstanbul’u, İzmir’i, TC’nin Akdeniz’de bir liman şehrini seçebilirdi. Ama, o tercihini hep Ankara’dan yana yaptı: Son birkaç Türk hükümeti ona yeterince itibar etmediği halde, o başkentimizin nabzını tutmak, TC hükümeti ile Dışişleri’ne bir şeyler söyleyebilmek için Ankara’yı seçti. Denktaş güçlü inançların insanıydı – Ada’sına Ata’sına, ailesine, Anavatan’a bağlılığı hiç değişmedi, hiç eksilmedi. Hak, haysiyet, hukukta onun kadar hassas bir devlet adamı ender görülmüştür. Denktaş’ın 1950’lerden 13 Ocak Cuma günü can çekişirken son kez söylediği gibi tek bir andı olmuştu: “Bağımsız Kıbrıs Türk Cumhuriyeti”. O uğurda 60 yıldan uzun süre yaman bir mücadele verdi. Denktaş’ın anılarını ve olağanüstü başarılı gazeteciyazar Nur Batur’un “Rauf Denktaş: Yeniden Yaşasaydım” başlıklı eserini okumak ve bir dâhi devlet adamının tarihsel yaşamını öğrenmek, her Türk için bir görevdir bence. Rahmetli Denktaş’ı ben 1960’lı yıllarda, New York’a Kıbrıs davasını Birleşmiş Milletler’de savunmak üzere sık sık geldiğinde tanımıştım. Birkaç defa aynı toplantılarda konuştuk. Eşim Seniha Halman BM radyosunda Rauf Bey’le pek çok mülâkat yaptı. Birlikte kaç kere yemek yedik, sohbet ettik, yürüyüş yaptık, dertleştik, gülüştük ve Denktaş’ın konuşmalarını hayranlıkla izledik. 1983’te oğlum Sait vefat ettiğinde Denktaş bize çok dostane bir başsağlığı mesajı gönderdi. İki yıl sonra Raif Denktaş bir otomobil kazasında hayatını kaybedince biz acılı babayı teselli etmeye çalıştık. Üçüncü defa evlat acısı yaşayan Denktaş, tüm cesaretine rağmen sarsılmıştı. Üç yıl kadar sonra, New York’taki bir yemekte, eşi Aydın Hanımefendi benim eşimle aynı masada yan yana... Bir ara Sayın Denktaş kendi masasından kalkıp hatır sormaya geliyor. “Dertleştiğinizi biliyorum” diyor. Aydın Hanım “Bize katılsana” deyince Denktaş kabul etmiyor: “Siz kadınlar sağlamsınız. Söğüt ağacı gibisiniz, eğilirsiniz, bükülürsünüz, ama kırılmazsınız. Biz erkekler de söğüt gibiyiz, ama bükülünce kırılmışızdır.” Ankaramız bu harikulade dava ve devlet adamı için bir anıt, bir meydan, bir semt, bir büyük bina, bir kültür merkezi yaratmalı. Başkentimizin rahmetli Denktaş’a vefa borcu bunu gerektirir. Denktaş’ın Ankarası, Denktaş’ı güzel anmalıdır.