Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet Ankara 327/8 EKİM 2010 ValiYüksel:Ankara’yıgörmekayrıcalıkolacak NKARA (Cumhuriyet Bürosu) Atanmasının ardından başkentin turizm potansiyelini ortaya çıkarmak amacıyla çalışan Vali Alaaddin Yüksel, Ankara gibi bir yerde kültür ve turizmi konuşmamanın “Büyük bir gaflet ve dalalet” olduğunu söyledi. Yüksel, “Bir gün göreceksiniz, herkes Ankara’yı görmek isteyecek, bu kenti görmek bir ayrıcalık olacak” diye konuştu. Turizm politikalarını ve yol haritasını belirlemek amacıyla yapılan Ankara Turizm ve Tanıtma Konseyi Toplantısı’nın ikincisi Ankara Valisi Alaaddin Yüksel başkanlığında, Gölbaşı Galip Demirel Vilayetler Evi’nde yapıldı. Toplantıya, Ankara Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek, Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtım Genel Müdürü İbrahim Yazar, üniversite rektörleri, ilgii kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, Ankara Ticaret Odası (ATO), Ankara Sanayi Odası (ASO), sivil topum kuruluşları ve turizm sektörünün temsilcileri katıldı. Toplantıda konuşan Yüksel Ankara’yı turizimde marka yapmak istediklerini 3. Uluslurarası Sağlık Turizmi A Kongresi’yle kesinlik kazanacak projelerle hedeflerine ulaşacaklarını belirtti. Yüksel, Ankara gibi bir yerde kültür ve turizmi konuşmamanın “büyük bir gaflet ve dalalet” olduğunu dile getirdi. Yüksel, “Bir gün göreceksiniz, herkes Ankara’yı görmek isteyecek, bu kenti görmek bir ayrıcalık olacak. Göremeyenler çok üzülecek” diye konuştu. “Ankara’da yeni şeyler konuşacağız” diyen Yüksel, kenti marka haline getirmenin yolunun ortak akıldan geçtiğine vurgu yaptı.Yüksel, şu değerlendirmeyi yaptı: “İkincisini yaptığımız bu toplantıda, bu işe emek verebilecek herkes var. Böyle bir sektörde ‘Ben de varım’ diyebilmek için ortak bir akıl oluşturulmalı. Önce yol haritasını belirleyeceğiz. An kara turizm planını bugün yapacağız. Bugün çok önemli. Ankara için önemli şeyler yapacağız. Ankara’nın bütün dinamiklerini harekete geçirmek istiyoruz. Sanayi ve tarım gibi kollarda da planlarımız olacak ama önceliği bu yüzyıla damga vuran turizme vereceğiz. Burada akil insanlar ve kanaat önderleri ile Ankara’nın turizm geleceğine yön vereceğiz.” Yüksel, kasım ayı içinde gerçekleştirmeyi planladıkları 3. Ankara Turizm ve Tanıtma Konseyi Toplantısı’na Türkiye’nin turizm konularındaki tüm liderlerinin katılacağını kaydetti. Ankara Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek ise, Ankara’nın turizm konusunda önceleri belediye bazında çalışmaları olduğunu, şimdi ise valilikten büyük katkı aldıklarını dile getirdi. Ankara’yı cazip hale getirecek yatırımların şart olduğunu savunan Gökçek, bu noktada düşündükleri projeleri “Disneyland Projesi”, “Hayvanat bahçesi”ni büyütmek ve “Ulus Tarihi Kent Projeleri” olarak sıraladı. Antalya’daki turizm markalaşmasının Ankara’da da gerçekleştirilebileceğini anlatan Kültür ve sunulabilir” sorusuna yanıt aranması gerektiğini, bakanlık olarak her türlü sorumluluğu almaya hazır olduklarını söyledi. Ankara çocuk kenti olmalı Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Muharrem Tuna Ankara’nın bir çocuk kenti olması gerektiğini dile getirdi. Tuna “ Ankara dünyada ilk ve tek çocuk bayramını kabul eden bir anlayışa başkentlik yapıyor. Bunun bilincinde olup çocuklarımıza sahip çıkmamız gerekir” diye konuştu.Tuna’nın “çocuk hassasiyeti”ni destekleyen Ankara Üniversitesi Rektörü Cemal Taluğ Türkiye’nin ilk Çocuk Üniversitesi’ni kurduklarını bu konuda üniversite olarak her türlü katkıda bulunmaya hazır olduklarını dile getirdi. Ardından Ankara turizmi için geliştirdikleri Jeopark Projesi’nden bahseden rektör, ortak çoşku ve kararlılık inancıyla Ankara’yı turizm kenti haline getireceklerinden bahsetti. Turizm Bakanlığı Tanıtım Genel Müdürü İbrahim Yazar, Yüksel’in önemli katkılarda bulunduğunu vurguladı. Yazar, bir tanıtım faaliyetini gerçekleştirmek için önce kentin iyi tanınmış olması ve değerlerin tespit edilmesi gerektiğini, ardından da “nerede ve nasıl Oteldekivincintehlikesınırına10yılkaldı NKARA Gazi Osman Paşa’da inşaatı 20 yıldır bitmeyen otelin üzerindeki vinç, rüzgârda serbest bir biçimde dönmesiyle tehlike ve korku yaratıyor. Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Torun, çelik malzemeden yapılan inşaat vincinin ömrünün yaklaşık 30 yıl olduğunu söylerken, rüzgârda serbest dönüşün bağlantı mekanizmasına zarar verebileceğini söyledi. Vincin ömrünün 30 yıl olması akıllara inşaatın 10 yıl içinde tamamlanıp tamamlanmayacağı sorusun getiriyor. Cumhurbaşkanlığı Köşkü’ne 500 metre uzaklıkta, 35 katlı otel inşaatı yaklaşık 20 yıldır bitirilemiyor. İnsanların artık “bitmeyen otel” olarak söz ettiği inşaat, emlak ilanlarında bile “Bitmeyen otele yakın...” ifadesiyle kullanılıyor. Uğur Mum A ? Sinan TARTANOĞLU cu Caddesi üzerinde 1991 yılında yapımına başlanan ancak ekonomik nedenlerle bitirilemeyen otel üzerindeki inşaat vinci, rüzgârlı havalarda rüzgârın yönüne göre dönüyor. 34 katlı evlerin arasındaki ruhsatsız 35 katlı inşaatta, vincin dönüşü nedeniyle endişe yaşanıyor. Vincin inşaatta unutulduğu gibi bir söylenti halk arasında yerleşik olmasına karşın böyle bir durumun imkânsız olduğu ve her durumda vincin sökülebileceği de uzmanlar tarafından dile getiriliyor. Bununla birlikte mahalle sakinleri ve esnaf inşaat tamamlanmasa bile vincin kaldırılmasını istiyor. “Vinci kaldıracak bir kurum yok mu” diye soran yurttaşlar, vincin her an düşebilme olasılığının yarattığı korkuyla yaşadıklarını belirtiyorlar. Bölgede oturan yurttaşlar, rüzgârlı havada vincin dönerken “korku filmlerini andıran” sesler çıkardığına dikkat çekiyorlar. Bazen “düştü düşecek” hissine kapıldıklarına dikkat çeken mahalle sakinleri, vincin bir an önce kaldırılması gerektiğini dile getiriyor. ‘Sonsuza kadar dayanmaz’ MMO Başkanı Mehmet Torun, çelik inşaat vincinin çevrede yaşayan yurttaşların yaşamlarını tehlikeye atıp atmayacağı konusunda, “Teorik olarak, yüksek bir binadan söz ettiğimiz için, vinç çelik konstrüksiyondur. Metrelerce yükseklikte yük taşımak amacıyla kullanıldığı için çelikten yapılıyor. 2030 yıl kadar uzun bir sürede açık havada kalırsa paslanabilir, malzeme yıpranabilir çok çeşitli nedenlerle vincin yapısı bozulabilir. Bunun böyle olması da doğaldır. Çünkü hiçbir malzeme sonsuza kadar dayanamaz” ifadelerini kullandı. Yurttaşların endişelenmesine neden olan vincin ömrü konusunda ise Torun, “Malzemeden malzemeye değişir. Şimdilerde yüksek teknoloji ile üretilen daha dayanıklı malzemeler üretiliyor. Ancak çelik malzeme ile yapılan bir vincin ömrü yaklaşık 30 yıldır” diye konuştu. Vincin 20 yıldır yerinde durduğu düşünüldüğünde 10 yıl içinde inşaatın tamamlanıp vinç tehlikesinin ortadan kalkıp kalkmayacağı sorusunun yanıtı bilinmiyor. Diğer bir korku kaynağı olan, vincin rüzgârda serbest dönüş yapması konusunda da Torun, “Rüzgârda, fırtınada serbest bir şekilde dönmesi malzemeye zarar vermez. Ancak bağlantı yerlerinde sorun yaratabilir. Serbest dönüş, inşaat vincinin mekanizmasına, parçaları birbirine bağlayan cıvatalarına zarar verebilir” dedi. 12