Katalog

8 OCAK 2023 6 Aşırı, farklı, etkileyici ve rüküş. Emily in Paris dizisinin baş karakteri Emily Cooper, daha dizi ‘Moda’yı gösterime girmeden, henüz fragmanların yayımlanmasıyla KAr DELEN moda dünyasına iNCE değiştiren yön veriyor. Britanya’dan dünyaya Fransız ruhlu yayılan punk akımının öncülerinden kadın bir Amerikan olan ve kariyerinin aris’in Arnavut kaldırımlı so- konu ise ana karakter Emily Cooper’ın sı- her döneminde kaklarını yüksek topuklularıy- ra dışı tarzı. Karakterin giyimi dizinin o dönüştürücü bir la fetheden genç bir Amerikalı kadar önüne geçti ki fragmanda gösterilen kadının öyküsü Emily in Paris, kıyafet ve aksesuarlar bile anında tükeni- yaklaşımla modayı PNetflix’te sadık bir izleyici kit- yor. Öte yandan dizi, izleyicilerine moda- DAir EsEL baştan aşağı değiştiren lesi oluşturdu. Üç sezonu yayımlanan di- nın renkli ve cesur yüzünü göstererek keş- FLor A zinin öyküsünden daha çok gündem olan fedilmemiş stil kapılarını da açtı. Vivienne Westwood’un ardında bıraktıkları bugün Efsaneleşmiş iki yapım Şeytan Marka Giyer ve hâlâ modayı biçimlendiriyor. sex and the City’nin izinde yürüdüğü söylenen dizi- Moda de Emily’yi canlandıran Lily Collins’in tarzı, moda ka- ritanya’nın dönüşü- lıplarına da meydan okuyor. ilk sezonun kostüm se- kalıplarına münde büyük bir gü- çimlerinde Amerikalı stilist Patricia Field yer alırkan; ce sahip punk akımının 2.sezonda ekibe Fransız tasarım- annesi olarak anılan ve meydan cı Marylin Fitoussi de katıldı. son AYÇA Bmoda dünyasındaki ka- sezonda Fitoussi’nin dizginleri dın imgelemini yerle bir eden bir CEYLAN okuyor ele almasıyla, kostümler Fran- isimden söz etmek istiyorum: Kar- sız estetiğine büründü. şınızda Vivienne Westwood! Un- vanıyla anacak olursam, Dame Vi- vienne Westwood. Dame erkeklere verilen şövalyelik un- vanının kadınlardaki eşdeğer karşılığıdır. Amerikan-Fransız Geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden 81 yaşındaki Westwood ile ilgili anlatılacak o kadar çok şey var ki! Kü- zıtlığı bir arada resel adaletsizlikten çevre meselelerine, beden politikala- rından modadaki yeni yaklaşımlarına kadar esin veren bir Emily’nin tarzının dünyada yankı uyan- kadın. Bu noktada esininin yaşamöyküsüyle paralel oldu- dırmasının başlıca nedeni ise karakte- ğunu da vurgulamak lazım. Yani kendisi yapılmışı yapa- rin baskın ve farklı ruhunun gardırobuy- rak -mış- gibi veya Londra’da sıkça söylenen kopyala-ya- la eşleşmesi. ABD ve Fransa’nın kültürel, pıştır bir ikonik yaklaşım getirenlerden değil. Özgünlüğü- sosyal zıtlaşmasına sık sık atıf yapılan yapım- nü koruyarak idealleri ile örtüşen tasarımlar ortaya koyu- da; Emily adeta yıllardır süregelen Hollywood- Fransız si- yor. Durum böyle olunca, insan zaten çocukluğunda eko- neması yarışını, bir çatıda buluşturuyor. Kullandığı can- nomik anlamda destekleyici ailenin -dünyanın- içine doğ- lı renkler, dinamik ve çağdaş görünümler Hollywood sine- duğunu söyleyebilir. Ancak Vivienne Westwood için du- masını yansıtırken romantik aksesuarlar, parizyen şapka- rum tam tersiydi. lar ve iri dalgalı saçlar Fransız sinemasının dramatizmini Kendisini işçi sınıfından bir ailenin kızı olarak 8 Ni- ve özgünlüğünü anımsatıyor. Maksimalist estetiği; çoklu san 1941’de ailenin üç çocuğun en büyüğü olarak Bir- renkler, farklı dokular ve desenlerle yakalayan Emily, bu leşik Krallık’ın doğusundaki Derbyshire bölgesinde iki ülkeyi tek bir stilde buluşturarak kalıpların dışında Tintwistle’ın köyünde doğdu. Ailesi Vivienne’in eği- bir modanın mümkün olduğunu da kanıtlıyor. tim aşkı karşısında onu ellerinden geldiğince destekle- di. 1958’de, beraber Harrow’a (Kuzey Londra) taşındı- lar. Harrow Sanat Okulu’nda eğitimine devam eden Vivi- enne, gümüş işçiliği ve takı tasarımı üzerine kafa yorar- Belirsizlik saçlara yansıdı ken bir yandan da işçi sınıfı bir aileden geldiği gerçeğiyle ekonomik anlamda yaşamını bu yolla devam edebilmesi- Emily’nin stil dünyası, klişelerine adeta bir başkaldırı. Pa- nin mümkün olup olmadığını sorguladı. Ne yazık ki sor- yetli ve iddialı parçaları düz renklerin aksine rengârenk gulamaları onu fabrikada çalışmaya yönlendiren bir ka- kıyafetlerle harmanlayan genç kadın, “uyumsuz ve rara itti. Hem çalışıp hem öğretmen yetiştiren bir kolej- cesur” tanımını stilinde yaşatıyor. Karakterin imza- de eğitimine devam etti. İlkokul öğretmeni oldu ve 1962 sı olan kalın kaşlar ve iri dalgalı asi saçlar da etki yılında ev aletleri üreten bir fabrikada çırak olarak çalı- Britanya tarihinde epey bir gürültü çıkardı. “GOD SAVE yaratan unsurlar arasında. Emily’nin 3. sezonda şan Derek Westwood ile evlendi. 1963 yılında çocukla- THE QUEEN” (Tanrı kraliçeyi korusun) yazılı tişört ve yaşadığı kafa karışıklığını betimleyen kâkül saç rı oldu. Şu ana kadar tutkusundan bir noktada vazgeçen Kraliçe Elizabeth görselini kinayeli biçimde bir araya ge- kesimi, dizinin takipçilerine de esin olarak bir bir kadının hikâyesini okuyor gibi hissedebilirsiniz. As- tirmek toplumsal bir dönüşümün de tetikleyicisi oldu. Bir dalga gibi yayıldı. Bu ani değişimin ardında ya- lına bakarsanız Vivienne tutkusundan hiçbir zaman vaz- süre sonra Vivienne punkın dönüştürücü ve devrimsel ya- tan stilin sırrı ise 60’ların Fransasındaki pop ikon- geçmedi. Yalnızca kısa süreliğine ona dünyanın dayattı- nının artık dile gelmediğini vurgulayarak kendi yolunda larından geliyor. Dizinin kostüm tasarımcılarından ğı norm ile eşleşen bir yaşamı deneyimledi. Ama tutkusu gitmeye karar verdi. Tabii yoluna giderken sürekli kendini Fitoussi, bu değişikliği Emily için bir başlangıç ka- o kadar büyüktü ki şu an onun bir ikon olarak anılmasını öne çıkarmak isteyen ve çocuklarının doğumuna altı gün bul ediyor. Elbette ki 60’lı yılların yenilikçi Fransası sağlayan temel taşı da bu oldu. sonra gelen partneri Malcolm’u da arkasında bırakarak... bir dönüşümü en iyi tanımlayan zamanlardan. Vivienne Westwood için geride bırakılanlar ve yeni Her şeyi geride bıraktı karşılaşılanlar tasarımlarında romantik akımın etkileri- Hani bazen “Bir karşılaşma her şeyi değiştirirdi” deriz Hepburn imgesi nin de kendini göstermesini sağladı. 18. yüzyıl korseleri, ya Vivienne için de böyle bir karşılaşma ona tutkusunun ekose kumaşlar, üzerinde sloganların yazılı olduğu tişört- büyüklüğü hatırlattı. İçsel ateşi tekrar parladı ve üretmek Dizinin yarattığı bir başka moda akımı ise kla- ler modada sunulan diğer şeylere benzemiyordu. Bun- adına o günler için epey sıra dışı yöntemler seçti. Abisi bir sikleri yeniden canlandırmak. ilk bakışta yalnız- lar yeniydi. Aynı zamanda sosyal ve çevresel sorunları da gün sanat öğrencisi arkadaşı Malcolm McLaren’i onların ca çağdaş Kaliforniyalı bir kız imajı çizen genç gündeme getiren manifesto niteliğinde kıyafetlerdi. Onun Harrow’daki apartman dairesine getirdi. Evet kadın; aslında klasiklerden sıyrılan değil, çağdaş moda yaklaşımında sürdürülebilirlik de her zaman ken- punk artık Vivienne’nin evinin içindey- ve klasiği tek bir çizgiyle buluşturan çok yönlü dine yer edinmişti. Westwood’un “Daha az satın al, iyi di. Kızıl saçlarıyla ve dünyaya dair yak- tarzını vurguluyor. Emily’nin Audrey Hepburn’le seç...” cümlesi yavaş modanın değerlerine olan vurgusu laşımlarıyla “partner in crime”in ilk özdeşleşen görünümleri, yarattığı başarılı siner- ile sürdürülebilirlik adına öncü bir moda tasarımcısı ol- örneklerinden biri oldular. Derek jinin en iyi örneklerinden. Kayık yaka ikonik bir duğunu da gösteriyor. Tabii ki davranışlarla desteklen- Westwood ile evliliğini bitiren Vi- Audrey elbisesini gösterişli bir saç aksesuva- meyen söz öbeklerinin hiçbir anlamı yoktur, su buharı vienne, Malcolm McLaren ile ev- rıyla tamamlayan Emily, basit bir eşarbı büyük gibidirler. Vivienne Westwood son 30 yıldır markasında lendi ve Londra’nın güneyinde- gözlüklerle ya da iddialı bir elbiseyle taşıyor. aşırı tüketimin çevre üzerindseki olumsuz etkilerine deği- ki Balham’da küçük bir dairede niyor. Bunun için de insana-gezegene saygılı olmak, mal- yaşamaya başladılar. Malcolm zemeleri olabildiğine doğa dostu seçmek, zanaata sahip Rüküşse rüküş! McLaren’in punk denilince ilk çıkmak, insan gücü kullanımda etik yaklaşımlar onun akla gelen grup Sex Pistols’un Bordo üretim biçiminin olmazsa olmazları. Bir popüler kültür fenomeni ha- menejeri olmasıyla yaşam- ruj line gelen dizinin modaya ba- larındaki tutkuları daha da Ruhun Moda ve or Mansızlaş Ma imzası kış açısını, başarılı bulmayan- elle tutulur biçime sok- Bir örnekle açıklayacak olursam Westwood Söz konusu Emily lar da çok. Kimi eleştirmen- tular. Vivienne West- markasının 2020 yılında Dünya Günü’nde or- Cooper’ın benzersiz ler Emily’nin kıyafetlerini faz- şıklığı wood, grubun görsel mansızlaşmanın karşısında olan ve orman eko- görünümünün la “gürültülü” ya da rüküş ola- kimliğinin yaratıcı- sistemlerini savunan Canopy ile bir işbirliği sırrıysa, neredeyse tüm rak nitelendirdi. Ancak dizinin Tüm tartışmaların sıydı ve haliyle punk yaptığını duyurdu. Moda sektörü ve ormansız- bölümlerde öne çıkan yaratıcılarının yanıtı, eleştiri- finalinde, dizi izle- akımının da... Giyi- laşma arasındaki bağlantıyı dile getiren işbirliği- bordo ruj, genç kadının lerden çok daha önce usta- yicisine yıllardır ya- len her şey punk nin videosunu izlemenizi öneririm. Videoya eş- imzası niteliğinde. ca yapıma işlenmiş. Emily’nin nıtsız kalan bir so- değerler yargısı- lik eden şiirde bazen yalın siyah bir tişörtü üze- Bordo rengin, Fransız tarzı ilk sezondan itibaren runun cevabına da nın bir göster- rine geçirirken, onda ormanların kalıntı- şarabına özgü koyu hem iş arkadaşları hem de ün- ışık tutuyor. Şıklık; gesiydi. Sex larını olduğunu unutmaya alıntı ya- kırmızıdan türediği lü bir moda tasarımcısı ka- estetik ve sade bir Pistols’ın pıyordu. Fazladan alınan her ürün, düşünüldüğünde rakter tarafından rüküşlük ve görünümden mi yok- Anarchy in doğadaki kaynakların onda beden Emily’nin Paris’te zevksizlikle eleştirildi. Emily ise sa cesur ve iddialı The UK şar- bulması. Haliyle biraz iç karartı- olmaması asla değişmedi. Çünkü verdiği seçimlerden mi geçi- kısı ve Vivien- cı olacak ama en azından kendi adıma kaçınılmaz mesaj; rüküşlüğün modayı besle- yor? Emily’e göre şık- ne Westwood’un ben gardırobumda yok edilmiş biyoçe- olurdu. diği ve kıyafetlerinin kendi benli- lık, ruhunu yansıtmak- “SEX” isimli bu- şitliğe yani canlılığa ilişkin daha fazla ölü ğini yansıttığı yönünde. tan ötesi değil… tiğindeki tasarımları istemiyorum. Peki siz ne diyorsunuz?