Katalog
                    Yayınlar
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Yıllar
                    
                    
                
                    Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
                    Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
                    Sayfayı Satın Almak İstiyorum
                
            
                12 OCAK 2025
6
Bir Müze Hikâyesi: 
‘Gülün 
İstanbul Modern
Türkiye’nin en önemli çağdaş sanat merkezlerinden 
kabul edilen mekânın 20. yılına özel kitap.
ürkiye’nin sanat yolculuğunu ve 
ilk modern ilham veren hikâyesini 
ve çağdaş keşfetmek isteyenler 
dikeni 
sanat müzesi için önemli bir kaynak 
T İstanbul sunuyor.
Modern, 20. yılını 
IŞTE ‘IÇINDEKILER’
anlamlı bir projeyle 
Kitap derken normal 
kutluyor. Müzenin 
ORHUN
bir kitap boyutu 
zorlu kuruluş hikâyesini 
ATMIŞ
düşenmeyin. Daha 
ve bugüne kadarki 
büyük ve kalın, bir 
yolculuğunu belgeleyen 
gibi’
ansiklopediyi andıran 
“Bir Müze Hikâyesi: 
bir kitap. Sunuş ve önsözün 
İstanbul Modern” adlı kitap 
ardından tam yedi bölüm var. 
sanatseverlerle buluştu.
Başlıkları sırasıyla şöyle: “Yarım 
Yazar Mehmet Altun’un üç 
kalan bir düş”, “Bir hayalim 
Kıvılcım Ural, Kaan Tangöze senelik bir çalışmanın ardından 
ve ümidim var!”, “İstanbul 
yayıma hazırladığı kitap, İstanbul 
ile evli olmanın müzik 
müzesine kavuşuyor”, “Yaşamla 
Modern’in uzun ve zorlu kuruluş 
kariyerindeki etkilerini anlattı. kültürü buluşturan bir çekim 
sürecini, Türkiye’nin modern 
merkezi”, “Türkiye sanatının 
ve çağdaş sanat yolculuğundaki 
küresel sahnedeki temsilcisi”, 
dönüştürücü etkisini ve kültür 
“Dönüşümün eşiğinde: Bir veda 
sanat dünyasına 
ve yeniden 
sunduğu 
kavuşma”, 
katkıları ele 
“Yeni bir 
alıyor. Kitapta, 
mekân, yeni 
1987 yılında 
bir gelecek”. 
düzenlenen 1. 
Hemen 
Uluslararası 
ardından 
Çağdaş Sanat 
“Anlatanlar” 
Sergileri ile 
kısmında 
başlayan 
İstanbul 
yaklaşık 
Modern’i Bedri 
40 yıllık 
Baykam, İnci 
bir hayalin, 
Eviner, Mehmet 
Dr. Nejat F. 
Güleryüz, 
Eczacıbaşı’nın 
Sarkis gibi 
vizyonu ve Oya 
imileriniz Kıvılcım Ural’ı birçok yanlış bir olay. İstanbul çok güzel bir kent ama benim 
çok sayıda 
Eczacıbaşı’nın 
nedenle tanıyor olabilirsiniz. Duman için sadece tarihiyle, atmosferiyle. “İstanbul 
sanatçının 
liderliğinde 
topluluğunun solisti Kaan Tangöze Senden Korkmam”ın ne demek istediğini 
müzeyle ilgili 
gerçeğe 
ile evlilikle sonuçlanan ilişkisi çok İstanbul’da yaşayan bütün kızlar anlar. Onu 
görüşleri bulunuyor. Kitapta 
dönüşmesi ayrıntılarıyla 
K farklı nedenlerle magazin gündeminin hepimize güç versin diye yaptım.
müzenin tarihinde yer alan 
anlatılıyor. Kuruculardan 
konusu oldu. Ancak Kıvılcım Ural tüm bu çalkantılar 
u Kıvılcım Ural’ı magazin yönüyle birçok insan 
tüm sergiler ve sergi dışı yan 
sanatçılara, küratörlerden müze 
içinde müzikal üretimini hiç kesmedi ve aradan 11 
tanıyor ama müzisyen Kıvılcım Ural’ın öyküsünü 
programlarının detaylı içerikleri 
çalışanlarına kadar 45 farklı 
yıl geçtikten sonra “Eteklerim Köpeklerim” isimli 
pek kimseler bilmiyor. Babanız Fikret Ural, “Mavi 
de bulunuyor. Yani araştırmacılar 
DENIZ kişinin anlatımıyla zenginleşen 
alternatif türdeki albümü ile karşımızda. 13 Şubat’ta 
Işıklar”ın gitaristiydi, size nasıl bir katkısı oldu.
ya da meraklıları için önemli bir 
kitap, müzenin kolektif belleğine 
Kadıköy Sahne’de dinleyicisiyle buluşacak Ural ile ÜLKÜTEKIN
Maalesef babacığımı iki yıl önce kaybettik. 
arşiv görevi görüyor. 
ışık tutuyor.
müziğini ve şarkılarıyla kesişen yaşamını konuştuk.
Onun üzüntüsü, burukluğu her an içimde. 
İlk bölüm İstanbul’un bienalle 
Bana müzik yeteneğini verdi. Şarkılarımı hep önce ona 
-  Açık konuşayım daha önce çıkardığınız albümü ve 
ÖNEMLI BIR KAYNAK
tanışması, sonra bir çağdaş sanat 
teklileri pek fazla dinlememiştim ve sizi daha çok basında dinletirdim, ilk onun gitarını çaldım ilk ona kendimi 
Bir Müze Hikâyesi: müzesi fikrinin doğuşu ve mekân 
çıkan haberlerinizden biliyordum. “Eteklerim Köpeklerim” inandırmaya çalıştım. Daha geçen gün Duman ile Avrupa 
İstanbul Modern, bir tarihçe arayışlarını tüm detaylarıyla 
albümü ile tüm müzik antolojinize hâkim oldum diyebilirim. 
turnesine çıktık. Batuhan’ın babası da müzisyen Batu 
kitabı olmanın ötesinde; gözler önüne seriyor. İlerleyen 
Kişisel yorumum: Zekice kurgulanmış günümüz tabiriyle viral 
Mutlugil. Stuttgart, Frankfurt sahnelerinde gitarını aldı, 
sanatın dönüştürücü gücünü, bölümlerde sonuçsuz kalan 
olabilecek birçok söz... Müzik camiasında hak ettiğiniz yerde 
sahneye çıktı, gruba eşlik etti, şarkı söyledi. Baba oğul 
kültürlerarası diyalog yaratma mekân girişimlerini, bugünkü 
olmadığınızı düşünüyor musunuz?
için ne kadar harika anlardı. Her şey çok güzeldi, konser 
potansiyelini ve İstanbul konumun bulunuşu sonrası 
İlk albümüm 2013’te çıkmıştı. Akustik bir albümdü. 
sonu hamburgerciye gittik. Hep güzel anılarını anlattı bize. 
Modern’in toplumsal hafızadaki hazırlıklar ve “Nasıl bir müze?” 
Şarkılarım tarz, popüler müzik biçimlerine sahip olmadığı 
Aklıma yine babam geldi. O da böyle güzel güzel anlatırdı. 
yerini gözler önüne seriyor. olacağıyla ilgili konuşmalar 
için küçük çapta bir kitleye hitap etti ama hâlâ konserlerde 
Sonra otel odasına döndüğümde hüngür hüngür ağlamaya 
Kitapta, uzun süren bir arşiv yer alıyor. Yedinci bölüm ise 
ilk albümden birkaç şarkımı duymak isteyen dinleyicilerim 
başladım. Kim bilir paylaşacağımız neler vardı daha bizim 
çalışması sonucunda, müzenin yeni müze binasının yapım 
var. “Kapat Gözlerini” şarkısı bu isteklerin başında geliyor. 
de. Belki biz de birlikte müzik yapabilirdik, bilmem ki... 
20 yıllık yolculuğunda yapılan aşamasından açılışa ve günümüze 
İlk albümüm sessiz sakin, ikinci albümüm tam tersi 
Onun yaş aralığında kiminle sohbet etsem aklıma babam 
etkinlik ve programların yanı kadarki süreci anlatıyor. 
mücadele ruhunu temsil ediyor. İki albümde alternatif 
geliyor zaten. Bir de Ayhan Sicimoğlu. Tavrını 
sıra tüm sergilerin künyelerine Yazar Mehmet Altun, kitabı 
olarak nitelendirildiği ve içinde arabesk öğeler 
babama çok benzetiyorum, programlarını 
de yer veriliyor. Müzenin 20. “azim ve cesaretle çıkılmış ilham 
olmadığı için günümüzde pop, arabesk 
‘Bu benim 
hep izliyorum.
yılına bir armağan niteliği verici bir yolculuğun hikâyesi” 
pop, rap gibi müzik tarzları dinlenir 
taşıyan kitap, İstanbul Modern’in olarak tanımlıyor.
sonum olur’
olduğundan benim gibilerin verdiğimiz SUSUNCA OLMADI
u Son olarak Kaan Tangöze ile 
emeklerin karşılığını bulduğumuz asla 
u Sık sık eşinizin şarkılarınıza 
düet gelir mi?
söylenemez.
katkıda bulunup bulunmadığı 
Hayır, bu benim sonum olur. Kaan’la 
u Dediğiniz gibi “Rüya Raporları” düet yapacak kadar aptal değilim. Emin soruluyor. Bu sorular Kurt Cobain 
olun bu şarkı hiçbir şarkımın parlamadığı 
albümünüz ile “Eteklerim Köpeklerim” 
ile birlikteyken Courtney Love’a da 
kadar parlar, her yerde duyarsınız, herkes 
arasında büyük farklar var. Hatta “Hayat sorulurdu ve kendisinin müzikal 
bunu konuşur. Ama “Kaan yaptı” derler. 
Çok Güzel” şarkınızın ritmi ve “Rüyadan 
anlamda hakkının verilmesi çok 
Kimse benim duyguma, emeğime kafa 
uyan/Hayat çok güzel” dizeleriyle müzikal uzun yıllar sürdü. Siz de benzer bir 
yormaz. Ve derler ki “Kıvılcım da 
bir uyanışa gönderme yaptığını düşündüm. 
haksızlığa uğradığınızı düşünüyor 
Kaan’la düet yaptı patladı”. Hayır 
Bu farkların ne kadarı yaşanmışlıklarla ne 
ben bunu kabul etmiyorum, musunuz?
kadarı müzikle ilgili? bunu ben kendi kendime 
Evet, maalesef. Kaçınılmaz bir 
yapacağım.
Çok doğru bir noktaya değindiniz. Yeni 
durum, gülün dikeni gibi bir şey. Kaan 
Türk somonu 
albümde ilk albüme de göndermeler var. Şarkı 
elbette benim kuşağımda müzik yapan 
yapma yetisi öyle savunmasız bir şey ki sadece 
herkesin büyüğü, saygı duyulan, çok yetenekli 
kendinizden değil gördüğünüz duyduğunuz her şeyden 
biri ama düşünün o başarmış ve bu yolda çıkabileceği en 
etkilenebiliyorsunuz. Süngerin suyu içine çekmesi gibi 
yüksek zirveye çıkmış. Ben adım adım başarmak için her 
sofralara geliyor!
düşünün. Gündelik rutininizde yaşadığınız her şey sizin 
yolu deniyorum. Üzerimde bir de Kaan ile evli olmanın 
şarkınıza konu olabilir ama insan her zaman böyle yaşarsa 
sorumlulukları var. Bu ikili aynı evi, hayatı paylaşıyor. 
Sürdürülebilir balıkçılığı tezgâhlarla buluşması planlanıyor.
çok yorulur. O yüzden o süngeri arada sırada cebimden 
Bizden iyi bir roman veya film olurmuş. 
desteklemeyi amaçlayan Metro Metro Türkiye, balık üreticisi 
çıkartıyorum. İlk albümle ikinci albüm arasındaki zamanda 
Türkiye, “Metro Premium” Parlak Su Ürünleri işbirliğinde 
u Kaan Tangöze ile evliliğe uzanan ilişkiniz sırasında eleştirilerin 
çok fazla şey yaşadım, tüm hayatım değişti. Zaten yaş 
levrek ve çipuranın ardından Skretting şirketi tarafından 
odağı haline geldiniz. Bu durumla nasıl baş ettiniz?
aralığı olarak da 20 ile 30 arası tam o hayatın değişim 
Türk somonunu da Türkiye’de üretilen yüksek Omega-3 
Çok garip bir deneyimdi. Medya, ne sükse yapıyorsa o 
dönemine denk geliyor. Ben yapı olarak hep gelişim odaklı 
kendi markası altında sunan ilk içeriğine sahip alg yağı katkılı 
şekilde haberler yaptı. Ben bir anda neyin içine düştüm 
bir insanımdır. Boşa vakit geçirmeyi sevmem. Ben ne kadar 
şirket oldu. Karadeniz açıklarında yemler ile beslenen Türk 
anlamadım ve hemen Kaan’ın yanından uzaklaştım. 
ilerlediysem müzik de benimle o kadar ilerledi. Umarım 
Samsun’dan çıkarılacak somonu sayesinde sürdürülebilir 
Çünkü onun bana gösterdiği dünyası, diğer insanların 
daha da ilerleyeceğiz birlikte.
olan “Metro Premium” Türk balıkçılığı destekleme amacına 
anlattıklarıyla alakasızdı, bambaşkaydı. Kime neye 
somonunun nisan ayında bir adım daha yaklaşacak.
u Albüm “Başımıza Gelenler” isimli şarkınızla başlıyor. Geçen 
inanacağımı şaşırmıştım, çok utanıyordum, nasıl bir 
yılların çetelesini mi tutuyor bu şarkı?
gecede böyle bir noktaya getirildim inanamıyordum. 
Öyle bir anlam da çıkartabilirsiniz, doğru. Ben ucunu açık 
Kaan hiçbir zaman konuşmamı istemedi. Susunca da 
bırakmayı seviyorum. Dinleyici istediği şekilde dinleyebilsin 
her şeyi kabul ettik gibi oldu. Beni hiç tanımadığım 
diye ama aslında “Başımıza Gelenler” politik bir şarkı ve 
insanlarla aynı kefeye koydular, hiç izlemediğim 
geçen yılların çetelesini tutuyor evet. (Gülüyor)
programların içine çekildim. Sonra Kaan’la birlikte 
babama gidip her şeyi anlattık ama medyada kendimizi 
u Daha önce İstanbul’a taşınmaktan korktuğunuz 
anlatamadık. Herkes kendi işine geldiği gibi senaryosunu 
için İzmir’de kalmayı tercih ettiğinizi söylemiştiniz. Şimdi 
yazdı, çizdi, oynadı. İnsanlar beni önce müziğimle 
“İstanbul’dan Korkmam” diyorsunuz. Bu şarkı o yaştaki 
tanısınlar isterdim ama öyle olmadı. Neyse ki bana 
Kıvılcım’a bir mektup mu?
inanan, seven, her zaman arkamda duran sevenlerim 
Ne kadar güzel bir soru, teşekkür ederim. İzmir’den 
var. Üzerinden çok zaman geçti, şimdi biz bir aileyiz. 
İstanbul’a gelince insan biraz korkuyor, evet. Biz İstanbul’un 
kalbi Galata’daki evimize yerleşmiştik, karmaşanın tam Kızımıza, çocuklarımıza sorumluluklarımız var. 
ortasına. Her şey çok hızlı geçiyor, biz İzmir’de yolda Bu tarz haberler onlar için iyi olmaz. Keşke herkes 
yürürken yavaş yürürdük, burada herkes birbirine çarpıyor, zamanında aynı şekilde düşünseydi de olayları bu şekilde 
kaos hiç bitmiyor, gece tek başına yürümek bile başlı başına yönetmeyip uzatmasalardı.
            
    
