Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 Aralık 2010 Cuma 335 05 Tamir ettiği lunaparkın OSTİM’den dünyaya atlıkarınca i t t e r ü i in is iy a h a d yonu Başkanı Mehmet Akyürek’le birlikte sorularımızı yanıtladı, yaşam öyküsünü anlattı: Lunapark oyuncaklarının tamiriyle işe başladığı o yıllarda Türkiye’nin İtalya’dan oyuncak aldığını, şu an kendilerinin İtalya’ya sattığını anlatmakla başlıyor Yenen sözlerine. Ve işin inceliklerini şöyle anlatıyor: “Lunapark oyuncaklarının yapımı Türkiye’de yaygın değil. Ama insanlar bu alanı çok kolay sanıyor. Ben 1979 yılından bu yana, bu işin içindeyim ve insanlar 3 günlük ustalıkla işin içine girmeye çalışıyor. Tabii kazalar da kaçınılmaz oluyor. Örneğin bizimle birlikte 1 yıl çalışan bir işçi kendini profesyonel sanıyor ve yapım aşamasına geçiyor. Öyle ki geçen günlerde Trabzon’da bir lunapark oyuncağının parçaları koptu ve 1 kişi öldü. Onun için emniyet ve kalite çok önemli. Bu anlamda güvenlikten ödün vermiyoruz. Biz mühendislerimiz eşliğinde çalışmalarımızı yapıyoruz.” SEVİL ARINAN NKARA Büyük Sanayi’de 50 metrekarelik tornacı dükkânında lunaparkları tamiratla başlayan serüven Avrupa’ya ihracatı getirdi. Başarının sahibi Süleyman Yenen... “Lunapark deyip geçmeyin” diye uyaran Yenen, kendini “usta” olarak kabul ediyor, “usta”larla çalışıyor ve ekliyor: “İlk ve hep düşündüğümüz şey güvenlik...” Haklı titizlik, Yenen’in ürünlerini İtalya’dan Polonya’ya, Suriye’den Dubai’ye ihraç etmesi sonucunu getirmiş. Yenen OSTİM’deki çalışma ofisinde İç Anadolu Sanayi ve İşadamları Dernekleri Federas A Ailesini de bu işin içerisine katan Yenen, kızı ile oğlunu da bu alana koyarken, işin inceliklerini, “ustaçırak” yaklaşımıyla öğretiyor. Eğitimin ve sistemli olmanın önemine vurgu yapan Yenen, “Kızım muhasebe, oğlum meslek lisesinin elektrikelektronik bölümünü bitirdi. Çocuklarımın yurtdışında dil eğitimi almasını da sağladım. Bunun yanı sıra yeğenlerimi de bu işin için dahil ettim. Kı sacası aramızda yabancı denilebilecek üçüncü insanlar yok. Bu durum sürekli birbirimize destek olmamızı sağlıyor. Oluşabilecek sorunları ise hemen çözebiliyoruz. Oyuncak yapmanın yanında lunaparkların kurulumunu da yapıyoruz. Örneğin Denizli’deki lunaparkın işletmesi de bize ait” dedi. ‘Bu şirketaile şirketi...‘ ‘İthalürünlerin satışıbizi etkiledi’ ‘Babamesleğinedevam’ Süleyman Yenen’in kızı Halime ise babasının mesleğini devam ettirmenin sorumluluğunu yaşadığını kaydediyor. Küçük yaşlarında lunaparka gitmek için babasına baskı yaptığını belirten Halime Yenen, “Bu alan Türkiye’de ölmeyecek. Çünkü çocuklar lunaparkı çok seviyor. Bu anlamda babamdan devralacağım işi, daha iyi yerlere getirmek istiyorum. Aile şirketlerinde ikinciüçüncü kuşağa bu işi devretmek çok önemlidir” diye konuşuyor. Süleyman Yenen, Türkiye’de isim yapmasının ardından şimdi hedefini Avrupa ülkeleri olarak belirlemiş. Hedefe giden yolda çeşitli sıkıntılar yaşadıklarını da dile getiren Yenen, şunları anlatıyor: “Bu alanda tek olduğumuz için işçi bulmakta sıkıntı yaşıyoruz. Lunapark oyuncaklarından anlayan kalifiye işçi olmadığı için üretimde sıkıntı yaşıyoruz. Bunun yanında sattığımız oyuncakların parasını tahsil etmekte de sıkıntı çekiyoruz. Böyle olunca ithal ürünler daha ucuza satışa çıkıyor. Bu durum bizi 5 yıldır çok etkiledi.”