28 Haziran 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

a ğ o B a ğ o B : ’ u ’ 30 NİSAN 2023 3 Duygusuz, mimiksiz, ‘düşman’larını yok etmekten çekinmiyor Deniz, tüm kadınların öfkesi “Kadın olarak hayatta kalmak zor.” diyor Deniz Işın. DENİZ ÜLKÜTEKİN Kendisiyle “Ölüler İçin Yaşam Kılavuzu”nda rol verdiği ve tüm kadınların bastırdığı hisleri yansıtan Deniz’i konuştuk. ünya prömiyerini İstanbul Film u Suçla ilişkilendirilen kadın u Tüm kadınların da bastırmış Festivali’nde 14 karakterler pek sık rastlamadığımız olduğu iç sesine dönüşüyor mu? Nisan’da yapan, bir durum. Suçla “erkeklik” Kesinlikle öyle. Hem cinsiyet rolü Dyönetmen Barış eşleştirilen bir durum. Peki Deniz açısından bakarsak öyle hem de Fert’in ilk uzun metraj filmi kadınlıkla ilgili bir sorun yaşıyor mu? bir isyan var burada. Günümüzde Ölüler İçin Yaşam Kılavuzu’nda Suç erkekle ilişkilendiriliyor, ne kadar bastırılmışlığımız varsa empati yeteneğini kaybetmiş ve doğru. Bizim prova sürecimiz Deniz’i izleyerek tatmin olabiliriz duygularından yoksun bir suç bu açıdan da uzun sürdü. Sürekli gibi geliyor bana. makinesini oynayan Deniz Işın yönetmenimizle şunu öğrenmeye u Böyle karakterlerin kendine has oldukça dikkat çekiciydi. Işın, bize çalışıyordum, bu kadın rahat, tek mimikleri de oluyor. beyazperdede pek alışık olmadığımız niyeti öldürmek ve haz almak. En zor şeylerden birisi mimiksiz şekilde tek başına bir kadın olarak bir Hem rahat olup hem maskülen oynamaktı. Çünkü çok durağan. olmamak bir kadın için zor. O suç aksiyonuna yön veren, kendisiyle Onun için yemek yemek, su içmek sınırı bulmaya çalıştım. Kadınlar aynı isme sahip karakterinin tüm gibi bir şey öldürmek. Kendi dili birçok açıdan kısıtlandığı için kadınlara seslenen yönünü anlattı. ‘Keşke güçlü var. Sadece kendi kendine ve rahat olduklarında “erkek gibi yaşayan bir ölü kendi anladığı şeyleri konuşuyor. oldu” deniyor ya, bu kadının da Karşısındakine o anda boşluk, cinayet işlerken kadınlığıyla ilgili u “Ölüler İçin Yaşam anlayamama durumu yaratıp hiçbir ipucu görmüyoruz. Kadın bir kadın Kılavuzu’’nda empati yeteneğini ve boşluğundan faydalanıyor. İletişim olduğunu, baktığımız için görebiliriz duygularını kaybetmiş bir karakteri kuramadığı için böyle bir ancak. Hatta yönetmenim şöyle canlandırıyorsunuz. Ölüden kasıt çözüm bulmuş. dedi: “Libidosunu cinayetten olsa’ derken... filmdeki Deniz mi? izleyebildiğimiz bir karakter Deniz.” Evet. Çünkü yaşamasının da bir Bir sınırım vardı hep. Maskülen önemi yok, ölmesinin de. Kadın olmamalıyım ama feminenlikle de O açıklamaları yaptığım zaman, bir dönüm noktası veya erkek olarak bir cinsiyet de u Önceki röpor- erkekleri ağıma düşürmüyorum. tajlarınızda, yaşadığım zamandı. Dediğiniz doğru. Bir denk geliş var. biçmiyorum. Muhtemelen çok Benim için büyük bir meydan okuma Prenses rolleri de yapışacak gibi duruyordu üzerime. pandemi sonrası sevgisiz büyüdüğü için... Alt oldu. Güçlü bir kadın olduğunu değiştiğinizi Menajerime diyordum ki “Keşke güçlü bir kadın karakter katmanlarına baktığımızda zaten onu tanıyan erkekler biliyor ve rolü olsa, sert, makyaj yapmayan, öldürse birilerini.” söylemiştiniz. küçüklüğünde yaşadığı problemler çekiniyorlar ama yeni tanıştıkları, Değişimin Bir hafta sonra bu senaryo geldi ve dedim ki “Evet bunu var. Yaşayan bir ölü aslında. O “kadın” diye yukarıdan bakıyor. O da yapmamız lazım.” Tam şansıma güvenmeye başladığım sosyal medya yüzden de evet, ölü olan o. intikamlarını alıyor. paylaşım-larınıza dönemde bu iş ortaya çıktı, manevi bir zaman denk geldi. da yansıdığını fark u Kişisel güçlenme öykünüzle de biraz örtüşüyor değil ettim. Hem paylaşım sıklığınızdaki mi? değişiklikten hem fotoğraflarınızın görsel estetiğinizin Tabii ki sektörde de, ülkede de, dünyada da, özellikle değişmesinden hem de saç şeklinizin değişmesinden. kadın olarak hayatta kalmak kolay değil. O yüzden güçlü İlginç bir şekilde de “Ölüler İçin Yaşam Kılavuzu”nun olmaya zorlanıyorum zaman zaman. “Ben her şeyin da sizin yaşamınızdaki değişimle eşleşen bir estetiği altından kalkarım” diye hissettiğim bir döneme denk olduğunu düşünüyorum. gelmesi benim şevkle oynamamı sağladı. Puanım: 7.5/10 “Bu ölü bir dünya. Daha da kötüsü ötekisi, bir kaktüsüne dönüşen Yalın kasvetli bir dünyaydı. Hava kuru ve kasabalının merhametsiz yüzüyle tanışıyor. berraktı. Havada zerre kadar rutubet, sis ve Karısının “O her yerde yaşar” demesine buhar yoktu. Ama gök yine de kasvet verici karşın geçmişinden kaçışı uzun sürmüyor kurşuni bir örtü gibiydi.” ve bir anda düşman ilan ediliyor. Bu noktadan itibaren tansiyonu yükseltmeye stanbul Film Festivali’nde başlayan film taşranın “kurbanı” ana prömiyerini yaptıktan sonra karakterinin üzerine gelen tehditleri birer Netflix’te gösterime giren Onur birer savuşturmaya çalışması üzerine Saylak ve Hakan yoğunlaşıyor. Sakin ve mutlu bir İGünday ikilisinin yeni a Y’a SEYa Ha T yaşam için geldiği “hoşgörünün, projesi Boğa Boğa, Jack aklın hüküm sürdüğü” bir kasabada, London’ın “Yanan Gün” merhametsizlikle burun buruna gelen isimli romanından bu sözlerle Yalın’ın karakteri keskinleşiyor. açıyor perdesini. Karanlığın Avken avcıya dönüşüyor. kalbine doğru bir yolculuk Onur Saylak ve Hakan Günday yapan ana karakterimizin, ikilisinin Yalın’ın sırtına yüklediği birazdan içine gireceği “suçlu” pelerini ise dışlanan ortamın yansıması olan bu karaktere yöneltilen düşmanlığın betimleme aynı zamanda Ba K Ba K saydamlığıyla güçlü bir hicvi de London’ın ünlü karakteri açık ediyor. London’ın Harnish’i Elam Harnish gibi büyük bir basakbicak gibi bölgeye gelen Yalın’ın, öykü zenginliğin peşi sıra çiftlik @gmail.com ilerledikçe antik Yunan’ın banker yaşamına dönen Yalın’ın Eubulus’una evrilmesi basit bir serüveninin de kaba bir ötekileştirmenin ötesinde bir kinaye taslağı... Arabasında London’ı dinlerken içeriyor ve mikrodan makroya bir tasvir gördüğümüz Yalın’dan sonra kamera kısa barındırıyor. Bu düşünce bir kasaba bir bakış atıyor yan koltuğa. Koltukta halkından hareketle bütün bir toplumu ve tıpkı Yalın gibi yeni yaşamına yolculuk dahi gediklerini açığa çıkaran bir anlatı yapan vazo içindeki kaktüs girizgâhı ortaya koyarken finaldeki etkileyici masa tamamlayacak nesneyi oluşturuyor. Bir sahnesiyle de somutlaşıyor. dağın tepesindeki evin bahçesine kırmızı Boğa Boğa, “The Shining”deki gibi eldivenleriyle diktiği kaktüsün ardından cinnetin eşiğinde gezinen ana karakterine sesleniyor bitkisine: “Evine hoş geldin.” yaşam veren Kıvanç Tatlıtuğ’un kusursuz av, avcı oluyor yorumuyla güçlenen bir yapıt. Ancak bu Boğa Boğa’nın son dönemde vitrinin ötesinde, filmin çapalandığı bir sinemamızda sıkça karşılaştığımız taşraya gerçek var: Bakkal sekansında gördüğümüz gelen “yabancı” izleği, işte bu “yalın” ekonomik kriz vurgusu, ürünler üzerindeki ancak alegorik bakımdan dikkat çekici fiyat artışını temsil eden etiketler ve açılış sahnesiyle ilk andan görünürlük hatta Saylak’ın “Daha” filmine referans kazanıyor. Zengin ve büyük oranda “suçlu” veren göç kavramı, çağdaş toplum ile bir geçmişin ardından, taşraya, köklerine bireyi şekillendiren motifleri simgeliyor dönen Yalın Şahin, Assos’ta eşiyle yeni ve finalde iyi-kötü arasındaki çizginin bir yaşam kurmaya çalışıyor. Sonuçta silinmesine hizmet ediyor. O belirsiz çizgi kısa sürede kabul görmediği taşranın bugünün bir tezahürü. s u l u b u E ‘ n ı n a r ş a T ıç şa
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle