Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6 ŞUBAT 2022
4
arih: 11 Eylül 1980. Yer: Gaziantep… Yangın
yeri olan yüreklerin sesini bastıracak sazlı söz-
Oyunda,
11 Eylül 1980, Gaziantep’te sazlı sözlü bir gece...
lü bir fasılın tam ortasında, efkâra kapılmış Se-
izleyiciye Antep
niha, gözü yollarda Fitnat, tutunmaya çalışan
mutfağından
T Lebibe, Cemile ve assolist Feyruz… Evet, her
biri rengârenk kostümlerinin içinde ve olacaklardan haber-
lezzetler
siz, sahnede… Acılarla dolu 80 darbesine adım adım yakla-
sunulacak ve
şan geceyi; yemeğiyle, şarkılarıyla, sahnesiyle bambaşka bir
deneyimle yaşatacak “Sonbahara Son Güller” adlı oyun se-
bir saz heyeti
yircisi ile buluşmak için gün sayıyor. Biz de seyircisine fark-
oyunculara eşlik
Ferah Saz’ı
lı bir deneyim yaşatacak olan oyundan yola çıkarak 80 dar-
edecek.
besini, ardında bıraktıklarını, bugünün Türkiyesi’nde tiyat-
ro yapmanın, hele bir de kadın yapımcı olmanın zorlukları-
nı ve aklımıza takılan pek çok soruyu Tuba Ünsal’a ve Özen
Yula’ya yönelttik. Şimdi söz sırası onlarda...
u 11 Eylül 1980… Yüzlerde tebessümün olduğu o son
geceyi konu edinen “Sonbahara Son Güller” adlı oyunda susturan
seyirciyi neler bekliyor?
Tuba Ünsal: Özen Yula’nın incelikle işlenmiş metnine eşlik
eden hem sesiyle hem oyunculuğuyla şahaneler yaratan oyuncu
kadrosuyla sahnelediğimiz oyunumuzun içinde olan fasıl, oyun
bittikten sonra da seyircimizi eğlendirmeye devam ediyor. Se-
yirciyi her şeyin ötesinde güzel ve farklı bir tecrübe bekliyor.
gece
u Sizin yapımcı ve oyuncu, sizin de yazar ve yönetmen
olduğunuz oyun sizi nasıl bir araya getirdi?
T. Ünsal: Özen’le yollarımız bundan yıllar önce, benim tiyat-
ro yapımcılığı yapmaya başlamamla kesişti. Tiyatronun içindeki
önemli insanları, güzel metinleri, iyi oyunları ve prodüksiyon-
ları öğrenmeye ve buna zaman harcamaya başladığım dönem-
di. Özen’i arayıp tanışmak istedim. Arkadaş olduk. Sonra birlik-
te oyunlara gitmeye başladık. Yıllar içinde de beraber bir şeyler
yapmanın hayalini kurduk ve sonunda “Sonbahara Son Güller”de
birlikte yol almaya başladık. Bu metni bir tecrübe tiyatrosu ola-
rak kurgulamak ikimizi de çok heyecanlandırdı.
Özen Yula: Tuba’nın tiyatroya olan sevgisini ve oradaki
varoluş sürecini takip ettim hep. Bir konuşmamız esnasında
SİmaY “Sonbahara Son Güller” geldi aklıma ve “şöyle bir oyun var,
bakar mısın buna?” dedim. Yapımcı olarak hemen ilgilen-
gÖzEnER
di ve okudu. Bir araya geldiğimizde de ondan Seniha rolünü
oynamasını istedim. “Adı Aylin”e de hazırlanmaya başladı-
ğı için düşündü önce. Sonra kabul etti. Her birini gerçekten
izlediğim ve sevdiğim oyuncu arkadaşlarım da oyuna dahil
olunca süreci başlattık.
Zamanda
g Enç Kuşağa a LTERnaTİf Sunmu YORuz
yolculuğa
u Sahnelenişi bakımından Türkiye’de bir ilke imza atacak
iki perdelik oyunda saz heyeti ile seyircilere Antep mutfağın-
çıkıp Antep
dan lezzetler de sunulacak. Peki, bu fikir nasıl ortaya çıktı?
mutfağından
T. Ünsal: Değişen hayatlar ve algıların hızlanması; insanla-
eşsiz lezzetler ra bir hikâye sunan tiyatroyu da değiştirmeye yöneltti. İnsan-
ları iki saat oturtup bir hikâyeyi anlatmak yerine onların da
ve Ferah
oyunun bir parçası olmasını sağlamamız gerektiğini düşün-
Saz eşliğinde
dük. Her metin buna olanak vermez. “Sonbahara Son Güller”
bu tecrübeyi kurgulayacağımız bir metindi. Özen müthiş bir
anbean 80
beyin, hem klasik tiyatronun adabından gelip hem de bu kadar
darbesine
yenilikçi çok az insanla tanıştım. Tiyatroda yeni fikirler ortaya
doğru yol
koyup sınırlarımı her geliştirmeye çalıştığımda, engellerle hat-
ta tiyatronun dinamiklerini bozmakla eleştirildim. Tiyatro ye-
alıyoruz. Artık
niliklere çok da açık bir alan değildi, ama dünya değişiyor ve
hiçbir şeyin
buna sanatın her alanı ayak uydurmalı diye düşünüyorum. Ör-
neğin 18-30 yaş arası kişiler tiyatroyu sevmiyor ve gitmiyor.
eskisi gibi
Biz o jenerasyonun başını telefondan kaldırmasını istiyoruz;
olmayacağı
fakat bunun için pek de alternatif sunmuyoruz. Bunlar benim
bir miladı
tiyatro yaparken kafamdaki yol haritasını belirliyor.
Ö. Yula: Ben oyunu seyirciyi kapsayacak biçimde yapmayı
konu edinen,
ve seyircinin arasında ve çevresinde oynanmasını istiyordum.
Özen Yula’nın
İnsanları 1970’lerin modası kıyafetler, eşyalar, yemek ve eğ-
lence tarzı içine götürüp o özel ve karanlık günü kendi içinden
yazıp
yaşamasını arzu ediyordum. Tuba buna istinaden Antep mut-
yönettiği,
fağı ve ortamın ambiyansı üzerine görüşler söyledi. İşin kap-
PaRamı TİYaTROYa YaTıRıYORum
Tuba Ünsal’ın
samı genişledi. O konularda Tuba’nın inanılmaz bir öngörüsü
tüm paramı ve oyuncu olarak emeğimi tiyatroya yatırıyo-
u Dizi, sinema, tiyatro oyunculuğu derken “Kürk
ve zekâsı var. Uygulayıcı yapımcılarımız Banu Atça ve Umut
yapımcılığını
Mantolu Madonna” ile isminizin yanına bir de yapımcı rum, alkışı seyircim yapıyor, gerisi lafügüzaf.
Kurç ile de bu konulara kafa yorup en uygun atmosferi Kü-
üstlenip
kimliğini eklediniz. Bu ülkede, özellikle tiyatro “yapım-
çükÇiftlik Park’ta kurabiliriz diye yola çıktık.
u Aynı anda hem yapımcılığını üstlendiğiniz hem de
cısı” için eserlerden dekora, kalabalık oyuncu kadro-
rol aldığı
başrol oyuncusu olduğunuz iki oyun: “Adı Aylin” ve
sundan kostümlere kadar yaptığınız tercihler fazlasıyla
hEm TİYaTRO hEm dE RESTORan
“Sonbahara Son Güller”… İki oyunu birden yürütmek
“Sonbahara
cüretkâr değil mi? Bunun zorluklarını yaşıyor musu-
sizin açınızdan zor değil mi ya da birbirini desteklediği,
u “Sonbahara Son Güller” oyununu diğer oyunlardan
nuz?
Son Güller”
beslediği yanlar var mı?
farklı kılan nedir?
T. Ünsal: Ülkemizde ve hatta dünyada da yenilikçi her
T. Ünsal: Aslında çok zorlanıyorum. Özen yeni bir pro-
adlı oyun
T. Ünsal: Yeni bir tür, eğlencenin 360 derecelik hali… Hem
insan ve yeni her fikir önce dayak yer, sonra kabul görür.
jeye başlayacağı için sadece bu dönemi müsaitti. Ben ona
iyi bir oyun izleyip hem şarkılarla efkârlanıp hem de lezzet-
18 Şubat’ta, Beni çok etkilemiyor artık bu zorluklar. Seyircim karşılı-
uymak adına üzerime biraz fazlaca yük aldım, ama o ka-
li yemekler yiyebileceğiniz bir yapı diyebilirim. İlk biletleri-
ğını veriyor. Dördüncü tiyatro yapım-
KüçükÇiftlik
dar güzel birbirini desteklediler ki iyi ki de böyle denk
miz satışa çıktığında 750 lira olmasıyla ilgili çok telefon al-
cılığı tecrübemle şu an yürüdü-
geldiler. Düzenli ve planlı ilerlediğim için aksaklık yaşa-
dım. Demek ki tam anlatamamışız, dedim. Biz üst seg-
Park’ta
ğüm yoldan çok eminim.
mıyorum. Tabii bir de şahane insanlardan oluşan, arkamı
ment bir restoranda yiyip içeceğiniz bir tiyatro eğ-
Hayatımda kazandığım
tiyatroseverlerle
toparlayan bir ekiple çalışıyorum.
lencesinin tümünü bu bütçenin içinde tutuyoruz.
buluşuyor.
“Sonbahara Son Güller” oyunuyla seyirciye ti-
yatro ve fasıl kültürünün iç içe geçmiş hali-
ni sunuyoruz.
çOcu KLaR
u Türkiye’de bir kırılma noktası ya-
ratan, birçok hayatı değiştiren, siyasi,
ekonomik ve kültürel açıdan yıkıcı
etkileri olan 80 darbesi sizce en büyük Sahn EdE BÜYÜYOR
zararı hangi alanda verdi? Sanat,
u Bir yanda oyunculuk olduğumda her şeye vakit kalıyor.
darbenin yıkıcı etkilerinden kurtula-
ve yapımcılık diğer Kızım Sare oyuncu olmak istiyor
bildi mi?
yanda aile ve çocuklar… mesela, o yüzden provalarıma
Ö. Yula: Bence en büyük zararı “in-
Bu enerjiyi nereden geliyor. Yani çocuklarımı da
sanlık hasletleri”ni sıfırlama alanında
buluyorsunuz? Bu gücü işin içine sokabiliyorum.
verdi. Onur, erdem, gurur gibi sözcükler
yenilemek için nerelerden aktivite zamanımızda da
sadece apartman adları ya da insanların
besleniyorsunuz? böylece çalışabiliyorum. Biraz
çocuklarına verdikleri isimler olarak kal-
T. Ünsal: Benim enerjim sosyal hayatımı ve ertesi günü
dı. Bugünlerde de bunun uzantısını görüyo-
hep çok yüksektir. doğru düşünmeden eğlenmeyi özledim,
ruz. Sanat hiçbir zaman memleketimizde bu
yere kanalize ettiğimde ama biliyorum ki iki oyunum
yıkıcı etkilerden kurtulamamış; fakat hep daya-
Özen
mucizeler yaratabilirim. O seyirciyle buluştuğunda artık her
narak, inançla, inatla her şeye ve her türlü sınırla-
Yula
yüzden sadece işe konsantre şeye zamanım olacak.
maya, sansüre karşı kendini var etmeye çabalamıştır.
OTOBÜSTEKİLER
Kemal Urgenç
pazar.dergi@cumhuriyet.com.tr
6 ŞUBAT 2022 SAYI: 1665
İmtiyaz Sahibi:
n Yayın Koordinatörü
CUMHURİYET VAKFI adına
(Vekâleten)
ALEV COŞKUN
DENİz ÜLKÜTEKİN
Genel Yayın Yönetmeni
n Sayfa Tasarım
(Vekâleten)
EMİNE BİLGET
ARİF KIzILYALIN
n Reklam Genel Müdürü
Sorumlu Müdür
ESRA BOzOK
ÖzGÜR SOYER
Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof.
Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74
(20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 e-posta: reklam@cumhuriyet.com.tr
Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş.
Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:11A/41 Bahçelievler İstanbul
Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Yaygın süreli yayın
simaygozener@gmail.com