Katalog
                    Yayınlar
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Yıllar
                    
                    
                
                    Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
                    Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
                    Sayfayı Satın Almak İstiyorum
                
            
                30 MART 2025
6
ekranın asla topladınız. Sizce tüm bu 
eskimeyen dönemlerde başarılı olmanızın 
ve mesleğinizde kalıcılığınızın 
yüzlerinden. 
nedenleri nedir?
Ece Uslu 
İşimi çok seviyorum. 
Oyer aldığı  
Sanırım bu samimiyet ve 
her yapımda iz bırakan 
‘Doğru mu 
sıcaklık seyirciye geçiyor. 
karakterlere yaşam veriyor. 
Uzun yıllardır yaptığım 
Elbette rastlantı değil. Bu 
DENZI 
işler onlara da bana karşı 
onun yeteneğine eklediği 
ÜLKÜTEKIN
çalışma disiplini ve azminin bir güven hissi oluşturmuş 
bir sonucu. Şu sıralar “Siyah olmalı ki bir proje de beni 
Kalp” dizisi için Kapadokya’da yer gördüklerinde izlemeye 
yanlış mı 
alan Uslu ile yaşamına ilişkin önemli başlıyorlar. Bu harika bir ödül. 
anları ve sık sık değişen yaşam Fakat kendime de haksızlık etmek 
alanlarına nasıl uyum sağladığını istemiyorum böyle olması için çok 
konuştuk. çalıştım, çok emek verdim. Doğru 
proje olması için de genelde hep 
u “Siyah Kalp” zorlu ekran rekabetinde 
içimden gelen sese kulak verdim. 
ayakta kalan dizilerden oldu. Bunda diziye 
Bazı projeler daha okurken size 
gönülden bağlı olan hayranların da etkisi 
düşünme’
o hissi veriyor. Satırları okurken 
büyük. İzleyici ile böyle bir bağ kurmayı 
kendimi o hikâyenin içinde hayal 
nasıl başardınız?
edebiliyorsam o filmi, diziyi 
Bu konuda kendimi çok şanslı 
çekmeye başlıyorsam kafamda, 
hissediyorum. Beni yıllardır takip 
“Evet” diyorum “Ben bu işte varım”. 
eden, yaptığım işleri sorgusuz 
Sonra o projeler bu saydıklarınız 
sualsiz izleyen, sonunda kadar yalnız 
gibi ikonik işlere dönüşüveriyor. 
bırakmayan geniş bir izleyici kitlem 
Yola gerçekten iyi bir şey yapmak 
var. Son yaptığım işlerden sonra 
üzere çıkarsanız ödülünü alıyorsunuz 
beni daha önce tanımayan daha genç 
galiba. Ben elimden geldiğince hep 
yaştan çok güzel bir kitle de oluştu. 
böyle yapmaya çalıştım.
Dış mekânda yaptığım bir röportaj 
sırasında bir okul gezisine gelen genç 
u Sizi siz yapan en önemli özelliğiniz 
arkadaşlarım koşarak çevremi sarmış 
nedir? Hangi davranışı göstermezseniz 
ve birlikte fotoğraf çektirmiştik. 
içiniz içinizi yer?
İşimizin en güzel tarafı da bu değil 
Dürüstlük. Yalandan nefret 
mi? Farklı kültürden insanla bir bağ 
ederim. Ne yalan söylerim ne de 
kurabiliyorsunuz ve sizi gördüklerinde 
bana söylenmesini isterim. Ortada 
sevgilerini, beğenilerini büyük 
riyakâr bir durum varsa eğer 
samimiyetle sunuyorlar. Bu sevgi hem 
oradan hemen uzaklaşmak isterim. 
meslek hem özel yaşamımda kendimi 
Bir de çok korumacı bir yapım 
çok güçlü hissetmemi sağlıyor. 
var. Sevdiğim birilerine karşı hoş 
Ben de elimden geldiğince onların 
olmayan şeyler konuşulur veya 
beklentilerini boşa çıkarmamak için 
hoş olmayan davranışlar yapılırsa 
seçici davranmaya çalışıyorum.
buna dur demek isterim. Çok 
yakın zamanda böyle cümleler 
SAMİMİYET VE SICAKLIK
duyduğum için sevdiğim bir 
u Bir ailede çözülmeyen veya en 
arkadaşımı uyarmak istedim. 
azından konuşulmayan sorunlar 
Ancak galiba herkes de bunu hak 
üzeri örtüldüğü sürece giderek daha 
etmiyormuş. Bu huyumu biraz 
da büyüyor. Sanırım “Siyah Kalp”te 
törpülemeliyim. (Gülüyor) İnsan 
Sumru’nun da yaşadığı biraz böyle bir 
her yaşında bir şey öğreniyor işte. 
şey. Bu açıdan bakınca karakterinizle 
Ama ben yine de dürüst olmaktan 
aranızda ne gibi farklar var?
doğru bildiğim gibi davranmaktan 
Aslında söz ettiğiniz şey yani 
sanırım vazgeçmeyeceğim. Sadece 
“konuşulmayan ve üzeri örtülen 
“hak eden”i daha doğru seçmek 
şeylerin zamanla daha büyük bir 
gerekiyor.
problem olması” sırf aile için 
u Bildiğim kadarıyla pandemi sırasında 
geçerli değil. Arkadaşlık ilişkisinde, 
İstanbul’dan Çeşme’ye yerleşmiştiniz. 
duygusal ve iş ilişkilerimizde böyle 
Şimdi nasıl bir düzeniniz var?
davrandığımızda bir gün bir bakıyoruz 
Evet, Çeşme’de Çiftlikköy de 
önümüzde bir sorunlar yumağı var. 
çok tatlı bir hayatım var. Orada 
Bu durum beni Sumru’dan epey bir 
çok mutluyum. Ama değişik 
ayırıyor. Ben onun tam tersiyim, 
şehirlerde yaşamaya iş dolayısıyla 
kafama takılan bir şey olduğunda onun 
da o kadar alışığım ki hızlıca adapte 
doğrusu ne ya da nasıl çözülebilir ona 
olabiliyorum. İki yıl önce tekrar 
bakıyorum. Hassas bir yapım olduğu 
İstanbul’da bir düzen kurdum. Tam 
için eğer ortada canımı sıkan bir 
altı ay olmuştu ki şubat depremi 
durum varsa bu beni o kadar yıpratıyor 
Fotoğraf: Sedef Ergin
oldu ve İstanbul’da olma ihtimali 
ki hemen çözmek istiyorum. Fakat 
olan deprem gündeme geldi. Ben 
Sumru’nun başına gelen de o kadar zor 
de tekrar iki gün içinde Çeşme’ye 
bir şey ki insan başına geldiğinde nasıl 
dönme kararı aldım. Şimdi de dokuz 
davranır emin de olamıyorum. Bazı 
aydır Kapadokya’da yaşıyorum. 
durumlar başımıza gelmeden gerçekten 
‘Koku, insanı mekâna bağlıyor’
Nereye gidersem gideyim 
nasıl bir tepki verirdik kestiremiyor 
düzenimi bir şekilde kuruyorum 
insan. Sonuçta ortada çok genç yaşta 
u Sık sık Anadolu’nun farklı bölgelerinde uzun haline getiriyorum. Evimden en sevdiğim, kendimi 
galiba. İnsan alışıyor önemli olan 
uğradığı bir tecavüz, bırakmak zorunda 
soluklu projelerde yer aldınız. Evinizden ayrı evimde gibi hissettiren eşyalarımı getiriyorum. 
bulunduğunuz yere kendi bakış 
kaldığınız dönemlerde nasıl bir düzeniniz var? Evimde kullandığım kokuları otel odamda da kaldığı çocukları var. Ve aradan 27 yıl 
(Gülüyor). Evet gerçekten çok uzun yıllar evimden kullanıyorum. Koku, insanı mekânlara bağlıyor açınızı yansıtabiliyor olmak. Bunu 
geçtikten sonra da bu durumla tekrar 
uzak kalmam gerekti. Birçok projem hep şehir çünkü. Sık sık arkadaşlarım geliyor ziyarete. Onlarla 
yapabiliyorsanız her yerde eviniz 
yüzleşmesi gerekiyor. Gerçekten zor. 
dışında oldu. Tabii aslında günün sonunda insanın bağımı koparmamaya gayret ediyorum. Elimden 
İnanın başıma gelseydi “Ben mutlaka gibi hissedebilirsiniz.
evine değil de bir otel odasına dönüyor olması geldiğince bulunduğum alanı kendi konforuma göre 
şöyle yapardım” demek biraz yalan 
u 13 yaşındaki Ece’ye bir öğüt verme 
ailesinin, arkadaşlarının yanına değil de bilmediğiniz organize ediyorum. Resim malzemelerim, tuvallerim, 
olur sanki.
şansınız olsa ona ne söylerdiniz?
bir şehirde tanımadığınız insanların arasında olması seramiklerim ben nereye gidersem benimle 
İçinden ne geliyorsa öyle yaşa. 
hiç kolay değil. Ancak ben kendime bunun için geliyorlar. Boş zamanlarımda da yaratıcı tarafımı u “Kara Melek”, “Zerda”, “Karagül” 
de küçük çözümler buluyorum. Orayı kendi evim beslemeye devam ediyorum.
gibi farklı dönemlerde ekranda iz bırakan Doğru mu yanlış mı düşünme. 
dizilerde yer aldınız ve başarınızla takdir 
Bedeli de senin, ödülü de senin.
Atların davranışlarını anlamak için uzun 
süre gözlem yapmak gerekir. Öte yandan 
Atların dilini anlamak...
atlara ve genel olarak tüm hayvanlara, 
Onun durduğu çitli alana önce kulaklarını geriye yatırıyordu. kurabilmenin en büyük engeli olduğuydu. 
insana ilişkin duygular atamamak onlarla 
yaklaşık elli metre kala Bu hareket, genellikle diğer atın At çevresinde binicilerin atlarından bir şey 
sağlıklı iletişimin püf noktası olabilir.
sesleniyorum: “Luxemburg!”. birkaç adım geri atmasına yetiyordu. yapmalarını istediklerinde ve at istenileni 
Hızlıca kafasını kaldırıp Ancak yakınlaşmada ısrar edilirse yapmadığında “Şımarıklık yapıyor”, “Dalga 
“ kulaklarını dikleştiriyor. Ben bu kez uyarı niteliğinde bir hamle geçiyor” gibi açıklamalar getirdiklerini 
yürümeyi sürdürürken o da bana yapılıyordu. Çoğunlukla birbirlerine gözlemledim. Şımarıklık, dalga geçmek 
doğru geliyor. Çitlerin kapısında dokunmadan, tamamen beden dili ve atlara değil insanlara ait davranışlardır. Bir at 
buluşuyoruz.” enerjiyi kullanarak anlaşıyorlardı. istenileni yapmadığında neden yapmadığını, 
ALARA 
At insanla nasıl bu kadar uyum daha doğrusu yapamadığını düşünmek 
BAYKENT
AKICI İLETİŞİM
içinde var olabiliyor? İnsanın çözüm bulmak için daha yararlı olacaktır. 
Gözlemlerimi yaptıktan sonra 
atı yaklaşık MÖ 3500 civarında İstenileni anlamamış olabilir, binici yanlış 
kendi atımı “manej”e (at eğitim alanı) 
ehlileştirdiğini göz önünde bulundurursak şekilde soruyor olabilir, at ağrı gibi fiziksel 
götürüp iletişimimiz üzerine çalıştım. 
tarih boyunca at ve insanın hiç ayrılmadığını bir sorundan ötürü yapamıyor olabilir veya 
Eskiden geri geri yürümesini istediğimde 
söyleyebiliriz. Hatta bazıları, tarihin atın geçmişten gelen kötü deneyimlerden dolayı 
göğüs kısmına basıp onu iterken sonradan 
sırtında yazıldığını bile söyler. Bu kadar köklü korkuyor olabilir. 
ona doğru adım atıp ellerimi kaldırıp sesimle 
bir geçmiş, atın insanla iletişim kurabilme Atımla iletişimim üzerine çalışmam 
de “cık cık” yapmam onun daha akıcı bir 
kapasitesinin DNA’sında olduğunu gösterir. insanlarla ilişkilerim için de yeni 
şekilde geri geri yürüyebilmesini sağlamıştı. 
At sahibi ve binici olarak bana en çok farkındalıklar oluşturdu. Yanıt vermek, 
Onun dilinde göğüs kısmına basıp onu 
gelen sorulardan bir tanesi: “Atınla iletişimin talepte bulunmak, anlaşılmayı istemek 
itmem alanını işgal edip onunla adeta yüksek 
nasıl bu kadar iyi?” Benim de yanıtım hep için dinlemeyi değil önce karşımdakinin 
sesle konuşmam demekmiş. Dilini öğrenip 
“Onun anladığı dilden konuşuyorum ve o anlatmaya çalıştığını ve hislerini anlamak 
onunla pratik yaptıkça bir düşüncemi ifade 
kendini ifade ederken davranışlarına insan için dinlemenin önemini anladım. Bu 
etmek için yaptığım hareketler giderek daha 
duyguları yüklemiyorum” oluyor. Atın dilini yaklaşımın çok daha yapıcı ve etkili bir 
minimal hale geldi. Zamanla yalnızca beden 
anlamak için bir gün bir sandalye alıp çitlerin iletişim şekli olduğunu, az ve öz ile sonuca 
enerjimle bile gitmesini istediğim yere 
önüne oturdum ve saatlerce onları izledim. varılabildiğini öğrendim. Empatiden doğan 
yönlendirebiliyordum. Bu süreçte en önemli 
Birbirleriyle nasıl iletişim kurduklarını bir gülüşün “Seni anlıyorum ama ben...” diye 
ders ise atlara ve dolayısıyla hayvanlara, 
gözlemledim. Bir at diğerine fazla yaklaşıp kurulan cümlelerden daha samimi olduğunu 
Luxemburg
insan duyguları yüklemenin iletişim 
alanına girdiğinde alanını korumak isteyen at gördüm. 
Başarılı oyuncu 
Ece Uslu ile 
zamanlar ve 
mekânlar arası 
bir sohbet yaptık.
            
    
