Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 HAZİRAN 2025
2
DAIRESEL
EDİTÖRDEN
FLORA
ir zamanlar hafta
sonu denince
Rüzgâr şimdi
akla dinlenmek
gelirdi. Özellikle
B
pazar günleri,
nadiren bir işle uğraşılan
ve günün büyük kısmını
tembellikle geçirmenin bir
AYÇA
hak olduğu günlerdi. Siz de
nereden esecek?
CEYLAN
deneyimliyorsunuzdur, uzun
süredir hafta sonları farklı bir
meşguliyet içindeyiz. Buna
ayca_ceylan
“kolektif yorgunluk çağı”
diyoruz!
Ya bir sosyal etkinliğe
dahil oluyoruz ya kendimizi
geliştirmeye çalışıyor
ya da “kaliteli zaman”
geçirmeye yönelik birtakım
sorumluluklar üstleniyoruz.
Elbette bunların her biri
kendi içinde anlamlı ve Climatic Change dergisinde
zaman ayrılabilir etkinlikler.
yayımlanan yeni bir
Ancak bu yoğunluğun,
Nil Deltası
araştırma, Ortadoğu’da
süregelen bir “verimli anlar”
zorunluluğuna dönüşmesi,
rüzgâr desenlerinin 2070’e
yaşamın getirdiği yeni bir
kadar ciddi değişiklikler
baskı aracı olarak karşımıza
çıkmakta.
göstereceğini ortaya
Burada verimliliğin
koyuyor. Bu durum, türbin
karşıtı olarak görülebilecek
verimliliğinden enerji
tembellik ise bir hak
olmaktan çıkıp suçluluk ya
politikalarına kadar pek çok
da başarısızlık haline gelmiş
alanda stratejik dönüşümü
durumda.
Bu durumu yaratan
zorunlu kılıyor.
en önemli değişim ise
dijitalleşmeyle birlikte geldi.
Sürekli çevrimiçi olma
baskısı, kendini hatırlatma
gerekliliği ve paylaşım
dürtüsü; tembelliğin bile
estetize edildiği bir gerçekle
insanlığı karşı karşıya bıraktı.
üresel ısınmanın gezegen bu üst seviye rüzgâr azalmasının altı saat içinde dönüştürmek amacıyla son yıllarda yenilenebilir
HHH
üzerindeki etkileri yalnızca bölgesel olarak yedi gigajoule (GJ) kadar rüzgâr enerjiye yöneldi. Suudi Arabistan, Birleşik Arap
Pazar günü, dağınık bir
buzulların erimesi veya deniz enerjisi kaybına yol açabileceği bulgusunu da Emirlikleri ve Ürdün gibi ülkeler rüzgâr ve
yatakta ya da koltukta
seviyesinin yükselmesiyle sınırlı içeriyor. Böyle bir verimlilik kaybı, yenilenebilir
güneş enerjisi projeleriyle dikkat çekiyor. Ancak
otururken yapılan “ev hali”,
K değil. Atmosferin hareketlerini
enerji planlaması ve altyapı yatırımları açısından rüzgâr paternlerinde yaşanan bu değişim, iklim
“pazar keyfi” başlıklı bir
düzenleyen temel dinamikler de ciddi biçimde
önemli sonuçlar doğurabilir. krizine karşı geliştirilen çözümlerin de iklim
paylaşım bile aslında ev
değişiyor. Özellikle rüzgâr örüntülerinde
Çalışmanın ortak yazarlarından Dr. Hochman, değişikliğinden etkilenebileceğini gösteriyor.
halinin ve pazar keyfinin
yaşanan değişimler, enerji sektöründe önemli
araştırmanın bulgularının Ortadoğu’daki politika Enerji üretim stratejilerinin artık yalnızca
artık var olmadığını; bu
dalgalanmalara yol açabilir. Ortadoğu gibi
yapıcılar ve planlamacılar için önemli içgörüler mevcut rüzgâr potansiyeline değil bu potansiyelin
yokluğun kendisiyle birlikte
iklimsel açıdan kırılgan bir bölgede ise bu tür
sunduğunu ve rüzgâr enerjisinin bölgenin
gelecekte nasıl değişeceğine yönelik öngörülere
imitasyonunu da getirdiğini
değişimler, yenilenebilir enerji yatırımlarını ve
sürdürülebilir geleceğinin kritik bir bileşeni dayanması gerekiyor. Uzun vadeli yatırımlar
gösteriyor.
stratejik planlamaları yeniden düşünmeyi zorunlu
olduğunu söylüyor. için iklim senaryoları, türbin teknolojisinde
Bu yüzden günümüzde
kılıyor.
adaptasyon kapasitesi ve bölgesel mikroiklim
belki de en devrimci
EN ELVERİŞLİ BÖLGELER
Geçen günlerde Climatic Change dergisinde
analizleri hayati önem taşıyor.
eylem, durmak ve yalnızca
Araştırma kapsamında günün her saatinde, en
yayımlanan Karlsruhe Teknoloji Enstitüsü (KIT)
durmak. Telefonu bir kenara
UYUMLANMA ZAMANI
yüksek ortalama potansiyel rüzgâr enerjisi 70
ve Kudüs İbrani Üniversitesi’nin ortak çalışması,
koymak, sosyal medyayı
GJ ile Kuzey Kızıldeniz üzerinde simüle edildi. Yenilenebilir enerji, iklim değişikliğine karşı en
2070 yılına kadar Ortadoğu’daki rüzgâr
kaydırmamak, dışarı çıkmak
Nil Deltası’nın güneyindeki bölgeler, Ürdün’ün güçlü araçlardan biri olarak görülüyor. Ancak bu
desenlerinde çarpıcı değişimler olabileceğini
zorunda hissetmemek...
doğusu, Golan Tepeleri ve Houra Dağları civarı, araçların kendisinin de değişen iklim koşullarına
öne sürüyor. COSMO-CLM bölgesel iklim
Gerçekten yavaşlamak,
günün büyük bölümünde barındırdığı potansiyel dayanıklı olması gerekiyor. Rüzgâr santralları,
modeli kullanılarak yapılan yüksek çözünürlüklü
yalnızca bedeni değil,
rüzgâr enerjisi değerleriyle dikkat çekmekte orta vadede esmeyen rüzgârlar karşısında çaresiz
simülasyonlar, yaz aylarında kıyı bölgelerinde
ruhu da dinlendirmek. Ve
ve rüzgâr enerjisi üretimi için uygun bölgeler kalmamalı.
yüzey rüzgârlarının saniyede 0.7 metreye
tabii Cumhuriyet Pazar’ın
kadar artış gösterebileceğini öte yandan rüzgâr oldukları ortaya koyulmakta. Aynı zamanda Ortadoğu’nun enerji stratejileri, sırf bugünün
sizi hızıyla boğmayan
türbinlerinin çalıştığı 150 metre seviyesinde ise Ölü Deniz çevresi ve Judean Dağları’nın yakın değil yarının iklim gerçeklerine de yanıt
sayfalarında keyifle gezmek.
rüzgâr hızlarının saatte bir metre olmak üzere çevresi de yaz aylarında olağanüstü yüksek verebilecek esneklikle inşa edilmeli. Çünkü
Hepinize iyi pazarlar.
belirgin bir yavaşlama yaşayacağını öngörüyor. potansiyele sahip bölgeler arasında yer alıyor. artık yalnızca “Ne kadar rüzgâr potansiyelimiz
Bu durum, varolan türbin teknolojilerinin Ortadoğu ülkeleri, uzun yıllar boyunca fosil var?” değil “Gelecekte nereden ve nasıl esecek”
verimliliğini doğrudan tehdit edebilir. Araştırma, yakıtlara dayalı olarak yürüttükleri ekonomilerini sorusuna da yanıt vermek zorundayız.
DENİZ ÜLKÜTEKİN
deniz.ulkutekin@cumhuriyet.com.tr
Fichte ve Söylevler
ünya çapında haklı Kaan Ökten, Fichte’nin “Alman arasında nasıl yayılıp ifade bulduğunu
bir üne sahip olan Ulusuna Söylevler” makalesinde burada göstermek durumundayız. Öncelikle
filozof Fichte, ismini Fichte’nin ulusçuluktan anladığı şeyin bu durum kendini sahih felsefede gösterir.
yalnızca Alman ulus- etnik ulusçuluk olmadığını, kavramı Alman felsefesi birlik istemektedir, yabancı
Ddevletinin yapıcıları dil-kültür ve eskatolojik platformda felsefelerde olduğu gibi. Gerçekliği ve özü
arasına yazdırmamış, günümüzü değerlendirmek gerektiğinin altını çizer. aramaktadır, sadece salt görünüşü değil.
de etkilemiştir. Modern ulus-devlet Söylevler, Türkiye’de erken dönemde Bunlarda haklı olduğunu savunurken yabancı
oluşumlarına düşünceleriyle etki dikkate alınan metinler arasında yer memleketlerdeki hâkim felsefelerden de
AYŞE ACAR
eden büyük filozof, bu nedenle almıştır. Ökten, Ali Utku’nun konu ileriye gitmektedir. Alman felsefesinin
kendisini “yeni çağın hatibi” üzerine yaptığı çalışmaya dikkat çekerek yabancılara bağımlılığı, yabancıların
olarak anmakta son derece haklıdır. “İnsanın Osmanlı’nın çözüldüğü, ulus kimliklerinin kendilerine bağlılığından daha da fazladır.
Saygınlığı Üzerine” metninde şöyle seslenir: inşa olduğu karmaşık süreçte, Balkan Dolayısıyla bu açıdan bakıldığında şu anki
“İnsanın içinde yaşadığı kilden kulübeyi Savaşı sırasında Satı Bey’in, Cumhuriyetin Alman felsefesi Alman değil, yabancıdır.”
silkeleyip yıkın! Varoluşunun doğası gereği kuruluş yıllarında Hasan Cemal Çambel ve
BU TOPRAĞIN FELSEFESİ
insan, kendi dışındaki her şeyden bağımsızdır. Saffet Engin’in “Söylevler”e başvurduğunu
Fichte’nin bu ifadelerinin memleketimiz
Kilden kulübesinin içinde bile kendinde belirtmektedir. (**)
için hâlâ önem arz ettiğini rahatlıkla
böyle bir varoluş hissine sahiptir. Uyanmış Satı Bey, Balkan Savaşı sırasında verdiği
söyleyebiliriz. Felsefecilerimizin bu
olduğumuz bir zaman, hatırladığımız tatlı bir beş konferansta Fichte’yi merkeze alan
topraklara özgü felsefi bir sistem kurmak
rüyadan başka bir şey değil! İşte bu insandır. konuşmalar yaparken Ziya Gökalp’ın yakın
gibi büyük bir sorumluluğu olduğu ortadadır.
Bu, kendisine ‘Ben bir insanım’ diyebilen arkadaşı Hasan Cemal Çambel, “Söylevler”in
Çünkü bu sorumluluk, var olan Aydınlanma
herkes için böyledir. ‘Ben varım’ diyebilen çevirisini yapıp Türk Yurdu dergisinde yazı
krizinin aşılmasında yaşamsal önem
herkes için böyledir.” dizisi halinde yayınlatmıştır. 1938 yılında
taşımaktadır kanaatindeyiz.
Fichte, “Ben varım” diyen kişinin tek Rahmi Balaban tarafından “Fichte’nin
Kant, “Felsefe ilaç gibi etkili olmak
başına bir birey olmadığını vurgular. Türkiye Hitabeleri” başlığıyla yayınlanan çeviri
zorundadır” der. Toplumsal bir derde deva
Cumhuriyeti’nin kuruluş döneminde etkin faaliyetinden sonra bu büyük filozof Türk
olamayan felsefe, felsefe olma iddiasını tekrar
rol alan özneleri de etkileyen Fichte, “Alman okurları tarafından neredeyse unutulmuştur.
gözden geçirmelidir. Fichte, Kant’tan aldığı
Ulusuna Söylevler”inde, yeni çağın bireyini Ta ki son dönemde yayımlanan “Fichte,
bu etkiyle şöyle der:
yaratacak şeyin ulusal bir eğitim olduğunu ve Alman İdealizmi” çalışmasına kadar. (***)
“Yaşama hizmet etmediği sürece spekülatif
bu eğitimle bireyin ulus çıkarlarını önemseyen Fichte, “Yedinci Söylev”de şöyle diyor:
bakış açısının ve bir bütün olarak felsefenin
kişi olacağını beyan eder. (*) “Yabancıların bu temel inancının Almanlar
gerçek amacı nedir?”
Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık
İmtiyaz Sahibi:
1 HAZİRAN 2025 SAYI: 1834
AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul
CUMHURİYET VAKFI adına
Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 e-posta:
n Yayın Koordinatörü
Kaynakça:
ALEV COŞKUN reklam@cumhuriyet.com.tr Uets: 25999-15079-37611
DENİZ ÜLKÜTEKİN
Genel Yayın Yönetmeni (*, **, ***) Fichte, Alman İdealizmi 1, Editörler:
Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve
n Reklam Genel Müdürü
MİNE ESEN Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad.
Eyüp Ali Kılıçaslan, Güçlü Ateşoğlu. Alıntılar: Kaan
EVSUN SİNEM ALKAN
No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Dağıtım: Turkuvaz
Sorumlu Müdür
pazar.dergi@cumhuriyet.com.tr
H. Ökten, Doğu Batı Yayınları.
Dağıtım Pazarlama A.Ş. Yaygın süreli yayın
BETÜL BERİŞE